1
00:00:02,000 --> 00:00:07,000
Downloaded from
YTS.MX
2
00:00:08,000 --> 00:00:13,000
Official YIFY movies site:
YTS.MX
3
00:01:18,417 --> 00:01:22,417
MEYDİN İNGİLTERE:
POWELL VE PRESSBURGER FİLMLERİ
4
00:01:26,417 --> 00:01:29,417
MARTIN SCORSESE
SUNAR
5
00:02:21,500 --> 00:02:26,000
YÖNETMEN
DAVID HINTON
6
00:02:37,417 --> 00:02:39,250
1942'de doğdum
7
00:02:39,417 --> 00:02:42,833
ve üç yaşındayken astım oldum.
8
00:02:44,250 --> 00:02:47,542
Yani diğer çocuklar gibi
etrafta koşturup oynayamıyordum,
9
00:02:47,583 --> 00:02:49,583
bu yüzden kendimi
televizyon karşısında
10
00:02:49,625 --> 00:02:51,375
filmler izlerken buldum.
11
00:02:55,000 --> 00:02:58,417
İzlediğimi hatırladığım ilk görüntüler
12
00:02:58,458 --> 00:03:00,625
Bağdat Hırsızı
filmindendi.
13
00:03:01,750 --> 00:03:04,708
Kamçıla, cennetin rüzgarları!
14
00:03:04,833 --> 00:03:07,000
Feryat edene kadar kamçıla!
15
00:03:11,208 --> 00:03:15,458
O zaman bilmiyordum ama o filmin
yönetmenlerinden biri Michael Powell'dı.
16
00:03:19,333 --> 00:03:20,375
Ve bir çocuğun
17
00:03:20,500 --> 00:03:22,625
Michael Powell'ın
gizemleriyle tanışması için
18
00:03:22,708 --> 00:03:24,500
daha iyi bir yol düşünemiyorum.
19
00:03:27,958 --> 00:03:30,375
Büyük bir şovmen tarafından
yapılmış bir filmdi bu
20
00:03:30,708 --> 00:03:32,500
ve her karesi beni
21
00:03:32,625 --> 00:03:33,833
kendine hayran bırakmıştı.
22
00:03:35,917 --> 00:03:38,000
Bir filmin sahip olabileceği güç
23
00:03:38,083 --> 00:03:39,833
beni büyülemişti.
24
00:03:43,125 --> 00:03:44,125
Gözlerim!
25
00:03:45,833 --> 00:03:46,917
Kör oldum!
26
00:03:50,375 --> 00:03:52,500
Tabii o zaman izlediğim
27
00:03:52,542 --> 00:03:54,792
filmin renkli versiyonu değil,
28
00:03:54,833 --> 00:03:58,042
epey kötü bir siyah beyaz
versiyonuydu.
29
00:03:58,083 --> 00:04:01,292
Üstelik evimizdeki 16 inç
televizyonda izlemiştim.
30
00:04:07,917 --> 00:04:08,917
Yine de
31
00:04:08,958 --> 00:04:11,542
beni öyle bir etkiledi ki
32
00:04:11,625 --> 00:04:13,833
aklımdan bir daha asla çıkmadı.
33
00:04:15,583 --> 00:04:17,042
Amerikan filmleri, evet.
34
00:04:17,458 --> 00:04:20,875
Hatta İtalyan filmlerini, yeni gerçekçi
filmleri bile izledim televizyonda.
35
00:04:20,958 --> 00:04:23,833
Ama o dönem televizyonla ilgili
ilginç olan şey şuydu:
36
00:04:23,875 --> 00:04:26,875
Amerikan televizyonlarında
gösterilen filmleri çoğu
37
00:04:27,125 --> 00:04:28,292
İngiliz yapımıydı.
38
00:04:28,708 --> 00:04:32,000
Çünkü Amerikalı dağıtımcılar
televizyonlara satış yapmıyordu.
39
00:04:32,458 --> 00:04:34,292
Ama belli ki İngiliz yapımcılar yapıyordu.
40
00:04:34,917 --> 00:04:36,250
İşte bu yüzden
41
00:04:36,667 --> 00:04:39,542
İngiliz sineması beni şekillendirdi.
42
00:04:40,583 --> 00:04:42,333
Eskiden İngiliz film şirketlerinin
43
00:04:42,417 --> 00:04:45,292
logolarını görünce heyecanlanırdım.
44
00:04:46,042 --> 00:04:49,417
Ama bu logolardan biri,
büyük vaatler barındırırdı.
45
00:04:50,500 --> 00:04:52,208
The Archers'ın hedef tahtalı logosu.
46
00:04:52,250 --> 00:04:53,167
BİR ARCHERS YAPIMI
47
00:04:53,208 --> 00:04:55,542
Bir Powell-Pressburger filmi
geliyor demekti bu.
48
00:04:56,000 --> 00:04:58,542
10-11 yaşlarındayken
49
00:04:58,583 --> 00:05:01,667
televizyonda durmadan
Powell-Pressburger filmleri izlerdim.
50
00:05:01,708 --> 00:05:03,125
Sık yayınlanırdı bu filmler.
51
00:05:06,667 --> 00:05:09,167
Hoffmann'ın Sihirli Masalları
diye bir film vardı.
52
00:05:10,833 --> 00:05:14,833
Aslında normalde bir çocuğun
seveceği bir film değildi.
53
00:05:15,250 --> 00:05:18,125
Özünde bir 19. yüzyıl operasıydı.
54
00:05:18,417 --> 00:05:20,750
Bir kere de izlemedim üstelik,
tekrar tekrar izledim,
55
00:05:20,792 --> 00:05:22,500
takıntı haline gelmişti.
56
00:05:24,750 --> 00:05:27,750
Million Dollar Movie
diye bir programda çıkıyordu.
57
00:05:27,917 --> 00:05:30,167
Tüm hafta aynı filmi gösterirdi,
58
00:05:30,500 --> 00:05:31,792
akşam iki kere,
59
00:05:32,292 --> 00:05:33,833
üç kere de haftasonu.
60
00:05:35,375 --> 00:05:38,292
Bu film beni büyülemişti.
61
00:05:39,083 --> 00:05:42,500
Kamera ile müzik arasındaki
ilişkiye dair her şeyi
62
00:05:42,958 --> 00:05:45,542
bu filmi tekrar tekrar izlemem
sayesinde öğrendim.
63
00:05:53,917 --> 00:05:54,958
Bugün hâlâ
64
00:05:55,375 --> 00:05:57,500
bu filmden müzikler ve görüntüler
65
00:05:57,625 --> 00:05:59,208
aklıma geliyor.
66
00:06:03,333 --> 00:06:04,375
Aslında
67
00:06:04,417 --> 00:06:06,708
bence Powell-Pressburger filmlerinin
68
00:06:06,750 --> 00:06:10,208
yaptığım işlere kattığım
hassasiyet üzerinde
69
00:06:10,250 --> 00:06:12,125
büyük etkisi oldu.
70
00:06:13,083 --> 00:06:15,167
Çocukken beni öyle büyülediler ki
71
00:06:15,208 --> 00:06:19,208
sinemaya dair bilinçaltımda
büyük bir yer edindiler.
72
00:06:20,417 --> 00:06:22,750
Ayrıca babamla sinemaya gitmek de
73
00:06:23,083 --> 00:06:25,792
çocukluğumun çok önemli
bir parçasıydı.
74
00:06:28,583 --> 00:06:31,917
O dönemin en iyi sinemalarının
kendileri de görülmeye değerdi.
75
00:06:31,958 --> 00:06:34,875
Muazzam sinema sarayları,
devasa ekranlar.
76
00:06:35,292 --> 00:06:38,083
İnsanı umutla doldururlardı,
bir mucizeyle karşılaşacakmış gibi.
77
00:06:40,250 --> 00:06:41,417
Bir film,
78
00:06:41,750 --> 00:06:44,208
tüm bu beklentileri karşılamıştı:
79
00:06:44,375 --> 00:06:45,583
Kırmızı Pabuçlar.
80
00:06:48,042 --> 00:06:50,542
The Archers logosunu renkli olarak
ilk defa o zaman görmüştüm.
81
00:06:53,375 --> 00:06:57,167
Ve tabii ki bale sahnesini
çok net hatırlıyorum.
82
00:06:57,833 --> 00:07:01,833
Dansçıyı nasıl gazete kağıdına
dönüştürdüklerini öğrenmek istemiştim.
83
00:07:03,500 --> 00:07:06,167
Bugünlerde Powell-Pressburger'ın
"İngiliz Romantizmi"
84
00:07:06,208 --> 00:07:08,667
diye bir şeyi temsil ettiği söyleniyor.
85
00:07:09,000 --> 00:07:10,500
Ama bu ne demek bilmiyorum ben.
86
00:07:10,542 --> 00:07:13,167
Filmlerinin bende bıraktığı
en baskın izlenim
87
00:07:13,208 --> 00:07:14,833
her daim renklerle ilgili oldu,
88
00:07:15,208 --> 00:07:16,208
ışıkla,
89
00:07:16,375 --> 00:07:18,792
devinimle ve müziğin hissiyle.
90
00:07:25,250 --> 00:07:26,417
Çocuk yaşımda bile
91
00:07:26,708 --> 00:07:29,833
Kırmızı Pabuçlar'ın
tiyatralliğinden
çok etkilenmiştim.
92
00:07:29,875 --> 00:07:31,625
Sinematik ve tiyatral.
93
00:07:34,583 --> 00:07:36,458
Oyuncuların karede konumlandırılışı,
94
00:07:36,750 --> 00:07:39,625
ilginç görünüşleri ve hareketleri.
95
00:07:41,167 --> 00:07:43,333
Dramatik açılar ve ışık.
96
00:07:45,625 --> 00:07:46,958
İnsan böyle bir filmde
97
00:07:47,000 --> 00:07:48,958
her şeyin mümkün olduğunu hissediyor.
98
00:07:52,208 --> 00:07:54,667
Filmin gizemi ve histerisi
99
00:07:54,708 --> 00:07:56,333
beni içine çekmişti.
100
00:08:00,333 --> 00:08:04,500
O kadar yoğun bir deneyimdi ki
Kırmızı Pabuçlar'ı
ilk izleyişim,
101
00:08:04,917 --> 00:08:08,167
sinemanın kendisine duyduğum takıntının
kaynaklarından biri olabilir.
102
00:08:09,292 --> 00:08:12,250
Öğrenciliğimde ve sinemaya
adım attığım ilk yıllarda
103
00:08:12,542 --> 00:08:16,500
Powell ve Pressburger
hayranlığım hep sürdü.
104
00:08:18,417 --> 00:08:22,375
Ama izlediğim kopyalarda
hep bir noksanlık oluyordu.
105
00:08:24,333 --> 00:08:26,625
Bozuk, düşük kaliteli kopyalar.
106
00:08:34,583 --> 00:08:37,833
Yine de bu filmlerin
özel olduğunun farkındaydık.
107
00:08:37,875 --> 00:08:41,417
Ve bu filmlere atılan o eşsiz
imzaya hayran olduk.
108
00:08:43,750 --> 00:08:48,208
Senarist, yapımcı ve yönetmen
Michael Powell ve Emeric Pressburger.
109
00:08:49,792 --> 00:08:51,917
Böyle bir işbirliği
110
00:08:52,667 --> 00:08:56,125
daha önce duyulmamış bir şeydi,
bu yüzden kimin ne yaptığını,
111
00:08:56,167 --> 00:08:58,208
kimin "Kestik", kimin "Motor"
dediğini merak ediyorduk.
112
00:08:58,250 --> 00:08:59,917
Tam bir muammaydı.
113
00:09:00,375 --> 00:09:03,250
O günlerde tek bilgi kaynağı
kitaplardı,
114
00:09:03,292 --> 00:09:04,625
belki bir de dergiler.
115
00:09:05,333 --> 00:09:07,542
Tabii ki İngiliz yönetmenlerden
haberimiz vardı,
116
00:09:07,583 --> 00:09:10,208
mesela David Lean
Carol Reedand ve Alfred Hitchcock.
117
00:09:10,500 --> 00:09:13,917
Ama Powell-Pressburger'dan
nadiren bahsediliyordu.
118
00:09:14,000 --> 00:09:15,500
Bu yüzden
119
00:09:16,000 --> 00:09:17,833
mitolojik canlılara dönüştüler,
120
00:09:18,000 --> 00:09:20,042
hem benim hem arkadaşlarımın gözünde.
121
00:09:27,917 --> 00:09:30,542
Sonra nihayet 1970'te
122
00:09:30,958 --> 00:09:34,750
Kadın Katili'nin
35mm renkli
kopyasını izleyebildim.
123
00:09:35,458 --> 00:09:39,292
Sinema öğrencileri ve sinemacılar
arasında bir efsaneye dönüşmüştü bu.
124
00:09:40,458 --> 00:09:41,875
İki pound ediyor.
125
00:09:44,125 --> 00:09:47,083
Psikopat ve takıntılı
genç bir sinemacıya dair
126
00:09:47,125 --> 00:09:50,083
bir film izleyen
takıntılı genç bir sinemacıydım.
127
00:09:53,792 --> 00:09:56,375
Kan görmediğimiz bir korku filmiydi.
128
00:09:56,583 --> 00:10:00,417
Korkuyu yaratan,
kameranın kendisiydi.
129
00:10:04,667 --> 00:10:06,083
Hayır!
130
00:10:10,167 --> 00:10:13,458
İlk izlediğimde
Kırmızı Pabuçlar'ı yapan
Michael Powell'ın
131
00:10:13,500 --> 00:10:15,625
böylesine yalın ve kışkırtıcı
132
00:10:15,667 --> 00:10:18,375
bir film çektiğine inanamamıştım.
133
00:10:19,417 --> 00:10:20,792
Ama çekmişti işte.
134
00:10:26,667 --> 00:10:30,583
Daha önce kimsenin cüret edemediği
bir şey yapmıştı.
135
00:10:31,125 --> 00:10:34,042
Film çekmenin deliliğe
ne kadar yakın olabileceğini gösterdi.
136
00:10:34,792 --> 00:10:37,333
İzin verilirse insanı nasıl
mahvedebileceğini.
137
00:10:41,750 --> 00:10:43,958
Bu dönemde ben de film yapıyordum.
138
00:10:44,042 --> 00:10:48,583
1974'te
Mean Streets'i
yaptıktan sonra
İngiltere'ye gittiğimde
139
00:10:49,125 --> 00:10:52,917
kendimi Michael Kaplan diye bir adamın
düzenlediği kokteylde buldum.
140
00:10:53,667 --> 00:10:56,250
Ona bunu, bu muammayı sordum.
141
00:10:56,542 --> 00:10:58,417
Michael Powell diye birini
tanıyor musun?
142
00:10:58,875 --> 00:11:00,083
Böyle biri var mı?
143
00:11:00,250 --> 00:11:01,417
Böyle bir insan yaşıyor mu?
144
00:11:02,500 --> 00:11:05,083
O da "Evet, bir yerde
bir karavanda yaşıyor" dedi.
145
00:11:07,125 --> 00:11:10,167
Meğerse abartıymış dedikleri.
146
00:11:10,208 --> 00:11:13,250
Aslında Gloucestershire'da
bir kır evinde yaşıyormuş
147
00:11:13,667 --> 00:11:15,667
ama sonra zorluk çekmeye başlamış.
148
00:11:15,750 --> 00:11:17,667
İngiliz film endüstrisi tarafından
149
00:11:17,708 --> 00:11:19,625
neredeyse tamamen unutulup
terk edilmiş,
150
00:11:19,667 --> 00:11:22,250
parası yakacağa bile
zar zor yetiyormuş.
151
00:11:23,125 --> 00:11:24,667
Tabii ki onunla buluşmak istedim,
152
00:11:24,875 --> 00:11:26,958
böylece bir şeyler içelim
diye kararlaştırıldı.
153
00:11:27,083 --> 00:11:30,583
Birdenbire Michael Powell'la
sohbet ederken buldum kendimi.
154
00:11:31,125 --> 00:11:34,917
Birisinin onunla filmlerini tartışmak
istemesine çok şaşırmıştı.
155
00:11:36,333 --> 00:11:40,375
Filmlerinin bana ilham olduğuna dair
hiçbir fikri yoktu.
156
00:11:40,750 --> 00:11:41,792
Ayrıca Brian De Palma
157
00:11:41,833 --> 00:11:44,583
ve Coppola gibi pek yeni nesil
sinemacıya.
158
00:11:45,625 --> 00:11:49,375
Soluksuz konuştum tabii,
çok enerjik ve heyecanlıydım.
159
00:11:49,417 --> 00:11:51,125
Soru yağmuruna tuttum adamı.
160
00:11:51,542 --> 00:11:52,917
O pek konuşmadı.
161
00:11:52,958 --> 00:11:55,250
Michael pek konuşmadı.
Epey mesafeliydi.
162
00:11:55,958 --> 00:11:57,542
Kısa cevaplar veriyordu.
163
00:11:58,542 --> 00:12:01,917
Ama daha sonra bu görüşmeden
çok etkilendiğini öğrendim.
164
00:12:02,083 --> 00:12:04,083
Çünkü otobiyografisinde
165
00:12:04,542 --> 00:12:06,125
o görüşme sırasında
166
00:12:06,625 --> 00:12:09,542
kanının yeniden damarlarında
aktığını hissettiğini yazmıştı.
167
00:12:10,667 --> 00:12:12,833
Geçen gün seken kurabiye yedim.
168
00:12:13,000 --> 00:12:14,833
Duvardan sekip ağzına uçması gereken
169
00:12:14,875 --> 00:12:16,833
bir kurabiye türü bu.
170
00:12:17,000 --> 00:12:18,292
Eğer sekmezse...
171
00:12:19,292 --> 00:12:20,292
Aç kalırsın!
172
00:12:22,458 --> 00:12:25,833
Görüşmemizden sonra Michael'a
Mean Streets'i
izlettim.
173
00:12:26,708 --> 00:12:29,292
Filmi öven bir mektup yolladı bana.
174
00:12:29,500 --> 00:12:30,500
Tek sorun...
175
00:12:30,583 --> 00:12:32,583
Çok fazla kırmızı kullanmamdı ona göre.
176
00:12:32,625 --> 00:12:33,458
KIRMIZIDAN BUNALDIM
177
00:12:33,500 --> 00:12:34,500
Çok fazla kırmızı mı?
178
00:12:38,542 --> 00:12:41,625
Kendi filmlerinde de böyle
olduğunu söylemedim ona.
179
00:12:42,125 --> 00:12:43,542
Baksanıza şu kırmızılara.
180
00:12:45,000 --> 00:12:49,500
Neyse, neticede yazışmaya başladık
ve bir gün New York'a geldi.
181
00:12:49,542 --> 00:12:52,333
Bir sürü insanla tanıştı
ve Zoetrope'ta
182
00:12:52,458 --> 00:12:55,542
kıdemli misafir yönetmen
olma teklifi aldı,
183
00:12:55,583 --> 00:12:57,917
Francis Coppola'nın Los Angeles'taki
şirketiydi bu.
184
00:12:58,417 --> 00:13:00,833
Böylece hayatı yeniden
iyiye gitmeye başladı.
185
00:13:00,958 --> 00:13:04,000
Burada bir rutinim var.
186
00:13:05,250 --> 00:13:07,417
Sabahları otobiyografime çalışıyorum,
187
00:13:07,667 --> 00:13:10,375
saat 11 gibi de yürüyerek
stüdyoya gidiyorum.
188
00:13:12,542 --> 00:13:14,292
Trafiği böyle durduruyorum.
189
00:13:15,083 --> 00:13:17,833
Bunu New York'ta yapsam
beni ezip geçerlerdi.
190
00:13:19,458 --> 00:13:21,625
California'da her şeyi
yapabiliyorsun.
191
00:13:23,667 --> 00:13:24,875
İster inanın ister inanmayın,
192
00:13:25,667 --> 00:13:27,542
bu muhteşem bina
193
00:13:28,292 --> 00:13:32,292
Technicolor'dan Doktor Kalmus tarafından
Technicolor için inşa edildi.
194
00:13:32,708 --> 00:13:34,500
Art deco tarzında
muhteşem bir bina.
195
00:13:34,750 --> 00:13:36,708
Ne günlermiş.
196
00:13:38,292 --> 00:13:39,833
İhtişamlı Technicolor!
197
00:13:43,042 --> 00:13:45,125
Günaydın Albayım.
Bana bir şey geldi mi?
198
00:13:46,250 --> 00:13:47,333
Tamam.
199
00:13:52,958 --> 00:13:57,500
Michael, Kent'in Bekesbourne köyünde
1905'te doğmuş
200
00:13:57,917 --> 00:14:00,042
ve şerbetçi otu yetiştiren
bir adamın oğlu olarak
201
00:14:00,083 --> 00:14:01,542
kırsalda büyümüş.
202
00:14:02,917 --> 00:14:05,667
Film kariyeri 20 yaşındayken başlamış.
203
00:14:06,208 --> 00:14:09,917
Tatile gittiğimde Fransa'nın güneyindeki
bir film şirketine işe girip
204
00:14:09,958 --> 00:14:11,167
bir daha ardıma bakmadım.
205
00:14:18,583 --> 00:14:21,417
Nice'teki Victorine Stüdyoları'nda
her türlü
206
00:14:21,458 --> 00:14:23,375
ayak işine koşuyormuş.
207
00:14:23,542 --> 00:14:26,167
Amerikalı yönetmen Rex Ingram
208
00:14:26,250 --> 00:14:29,208
MGM için epik sessiz filmler
yapıyormuş orada.
209
00:14:39,125 --> 00:14:42,583
Avrupa'da iş yapan büyük bir
Amerikan şirketindeydim,
210
00:14:42,958 --> 00:14:44,792
pek disiplin yoktu,
211
00:14:45,417 --> 00:14:47,875
tüm departmanlara ben koşuyordum.
212
00:14:59,208 --> 00:15:01,958
Michael'ı filmlerinde ihtişama yöneltenin,
213
00:15:02,000 --> 00:15:05,292
Ingram'ın yanında yaptığı
çıraklık olduğunu düşündüm hep.
214
00:15:05,625 --> 00:15:08,542
Şaşaalı görseller, yoğun duygular
215
00:15:08,875 --> 00:15:12,292
ve gerçekliktense şok
ve temaşaya önem vermek.
216
00:15:12,458 --> 00:15:15,333
Ve tırnak içinde "zevkli olmaya".
217
00:15:20,583 --> 00:15:22,125
Ingram'la çalışırken
218
00:15:22,208 --> 00:15:24,250
oyunculuk ve dublörlük de yapmış,
219
00:15:24,292 --> 00:15:28,083
The Riviera Revels
adlı kısa komedilerden
oluşan bir dizi için.
220
00:15:32,375 --> 00:15:34,042
Burada, 1927'de,
221
00:15:35,125 --> 00:15:38,292
masum bir İngiliz turist rolüne
adamış kendini.
222
00:15:46,458 --> 00:15:48,917
Michael 1928'de İngiltere'ye dönüp
223
00:15:49,000 --> 00:15:52,625
Amerikalı yapımcı Jerry Jackson'la
224
00:15:53,083 --> 00:15:54,833
"kota filmleri" yapmaya başlamış.
225
00:15:55,083 --> 00:15:58,833
Bunlar çok düşük bütçeyle,
çok hızlı çekilen filmler.
226
00:15:59,042 --> 00:16:00,250
Orada mısın Bob?
227
00:16:05,292 --> 00:16:07,708
Tanrım! Bizimki. Işığım kapalı.
228
00:16:09,042 --> 00:16:11,917
Michael da yönetmenliği
bu filmlerde çalışarak öğrenmiş,
229
00:16:11,958 --> 00:16:13,875
20'den fazla böyle film yaparak.
230
00:16:13,917 --> 00:16:14,958
Elektrikler kesik.
231
00:16:15,292 --> 00:16:16,333
Tornistan.
232
00:16:16,542 --> 00:16:17,583
İskele mi, sancak mı?
233
00:16:18,125 --> 00:16:19,208
Aman Tanrım!
234
00:16:19,708 --> 00:16:21,792
Hayalet ışık bu.
Hani bahsettikleri.
235
00:16:21,833 --> 00:16:22,833
Ne cehennemdeyiz biz?
236
00:16:24,750 --> 00:16:27,542
Bir dakika bekleyin Bay Owen.
North Stake kayalarının az ötesindeyiz.
237
00:16:27,625 --> 00:16:28,833
Bizi yine aşağı indirin!
238
00:16:31,042 --> 00:16:32,208
Makine dairesini uyarın!
239
00:16:38,667 --> 00:16:40,958
Bu
Phantom Light.
240
00:16:41,708 --> 00:16:42,708
Ucuz kurtulduk.
241
00:16:43,083 --> 00:16:44,375
Haklısınız efendim.
242
00:16:46,833 --> 00:16:52,292
1937 yılında Michael artık
kendi kendine bir şeyler yapacak
243
00:16:52,417 --> 00:16:54,542
deneyimi ve özgüveni edinmişti.
244
00:16:55,583 --> 00:16:56,750
The Edge of the World.
245
00:16:59,625 --> 00:17:03,542
İskoçya açıklarındaki bir adada yaşayan
ufak bir toplulukla ilgili bir filmdi bu.
246
00:18:17,000 --> 00:18:19,042
Michael için büyük bir adımdı.
247
00:18:19,708 --> 00:18:22,500
Güzel, iddialı ve şiirsel bir film.
248
00:18:22,625 --> 00:18:23,792
Bu film sayesinde
249
00:18:24,083 --> 00:18:27,250
Denham stüdyolarının yapımcısı
Alexander Korda ile
250
00:18:27,542 --> 00:18:28,875
bir sözleşme imzaladı.
251
00:18:37,500 --> 00:18:41,458
Korda, Michael'dan
The Spy In Black
filminde çalışmasını istedi.
252
00:18:52,125 --> 00:18:56,250
Bir senaryo toplantısında
Emeric Pressburger adlı yazarla tanıştı.
253
00:18:56,750 --> 00:18:59,083
Emeric elini cebine atıp
254
00:18:59,375 --> 00:19:02,750
yazdığı senaryoyu çıkardı.
255
00:19:03,667 --> 00:19:04,667
İşte bu.
256
00:19:06,208 --> 00:19:09,042
Dürülmüş ufak bir kağıttı,
257
00:19:09,083 --> 00:19:12,292
kağıdı açıp ilk sahneyi okuduğunda
258
00:19:13,125 --> 00:19:15,042
büyülendim.
259
00:19:15,083 --> 00:19:17,250
O okumaya devam etti,
ben de dinlemeye.
260
00:19:17,292 --> 00:19:20,292
Okudukça kağıdı açıyordu.
261
00:19:21,875 --> 00:19:24,042
Hikayeyi tersyüz etmişti.
262
00:19:24,083 --> 00:19:27,000
Erkeği kadın,
kadını erkek yapmıştı.
263
00:19:27,042 --> 00:19:29,792
Gizemi değiştirmiş,
başka bir son yazmıştı.
264
00:19:30,667 --> 00:19:33,625
Yapımcıya baktığımda
suratı mosmordu.
265
00:19:33,667 --> 00:19:36,292
Senarist bayılacak gibiydi.
266
00:19:36,667 --> 00:19:40,333
Bense böyle biriyle çalışacağım için
havalara uçmuştum
267
00:19:40,375 --> 00:19:43,167
ve aceleyle kaçıp gitmesini
istemiyordum.
268
00:19:43,500 --> 00:19:45,417
The Soldier's March'ı
duydunuz mu?
269
00:20:01,625 --> 00:20:03,625
O madalya kurdelesi...
270
00:20:03,667 --> 00:20:05,167
Daha önce gördüğümü sanmıyorum.
271
00:20:05,208 --> 00:20:06,250
Nedir o?
272
00:20:06,875 --> 00:20:09,583
Demir Haç, ikinci sınıf.
273
00:20:10,083 --> 00:20:11,083
İkinci sınıf.
274
00:20:12,625 --> 00:20:14,375
Savaş esirisiniz o zaman.
275
00:20:14,958 --> 00:20:16,000
Değilim.
276
00:20:17,208 --> 00:20:18,250
Siz öylesiniz.
277
00:20:18,917 --> 00:20:20,000
Aman Tanrım.
278
00:20:20,875 --> 00:20:23,583
Emeric Pressburger de Alex Korda gibi
279
00:20:23,750 --> 00:20:26,875
Macardı ama aynı zaman da
tam bir Avrupalıydı.
280
00:20:27,667 --> 00:20:30,167
Prag ve Stuttgart'ta
üniversite okumuştu.
281
00:20:31,000 --> 00:20:34,958
Babam ölünce benim de
öğrenciliğim sona erdi.
282
00:20:35,167 --> 00:20:36,875
Hiçbir şeyim yoktu.
283
00:20:39,333 --> 00:20:42,083
Bu yüzden Berlin'e geldim
284
00:20:42,250 --> 00:20:44,792
ve yazmak istedim.
285
00:20:44,833 --> 00:20:47,833
Sayısız film fikri yazıp yolladım
286
00:20:48,292 --> 00:20:51,208
ama hepsi reddedildi.
Derken bir gün
287
00:20:51,625 --> 00:20:54,458
nihayet biri kabul edildi.
288
00:20:55,333 --> 00:20:58,375
Emeric nihayet ünlü
UFA stüdyolarının
289
00:20:58,417 --> 00:21:00,000
senaryo departmanına girdi.
290
00:21:00,667 --> 00:21:03,333
O dönem Avrupa'nın
en büyük stüdyosuydu.
291
00:21:03,750 --> 00:21:06,542
Fritz Lang ve Alman
dışavurumculuğunun yuvasıydı.
292
00:21:06,833 --> 00:21:09,167
Emeric orada birkaç yıl
mutlu mesut çalıştı.
293
00:21:13,375 --> 00:21:16,667
Bu görüntü 1932'den,
sette görebilirsiniz onu,
294
00:21:16,875 --> 00:21:18,917
Budapeşte'deki bir
UFA yapımı sırasında.
295
00:21:25,292 --> 00:21:27,708
Fakat Emeric Yahudi'ydi
296
00:21:28,250 --> 00:21:31,250
ve Nazilerin yükselişi yüzünden
Berlin'den kaçmak zorunda kaldı.
297
00:21:32,000 --> 00:21:34,667
Önce Paris'e, sonra 1935'te
298
00:21:34,875 --> 00:21:38,500
uyruksuz bir pasaportla
Londra'ya gitti.
299
00:21:42,000 --> 00:21:46,500
Emeric İngiltere'ye gelişini 33 yaşında
yeniden doğmak olarak tanımlıyor.
300
00:21:49,333 --> 00:21:51,208
İngiltere'deki yaşamı bilmiyordu
301
00:21:51,458 --> 00:21:54,208
ve sıfırdan İngilizce
öğrenmesi gerekiyordu.
302
00:22:00,458 --> 00:22:02,750
Michael'la tanışmak
onun için büyük şanstı
303
00:22:02,792 --> 00:22:05,500
çünkü onun özgün senaryo
fikirlerine anında
304
00:22:05,542 --> 00:22:07,000
çekilen biriydi.
305
00:22:08,667 --> 00:22:12,958
Sizi çeken şey,
ondaki Avrupa,
306
00:22:13,208 --> 00:22:16,167
hatta belki Macar havası mıydı?
307
00:22:16,458 --> 00:22:19,958
Hayır, beni çeken şey
o güzel aklıydı.
308
00:22:20,625 --> 00:22:22,208
Macar olmasına gerek yoktu.
309
00:22:22,542 --> 00:22:27,542
Ne kastettiğimi anlamakla kalmayıp
310
00:22:27,792 --> 00:22:29,750
ben daha yarısını bile söylemeden
311
00:22:29,792 --> 00:22:34,250
ne diyeceğimi tahmin edebilen
biriyle hiç karşılaşmamıştım.
312
00:22:34,542 --> 00:22:35,625
Michael öyledir.
313
00:22:36,417 --> 00:22:41,833
Bence bu insanın ömründe
sık yaşayabileceği bir şey değil
314
00:22:42,833 --> 00:22:43,833
ama ben...
315
00:22:43,875 --> 00:22:44,958
Böyle hissettim.
316
00:22:45,917 --> 00:22:48,750
İkili, sonraki 20 yıl boyunca
kullanacakları işbirliği
317
00:22:48,792 --> 00:22:50,500
modelini geliştirdiler hemen.
318
00:22:51,458 --> 00:22:53,708
Emeric her zaman
özgün senaryoyu yazıyordu
319
00:22:53,750 --> 00:22:56,167
ki bu da sahnelerin
biçimini belirliyordu.
320
00:22:56,417 --> 00:22:59,708
Sonra da birlikte diyaloglar
üzerine çalışıyorlardı.
321
00:23:00,333 --> 00:23:03,500
İfade etmek istedikleri şey konusunda
mükemmel bir uyum içindeydiler.
322
00:23:03,833 --> 00:23:04,917
Hiç kavga etmediler.
323
00:23:05,667 --> 00:23:07,417
Birbirimizi azarlıyor muyuz?
324
00:23:07,875 --> 00:23:09,167
Sanmıyorum.
325
00:23:09,458 --> 00:23:12,667
Hayır, zamana bırakıyoruz.
326
00:23:14,250 --> 00:23:15,667
Birkaç saat sonra
327
00:23:18,125 --> 00:23:20,458
benim haklı olduğumu anlıyor.
328
00:23:23,583 --> 00:23:25,125
Londra çağrı yapıyor.
329
00:23:25,833 --> 00:23:27,875
Londra, dünyaya çağrı yapıyor.
330
00:23:28,083 --> 00:23:30,333
Savaştaki bir dünyaya çağrı yapıyor.
331
00:23:32,458 --> 00:23:35,250
İngiltere, 1939'da Almanya'yla
savaşa girdiğinde
332
00:23:35,458 --> 00:23:39,292
film endüstrisi kendini tamamen
savaş seferberliğine adayarak
333
00:23:39,500 --> 00:23:40,500
ayakta kaldı.
334
00:23:43,125 --> 00:23:45,583
Bunlar Hollywood ses efektleri değil.
335
00:23:45,667 --> 00:23:48,500
Her gece Londra'da çalınan müzik bu,
336
00:23:48,792 --> 00:23:50,250
savaş senfonisi.
337
00:23:55,417 --> 00:23:56,792
Powell ve Pressburger için
338
00:23:57,208 --> 00:24:00,708
kariyerlerinin en önemli
olayıydı bu,
339
00:24:00,750 --> 00:24:02,625
işlerine çarpıcı bir derinlik
340
00:24:02,875 --> 00:24:04,750
ve amaç katan bir şey.
341
00:24:13,042 --> 00:24:14,958
Perde Kanada üzerinde yükseliyor.
342
00:24:17,250 --> 00:24:18,292
Yere yatın!
343
00:24:23,500 --> 00:24:24,542
Domuzlar!
344
00:24:24,583 --> 00:24:25,833
Pis, şeytan domuzlar!
345
00:24:25,875 --> 00:24:26,875
Jahner!
346
00:24:30,458 --> 00:24:34,333
49th Parallel,
Kanada'da
yolunu bulmaya çalışan
347
00:24:34,500 --> 00:24:36,167
altı kaçak Nazi'nin hikayesini anlatıyor.
348
00:24:37,417 --> 00:24:40,958
Her İngiliz filminin artık
net bir propagandası vardı.
349
00:24:41,458 --> 00:24:43,000
Buradaki amaç da
350
00:24:43,167 --> 00:24:45,583
Amerika'yı savaşa girmeye
teşvik etmekti.
351
00:24:45,625 --> 00:24:46,958
Koş Les, koş!
352
00:24:47,125 --> 00:24:51,500
Nazi tehdidini Amerika'nın
eşiğine getirerek.
353
00:24:57,542 --> 00:24:59,792
Epik bir film için büyük bir fikirdi.
354
00:25:00,500 --> 00:25:03,625
Prodüksiyon açısından da
devasa bir girişimdi.
355
00:25:06,417 --> 00:25:08,917
İkili arasındaki bazı farklılıkları
ortaya çıkaran da bu oldu.
356
00:25:09,667 --> 00:25:12,417
Emeric, hikaye ve iskelet kurma
konusunda bir dahiyken
357
00:25:12,917 --> 00:25:15,708
Michael ise dinamo gibiydi,
iş bitiriciydi.
358
00:25:15,917 --> 00:25:18,542
Ekibi Kanada'nın dört bir yanındaki
mekanlarda yönetiyordu.
359
00:25:19,667 --> 00:25:22,292
Sürekli mevsimlerle yarışıyordum.
360
00:25:22,333 --> 00:25:25,583
Emeric senaryoyu
Londra'da yazıyordu,
361
00:25:25,792 --> 00:25:28,125
ben de böyle bir sürü
dış çekim yapıyordum,
362
00:25:28,250 --> 00:25:30,833
sonbahar gelmeden önce.
363
00:25:32,917 --> 00:25:37,250
Bir yerde Naziler, bir grup
Alman'ın yanına sığınmaya çalışıyor.
364
00:25:37,708 --> 00:25:40,208
Dindar bir Hutterit cemaati.
365
00:25:40,250 --> 00:25:41,875
Almanlar!
366
00:25:42,625 --> 00:25:43,875
Kardeşlerim!
367
00:25:45,250 --> 00:25:49,625
Muhteşem Führer'imize saygı duruşunda
bulunmaya davet ediyorum sizi.
368
00:25:50,750 --> 00:25:51,833
Heil Hitler!
369
00:25:52,000 --> 00:25:53,292
Heil Hitler!
370
00:25:54,250 --> 00:25:57,375
Bu film, Naziler ile Almanlar
arasında bir ayrım yapma
371
00:25:57,417 --> 00:25:59,250
konusunda ısrarcıydı.
372
00:26:00,083 --> 00:26:01,583
Emeric için çok önemliydi bu
373
00:26:01,625 --> 00:26:04,083
çünkü Almanya'da yıllarca
mutlu mesut yaşamıştı,
374
00:26:04,250 --> 00:26:06,042
bir sürü Alman arkadaşı olmuştu.
375
00:26:08,875 --> 00:26:11,708
Biz sizin kardeşiniz değiliz.
376
00:26:12,083 --> 00:26:15,958
Çocuklarımız yeni bir ortamda,
yeni ufuklarla büyüdü.
377
00:26:16,542 --> 00:26:18,958
Ve özgürler!
378
00:26:20,042 --> 00:26:23,125
Çocukluklarını yaşamakta,
379
00:26:23,333 --> 00:26:27,958
koşmakta, gülmekte özgürler,
üniforma giymeye zorlanmadan.
380
00:26:28,000 --> 00:26:33,458
Savaş şarkıları söyleyerek sokakları
arşınlamak zorunda kalmadan!
381
00:26:34,542 --> 00:26:37,417
Yani burada Emeric, İngilizler
adına propaganda yapıyor.
382
00:26:37,917 --> 00:26:41,500
Ama tipik bir propaganda gibi
her şeyi basite indirgemiyor.
383
00:26:41,958 --> 00:26:44,625
Her zaman duyguları
karmaşıklaştırmanın peşinde.
384
00:26:44,958 --> 00:26:46,458
Siz Nazi'siniz, değil mi?
385
00:26:47,833 --> 00:26:48,833
Değil mi?
386
00:26:48,958 --> 00:26:50,833
Sizi polise ihbar etmeliyim.
387
00:26:51,542 --> 00:26:53,625
Kız çocuklarına laf düşmez.
388
00:26:53,708 --> 00:26:55,542
- Yetti.
- Derdin ne?
389
00:26:55,958 --> 00:26:57,000
Yetti.
390
00:26:57,042 --> 00:26:58,125
Vogel!
391
00:26:59,125 --> 00:27:00,208
Gel Anna.
392
00:27:00,708 --> 00:27:01,833
Seni eve götüreyim.
393
00:27:02,625 --> 00:27:04,292
Herr Leutnant
,
gitmelerine izin veremeyiz.
394
00:27:04,375 --> 00:27:06,042
Durdurmaya çalış da
göreyim seni.
395
00:27:06,125 --> 00:27:07,750
- Vogel!
- Buyurun
Herr Leutnant!
396
00:27:08,000 --> 00:27:09,542
Kim olduğunu mu unuttun?
397
00:27:10,708 --> 00:27:12,458
Onu eve götüreceğim
Herr Leutnant.
398
00:27:15,208 --> 00:27:18,500
Emeric, Nazilerden birine bile
üzülmemizi sağlıyor.
399
00:27:18,625 --> 00:27:21,958
Yoldaşlarına başkaldıran bir fırıncı.
400
00:27:22,750 --> 00:27:24,083
Makine Ustası Uzman Er Vogel.
401
00:27:28,583 --> 00:27:29,667
Tutuklusun.
402
00:27:35,625 --> 00:27:38,375
Askerden kaçma ve Üçüncü Reich'a
ihanetle suçlanıyorsun.
403
00:27:39,125 --> 00:27:41,708
Şu an burada usule uygun
bir mahkeme olmadığından
404
00:27:41,792 --> 00:27:44,333
üstün olarak yetkiyi elime alıyor
ve seni idama mahkum ediyorum.
405
00:27:44,667 --> 00:27:45,792
Söyleyecek bir şeyin var mı?
406
00:27:53,042 --> 00:27:56,417
Ceza, Führer adına
hemen uygulanacak.
407
00:28:00,417 --> 00:28:01,500
49TH PARALLEL, EN İYİ SAVAŞ FİLMİ
408
00:28:01,542 --> 00:28:04,500
49th Parallel,
gişede
büyük başarı yakaladı.
409
00:28:05,708 --> 00:28:09,042
Ve Emeric'e en iyi özgün senaryo
dalında Oscar kazandırdı.
410
00:28:09,792 --> 00:28:11,792
Bu başarının verdiği coşkuyla
411
00:28:12,000 --> 00:28:15,375
kendi yapım şirketlerini
kurmaya karar verdiler:
412
00:28:15,667 --> 00:28:16,708
The Archers.
413
00:28:18,500 --> 00:28:21,583
Mümkün olduğunca her şeyde
ortaklaşmaya çalıştık.
414
00:28:21,875 --> 00:28:25,250
Tabii ki sahada yönetmenlik yapmak
sadece benim işimdi.
415
00:28:25,292 --> 00:28:28,500
Ama mümkün mertebe her kararı
ortak verdik, değil mi?
416
00:28:28,833 --> 00:28:29,833
Evet.
417
00:28:29,875 --> 00:28:32,458
Buna ekleyecek bir şeyiniz var mı
Bay Pressburger? Böyle--
418
00:28:32,500 --> 00:28:33,792
Sanmıyorum
.
419
00:28:34,042 --> 00:28:39,750
Genel olarak, basit bir cevap vermek
gerekirse Michael yönetmenliği
420
00:28:40,792 --> 00:28:41,958
tek başına yaptı.
421
00:28:42,083 --> 00:28:44,833
Ben daha ziyade senaristtim.
422
00:28:45,375 --> 00:28:47,292
- Ve birlikte ürettik.
- Evet.
423
00:28:47,708 --> 00:28:50,625
İkili, Rank Organization ile
bir yapım sözleşmesi imzaladı.
424
00:28:50,750 --> 00:28:52,250
J. ARTHUR RANK
SUNAR
425
00:28:52,292 --> 00:28:54,667
Böylece en çok istedikleri şeyi
elde etmiş oldular.
426
00:28:55,792 --> 00:28:58,667
Kendi işlerini kontrol etme özgürlüğü.
427
00:29:00,083 --> 00:29:03,500
Benim için The Archers'a dair
en heyecan verici şeylerden biri
428
00:29:03,542 --> 00:29:08,458
sistemin içinde iş yapan
deneysel sinemacılar olmalarıydı.
429
00:29:08,750 --> 00:29:11,708
Ve bunun şartlarını sağlayan
Rank oldu.
430
00:29:15,792 --> 00:29:17,750
Yıl artık 1942'ydi
431
00:29:18,500 --> 00:29:20,875
ve en fena hava saldırıları
gelip geçmişti.
432
00:29:21,333 --> 00:29:24,167
Ama İngiltere'nin savaştaki durumu
hâlâ kötüydü.
433
00:29:24,792 --> 00:29:26,500
İşte tam da bu hassas dönemde
434
00:29:26,792 --> 00:29:30,583
Michael ve Emeric
İngiliz ordusundaki demode fikirleri
435
00:29:30,625 --> 00:29:33,833
alaya alan bir film
yapmaya karar verdi.
436
00:29:37,542 --> 00:29:41,458
Tahmin edebileceğiniz gibi resmi
makamların itirazlarıyla karşılaştılar.
437
00:29:41,708 --> 00:29:45,500
Winston Churchill bu fikre
sert bir şekilde karşı çıktı.
438
00:29:46,000 --> 00:29:50,250
"Ordunun moralini bozacak
propagandaya izin veremem.
439
00:29:50,667 --> 00:29:52,167
Bunun arkasında kimler var?"
440
00:29:52,667 --> 00:29:55,167
Churchill harika bir lider olsa da
441
00:29:55,250 --> 00:29:57,583
iyi bir film eleştirmeni değildi.
442
00:29:59,458 --> 00:30:01,833
Her şeye rağmen filmi çekmiş olmaları
443
00:30:01,875 --> 00:30:04,917
Powell ve Pressburger'in özgüvenine
ve otoriteye karşı tavırlarına dair
444
00:30:04,958 --> 00:30:06,292
çok şey söylüyor.
445
00:30:06,625 --> 00:30:09,667
Bu hiçbir zaman şövalye unvanı
alamayacakları anlamına gelse de
446
00:30:09,875 --> 00:30:11,917
İngiltere bir demokrasi ülkesiydi
447
00:30:11,958 --> 00:30:14,875
ve kimse bu filmi yapmalarına
fiilen engel olmadı.
448
00:30:16,125 --> 00:30:20,417
Filmin başkarakteri, Clive Candy adlı
İngiliz bir subaydı.
449
00:30:21,125 --> 00:30:24,125
Yarbay Blimp adlı bir
çizgi roman karakterinden esinlenilmişti.
450
00:30:27,417 --> 00:30:30,792
Çok saygısız bir genç askersin sen.
451
00:30:31,208 --> 00:30:36,333
40 yıl sonra senin de yaşlı bir bey
olacağını hatırlatırım.
452
00:30:36,750 --> 00:30:38,583
Ama iki saat içinde
453
00:30:38,750 --> 00:30:42,250
bu iki boyutlu tipleme,
katmanlı ve karmaşık
454
00:30:42,417 --> 00:30:44,958
bir karaktere dönüşüyor.
455
00:30:45,125 --> 00:30:46,125
O ne?
456
00:30:46,583 --> 00:30:48,500
- Victoria Haçı efendim.
- Nerede kazandın bunu?
457
00:30:48,792 --> 00:30:50,333
Güney Afrika.
Jordaan hattında.
458
00:30:51,333 --> 00:30:52,333
Sen Candy'sin!
459
00:30:52,417 --> 00:30:53,542
"Tatlı" Candy.
460
00:30:53,625 --> 00:30:54,625
Evet efendim.
461
00:30:55,292 --> 00:30:59,292
Film bizi 40 yıl öncesine,
1902 yılına götürür,
462
00:30:59,708 --> 00:31:02,000
Candy'nin asabi bir genç asker
olduğu döneme.
463
00:31:06,917 --> 00:31:10,333
Berlin'e gittiğinde bir şekilde
Alman İmparatorluk Ordusu'nun
464
00:31:10,375 --> 00:31:12,667
tümüne hakaret eder.
465
00:31:12,708 --> 00:31:15,875
Bu yüzden düello yapması gerekir.
466
00:31:15,958 --> 00:31:17,000
Düello mu?
467
00:31:20,625 --> 00:31:23,667
Bu düello, en sevdiğim
Powell and Pressburger sahnelerinden biri.
468
00:31:23,750 --> 00:31:25,167
Keşke üniformamı getirseydim.
469
00:31:25,500 --> 00:31:29,333
Bu sahneyi eşsiz ve beklenmedik
bir biçimde çekmelerinden dolayı.
470
00:31:29,375 --> 00:31:30,458
Gömleğinizi açar mısınız?
471
00:31:30,750 --> 00:31:31,750
Teşekkürler.
472
00:31:31,833 --> 00:31:35,375
Mesele kozları paylaşmaktan ziyade
adabımuaşeretti bu sahnede.
473
00:31:35,417 --> 00:31:38,167
Kollarınızı sıvamak mı isterseniz,
yoksa yırtmak mı?
474
00:31:38,458 --> 00:31:39,458
Hangisi daha iyi?
475
00:31:39,500 --> 00:31:41,500
Tavsiye verme yetkim yok.
476
00:31:41,667 --> 00:31:42,708
Yırtacağım sanırım.
477
00:31:42,750 --> 00:31:43,958
Kesinlikle daha iyi olur.
478
00:31:44,042 --> 00:31:45,250
Doktor, makasınızı alabilir miyim?
479
00:31:45,333 --> 00:31:48,208
133. paragrafta şöyle diyor:
480
00:31:48,667 --> 00:31:52,208
"Düellodan birkaç saat önce
banyo yapılması tavsiye edilir."
481
00:31:52,417 --> 00:31:54,708
Sadece düello yapacak olanlar,
yedekler değil.
482
00:32:02,333 --> 00:32:05,792
Bu sahnede ayrıca
hikayenin iki ana karakteri
483
00:32:05,833 --> 00:32:07,792
ilk kez karşılaşır.
484
00:32:08,750 --> 00:32:12,792
Clive Candy ve Theo Kretschmar-Schuldorff.
485
00:32:13,875 --> 00:32:15,250
Birbirini tanımayan bu iki adam
486
00:32:15,875 --> 00:32:18,667
onurları için birbirleriyle
dövüşmek zorunda.
487
00:32:20,750 --> 00:32:22,625
Pozisyon alın lütfen.
488
00:32:26,167 --> 00:32:27,208
Sonrasında da
489
00:32:27,750 --> 00:32:29,708
ömürlük arkadaş oluyorlar.
490
00:32:33,833 --> 00:32:34,833
Fertig?
491
00:32:36,833 --> 00:32:37,875
Hazır mısınız?
492
00:32:38,833 --> 00:32:39,875
Los!
493
00:32:49,500 --> 00:32:51,167
Düello başladığı anda
494
00:32:52,083 --> 00:32:56,458
Michael sahneden uzaklaşıp
çıkma cüretini gösteriyor.
495
00:32:57,458 --> 00:33:00,417
İnanılmaz bir cesaret gösterisi bu.
496
00:33:00,458 --> 00:33:02,292
Onca hazırlıktan sonra
497
00:33:02,917 --> 00:33:05,875
dövüşü ekrana yansıtmamak.
498
00:33:09,167 --> 00:33:12,375
Bunu ancak çok cesur
bir yönetmen yapabilir.
499
00:33:12,708 --> 00:33:15,500
Ama Michael için dövüşün
kendisinin pek bir anlamı yoktu.
500
00:33:16,667 --> 00:33:18,917
Önemli olan iki adamın buluşması
501
00:33:19,333 --> 00:33:21,250
ve bundan doğan ilişkiydi.
502
00:33:22,542 --> 00:33:25,708
Benim de
Kızgın Boğa'daki
şampiyonluk maçının
503
00:33:25,750 --> 00:33:28,958
çok azını göstermenin sebebi
tam olarak buydu.
504
00:33:29,583 --> 00:33:32,917
Jake LaMotta'nın ringe yürüyüşünü
gösteren o sabit kameralı çekim
505
00:33:32,958 --> 00:33:35,792
direkt
Kahraman'daki
o düello
sahnesinden geliyor.
506
00:34:02,500 --> 00:34:06,458
Burada önemli olan
dövüşün kendisinden ziyade
507
00:34:06,833 --> 00:34:08,875
Jake'in ringe çıkmak için
508
00:34:09,875 --> 00:34:11,375
geçtiği yıkıcı yol.
509
00:34:14,250 --> 00:34:16,250
- Kretschmar-Schuldorff.
- Evet, biliyorum.
510
00:34:16,292 --> 00:34:18,625
Düellodan sonra
Clive ve Theo
511
00:34:18,667 --> 00:34:20,958
aynı revirde tedavi oluyor.
512
00:34:21,000 --> 00:34:21,958
Gelmene çok sevindim.
513
00:34:22,042 --> 00:34:24,208
Burada aynı kadına
aşık oluyorlar.
514
00:34:25,250 --> 00:34:26,625
Dalgın dalgın dolanmayı bırak.
515
00:34:26,917 --> 00:34:29,667
- Dalgın filan değilim!
- Sakin ol.
516
00:34:30,208 --> 00:34:33,000
Ne oldu, söylesene canım.
517
00:34:33,250 --> 00:34:35,042
Edith, sorun ne?
518
00:34:35,667 --> 00:34:40,458
Bayan Hunter'ı seviyorum.
519
00:34:47,000 --> 00:34:48,042
Kafayı yemişsin.
520
00:34:48,500 --> 00:34:49,667
Sen kafayı yemişsin
521
00:34:50,333 --> 00:34:52,208
çünkü Bayan Hunter
522
00:34:53,458 --> 00:34:54,542
beni seviyor.
523
00:34:56,542 --> 00:34:59,042
Clive'ın çok romantik
524
00:34:59,083 --> 00:35:01,625
ve çok tutuk biri olduğu ortaya çıkıyor.
525
00:35:01,833 --> 00:35:02,875
Kadeh kaldıralım.
526
00:35:03,208 --> 00:35:06,875
Hiç nişanlım olmamış
nişanlımın mutluluğuna.
527
00:35:07,250 --> 00:35:10,667
Ve beni tanımadan,
beni öldürmeye çalışan adama.
528
00:35:14,083 --> 00:35:17,625
- Gelini öpebilir miyim?
- Niye soruyorsun? Ben sormadım.
529
00:35:21,292 --> 00:35:23,875
- Hoşçakal Clive.
- Hoşçakal canım Edith.
530
00:35:25,417 --> 00:35:28,792
Aşık olduğunu çok geç
531
00:35:29,042 --> 00:35:30,167
fark ediyor.
532
00:35:31,583 --> 00:35:33,625
Umarım yine karşılaşırız.
533
00:35:33,917 --> 00:35:35,083
Kesin karşılaşırız.
534
00:35:38,000 --> 00:35:41,167
Birdenbire kalbinin
kırıldığını fark ediyor.
535
00:35:43,875 --> 00:35:44,708
ASLAN, DOĞU AFRİKA, 1903
536
00:35:46,750 --> 00:35:47,792
YABAN DOMUZU, SUDAN, 1904
537
00:35:49,667 --> 00:35:50,542
GERGEDAN, DOĞU AFRİKA, 1905
538
00:35:50,875 --> 00:35:54,750
Candy'nin hayatının pek çok yılını
ekranda görmüyoruz
539
00:35:55,125 --> 00:35:57,792
çünkü aşk yok bu yıllarda.
540
00:36:00,917 --> 00:36:03,250
Sert, komik
541
00:36:04,333 --> 00:36:05,458
ve kahredici.
542
00:36:28,250 --> 00:36:31,042
ALMAN ASKERİ, FLANDRE, 1910
543
00:36:31,083 --> 00:36:32,458
Birinci Dünya Savaşı sırasında
544
00:36:32,833 --> 00:36:35,792
Candy kaybettiği Edith'e
tıpatıp benzeyen
545
00:36:35,833 --> 00:36:37,292
başka bir kadın buluyor.
546
00:36:37,375 --> 00:36:38,375
Hemşire.
547
00:36:38,500 --> 00:36:41,083
Masanın ucunda oturan kızın
adını biliyor musun?
548
00:36:41,125 --> 00:36:42,167
Gel Wynne.
549
00:36:50,958 --> 00:36:52,000
Onunla evleniyor
550
00:36:52,458 --> 00:36:56,375
ve bir süreliğine kırılgan
bir mutluluk hissediyor.
551
00:37:02,708 --> 00:37:03,708
Sevgilim.
552
00:37:04,958 --> 00:37:06,000
Mırıldanma.
553
00:37:07,917 --> 00:37:08,958
Mırıldanıyor muydum?
554
00:37:10,958 --> 00:37:12,458
Öyle bir huyun var.
555
00:37:13,000 --> 00:37:14,542
Burada önemli bir husus var.
556
00:37:15,083 --> 00:37:16,792
Candy'nin kariyerine
557
00:37:16,875 --> 00:37:19,792
alaycı ve ironik bir bakış var.
558
00:37:19,958 --> 00:37:21,417
Mırıldanmayıp ne yapacağım?
559
00:37:24,083 --> 00:37:25,875
Ama duygusal dünyası
560
00:37:26,125 --> 00:37:29,958
hep samimiyet ve şefkatle
aktarılıyor.
561
00:37:47,500 --> 00:37:49,958
Belki de en cesur şeylerden biri
562
00:37:50,042 --> 00:37:54,250
Candy'nin hayatında önemli olan
her kadını
563
00:37:55,042 --> 00:37:58,042
Deborah Kerr'ın canlandırmış olması.
564
00:37:59,042 --> 00:38:01,292
İlk aşkı Edith.
565
00:38:02,000 --> 00:38:03,792
Sonra eşi Barbara.
566
00:38:04,625 --> 00:38:07,750
Daha sonra da II. Dünya Savaşı
sırasındaki genç şoförü.
567
00:38:07,833 --> 00:38:09,667
Işığı yakalamaya çalışsak
sorun olur mu efendim?
568
00:38:09,708 --> 00:38:12,167
Bu radikal fikir
Emeric'e aitti.
569
00:38:12,208 --> 00:38:13,625
Yapmayın, bütün gece olmaz.
570
00:38:13,708 --> 00:38:17,875
Filme daimi bir hasret
ve kayıp duygusu katıyor bu.
571
00:38:19,875 --> 00:38:23,375
Deborah Kerr, bu filmde oynadığında
henüz 20 yaşındaydı
572
00:38:23,708 --> 00:38:27,000
ama o genç yaşta
ustalığını kanıtladı.
573
00:38:29,375 --> 00:38:30,875
Powell ve Pressburger da
574
00:38:31,583 --> 00:38:33,667
en çok sevdikleri işte
başarılı oldu.
575
00:38:34,833 --> 00:38:37,375
Bir risk alıp alınlarının akıyla çıkmak.
576
00:38:40,250 --> 00:38:45,625
Masumiyet Çağı'nı
çekerken
Kahraman'dan
çok etkilendiğim kesin.
577
00:38:45,875 --> 00:38:48,875
Yerleşir yerleşmez sana yazıp
nerede olduğumu haber vereceğim.
578
00:38:48,917 --> 00:38:50,208
Evet, çok güzel olur.
579
00:38:50,625 --> 00:38:52,375
Çok yakında Paris'te görüşürüz.
580
00:38:53,125 --> 00:38:54,958
May'le gelebilirseniz.
581
00:38:56,875 --> 00:38:59,875
Çünkü bu filme beni çeken
aşk hikayesiydi.
582
00:39:01,708 --> 00:39:05,375
Aşık olmaması gereken iki insanın
imkansız aşkı.
583
00:39:05,458 --> 00:39:06,708
İyi geceler Newland.
584
00:39:06,958 --> 00:39:08,833
İyi geceler Sillerton.
İyi geceler Larry.
585
00:39:10,250 --> 00:39:11,667
Ve yıllarca sürüyor bu.
586
00:39:13,583 --> 00:39:17,333
Bunun
Kahraman'da
gördüğüm
pişmanlıkla dolu
587
00:39:17,750 --> 00:39:19,125
arzuyla aynı olduğunu
588
00:39:20,000 --> 00:39:21,750
düşünmüştüm.
589
00:39:26,500 --> 00:39:28,083
Beni çeken buydu sanırım.
590
00:39:28,542 --> 00:39:31,042
Duyguların bastırılması
591
00:39:31,708 --> 00:39:34,083
ve insanın kendini
kontrol etme mecburiyeti.
592
00:39:35,000 --> 00:39:37,083
Ona aşıktım.
Karına.
593
00:39:40,542 --> 00:39:41,958
Hiç söylemedi bana.
594
00:39:42,167 --> 00:39:43,333
O da bilmiyordu.
595
00:39:45,208 --> 00:39:47,333
Ama hatırlıyorum---
596
00:39:47,583 --> 00:39:50,958
Ah Clive, Berlin'deki son gün
sana gerçekten
597
00:39:51,000 --> 00:39:52,583
mutlu göründüğünü söyledim.
598
00:39:52,667 --> 00:39:54,708
Takma kafana,
o zaman farkında değildim.
599
00:39:55,292 --> 00:39:57,708
Ama trende onu özlemeye başladım.
600
00:39:58,333 --> 00:39:59,833
Gemiye bindiğimde
daha da fena oldu.
601
00:39:59,917 --> 00:40:02,625
Londra'ya döndüğümde
kesin olarak anlamıştım.
602
00:40:03,125 --> 00:40:05,292
Teyzem Margaret hemen aldı kokusunu.
603
00:40:05,333 --> 00:40:07,417
Kadınların burnu iyidir bu konularda.
604
00:40:08,333 --> 00:40:11,375
Hayallerimin kadınıydı denebilir.
605
00:40:13,250 --> 00:40:14,250
Efendim.
606
00:40:16,458 --> 00:40:18,875
Blimp karakterine sempati duydunuz mu?
607
00:40:19,375 --> 00:40:21,625
Evet, onunla tamamen özdeşleştim.
608
00:40:22,125 --> 00:40:25,000
- Pek çok açıdan aynı ben.
- Ne mesela?
609
00:40:25,292 --> 00:40:26,875
Daha İngiliz olamaz.
610
00:40:28,333 --> 00:40:29,458
Ben de duygusaldım.
611
00:40:30,417 --> 00:40:31,417
Ve...
612
00:40:33,417 --> 00:40:34,708
Kadınları ve köpekleri severim.
613
00:40:35,125 --> 00:40:39,208
Böyle adamlara hep
büyük bir sempati besledim.
614
00:40:39,667 --> 00:40:43,208
Onurlu, kafası karışık, masum.
615
00:40:43,917 --> 00:40:46,083
Kendimi de böyle görüyorum.
616
00:40:47,917 --> 00:40:52,708
Kahraman Subay
, Powell ve Pressburger'ın
gerçekten şahsi olan ilk filmi.
617
00:40:53,375 --> 00:40:54,375
Benim içinse
618
00:40:54,792 --> 00:40:56,042
ilk başyapıtları.
619
00:40:57,708 --> 00:41:01,083
O kadar çok izledim ki artık
hayatımın bir parçası haline geldi.
620
00:41:01,333 --> 00:41:02,667
Yaşım ilerledikçe
621
00:41:03,958 --> 00:41:06,667
karakterlerin hislerini de
giderek daha iyi anlıyorum.
622
00:41:08,167 --> 00:41:12,167
Büyümeye, yaşlanmaya
ve nihayetinde vazgeçmeye dair
623
00:41:13,125 --> 00:41:14,125
en çok şey söyleyen
624
00:41:14,583 --> 00:41:17,667
film bu benim için.
625
00:41:25,667 --> 00:41:28,542
Bir sonraki The Archers filmi
A Canterbury Tale
626
00:41:29,167 --> 00:41:32,125
klasik bir "Güzel İngiltere"
filmi olarak başlıyor.
627
00:41:36,375 --> 00:41:39,000
Chaucer'ın hacıları
Cantenbury'ye yürüyor.
628
00:41:41,792 --> 00:41:42,917
Ama sonra...
629
00:41:43,625 --> 00:41:44,875
Meşhur bir dönüşüm.
630
00:41:47,333 --> 00:41:50,792
Ortaçağ şahini, modern bir
Spitfire uçağına dönüşüyor.
631
00:41:51,667 --> 00:41:53,292
İzlemek üzere olduğumuz film
632
00:41:53,375 --> 00:41:57,042
tarihimizle bağ kurmamızın
ruhani refahımız için
633
00:41:57,417 --> 00:41:59,458
elzem olduğunu öne sürüyor.
634
00:42:02,125 --> 00:42:05,583
O dönemki propaganda görevlerinden biri
şu soruyu sormaktı:
635
00:42:05,875 --> 00:42:07,208
Ne için savaşıyoruz?
636
00:42:09,708 --> 00:42:14,792
Powell ve Pressburger da İngiliz kırsalının
tarihi ve geleneklerinde
637
00:42:15,250 --> 00:42:17,792
bu soruya cevaplar arıyordu işte.
638
00:42:18,958 --> 00:42:21,958
Neden ucube hamallarını
hac yolundan çekmedin?
639
00:42:22,750 --> 00:42:24,750
Michael memleketi Kent'i
çok severdi.
640
00:42:24,792 --> 00:42:27,083
İngiltere'nin insanını ve
kültürünü çok severdi.
641
00:42:27,917 --> 00:42:30,500
Bu filmde de bunu yansıtmak istedi.
642
00:42:30,625 --> 00:42:32,083
Saat 8 Bob.
643
00:42:37,167 --> 00:42:40,042
Cantenbury Katedrali'ne karşı
bilhassa yoğun duyguları vardı.
644
00:42:40,958 --> 00:42:44,750
Kraliyet Okul Korosu'nda
şarkı söylediği yerdi burası.
645
00:42:45,542 --> 00:42:48,000
Dönemeçten,
tepenin doğu ucundan
646
00:42:48,750 --> 00:42:51,000
hacılar ilk defa gördü
Cantenbury'yi.
647
00:42:51,167 --> 00:42:52,167
Sen gördün mü?
648
00:42:52,708 --> 00:42:53,708
Evet.
649
00:42:55,375 --> 00:42:56,583
Bir arkadaşımla.
650
00:42:56,875 --> 00:42:58,042
Kız mıydı, erkek miydi?
651
00:42:58,542 --> 00:42:59,542
Erkek.
652
00:42:59,667 --> 00:43:01,083
Sana yazıyordur umarım.
653
00:43:03,833 --> 00:43:04,833
Yazmıyor.
654
00:43:05,000 --> 00:43:07,708
Belki mektubunu
düşman ele geçirmiştir.
655
00:43:09,000 --> 00:43:10,167
Hayır Bob.
656
00:43:11,125 --> 00:43:12,125
Aslına bakarsan
657
00:43:12,792 --> 00:43:14,458
düşman onu ele geçirdi.
658
00:43:15,708 --> 00:43:16,708
Pilottu.
659
00:43:17,792 --> 00:43:18,792
Uçağını mı düşürdüler?
660
00:43:19,500 --> 00:43:20,500
Evet.
661
00:43:20,792 --> 00:43:21,792
Başın sağ olsun.
662
00:43:26,917 --> 00:43:29,958
Filmi ana karakterleri,
farkında olmasalar da
663
00:43:30,625 --> 00:43:31,958
modern hacılar.
664
00:43:32,542 --> 00:43:34,917
Hepsi Canterbury'ye doğru
kendi yolculuğunu yapıyor.
665
00:43:36,000 --> 00:43:37,417
Hepsi kayıp ruhlar,
666
00:43:38,000 --> 00:43:40,375
bir şekilde sürüklenip giden
kederli insanlar.
667
00:43:41,667 --> 00:43:45,375
Hepsinin onları iyileştirip ayağa
kaldıracak bir yardıma ihtiyacı var.
668
00:43:47,417 --> 00:43:48,417
Burada,
669
00:43:48,542 --> 00:43:52,417
çiftlikte çalışan Alison
Kent kırsalına vardığında
670
00:43:53,208 --> 00:43:55,000
mekan onunla konuşmaya başlıyor.
671
00:43:57,375 --> 00:44:00,583
Manzarada eski hacıların
seslerini ve müziklerini
672
00:44:00,917 --> 00:44:02,125
duyuyor.
673
00:44:03,000 --> 00:44:04,167
Atalarının.
674
00:44:18,000 --> 00:44:20,208
Eğer durup dinlersen,
675
00:44:21,292 --> 00:44:22,292
dikkatini verirsen
676
00:44:23,000 --> 00:44:24,750
geçmiş seninle konuşur.
677
00:44:25,917 --> 00:44:27,542
Ve geçmişin sesleri
678
00:44:27,917 --> 00:44:31,125
şu an yaşadığın hayatı
anlamlandırmana yardımcı olur.
679
00:44:32,375 --> 00:44:33,500
Muhteşem değil mi?
680
00:44:38,667 --> 00:44:39,875
Kimse var mı orada?
681
00:44:40,458 --> 00:44:43,250
Michael ve Emeric, her zaman
sihirli bir şeyler yakalamak için
682
00:44:43,292 --> 00:44:46,125
pusuya yatıyordu.
Emeric'in ifadesi bu.
683
00:44:46,792 --> 00:44:50,750
Gündelik deneyimlerin tasvirinin
ötesine geçip hayatlarımızın
684
00:44:50,792 --> 00:44:55,375
derin ve gizemli yanlarını yansıtmanın
yollarını bulmak istiyorlardı.
685
00:44:57,375 --> 00:45:01,917
Burada Powell ve Pressburger için
epey yeni bir mistisizm var.
686
00:45:01,958 --> 00:45:04,333
Yerel yargıçlardan daha
yüksek mahkemeler var.
687
00:45:06,208 --> 00:45:07,333
Hafif bir dokunuşla
688
00:45:07,833 --> 00:45:10,583
ruhlar dünyasını
uyandırmaya çalışıyorlar.
689
00:45:11,625 --> 00:45:14,625
Cantenbury hacıları,
gelin ve yardımlarınızı alın.
690
00:45:14,667 --> 00:45:16,125
Senin hacılığın biraz tuhaf.
691
00:45:16,833 --> 00:45:19,958
Hacılık ya yardım almak için yapılır
692
00:45:20,458 --> 00:45:21,792
ya da kefaret ödemek için.
693
00:45:21,833 --> 00:45:23,250
Benim ikisine de ihtiyacım yok.
694
00:45:23,292 --> 00:45:24,792
Sen bir araçsındır belki.
695
00:45:24,833 --> 00:45:26,083
Alevli kılıç alacak mıyım?
696
00:45:27,500 --> 00:45:28,792
Hiçbir şey şaşırtmaz beni.
697
00:45:31,917 --> 00:45:34,333
Kafamın etrafında bir hale
görene kadar inanmam.
698
00:45:44,208 --> 00:45:46,417
Çok güzel bir katedral manzaran var.
699
00:46:13,208 --> 00:46:14,792
Tüm tuhaflığına rağmen bu,
700
00:46:15,667 --> 00:46:19,542
meşhur the Archers filmleri içinde
en mütevazı olanı.
701
00:46:19,583 --> 00:46:21,375
En gösterişsiz, en samimi
702
00:46:21,917 --> 00:46:25,250
ve sıradan hayatlarla
en çok ilgili olan filmleri.
703
00:46:31,042 --> 00:46:34,750
Ana karakterler, seyircinin
1944 yılında kendini bulabileceği
704
00:46:34,792 --> 00:46:36,208
bir durumdalar.
705
00:46:37,042 --> 00:46:38,750
Sevdiklerinden ayrılmışlar.
706
00:46:40,042 --> 00:46:42,042
Görev bilinciyle
metin olmaya çalışıyorlar.
707
00:46:42,958 --> 00:46:44,167
Ama kendi köşelerinde
708
00:46:45,042 --> 00:46:47,708
korku, yalnızlık ve acı içindeler.
709
00:46:50,583 --> 00:46:53,167
Filmin amaçlarından biri,
710
00:46:53,375 --> 00:46:56,500
acı çekenlere teselli sunmak.
711
00:46:57,208 --> 00:46:59,333
Alison keder içindeyken
712
00:47:00,125 --> 00:47:02,500
nişanlısının babasının
onu görmek için
713
00:47:02,583 --> 00:47:04,583
Cantenbury'ye geldiğini öğrenir.
714
00:47:04,625 --> 00:47:07,000
İki haftadan uzun bir süre
seni bekledi,
715
00:47:07,042 --> 00:47:08,250
Canterbury'de.
716
00:47:11,542 --> 00:47:12,292
Neden?
717
00:47:12,333 --> 00:47:16,792
Çünkü Bay Geoffrey ile ilgili doğrulanmış
bir haberi vardı Bayan Alison.
718
00:47:16,917 --> 00:47:18,083
Cebelitarık'taymış.
719
00:47:21,042 --> 00:47:22,042
Bayan Alison.
720
00:47:31,875 --> 00:47:34,542
Mucize diye bir şey vardır
diyen bir film bu.
721
00:47:35,750 --> 00:47:37,542
Pencereleri açayım.
722
00:47:39,125 --> 00:47:40,750
Hac yolculuğunun sonunda
723
00:47:42,250 --> 00:47:44,625
gerçekten ihtiyacın olan yardımı
alabilirsin.
724
00:48:02,375 --> 00:48:06,500
Filmin sonunda, bir alay asker
katedrale giriyor.
725
00:48:07,417 --> 00:48:09,000
Denizaşırı göreve gitmek üzereler
726
00:48:09,042 --> 00:48:11,958
ve kaçının geri döneceğini
bilmiyoruz.
727
00:48:18,250 --> 00:48:19,625
Muhtemelen burada
728
00:48:20,042 --> 00:48:22,083
Canterbury Katedrali
savaş yorgunu
729
00:48:22,333 --> 00:48:26,208
ama korunmaya değer
İngiltere'yi temsil ediyor.
730
00:48:26,542 --> 00:48:28,583
Uğruna savaşılacak bir yer.
731
00:48:42,250 --> 00:48:45,917
Powell ve Pressburger bu filmde propaganda
yaptıkları kadar vaaz da veriyor.
732
00:48:46,833 --> 00:48:49,583
Neticede de ilk fiyaskolarına
imza atıyorlar.
733
00:48:50,125 --> 00:48:53,292
Film, genel seyirci için
çok tuhaf ve anlaşılmaz.
734
00:49:01,042 --> 00:49:03,500
Yine de bu aksilikten
etkilenmediler.
735
00:49:03,750 --> 00:49:06,000
O dönemde ikisi arasında
derin bir güven duygusu vardı
736
00:49:06,083 --> 00:49:08,667
ve bir sonraki işlerinin ne olacağını
çok iyi biliyorlardı.
737
00:49:09,667 --> 00:49:13,250
Joan bir yaşındayken nereye gideceğini
çoktan biliyordu.
738
00:49:13,458 --> 00:49:15,375
Sağa gidiyor, sola.
739
00:49:15,792 --> 00:49:17,167
Hayır, dümdüz.
740
00:49:19,125 --> 00:49:22,000
I Know Where I'm Going
,
ilk bakışta eğlenceli olduğu
741
00:49:22,042 --> 00:49:23,667
anlaşılan bir film.
742
00:49:24,917 --> 00:49:27,792
Müttefik Devletler'in savaşı kazanacağı
artık belli olduğundan
743
00:49:27,833 --> 00:49:31,042
Michael ve Emeric de
rahatlıyor bu dönemde.
744
00:49:31,083 --> 00:49:33,250
Mizah duyguları ortaya çıkıyor böylece.
745
00:49:33,458 --> 00:49:34,875
Şimdi 25 yaşında.
746
00:49:35,042 --> 00:49:37,125
Değişmeyen tek bir şey varsa o da şu:
747
00:49:37,542 --> 00:49:39,375
Hâlâ nereye gittiğini biliyor.
748
00:49:39,583 --> 00:49:40,958
İyi akşamlar Bayan Webster.
749
00:49:41,750 --> 00:49:42,917
İyi akşamlar Leon.
750
00:49:45,375 --> 00:49:46,417
Merhaba tatlım.
751
00:49:46,792 --> 00:49:49,125
Joan Webster diye
yeni bir karakter
752
00:49:49,167 --> 00:49:50,958
takdim ediliyor burada.
753
00:49:51,000 --> 00:49:52,083
Baba.
754
00:49:52,208 --> 00:49:53,292
Evleniyorum.
755
00:49:53,917 --> 00:49:54,917
Ne?
756
00:49:55,167 --> 00:49:56,958
- Masanız hazır Bayan Webster.
- Teşekkürler Fred.
757
00:50:00,792 --> 00:50:02,792
Geçelim tatlım.
İçecek bir şey getir.
758
00:50:04,375 --> 00:50:07,583
Bir kadını ön plana alan
ilk the Archers filmi bu
759
00:50:07,833 --> 00:50:12,125
ve bu kadın Emeric'in tutkuyla flört edip
760
00:50:12,417 --> 00:50:16,333
kısa süre önce evlendiği Wendy Green'e
benziyor muhtemelen.
761
00:50:17,042 --> 00:50:19,375
Belli ki Wendy inatçı, sofistike
762
00:50:19,458 --> 00:50:22,125
ve maddiyatçı birisiydi.
763
00:50:22,292 --> 00:50:25,208
Tabii ki sizin hesabınıza
yazıldı hanımefendi.
764
00:50:27,042 --> 00:50:30,583
Belki de bu yüzden Emeric
senaryoyu kolayca yazdı.
765
00:50:30,833 --> 00:50:33,500
Tüm metni bir haftadan
kısa sürede çıkardı ortaya.
766
00:50:33,542 --> 00:50:35,167
Leydi Bellinger'in arabası!
767
00:50:35,500 --> 00:50:38,042
Joan'un hikayesi, kuzeye yapılan
bir yolculukla başlıyor.
768
00:50:43,333 --> 00:50:45,958
Consolidated Chemical Industries
ile evlenemezsin.
769
00:50:46,500 --> 00:50:47,833
Öyle mi?
770
00:50:48,833 --> 00:50:51,292
Küçük bir İskoç adasına gidiyor,
771
00:50:51,333 --> 00:50:54,083
burada Sör Robert Bellinger
ile evlenecek,
772
00:50:54,375 --> 00:50:58,208
Consolidated Chemical Industries'in
zengin sahibi bu adam.
773
00:51:03,125 --> 00:51:04,875
Joan Webster,
774
00:51:05,333 --> 00:51:07,917
Consolidated Chemical Industries'i
775
00:51:07,958 --> 00:51:10,083
kocan olarak kabul ediyor musun?
776
00:51:10,167 --> 00:51:12,417
- Evet.
-
Glasgow istasyonu.
777
00:51:12,625 --> 00:51:13,917
Öyle mi?
778
00:51:13,958 --> 00:51:16,917
Bir beyefendi sizi bekliyor.
İstasyon şefi de yanında.
779
00:51:18,208 --> 00:51:20,208
Buchanan caddesine gitmek için
epey vaktin olacak.
780
00:51:20,292 --> 00:51:22,167
The Archers bu filmde
gerçekten eğleniyor.
781
00:51:22,833 --> 00:51:23,875
Şu şapkaya dikkat edin.
782
00:51:33,083 --> 00:51:37,208
Bu yolculuk muhtemelen Emeric'in
Michael'a hediyesiydi
783
00:51:37,250 --> 00:51:41,000
çünkü Michael'ın da çok keyif aldığı
bir rotaydı bu.
784
00:51:41,500 --> 00:51:44,208
İskoçya, dünyada en çok sevdiği yerdi.
785
00:51:44,250 --> 00:51:46,125
Ve ne zaman bir filmin çekimleri bitse
786
00:51:46,583 --> 00:51:49,750
burada doğa yürüyüşlerine çıkarak
kendi tazelerdi.
787
00:51:52,792 --> 00:51:54,458
Duyduk duymadık demeyin!
788
00:51:54,625 --> 00:51:55,750
Joan Webster için
789
00:51:56,042 --> 00:51:59,417
Dış Hebridler zorlu bir yere dönüşüyor.
790
00:51:59,667 --> 00:52:01,125
Şansınıza bugün karşıya geçilemiyor.
791
00:52:01,167 --> 00:52:04,250
Filmin büyük bir kısmında adalara
gidecek bir gemi bulmaya çalışıyor,
792
00:52:04,292 --> 00:52:05,625
nişanlısı orada onu bekliyor.
793
00:52:05,708 --> 00:52:08,083
Evde beklemek ister misiniz?
Tanıdıklar var.
794
00:52:08,125 --> 00:52:09,250
Teşekkürler.
795
00:52:09,292 --> 00:52:11,208
Ama gemi beni buradan alacak,
796
00:52:11,250 --> 00:52:13,333
o yüzden burada beklesem
daha iyi olur.
797
00:52:14,208 --> 00:52:15,208
Peki.
798
00:52:19,542 --> 00:52:22,125
Ama eğer gemim gelmezse
beni siz götürür müsünüz?
799
00:52:22,417 --> 00:52:24,125
Götüremem hanımefendi.
800
00:52:24,958 --> 00:52:28,917
Duygusal yoğunluğu epey yüksek
üç dört sahneyle
801
00:52:29,667 --> 00:52:34,292
buranın kadına ne kadar yabancı
geldiğini net bir şekilde anlıyoruz.
802
00:52:34,333 --> 00:52:36,958
Yokuşun tepesinde
ufak bir kapı göreceksiniz.
803
00:52:37,000 --> 00:52:41,625
Joan, hava düzelene kadar yerli halkın
yardımlarını kabul etmek zorunda.
804
00:52:42,542 --> 00:52:47,292
Yerli halkın uçuk ve kendine yeten
insanlar olduğunu görüyor,
805
00:52:47,500 --> 00:52:51,458
üstelik hayata bakışları da
onunkinden tamamen farklı.
806
00:52:51,542 --> 00:52:52,833
Ben de tam yanınıza geliyordum.
807
00:52:52,875 --> 00:52:55,083
İçeri buyurun, ateş yakmıştık.
Albayla tanışmışsınız.
808
00:52:55,125 --> 00:52:57,750
Evet, bu şerefe nail oldum.
Ben Barnstable.
809
00:52:57,833 --> 00:52:59,375
Albay Barnstable,
usta şahin terbiyecisi--
810
00:52:59,417 --> 00:53:01,750
Doğan diyecektin Torquil'ciğim!
811
00:53:01,792 --> 00:53:03,917
Dış Hebridlerin en iyi
doğan terbiyecisi.
812
00:53:04,000 --> 00:53:05,500
Dünyanın canım.
813
00:53:06,458 --> 00:53:08,542
Merkezinde komedi ve aşk olsa da
814
00:53:08,667 --> 00:53:10,542
bir yandan da değerlere dair
bir film bu.
815
00:53:10,917 --> 00:53:14,708
Tüm o atılgan karakterler,
Michael ile Emeric'in sevip
816
00:53:14,833 --> 00:53:17,500
önem verdiği birtakım
özellikleri temsil ediyor.
817
00:53:18,375 --> 00:53:21,000
- Catriona!
- Sevgili kızımız gelmiş.
818
00:53:21,333 --> 00:53:24,083
Cesaret, nezaket, cömertlik,
819
00:53:24,125 --> 00:53:26,125
sıcakkanlılık ve yoldaşlık.
820
00:53:26,167 --> 00:53:27,458
Torquil!
821
00:53:30,833 --> 00:53:32,583
Bayan Potts!
822
00:53:33,167 --> 00:53:36,667
Tüm bu özellikleri en eksiksiz şekilde
vücuda getirense
823
00:53:36,958 --> 00:53:37,958
Torquil.
824
00:53:38,292 --> 00:53:40,083
İzne çıkmış bir deniz subayı.
825
00:53:40,500 --> 00:53:41,958
Kibrit veya çakmak var mı?
826
00:53:44,667 --> 00:53:45,667
Teşekkürler.
827
00:53:46,083 --> 00:53:50,125
Joan'un evlilik planlarına ciddi
bir tehdit oluşturduğu aşikar.
828
00:53:50,208 --> 00:53:52,208
Film sorusu ise şuna dönüşüyor:
829
00:53:52,667 --> 00:53:53,833
Bu adama karşı koyabilir mi?
830
00:53:55,625 --> 00:53:56,667
Teşekkürler.
831
00:53:57,250 --> 00:54:00,917
Torquil'in önündeki engel,
Sir Robert Bellinger tabii.
832
00:54:01,333 --> 00:54:03,333
Merhaba canım.
Ben Robert.
833
00:54:03,375 --> 00:54:05,375
Cartier yüzüğü teslim etmiştir umarım.
834
00:54:05,667 --> 00:54:08,750
Tabii ki Robert, her şey çok güzeldi.
835
00:54:08,792 --> 00:54:11,625
Joan, bir telefon numarası yazmanı
istiyorum. Hazır mısın?
836
00:54:11,958 --> 00:54:13,417
2-36.
Yazdın mı?
837
00:54:14,000 --> 00:54:17,250
Robinson'ın numarası bu.
Sorn'daki kaleyi kiraladılar.
838
00:54:17,542 --> 00:54:20,958
Buralarda tanınmaya değer
tek insanlar onlar. Bu kadar.
839
00:54:21,625 --> 00:54:23,542
Bu arkadaşlarla, Robinsonlarla
840
00:54:23,583 --> 00:54:26,000
tanıştığımızda züppe,
alıngan ve bencil
841
00:54:26,167 --> 00:54:28,667
olduklarını görüyoruz.
842
00:54:28,833 --> 00:54:29,958
Sana bir bakalım.
843
00:54:31,583 --> 00:54:33,542
Evet, tamamsın.
844
00:54:33,833 --> 00:54:36,458
Sör Robert Bellinger ile
evleneceksin, değil mi?
845
00:54:36,500 --> 00:54:38,917
- Evet. Senin için bir sakıncası yoksa.
- Yok.
846
00:54:40,250 --> 00:54:41,542
Zengin biri, değil mi?
847
00:54:41,583 --> 00:54:43,958
Yani parasını saymadım.
848
00:54:44,042 --> 00:54:45,042
Sen zengin misin?
849
00:54:46,208 --> 00:54:47,292
Hayır.
850
00:54:49,833 --> 00:54:53,250
Emeric,
A Cantenbury Tale'in
ardından
bu filmin The Archers'ın
851
00:54:53,458 --> 00:54:57,708
maddiyatçılığa karşı savaşının
ikinci bölümü olduğunu söyledi.
852
00:54:58,083 --> 00:55:00,250
Buradaki insanlar çok fakir sanırım.
853
00:55:00,292 --> 00:55:02,958
- Fakir değiller, paraları yok sadece.
- İkisi aynı şey.
854
00:55:03,042 --> 00:55:04,625
Hayır, çok farklı şeyler.
855
00:55:10,292 --> 00:55:11,333
Daha iyi mi?
856
00:55:17,958 --> 00:55:20,250
Joan, Torquil ile vakit geçirdikçe
857
00:55:20,625 --> 00:55:23,875
bu adamın ve dünyasının büyüsüne
daha çok kapılıyor.
858
00:55:24,208 --> 00:55:25,250
Dikkatli ol.
859
00:55:32,417 --> 00:55:35,458
Güzel şarkı.
Nut Brown Maiden.
Duydun mu daha önce?
860
00:55:36,583 --> 00:55:37,708
Daha yüksek sesle çocuklar!
861
00:55:37,750 --> 00:55:39,250
En sevdiğim sahne, Torquil'in
862
00:55:39,292 --> 00:55:41,750
bir şarkının sözlerini ezberden
söylediği kısım.
863
00:55:41,792 --> 00:55:44,083
"Çok yaşa fındık renkli sevgilim,
864
00:55:44,583 --> 00:55:46,250
Çok yaşa fındık renkli sevgilim,
865
00:55:46,958 --> 00:55:49,750
Yaşa sevgilim
866
00:55:50,083 --> 00:55:51,500
Çünkü benim kadınım sensin."
867
00:56:03,083 --> 00:56:05,667
Bu film, hoşlandığınız birine
izletebileceğiniz bir film,
868
00:56:05,875 --> 00:56:10,000
nasıl söyleyeceğinizi bilmediğiniz şeyleri
ifade etmenin bir yolu olarak.
869
00:56:10,417 --> 00:56:12,375
Yani deneyimi paylaşmak için.
870
00:56:12,708 --> 00:56:15,708
Bunu bir tek ben yapmadım, biliyorum.
871
00:56:17,042 --> 00:56:19,167
Birçok romantik ilişki üzerinde
872
00:56:19,208 --> 00:56:22,292
etki bırakmış bir film bu.
873
00:56:22,458 --> 00:56:25,208
Bugün denize açılamayacağın
söylendi sana.
874
00:56:25,250 --> 00:56:27,375
Ömürleri boyunca burada yaşamış
insanlar daha mı iyi biliyorsun?
875
00:56:27,458 --> 00:56:29,958
Ruairidh havanın düzeleceğini söyledi.
Kenny de.
876
00:56:30,000 --> 00:56:32,583
Kenny başka ne söyleyebilir ki?
Satın almadın mı onu?
877
00:56:32,625 --> 00:56:33,958
Bağırmana gerek yok!
878
00:56:34,000 --> 00:56:36,333
İyi, git o zaman!
879
00:56:37,042 --> 00:56:38,375
Boğul oralarda!
880
00:56:39,625 --> 00:56:41,500
Senden kaçıyor.
881
00:56:44,583 --> 00:56:46,083
Haklısın.
882
00:56:53,500 --> 00:56:57,708
Neticede Joan ile Torquil'in
ufak bir teknede olduğunu görüyoruz.
883
00:56:57,792 --> 00:56:59,917
Brandanın altına gir ve sıkı tutun!
884
00:57:06,000 --> 00:57:08,208
Ah, elbisem!
885
00:57:11,917 --> 00:57:13,792
Saçmalama! Vazgeç!
886
00:57:15,083 --> 00:57:17,708
Motor bozuluyor, hava berbat
887
00:57:18,208 --> 00:57:22,083
ve Corryvreckan'daki çok fena
bir girdaba girmek üzereler.
888
00:57:23,583 --> 00:57:26,000
İnsanın hayatını tamamen
rayından çıkaran,
889
00:57:26,083 --> 00:57:28,583
doğal afet gibi
bir aşka dair bir film bu.
890
00:57:29,792 --> 00:57:33,333
Ve Joan'ın kaderi sadece Torquil'in değil,
891
00:57:34,250 --> 00:57:37,000
doğa tanrılarının da elinde
gibi görünüyor.
892
00:57:49,875 --> 00:57:52,875
Film, The Archers için biraz
sıradışı olan bir özelliğe de sahip,
893
00:57:53,625 --> 00:57:55,375
klasik bir mutlu sonla bitiyor.
894
00:57:56,458 --> 00:57:59,542
Ama bu aşk hikayesinin
insanı mest eden bir yanı var.
895
00:58:00,625 --> 00:58:04,250
Bence gelmiş geçmiş en iyi
aşk filmlerinden biri bu.
896
00:58:05,625 --> 00:58:06,667
Hey!
897
00:58:06,792 --> 00:58:07,958
Hey!
898
00:58:09,917 --> 00:58:12,958
Ayrıca doğal aleme dair
mistik bir şiir.
899
00:58:13,333 --> 00:58:15,875
Ve doğru değerlere dair bir vaaz.
900
00:58:19,792 --> 00:58:22,125
Bu dönemde herkes,
çatışmalar bittiğinde
901
00:58:22,167 --> 00:58:24,375
İngiltere'nin nasıl bir yer
olması gerektiğine
902
00:58:24,417 --> 00:58:26,167
kafa yormaya başlamıştı.
903
00:58:27,458 --> 00:58:31,750
Michael ve Emeric de insanları
paralarına göre değil
904
00:58:32,042 --> 00:58:33,542
karakterlerine göre değerlendiren
905
00:58:33,583 --> 00:58:36,542
bir ülke olabileceği yönündeki
idealist fikirlerini sunmak için
906
00:58:36,583 --> 00:58:37,708
bu filmden faydalandı.
907
00:58:38,542 --> 00:58:39,875
İSTİHBARAT BAKANLIĞI
908
00:58:39,917 --> 00:58:41,333
FİLM DEPARTMANI
SALON
909
00:58:41,375 --> 00:58:44,083
The Archers'ın savaş yıllarında
çektiği tüm filmlerin konusunun
910
00:58:44,125 --> 00:58:46,875
İstihbarat Bakanlığı tarafından
onaylanması gerekiyordu.
911
00:58:47,792 --> 00:58:50,750
İstihbarat Bakanlığı'nın
bir film departmanı vardı.
912
00:58:50,792 --> 00:58:52,417
Başında da Jack Beddington vardı.
913
00:58:52,500 --> 00:58:56,833
Savaş sırasında onların onayı olmadan
film yapmak mümkün değildi.
914
00:58:56,875 --> 00:58:59,750
Jack Beddington bizi
görüşmeye çağırıp
915
00:59:00,083 --> 00:59:01,333
şöyle dedi:
916
00:59:01,708 --> 00:59:03,042
Savaşı kaybederken
917
00:59:03,125 --> 00:59:06,708
Amerikalılarla ilişkilerimiz çok iyiydi
918
00:59:06,917 --> 00:59:09,708
ama şimdi kazanmaya başlayınca
ilişkilerimiz de bozuldu.
919
00:59:11,208 --> 00:59:16,250
İlişkileri düzeltmek için
özgün bir senaryo yazmak,
920
00:59:16,292 --> 00:59:20,542
İngiliz-Amerikan ilişkilerine dair özgün
bir film yapmak ister misiniz diye sordu.
921
00:59:22,000 --> 00:59:24,625
The Archers bir çatışma filmi değil,
922
00:59:24,958 --> 00:59:26,958
şiirsel bir fantezi çıkardı ortaya.
923
00:59:27,417 --> 00:59:30,000
İyi bir kıza benziyorsun.
Sana konumumu söyleyemem.
924
00:59:30,042 --> 00:59:31,500
Araçlar da personel de gitti.
925
00:59:31,542 --> 00:59:34,042
Telsizcim Bob hariç,
burada ölü yatıyor.
926
00:59:34,125 --> 00:59:35,542
Diğerleri emirlerimi dinlemedi.
927
00:59:35,583 --> 00:59:37,292
Saat 0335, tamam mı?
928
00:59:37,333 --> 00:59:40,958
İlk sahnede David Niven'in
canlandırdığı Pete ile tanışıyoruz.
929
00:59:41,292 --> 00:59:44,042
Yetti bu kadar.
Yanmaktansa atlamayı tercih ederim.
930
00:59:44,375 --> 00:59:46,292
İlk 300 metreden sonra
ne fark eder ki zaten?
931
00:59:46,333 --> 00:59:47,792
Bir şey hissetmeyeceğim,
932
00:59:48,417 --> 00:59:50,000
seni korkutmadım umarım.
933
00:59:51,667 --> 00:59:54,125
- Korkmadım.
- Aferin.
934
00:59:54,333 --> 00:59:59,208
Mahvolmuş uçağının kokpitinden
Kim Hunter'ın oynadığı June'la konuşuyor.
935
00:59:59,458 --> 01:00:01,750
Aşık olduğun biri var mı?
Dur, dur, cevap verme.
936
01:00:02,250 --> 01:00:03,917
Senin gibi bir adamı sevebilirim Peter.
937
01:00:04,000 --> 01:00:06,333
Seni seviyorum June, sen hayatımsın
ve seni terk ediyorum.
938
01:00:06,583 --> 01:00:08,500
Peter aynı anda
hem ölüme uçuyor
939
01:00:08,583 --> 01:00:10,750
hem de aşık oluyor.
940
01:00:10,833 --> 01:00:12,833
Kapatıyorum June.
Hoşçakal.
941
01:00:12,917 --> 01:00:13,917
Hoşçakal June.
942
01:00:13,958 --> 01:00:16,708
Alo, George için G.
Alo, G-Goerge.
943
01:00:16,958 --> 01:00:18,333
Alo, G-Goerge.
944
01:00:18,833 --> 01:00:19,833
Alo---
945
01:00:24,792 --> 01:00:26,792
Elveda Bob.
Birazdan görüşürüz.
946
01:00:26,833 --> 01:00:29,833
Sen ne takacağımızı biliyorsun artık.
Bildiğin kanat.
947
01:00:30,708 --> 01:00:33,125
Bu film, Powell ve Pressburger'ın
948
01:00:33,167 --> 01:00:37,833
neden belgesel çekmediğinin
çok net bir ifadesi.
949
01:00:40,417 --> 01:00:43,583
Sadece kurmacayla başarılabilecek
bir yoğunluğa
950
01:00:43,917 --> 01:00:46,500
ulaşmak istiyorlardı.
951
01:00:50,000 --> 01:00:54,167
Peter ıssız bir kıyıya vurur, nerede
olduğuna dair hiçbir fikri yoktur.
952
01:00:56,917 --> 01:01:00,333
Mucize eseri, sahilde bisiklet süren
June ile karşılaşır.
953
01:01:00,750 --> 01:01:01,792
Merhaba.
954
01:01:02,333 --> 01:01:03,875
Sana da merhaba. Ne oldu?
955
01:01:04,292 --> 01:01:08,208
Ve bu ikili, birbirlerine duydukları
aşktan anında emin olur.
956
01:01:08,375 --> 01:01:09,417
Sen June'sun.
957
01:01:17,167 --> 01:01:18,250
Sen de Peter.
958
01:01:22,208 --> 01:01:26,042
Ama bir sorun vardır.
İlahi hesaplamalara göre
959
01:01:26,083 --> 01:01:27,333
Peter'ın ölmüş olması gerekir.
960
01:01:28,083 --> 01:01:31,167
Toplam 91,716,
961
01:01:31,458 --> 01:01:35,042
varan 91,715.
962
01:01:35,333 --> 01:01:37,500
- 17 numaralı kılavuz.
- Hanımefendi,
963
01:01:37,625 --> 01:01:39,000
herkesin yapabileceği bir hata.
964
01:01:39,042 --> 01:01:40,083
Nasıl oldu bu?
965
01:01:40,167 --> 01:01:43,292
Bu lanet olası sis hariç
her şey hesaba katılmıştı.
966
01:01:43,333 --> 01:01:47,208
Pilot uçaktan atladı, siste kayboldu,
yakalayamadım onu.
967
01:01:48,000 --> 01:01:52,250
Kılavuz melek, Dünya'ya
geri dönüp Peter'ı bularak
968
01:01:52,292 --> 01:01:55,625
hatasını telafi etme emri alır.
969
01:01:56,000 --> 01:01:59,125
Bu arada mösyö, Peter'ı görünce benden
bir mesaj iletebilir misiniz?
970
01:01:59,167 --> 01:02:02,417
-
Avec plaisir.
-
Sadece "Hey" deyin.
971
01:02:03,000 --> 01:02:04,042
Bon.
972
01:02:17,875 --> 01:02:22,542
İnsan yukarıda renkleri özlüyor.
973
01:02:26,083 --> 01:02:29,125
Aşk için harika bir akşam.
974
01:02:33,625 --> 01:02:37,792
İki alem fikri, Emeric'in o güne kadarki
en iddialı fikriydi.
975
01:02:38,000 --> 01:02:40,542
Ayrıca renklerle ilgili de
cesur bir karar vermişti.
976
01:02:40,958 --> 01:02:45,667
Öteki dünya nispeten yavan,
bürokratik,
977
01:02:46,208 --> 01:02:47,792
siyah-beyaz bir yerdi.
978
01:02:48,125 --> 01:02:50,500
Bizim dünyamızsa rengarenkti.
979
01:02:51,792 --> 01:02:55,125
Ateşin, tutkunun, güzelliğin
ve şiirin diyarı.
980
01:02:55,750 --> 01:02:59,417
Peter'ın derdi, artık hangi dünyaya
ait olduğunu bilememesi.
981
01:02:59,542 --> 01:03:03,125
Dünya'da June ile aşkını yaşamasına
izin mi verilecek,
982
01:03:03,500 --> 01:03:06,083
yoksa öteki dünyaya gitmeye
mecbur mu kalacak?
983
01:03:06,333 --> 01:03:07,333
Özetle,
984
01:03:08,125 --> 01:03:09,583
yeri yaşayanların yanı mı,
985
01:03:10,625 --> 01:03:11,708
ölülerin mi?
986
01:03:13,208 --> 01:03:15,958
Epey detaylı halüsinasyonlar görüyor,
987
01:03:16,250 --> 01:03:18,958
gerçek bir yaşam deneyimine
benzeyen şeyler.
988
01:03:19,000 --> 01:03:22,250
Görüntüler, sesler ve
fikirlerin bir birleşimi.
989
01:03:22,542 --> 01:03:25,500
Bu film Powell ve Pressburger için
önemli bir adımdı
990
01:03:25,542 --> 01:03:29,333
çünkü burada gerçekçiliğin prangalarından
tamamen kurtulup
991
01:03:30,625 --> 01:03:33,083
memnuniyetle gerçeküstücülüğü
kucakladılar.
992
01:03:57,250 --> 01:03:58,542
Doktor, geldi! June!
993
01:04:00,333 --> 01:04:03,500
Michael, bir film yönetmenin
birtakım numaraları olan
994
01:04:03,542 --> 01:04:05,458
bir sihirbaz olduğunu düşünürdü.
995
01:04:06,208 --> 01:04:07,208
Doktor.
996
01:04:10,667 --> 01:04:13,542
Eski usül efektler ve illüzyonların
keyfini çıkararak
997
01:04:13,875 --> 01:04:17,042
sessiz filmlerle geçen gençliğini
yad ediyor sanki,
998
01:04:17,208 --> 01:04:20,458
Victorine stüdyolarında Rex Ingramla ile
çalıştığı dönemi.
999
01:04:26,042 --> 01:04:29,750
Rex Ingram'ın etkisi,
bu filmin ölçeğini de etkiledi.
1000
01:04:30,667 --> 01:04:33,167
Hem iddialı hem maceralı bir film
çıktı ortaya.
1001
01:04:33,583 --> 01:04:34,667
Geri dön!
1002
01:04:35,792 --> 01:04:38,500
Peter! Peter! Geri dön!
1003
01:04:39,625 --> 01:04:43,792
Filmin başarılı olması için muazzam bir
set tasarımı ve görüntü yönetimi lazımdı.
1004
01:04:44,708 --> 01:04:48,000
Ama bu dönemde the Archers'ın
zaten çok yetenekli teknisyenlerden
1005
01:04:48,042 --> 01:04:50,292
oluşan bir ekibi vardı.
1006
01:04:51,333 --> 01:04:55,500
Ekibin en önemli üyelerinden olan
sanat yönetmeni Alfred Junge
1007
01:04:55,917 --> 01:04:57,375
bir tasarım dehası olmanın yanı sıra
1008
01:04:57,417 --> 01:05:01,500
mühendislik ve mimarlık konusunda
pratik bir beceriye sahipti.
1009
01:05:17,667 --> 01:05:22,292
Sinemanın gelmiş geçmiş en iyi
sanat yönetmeniyle çalışıyorduk.
1010
01:05:22,708 --> 01:05:27,792
Kariyeri Fritz Lang'ın ilk dönemine
ve
Metropolis'e
kadar uzanıyor.
1011
01:05:27,917 --> 01:05:31,792
Biz de ondan öyle şeyler istedik ki.
Mesela perspektifle halledilip
1012
01:05:31,875 --> 01:05:34,250
aynı gün içinde çekimleri yapılacak
1013
01:05:34,292 --> 01:05:36,417
bir yürüyen merdiven yapmasını
istemiştik.
1014
01:05:36,708 --> 01:05:39,333
Çünkü savaşın sonunda
elimizde yeterince çelik yoktu
1015
01:05:39,375 --> 01:05:43,583
ve merdiveni sürekli çalıştırmak için
yeterli elektrik de yoktu.
1016
01:05:43,833 --> 01:05:47,792
Bu yüzden merdivenin yukarısındaki
ve aşağısındaki tüm sahneler
1017
01:05:47,833 --> 01:05:50,458
tahtada perspektifle çalışıldı.
1018
01:05:51,125 --> 01:05:54,542
Bence bu insanların en önemli özelliği
1019
01:05:54,583 --> 01:05:57,875
muazzam teknisyenler olmalarının yanı sıra
1020
01:05:58,125 --> 01:05:59,458
problem çözmekten de hoşlanan
1021
01:06:00,667 --> 01:06:02,750
insanlar olmalarıydı.
1022
01:06:04,792 --> 01:06:05,958
Biz de problem yaratmaya bayılıyorduk!
1023
01:06:06,042 --> 01:06:07,500
Çoğu insan,
1024
01:06:07,792 --> 01:06:12,000
çoğu insan hiçbir problem çıkmadığında
mutlu olur
1025
01:06:12,333 --> 01:06:15,708
ama problemlere
bayılanlar da vardır.
1026
01:06:15,750 --> 01:06:18,917
O dönemde birlikte çalıştığımız
ekipteki insanlar
1027
01:06:19,500 --> 01:06:22,500
yanımıza gelip
"Problem ne?" derdi.
1028
01:06:23,417 --> 01:06:25,792
Bay Powell, sette oyuncularla
nasıl çalışıyorsunuz?
1029
01:06:25,958 --> 01:06:29,167
Şu sahneyi düşündüm,
bence böyle yapalım,
1030
01:06:29,208 --> 01:06:30,458
siz ne dersiniz
1031
01:06:30,750 --> 01:06:32,000
diye başlıyorum güne.
1032
01:06:32,042 --> 01:06:34,458
Onlar da genelde başka bir şey
yapmak istediklerini söylüyor.
1033
01:06:35,125 --> 01:06:36,417
Bu yüzden tartışıyoruz.
1034
01:06:37,458 --> 01:06:38,708
Uzun uzadıya değil ama.
1035
01:06:39,417 --> 01:06:42,417
David Niven ile çalışmak rüya gibi.
1036
01:06:43,042 --> 01:06:47,458
Ayrıca çok da net biri.
Her zaman tam 6'ya 10 kala çıkar.
1037
01:06:48,292 --> 01:06:49,875
Bir sahnenin ortasında olsan bile
1038
01:06:50,042 --> 01:06:52,750
gelip "Kusura bakma dostum
ama gitmem lazım" der.
1039
01:06:52,875 --> 01:06:54,750
- Ve gider!
-
Cidden mi?
1040
01:07:04,125 --> 01:07:08,208
Peter'ın yaşadığı her şeyin
somut tıbbi gerçeklere dayanması
1041
01:07:08,250 --> 01:07:11,375
gerektiği fikri Michael'dan çıktı.
1042
01:07:13,417 --> 01:07:19,000
Ayrıca filmin tüm görsel oyunlarının
altında ciddi bir amaç yatıyor.
1043
01:07:20,042 --> 01:07:24,542
Michael bunlar aracılığıyla kamerasını
dertli bir ruha çevirip
1044
01:07:24,583 --> 01:07:25,958
savaşın sebep olduğu
1045
01:07:26,000 --> 01:07:28,833
ruhsal hasarlara dair
bir hikaye anlatıyor.
1046
01:07:43,000 --> 01:07:46,333
Ölülerin ardı arkası gelmez
kitleler halinde öteki dünyaya aktığı
1047
01:07:46,458 --> 01:07:49,583
görüntülerle dolu kafası
onu rahatsız ediyor
1048
01:07:53,083 --> 01:07:56,000
ve kendisinin nasıl hayatta kaldığını
anlayamıyor.
1049
01:07:58,167 --> 01:08:01,083
Bugünlerde buna
sağ kalma suçluluğu denebilir.
1050
01:08:04,208 --> 01:08:06,833
Savaşın hemen ardından gelen
bu dönemde
1051
01:08:06,875 --> 01:08:09,792
sinemanın yükselen trendi
kara filmlerdi.
1052
01:08:10,833 --> 01:08:13,750
Genelde karakterlerin
sonunun baştan belli olduğu
1053
01:08:13,792 --> 01:08:16,000
karamsar, kötümser filmler.
1054
01:08:16,833 --> 01:08:18,417
Peter. Peter!
1055
01:08:19,458 --> 01:08:22,417
Powell ve Pressburger bu geleneğin
tam tersi işler yaptı.
1056
01:08:27,208 --> 01:08:31,167
Savaş yıllarındaki tüm önemli
filmlerinde yardım eli uzatmaya,
1057
01:08:32,167 --> 01:08:35,625
teselli vermeye ve yeniden başlama
umudu aşılamaya çalıştılar.
1058
01:08:38,167 --> 01:08:42,625
Aşk ve Ölüm'de
ise
bir aşk ihtimali sunuyorlar.
1059
01:08:48,417 --> 01:08:49,542
Müsaadenizle.
1060
01:08:50,375 --> 01:08:55,792
Aşkın, hayatta kalmanın ve her şeyi
aşmanın hak edilmiş coşkusu.
1061
01:08:58,667 --> 01:09:01,333
Elimizdeki tek somut kanıt bu.
1062
01:09:02,583 --> 01:09:05,667
Çabuk. Mahkemeyi bekletmeyelim.
1063
01:09:06,708 --> 01:09:09,250
Filmdeki en güzel numaralardan biri
1064
01:09:09,542 --> 01:09:12,500
tüm görsel ihtişama rağmen
1065
01:09:12,667 --> 01:09:15,417
aşkın kanıtının ufacık bir şey olması.
1066
01:09:15,875 --> 01:09:19,042
Bir gülün üzerindeki
tek bir gözyaşı.
1067
01:09:27,250 --> 01:09:28,375
Hoşçakal sevgilim.
1068
01:09:30,625 --> 01:09:32,750
June da Peter'ın yerine
1069
01:09:33,125 --> 01:09:36,458
öteki dünyaya gitmeye gönüllü olduğunda
ikinci kanıtı sunuyor.
1070
01:09:37,458 --> 01:09:41,167
Peter için canını vereceğini
gösteriyor böylece.
1071
01:09:46,000 --> 01:09:48,125
Bu fedakarlık anında
1072
01:09:48,167 --> 01:09:50,375
filmin anafikri net bir şekilde
ifade ediliyor.
1073
01:09:53,583 --> 01:09:57,292
Evet Bay Farlan, evrende en güçlü şey
kanunlar olsa da
1074
01:09:57,333 --> 01:10:00,208
Dünya'da en güçlü şey aşktır.
1075
01:10:07,250 --> 01:10:10,125
İktidarın ve ölümün karşısında
1076
01:10:11,042 --> 01:10:12,250
birbirimize tutunuyoruz.
1077
01:10:13,500 --> 01:10:17,000
Bir gülün üzerindeki tek bir gözyaşı
1078
01:10:17,625 --> 01:10:19,042
cennetin ordularından güçlüdür.
1079
01:10:26,917 --> 01:10:29,917
Empire sinemasının önünde
binlerce Londralı
1080
01:10:29,958 --> 01:10:33,292
Royal Command Film Performance'a
katılacak kraliyet ailesini,
1081
01:10:33,333 --> 01:10:36,375
film yıldızlarını ve ünlüleri görmek için
girişe yığılmış durumda.
1082
01:10:37,042 --> 01:10:40,375
Aşk ve Ölüm
, Powell ve Pressburger'ın
güçlerinin zirvesinde
1083
01:10:40,417 --> 01:10:41,958
olduğu bir film.
1084
01:10:42,125 --> 01:10:45,958
İlk Royal Film Performance
etkinliği için seçiliyor.
1085
01:10:46,250 --> 01:10:49,708
Öyle bir kalabalık vardı ki
Kraliyet ailesi geç kaldı.
1086
01:10:49,792 --> 01:10:52,542
Sonunda mekana geldiklerinde
kalabalığın içinden geçip
1087
01:10:52,583 --> 01:10:54,500
sinema salonuna zar zor ulaştı.
1088
01:11:06,250 --> 01:11:09,417
The Archers çok iyi durumdaydı
ama yıl artık 1946'ydı
1089
01:11:09,708 --> 01:11:12,667
ve hizmet edilecek bir
savaş seferberliği kalmamıştı.
1090
01:11:15,333 --> 01:11:18,083
Emeric'i art arda
özgün senaryolar yazmaya iten
1091
01:11:18,167 --> 01:11:20,292
bir teşvik yoktu artık.
1092
01:11:21,125 --> 01:11:24,042
Böylece The Archers büyük bir
soruyla karşılaştı.
1093
01:11:24,250 --> 01:11:26,750
Artık ne tür filmler yapacaklardı?
1094
01:11:27,292 --> 01:11:31,375
Birden şöyle hissetmeye başladık,
bu filmleri yaptık bitirdik,
1095
01:11:33,500 --> 01:11:35,875
artık savaşla ilgili olmayan
1096
01:11:37,083 --> 01:11:42,292
bir film yapmamızın
vakti gelmedi mi?
1097
01:11:53,333 --> 01:11:58,292
Siyah Nergis,
Powell ve Pressburger'ın
işlerine yepyeni bir yön verdi.
1098
01:11:58,667 --> 01:12:01,500
İlk özgün olmayan hikayeleriydi
1099
01:12:01,958 --> 01:12:04,250
ve savaşın ardından
1100
01:12:04,958 --> 01:12:07,792
farklı ve uzak bir dünyaya kaçıştı.
1101
01:12:16,708 --> 01:12:20,375
Rumer Godden'ın romanı,
Himalayalar'da bir manastır
1102
01:12:20,708 --> 01:12:25,292
kurmaya çalışan rahibelerin
yaşadığı zorlukları resmediyor.
1103
01:12:30,417 --> 01:12:33,625
Duyuları harekete geçiren
bir atmosfer var sanki
1104
01:12:33,958 --> 01:12:36,125
ve rahibeler de tehlikeli dürtüler
1105
01:12:36,375 --> 01:12:39,875
ve gergin çatışmalarla mücadele
ederken buluyorlar kendilerini.
1106
01:12:42,667 --> 01:12:47,292
Kendimi Himalayalar'da rahibelerle
ilgili bir film yaparken buldum.
1107
01:12:47,625 --> 01:12:51,833
Camlara dağlar çizilmişti.
1108
01:12:56,125 --> 01:12:58,333
Tüm hikaye Hindistan'da geçtiğinden
1109
01:12:58,417 --> 01:13:02,000
Michael'ın filmin tamamını
İngiltere'de çekme kararı
1110
01:13:02,042 --> 01:13:04,083
hem şaşırtıcı hem de cesurcaydı.
1111
01:13:04,625 --> 01:13:08,708
Himalaya ortamını yaratmak için
sıradışı setler, çekim hileleri
1112
01:13:09,167 --> 01:13:12,125
ve gerçek görüntüleri
kopyalayan sahneler kullanılacaktı.
1113
01:13:20,292 --> 01:13:22,833
Bir bakımdan pratik bir karardı bu
1114
01:13:22,958 --> 01:13:27,792
çünkü o zamanlar film yapmak
çok dinamik bir şey değildi.
1115
01:13:28,792 --> 01:13:31,750
Her şeyin önceden görselleştirilmesi
gerekiyordu,
1116
01:13:32,000 --> 01:13:35,250
spontane veya doğaçlama olabilecek
çok az şey vardı.
1117
01:13:40,083 --> 01:13:43,292
Siyah Nergis,
her sahneyi
kendi içinde bir prodüksiyona çevirerek
1118
01:13:43,333 --> 01:13:46,167
bu süreci bir keyfe dönüştürdü.
1119
01:13:47,000 --> 01:13:50,458
Karenin her veçhesinin
titizlikle denetlendiği
1120
01:13:50,583 --> 01:13:52,583
ressamlara yaraşır bir kompozisyon.
1121
01:13:55,500 --> 01:13:59,208
Hakikaten görüntülerin ince ince
tasarlandığı bir sinema bu.
1122
01:14:00,625 --> 01:14:04,208
Filme halüsinasyon havası veren
bir canlılık ve yoğunluk
1123
01:14:04,292 --> 01:14:05,875
katan da bu.
1124
01:14:10,833 --> 01:14:12,625
Kameraman Jack Cardiff'ti.
1125
01:14:13,333 --> 01:14:16,208
Ve kasıtlı bir biçimde
Rembrandt ve Vermeer gibi ressamların
1126
01:14:16,250 --> 01:14:18,083
izinden gidiyordu.
1127
01:14:19,125 --> 01:14:22,958
Ayrıca renk kullanımına tam bir
İngiliz gibi yaklaşması da çok özeldi.
1128
01:14:23,250 --> 01:14:27,292
Beyaz ve kırık beyaz kıyafetler giyen
rahibeler,
1129
01:14:27,458 --> 01:14:31,958
soğuk yeşil, mavi ve grilerle çevriliydi.
1130
01:14:32,292 --> 01:14:34,792
Bu yüzden kırmızı gibi
sıcak bir renk belirdiğinde
1131
01:14:35,542 --> 01:14:36,917
cidden göze çarpıyordu.
1132
01:14:37,875 --> 01:14:42,333
Filmin renkli nitrat baskı versiyonunu
ilk izleyişimi hâlâ hatırlıyorum.
1133
01:14:45,250 --> 01:14:48,333
Ormangülleri ekranda patlar gibi
belirdiğinde
1134
01:14:48,625 --> 01:14:49,958
neredeyse şoke olmuştum.
1135
01:14:53,292 --> 01:14:55,292
Renklerin hikayeyi ve filmin duygusunu
1136
01:14:55,667 --> 01:14:57,750
bu kadar beslediği
1137
01:14:57,833 --> 01:14:59,958
başka bir film görmemiş olabilirim.
1138
01:15:01,667 --> 01:15:04,625
Tüm bu ince tasarımın tam merkezindeyse
1139
01:15:04,792 --> 01:15:06,208
insan yüzleri var.
1140
01:15:06,708 --> 01:15:11,125
Bilhassa da Rahibe Clodagh'ı
oynayan Deborah Kerr'ın yüzü.
1141
01:15:12,250 --> 01:15:16,625
Rahibe Clodagh'a tezat ve muhalif
konumdaysa
1142
01:15:17,000 --> 01:15:20,083
Kathleen Byron'ın oynadığı
Rahibe Ruth.
1143
01:15:22,042 --> 01:15:24,958
David Farrar da tekinsiz
bir varlık olarak...
1144
01:15:25,000 --> 01:15:25,917
Teşekkürler.
1145
01:15:25,958 --> 01:15:29,417
...iki kadın arasında hararetli
bir rekabeti ateşliyor.
1146
01:15:30,417 --> 01:15:33,167
Onu gördüğüne çok memnun
olduğunu fark ettim.
1147
01:15:37,542 --> 01:15:40,833
Eğer böyle düşünüyorsan aklını
kaçırdığını söylemeden edemeyeceğim.
1148
01:15:42,375 --> 01:15:44,042
O döneme göre cesur bir hamleyle,
1149
01:15:44,292 --> 01:15:47,208
Ferrar, kadınların bakış açısından
erkek bir seks objesi
1150
01:15:47,250 --> 01:15:48,875
olarak sunuluyor.
1151
01:15:49,958 --> 01:15:54,250
Sonuç olarak da ortaya beden
ve ruh arasındaki klasik çatışma çıkıyor.
1152
01:16:01,000 --> 01:16:02,417
Bana emir veremezsin,
1153
01:16:02,458 --> 01:16:04,542
üzerimde hiçbir gücün yok artık.
1154
01:16:06,250 --> 01:16:09,750
Rahibe Ruth'un kırmızı bir elbise giyip
kırmızı ruj sürmesi
1155
01:16:10,000 --> 01:16:11,625
hem cüretkar bir hareket
1156
01:16:12,500 --> 01:16:14,625
hem de görsel bir şok.
1157
01:16:16,250 --> 01:16:19,167
Seks, renk kullanımı üzerinden
hikayeye damgasını vuruyor.
1158
01:16:24,625 --> 01:16:28,292
Bunlar, 1940'larda şoke edici derecede
erotik olarak algılanan görüntülerdi,
1159
01:16:29,833 --> 01:16:33,125
arkadaşlarımla bu filmi ilk defa
televizyonda izlediğimiz dönemde yani.
1160
01:16:33,167 --> 01:16:34,917
Katolik Kilisesi'nin sansüründen geçmiş
1161
01:16:34,958 --> 01:16:37,542
siyah-beyaz bir versiyondu izlediğimiz
1162
01:16:37,833 --> 01:16:40,042
ama yine de izlememize
müsaade edilen
1163
01:16:40,083 --> 01:16:42,667
görüntülere içkin psikoseksüel enerji
1164
01:16:42,708 --> 01:16:46,917
bizi hem içine çekmiş
hem de büyülemişti.
1165
01:17:00,917 --> 01:17:03,625
- Ayah, uyan!
- Ne oldu? Ne oldu?
1166
01:17:04,333 --> 01:17:05,500
Rahibe Ruth!
1167
01:17:05,542 --> 01:17:07,167
Durdur onu! Delirmiş!
1168
01:17:07,417 --> 01:17:08,750
Gidip Rahibe Clodagh ile konuş.
1169
01:17:09,042 --> 01:17:11,083
Seni buraya o getirdi,
geri de götürebilir.
1170
01:17:11,500 --> 01:17:12,792
Rahibe Clodagh, Rahibe Clodagh!
1171
01:17:12,833 --> 01:17:15,458
- Seninle ilgili dediklerini biliyor musun?
- Ne dediyse doğrudur.
1172
01:17:15,500 --> 01:17:18,417
- Onu sevdiğin için böyle diyorsun!
- Kimseyi sevmiyorum ben!
1173
01:17:19,083 --> 01:17:21,417
Clodagh...
1174
01:17:21,500 --> 01:17:23,667
Ruth, deliliğin zirve noktasında
1175
01:17:23,708 --> 01:17:27,833
bayılıp kendinden geçiyor
ve ekran kıpkırmızı oluyor.
1176
01:17:28,958 --> 01:17:33,042
Tutkusunun yoğunluğunu resmetmenin
muazzam bir yolu bu.
1177
01:17:33,208 --> 01:17:34,875
Kırmızı, alev alev bir arzu.
1178
01:17:40,875 --> 01:17:43,875
Powell ve Pressburger'ın
epey stilize bir şekilde
1179
01:17:43,917 --> 01:17:47,750
dışavurumcu bir deneye
en çok giriştiği filmleri buydu.
1180
01:17:52,292 --> 01:17:55,250
Michael'ın en çok önem verdiği
sekans da
1181
01:17:55,542 --> 01:17:58,750
"kompoze film" dediği
on dakikalık
1182
01:17:59,083 --> 01:18:00,625
bir deneydi.
1183
01:18:03,500 --> 01:18:07,125
Sadece aksiyondan oluşan
titiz bir koreografi var burada,
1184
01:18:07,625 --> 01:18:10,375
on dakika boyunca hiç diyalog yok.
1185
01:18:34,417 --> 01:18:37,292
Müziğin sahneye kılavuzluk
etmesini istemişlerdi,
1186
01:18:37,333 --> 01:18:38,958
karakterlerin hareketlerini dikte edip
1187
01:18:39,000 --> 01:18:42,833
duygu ve düşüncelerini kelimelerden
daha canlı bir şekilde resmedecekti.
1188
01:18:54,292 --> 01:18:56,000
Önce müzik bestelenmiş
1189
01:18:56,458 --> 01:18:58,250
sonra da bu sekans
adım adım
1190
01:18:58,500 --> 01:18:59,750
çekilmişti.
1191
01:19:00,417 --> 01:19:01,542
Böylece her kare
1192
01:19:02,167 --> 01:19:04,042
müziğe mükemmelen uydurulmuştu.
1193
01:19:06,500 --> 01:19:10,042
Her şey bir araya gelip
organik bir bütün oluşturuyor.
1194
01:19:11,125 --> 01:19:13,208
Melodramı operaya çeviriyor.
1195
01:19:29,000 --> 01:19:31,417
Oldurduk, oldurduk!
1196
01:19:31,917 --> 01:19:33,667
Ben de gözlerime inanamadım.
1197
01:19:34,250 --> 01:19:37,542
Bundan sonra sinemacılık anlayışım
tamamen değişti.
1198
01:19:37,875 --> 01:19:40,750
Sonraki yıl
Kırmızı Pabuçlar
çıktığında
1199
01:19:40,917 --> 01:19:44,125
tüm baleyi kompoze bir filme çevirdik.
1200
01:19:46,958 --> 01:19:51,750
Kırmızı Pabuçlar,
sanatı ile aşkı
arasında kalan bir kızın hikayesi.
1201
01:19:53,167 --> 01:19:55,750
Hırslı bir balerin olan Vicky Page,
1202
01:19:55,792 --> 01:19:59,542
meşhur menajer Lermontov'la
çalışmaya başlıyor.
1203
01:20:00,458 --> 01:20:04,208
Ama besteci Julian Craster'e
aşık olunca
1204
01:20:04,292 --> 01:20:05,917
hayatı ikiye bölünüyor.
1205
01:20:07,208 --> 01:20:09,167
Uzun bir geçmişi olan
bir film bu.
1206
01:20:09,958 --> 01:20:14,333
Emeric, 1930'larda bir bale filmi
senaryosu yazmıştı.
1207
01:20:14,958 --> 01:20:18,250
Ama Michael'ın senaryosunda
aradığı esas şey,
1208
01:20:18,708 --> 01:20:20,917
denencek yeni fırsatlardı.
1209
01:20:24,000 --> 01:20:27,292
Aldığı ilk radikal karar şuydu:
Filmi ancak Vicky Page'i
1210
01:20:27,333 --> 01:20:32,292
bir oyuncu değil, gerçek bir balerin
canlandırırsa çekecekti.
1211
01:20:32,958 --> 01:20:35,667
İyi bir dansçı olmanın yanı sıra
büyük bir filmi sırtlayacak kadar
1212
01:20:35,750 --> 01:20:38,792
iyi oyunculuk yapabilecek birini bulmak
hiç kolay iş değildi.
1213
01:20:47,208 --> 01:20:51,000
Ama nihayetinde aradığı her şeyi
Moira Shearer'da buldu.
1214
01:20:53,000 --> 01:20:55,500
Tek sorun, filmde oynamak istememesiydi
1215
01:20:55,833 --> 01:20:58,250
ve onu ikna etmeleri
neredeyse bir yıllarını aldı.
1216
01:20:58,875 --> 01:21:01,958
Dönemin bale kültürünün
parçası olan bir isimdi.
1217
01:21:02,000 --> 01:21:04,000
Dansın, sinemadan
çok daha ciddi bir sanat
1218
01:21:04,542 --> 01:21:07,292
olduğunu düşünüyordu.
1219
01:21:12,458 --> 01:21:13,500
İyi şanslar!
1220
01:21:13,792 --> 01:21:14,792
İyi şanslar.
1221
01:21:15,125 --> 01:21:19,000
Filmdeki en cesur fikir,
merkezine gerçek bir
1222
01:21:19,917 --> 01:21:21,167
bale eserini yerleştirmekti.
1223
01:21:21,792 --> 01:21:22,833
Tamam Ivan.
1224
01:21:24,042 --> 01:21:25,250
Gitme zamanı Craster.
1225
01:21:25,292 --> 01:21:27,125
- İyi şanslar Bay Craster.
- Teşekkürler Bay Lermontov.
1226
01:21:27,167 --> 01:21:28,417
- Heyecanlı mısın?
- Hayır.
1227
01:21:28,500 --> 01:21:29,542
Hadi!
1228
01:21:30,708 --> 01:21:33,375
Bir bale gösterisini bütünüyle
ekrana taşımak için
1229
01:21:33,458 --> 01:21:35,583
filme 15 dakika ara vermek.
1230
01:21:35,958 --> 01:21:37,958
Büyük bir riskti bu.
1231
01:21:40,292 --> 01:21:42,375
Daha önce kimse
böyle bir şey yapmamıştı
1232
01:21:42,417 --> 01:21:46,000
ve seyircinin nasıl tepki vereceğine dair
kimsenin bir fikri yoktu.
1233
01:21:51,167 --> 01:21:55,208
Kırmızı Pabuçlar Balesi,
Hans Andersen'in bir masalına dayanıyor.
1234
01:21:55,250 --> 01:21:57,667
Dans etmeye bayılan bir kızın hikayesi.
1235
01:21:59,583 --> 01:22:03,167
Sihirli kırmızı ayakkabıları sayesinde
hayallerini gerçekleştirebiliyor.
1236
01:22:03,875 --> 01:22:06,042
Ama dans etmeye ara vermek
istese de
1237
01:22:06,333 --> 01:22:08,000
ayakkabılar buna müsaade etmiyor.
1238
01:22:14,917 --> 01:22:19,375
Bu bale sahnesi, Michael'ın filme dair
en çok heyecanlandığı şeydi.
1239
01:22:21,708 --> 01:22:24,042
Diyaloğun boyunduruğundan kurtularak
1240
01:22:24,208 --> 01:22:26,625
gönlünce yeni şeyler deneyebilir,
1241
01:22:26,958 --> 01:22:30,250
müzikle, ışıkla, görüntülerle,
hareketle ve enerjiyle
1242
01:22:30,458 --> 01:22:32,042
özgürce oynayabilirdi.
1243
01:22:34,708 --> 01:22:36,667
Bu fikrin en radikal kısmı,
1244
01:22:36,708 --> 01:22:38,958
baleyi salondaki izleyicinin
1245
01:22:39,208 --> 01:22:41,083
göreceği şekilde değil,
1246
01:22:41,333 --> 01:22:44,792
dansçının kendi kafasının içinde
deneyimlediği şekilde sunmaktı.
1247
01:22:48,167 --> 01:22:51,792
Michael, dansçının bedenini
ve fizikselliği kullanarak
1248
01:22:51,917 --> 01:22:54,083
bir dansçının iç dünyasını resmetti.
1249
01:22:57,375 --> 01:23:02,125
Ruhsal acıyı yansıtmak için
fiziksel devinimi kullandı.
1250
01:23:03,750 --> 01:23:05,500
İşte bu öznel yaklaşımın,
1251
01:23:06,417 --> 01:23:08,000
benim de
Kızgın Boğa
'daki
1252
01:23:08,125 --> 01:23:11,167
boks sahnelerini çekme biçimim üzerinde
çok büyük bir etkisi oldu.
1253
01:23:14,042 --> 01:23:16,333
De Niro'nun hamlelerini izlerken
1254
01:23:16,375 --> 01:23:19,292
bunu bir dans,
bir koreografi olarak gördüm.
1255
01:23:20,500 --> 01:23:24,292
Ayrıca mümkün olduğunca ringde
kalmam gerektiğini fark ettim.
1256
01:23:24,375 --> 01:23:26,792
Ve dövüşçünün kafasının içinde
kalmam gerektiğini.
1257
01:23:27,292 --> 01:23:29,333
Onun bakış açısını
görüp duymak gerekiyordu.
1258
01:23:29,417 --> 01:23:32,750
...çeneye bir sağ yumruk, LaMotta'dan
vücuda sert bir sol yumruk.
1259
01:23:33,583 --> 01:23:34,917
Raund 8, her şey olabilir...
1260
01:23:35,000 --> 01:23:37,833
Bu şekilde dövüş, çarpışma, mücadele
1261
01:23:39,000 --> 01:23:41,833
ve acı çekme hissi
seyirciye de geçiyor.
1262
01:23:43,500 --> 01:23:45,917
Bir yandan da Jake'in ne hissettiğini
yansıtmak için
1263
01:23:45,958 --> 01:23:48,167
görsel olarak her istediğini
yapmakta da özgürsün.
1264
01:23:48,208 --> 01:23:51,083
Vücuda sert bir sol yumruk,
Robinson ringden düştü...
1265
01:23:51,667 --> 01:23:53,792
Ringde olanları nasıl algıladığını.
1266
01:23:55,000 --> 01:23:57,083
Bu da bunu çok şahsi
bir şeye dönüştürüyor.
1267
01:24:08,542 --> 01:24:10,708
LaMotta maçın kontrolünü ele geçirdi,
1268
01:24:10,750 --> 01:24:13,750
namağlup Sugar Ray'in
zafer günleri geride kalmak üzere.
1269
01:24:13,792 --> 01:24:15,000
LaMotta yine hamle yapıyor.
1270
01:24:15,292 --> 01:24:16,875
LaMotta sol gösteriyor...
1271
01:24:18,542 --> 01:24:20,542
Kırmızı Pabuçlar
balesinin sonunda
1272
01:24:20,625 --> 01:24:23,083
dansçının tutkusu onu
felakete sürüklüyor.
1273
01:24:27,042 --> 01:24:30,500
Bale, sanatın ihtişamını
büyük bir coşkuyla kucaklıyor.
1274
01:24:31,000 --> 01:24:33,750
Ama bir yandan sanatçı olmanın
1275
01:24:34,750 --> 01:24:36,625
insanı mahvedeceğini söylüyor.
1276
01:24:40,208 --> 01:24:43,917
Gerçek bir sanatçının
1277
01:24:44,375 --> 01:24:45,750
istediği için değil
1278
01:24:46,708 --> 01:24:48,750
mecbur olduğu için
sanat yaptığını söylüyor.
1279
01:24:49,458 --> 01:24:52,417
Bir seçim değil, mecburiyet.
1280
01:24:55,458 --> 01:25:00,250
Kırmızı Pabuçlar'ı
eşsiz kılan
sadece ve sadece
1281
01:25:00,292 --> 01:25:01,833
sanatla ilgisi olmasıydı.
1282
01:25:01,917 --> 01:25:04,292
Sadece sanatla, sanatın
en iyisiyle ilgilenmesi.
1283
01:25:06,542 --> 01:25:09,125
Filmin en takıntılı karakteri
Boris Lermontov
1284
01:25:09,167 --> 01:25:12,500
hem Michael'dan hem de Emeric'ten
izler taşıyor.
1285
01:25:14,792 --> 01:25:19,292
Powell ve Pressburger filmleri
genellikle benmerkezci, istikrarsız
1286
01:25:19,542 --> 01:25:21,417
ve bağımlı kişilikleri
ele alıyor.
1287
01:25:22,417 --> 01:25:25,833
Ama bu karakterler bana hitap ediyor
ve beni çeken karakterlerin çoğunun
1288
01:25:25,917 --> 01:25:29,458
Powell'ın kahramanlarından etkilendiği
belki de belli oluyordur.
1289
01:25:30,375 --> 01:25:34,917
Çatışmaların sürüklediği,
hasarlı anti-kahramanlar bunlar.
1290
01:25:35,167 --> 01:25:37,500
İlginçtir ki benim için
1291
01:25:37,875 --> 01:25:41,083
Lermontov ile Travis arasında bile
bir benzerlik var,
1292
01:25:41,125 --> 01:25:42,875
Taksi Şoförü'ndeki
Travis Bickle.
1293
01:25:43,042 --> 01:25:45,708
Çünkü ikisi de her şeyin
dışında dolanan karakterler.
1294
01:25:45,958 --> 01:25:48,625
İnsanları dinleyip gözlemliyorlar;
1295
01:25:49,000 --> 01:25:51,000
sürekli, patlamanın eşiğindeler.
1296
01:26:40,833 --> 01:26:42,292
İyi akşamlar Bay Craster.
1297
01:26:43,250 --> 01:26:45,458
Bu gece Covent Garden'a
beklenmiyor musunuz?
1298
01:26:47,667 --> 01:26:49,750
Yeter artık, ikiniz de
beni rahat bırakın.
1299
01:26:49,917 --> 01:26:52,750
Lütfen Julian, performans
bitene kadar bekle.
1300
01:26:53,083 --> 01:26:54,333
Çok geç olur o zaman.
1301
01:26:54,417 --> 01:26:56,708
Zaten geç kaldınız Bay Craster.
1302
01:26:57,667 --> 01:26:58,875
Onu neden terk ettiğini söyle ona.
1303
01:26:58,958 --> 01:27:00,875
- Onu terk etmedim.
- Terk ettin tabii ki.
1304
01:27:00,917 --> 01:27:03,667
Kimsenin iki farklı hayatı olamaz
ve senin hayatın dans.
1305
01:27:03,833 --> 01:27:07,333
Kırmızı Pabuçlar'daki
dramı
benim için çekici kılan,
1306
01:27:07,375 --> 01:27:12,042
üç karakterin de hırslı ve sorunlu
insanlar olması.
1307
01:27:12,917 --> 01:27:14,167
Ee Vicky...
1308
01:27:14,625 --> 01:27:16,167
Seni seviyorum Julian.
1309
01:27:16,333 --> 01:27:17,667
Sadece seni seviyorum.
1310
01:27:21,458 --> 01:27:22,833
Ama bunu daha çok seviyorsun.
1311
01:27:24,042 --> 01:27:25,208
Bilmiyorum!
1312
01:27:25,542 --> 01:27:26,708
Bilmiyorum...
1313
01:27:29,375 --> 01:27:32,500
Eğer onunla gidersen seni
asla geri kabul etmem. Asla!
1314
01:27:34,292 --> 01:27:35,917
Aşkımızı yok etmek mi istiyorsun?
1315
01:27:36,042 --> 01:27:38,083
Ergen saçmalıkları!
1316
01:27:39,042 --> 01:27:42,250
Peki, git madem, onunla git!
1317
01:27:42,292 --> 01:27:45,000
Sadık bir ev hanımı ol!
1318
01:27:45,667 --> 01:27:48,292
Tabii ki bu çok riskli bir sahne.
1319
01:27:48,792 --> 01:27:51,208
Performanslar aşırı uçlara kayıyor
1320
01:27:52,125 --> 01:27:55,667
ve tüm hikayenin bayağı ve ucuz
algılanma ihtimali doğuyor.
1321
01:27:57,458 --> 01:28:01,583
Ama bence gerçekliğin fevri ve içgüdüsel
bir şekilde yoğunlaştırılması söz konusu.
1322
01:28:02,000 --> 01:28:03,625
Hayatın hiçbir önemi yok.
1323
01:28:06,250 --> 01:28:10,708
Şu andan itibaren dans edeceksin!
1324
01:28:11,708 --> 01:28:13,542
Kimsenin dans etmediği gibi.
1325
01:28:23,792 --> 01:28:27,667
Neticede hayat ve sanat
bir araya geliyor
1326
01:28:28,208 --> 01:28:31,500
ve kırmızı ayakkabılar
balede sahip oldukları gücü
1327
01:28:32,250 --> 01:28:33,750
hayatta da elde ediyor.
1328
01:28:36,500 --> 01:28:41,167
Moira Shearer'in gözlerinin
o çarpıcı görüntüsü hiç aklımdan çıkmıyor.
1329
01:28:41,417 --> 01:28:43,458
Ayakkabılar onu yönlendirmeye başladığında
1330
01:28:48,250 --> 01:28:50,125
yüzü grotesk bir hal alıyor,
1331
01:28:52,333 --> 01:28:55,042
antik trajedileri hatırlatan
bir maske gibi.
1332
01:28:59,583 --> 01:29:02,417
O kadar cesur, gösterişli
ve abartılı ki.
1333
01:29:02,583 --> 01:29:06,833
Bazen ortaya çıkan o kontrolün
kaybolduğu hissi hoşuma gidiyor.
1334
01:29:07,875 --> 01:29:10,000
Karakterlerin duyguları değil,
1335
01:29:10,042 --> 01:29:12,500
filmi yapan insanların duyguları
kontrolden çıkıyor sanki.
1336
01:29:12,708 --> 01:29:14,250
Tutkuları kontrolden çıkıyor.
1337
01:29:15,208 --> 01:29:18,208
Yarattıkları peri masalına
duydukları bağlılık
1338
01:29:18,250 --> 01:29:20,583
unutulmaz bir doruk noktası yaratıyor.
1339
01:29:22,500 --> 01:29:23,625
Hayır!
1340
01:29:30,917 --> 01:29:34,792
Birinin sanatı için öldüğünü göstermek
sizin için neden bu kadar önemliydi?
1341
01:29:35,042 --> 01:29:37,042
Benim de başıma gelebileceği için bence.
1342
01:29:37,708 --> 01:29:39,208
Gerçekten mi?
1343
01:29:42,958 --> 01:29:43,958
Bana inanmıyorsunuz.
1344
01:29:46,875 --> 01:29:50,250
Rank yapımcıları
Kırmızı Pabuçlar'dan
nefret ettiler.
1345
01:29:50,917 --> 01:29:54,667
Şirketi giderek ele geçiren bürokratlar
ve sermayedarlar,
1346
01:29:54,958 --> 01:29:58,542
bunu para kazandırmayacak
felaket bir sanat filmi olarak algıladı.
1347
01:29:59,167 --> 01:30:00,292
ELEŞTİRMENLER "KIRMIZI PABUÇLAR"I
COŞKUYLA KARŞILADI
1348
01:30:00,333 --> 01:30:03,708
Filmin kaderini,
Bob Benjamin ve Arthur Krim adlı
1349
01:30:04,333 --> 01:30:06,708
iki Amerikalı değiştirdi.
1350
01:30:07,083 --> 01:30:10,333
New York'taki tek bir salonda
bu filmi uzun süre gösterdiler.
1351
01:30:10,375 --> 01:30:11,792
KIRMIZI PABUÇLAR İKİ YILDIR
BROADWAY'DE DANS EDİYOR
1352
01:30:11,833 --> 01:30:15,833
Zamanla The Archers'ın
en meşhur filmi oldu.
1353
01:30:15,958 --> 01:30:18,750
Gelmiş geçmiş en iyi ve en başarılı
filmlerden biri olu.
1354
01:30:20,417 --> 01:30:24,125
Ticari film anlayışını
tersyüz etti bence bu film.
1355
01:30:25,042 --> 01:30:27,292
Powell ve Pressburger'da
hayran olduğum her şeyin
1356
01:30:27,375 --> 01:30:28,583
en somut örneği.
1357
01:30:29,958 --> 01:30:32,958
Popüler bir eğlencelik olarak
son derece tatmin edici
1358
01:30:33,333 --> 01:30:36,292
ama bir yandan da muazzam
bir yaratıcılığa ve derinliğe sahip,
1359
01:30:36,333 --> 01:30:39,292
katmanlı ve huzursuz edici.
1360
01:30:41,000 --> 01:30:44,083
Tarihin görkemli bir biçimde
haklı çıkardığı film.
1361
01:30:44,958 --> 01:30:46,833
Ama 1949 yılında
1362
01:30:46,875 --> 01:30:50,708
Michael ve Emeric, Rank'in filme
yaptığı muameleden o kadar tiksindiler ki
1363
01:30:51,458 --> 01:30:53,167
şirketle bağlarını kopardılar.
1364
01:30:56,042 --> 01:30:59,875
London Films'e geçip yeniden
Alex Korda ile ilişki kurdular.
1365
01:31:00,375 --> 01:31:03,625
Alex o kadar hoş
1366
01:31:03,667 --> 01:31:05,833
ve eğlence dolu bir insandı ki
1367
01:31:06,292 --> 01:31:08,083
sadece parası olanlardan değil
1368
01:31:08,167 --> 01:31:12,375
ilginç bir şekilde hiç parası
olmayan insanlardan da
1369
01:31:13,083 --> 01:31:16,458
para koparmayı başarıyordu.
1370
01:31:16,500 --> 01:31:18,917
Tabii ki felaketle sonuçlandı bu.
1371
01:31:25,750 --> 01:31:29,167
Küçük Arka Oda
, yeni sözleşmeleri
altında yaptıkları ilk filmdi.
1372
01:31:30,000 --> 01:31:33,042
Ayrıca bir başka şaşırtıcı
yön değişiminin de işaretiydi.
1373
01:31:33,917 --> 01:31:37,708
Büyük bir renkli başyapıta
imza attıktan sonra
1374
01:31:37,917 --> 01:31:40,917
Michael bu sefer de
küçük çaplı bir siyah-beyaz film
1375
01:31:41,458 --> 01:31:42,833
yapmaya karar vermişti.
1376
01:31:43,917 --> 01:31:47,000
"Romantizmden gerçekliğe
sığınmak istedim."
1377
01:31:47,042 --> 01:31:48,500
diye ifade etti bu durumu.
1378
01:31:52,167 --> 01:31:56,042
The Archers her daim, gerçekliği
göz ardı etmekle suçlanıyordu.
1379
01:31:56,125 --> 01:31:58,583
Bu filmle onları eleştirenlerin
dimdik karşısına çıktılar.
1380
01:31:58,750 --> 01:32:03,083
Karanlık sokakların, kalabalık barların,
1381
01:32:03,375 --> 01:32:04,708
yavan evlerin,
1382
01:32:04,958 --> 01:32:06,333
ve boğucu ofislerin
1383
01:32:06,375 --> 01:32:08,958
birbiri ardına sıralandığı
kasvetli bir yolculuğa çıktılar.
1384
01:32:09,875 --> 01:32:12,292
Fakat Michael'ın filmle ilgili
en çok heyecanlandığı şey
1385
01:32:12,375 --> 01:32:14,708
karakterlerin sorunlu
ruh halleriydi,
1386
01:32:15,333 --> 01:32:18,000
Nigel Balchin'in romanından
esinlenmişlerdi.
1387
01:32:19,917 --> 01:32:20,958
Bir şeyler içmem lazım.
1388
01:32:22,083 --> 01:32:23,375
İçki ikram et bana.
1389
01:32:23,625 --> 01:32:24,750
Bir şeyler iç Sammy.
1390
01:32:26,500 --> 01:32:27,500
Viski mi?
1391
01:32:30,583 --> 01:32:34,458
Almayayım Susan.
Güzel ilaçlarımdan alacağım.
1392
01:32:37,708 --> 01:32:41,917
Ana karakter olan Sammy,
1393
01:32:42,000 --> 01:32:45,500
bir ayağını kaybettiği için protez takan
bir mühimmat uzmanı.
1394
01:32:46,375 --> 01:32:48,083
Neden çıkarmıyorsun?
1395
01:32:50,375 --> 01:32:51,583
İyi gelir.
1396
01:32:52,000 --> 01:32:53,042
Olmaz.
1397
01:32:56,083 --> 01:32:57,333
Yalnızken çıkarıyorsun.
1398
01:32:58,333 --> 01:33:00,208
Ben buradayken neden çıkarmıyorsun?
1399
01:33:07,625 --> 01:33:09,125
Şimdilik iyi.
1400
01:33:10,292 --> 01:33:14,292
Bir savaşı kolaylıkla kazandıracak
fikirlerin olabilir
1401
01:33:14,500 --> 01:33:17,458
ama bunları satamazsan kimseye
bir faydan olmaz.
1402
01:33:17,917 --> 01:33:20,792
Üniversite değil burası.
1403
01:33:20,833 --> 01:33:23,417
Reklam ajansı da değil
ki senin ait olduğun yer orası.
1404
01:33:23,667 --> 01:33:24,667
Beni dinle Sammy.
1405
01:33:24,875 --> 01:33:27,917
Kendini büyük bir biliminsanı, beni de
yardakçı bir tüccar sanıyor olabilirsin.
1406
01:33:27,958 --> 01:33:30,542
Ama gerçek şu ki işleri batırdığında
arkanı toplamak bana kalıyor.
1407
01:33:30,583 --> 01:33:31,625
Bir diğer gerçek de şu:
1408
01:33:31,667 --> 01:33:34,375
Sana itibar sağlayan şeylerin hepsi,
benim zihnimden çıkma!
1409
01:33:34,417 --> 01:33:37,667
Siyasetçi veya pazarlamacı olmayabilirim
ama on yaşında bir çocuk da değilim!
1410
01:33:42,958 --> 01:33:45,375
Sammy'nin sık sık çektiği ağrılar,
1411
01:33:45,667 --> 01:33:49,500
kontrol etmeye çalıştığı
viski bağımlılığını derinleştiriyor.
1412
01:33:49,542 --> 01:33:50,583
Sammy.
1413
01:33:53,417 --> 01:33:56,917
Departmanı sen yönetebilirsin.
Pinker bile böyle diyor.
1414
01:33:57,333 --> 01:33:58,875
Ama hiçbir şeyi göze almıyorsun.
1415
01:33:59,583 --> 01:34:02,583
Elinde yaşamaya değer onca şey varken
sadece kendine acıyorsun.
1416
01:34:03,458 --> 01:34:05,792
Ama tek ayaklı olmayı bu kadar
özel kılan ne ki?
1417
01:34:05,833 --> 01:34:07,500
Yüreğin yok senin!
1418
01:34:08,792 --> 01:34:11,333
- Sesini keser misin?
- Ben doğruları söylüyorum.
1419
01:34:11,708 --> 01:34:14,042
Sammy, tam bir ahmaksın.
1420
01:34:15,208 --> 01:34:16,917
Kendine gel Sue!
1421
01:34:17,375 --> 01:34:19,042
Komik duruma düşüyorsun.
1422
01:34:22,333 --> 01:34:25,292
Bir dahaki sefere
eve dönmeyi aklına koyduğunda
1423
01:34:26,000 --> 01:34:27,833
bana da haber verirsen sevinirim.
1424
01:34:30,208 --> 01:34:33,292
The Archers bu filmle
eğer isterlerse
1425
01:34:33,542 --> 01:34:35,292
İngiliz gerçekçiliği geleneği dahilinde
1426
01:34:35,333 --> 01:34:37,750
samimi bir film yapabileceklerini
gösterdiler.
1427
01:34:38,583 --> 01:34:41,875
Fantezi ve komediye
yatkınlarını dizginleyip
1428
01:34:42,125 --> 01:34:44,958
karmaşık bir aşk hikayesinin
duygusal hakikatine
1429
01:34:45,083 --> 01:34:46,708
odaklandılar.
1430
01:34:50,875 --> 01:34:54,875
Düşündüm de eğer bu gece söylediğin kadar
zavallı bir aptal olduğumu düşünüyorsan...
1431
01:34:55,458 --> 01:34:57,417
Birbirimizin yolundan
çekilmemiz en iyisi.
1432
01:34:59,250 --> 01:35:01,167
Ben de aynı şey düşündüm.
1433
01:35:07,375 --> 01:35:10,333
Filmin son versiyonu
öfke ve acı doluydu
1434
01:35:11,042 --> 01:35:12,292
ve eleştirmenler filme bayıldı.
1435
01:35:12,292 --> 01:35:14,417
Çık şuradan!
1436
01:35:17,750 --> 01:35:21,167
Tek sorun, seyircinin pek
ilgi göstermemesiydi.
1437
01:35:22,875 --> 01:35:24,542
Savaş yıllarının acılarını anımsatan
1438
01:35:24,583 --> 01:35:27,125
kasvetli hikayeler izlemek
istemiyorlardı.
1439
01:35:28,917 --> 01:35:30,750
Bu yüzden
Küçük Arka Oda,
1440
01:35:31,542 --> 01:35:34,708
yeni bir başlangıç değil,
bir çıkmaz sokak oldu.
1441
01:35:41,250 --> 01:35:42,833
Kendilerinden bekleneceği üzere,
1442
01:35:43,333 --> 01:35:47,000
ikili çektikleri en kasvetli
filmden sonra
1443
01:35:47,083 --> 01:35:49,458
o zamana kadarki en havai
filmlerini çektiler.
1444
01:35:53,792 --> 01:35:57,208
Alexander Korda, 1930'larda
Scarlet Pimpernel'in
1445
01:35:57,250 --> 01:36:00,417
çok kârlı bir versiyonunu çekmişti.
1446
01:36:01,708 --> 01:36:05,792
Şimdi de renkli ve görkemli
bir versiyonunu çekmek istiyordu.
1447
01:36:08,583 --> 01:36:10,958
Sam Goldwyn, Hollywood
parasını getirecekti.
1448
01:36:11,167 --> 01:36:14,292
Powell ve Pressburger,
ortak kariyerlerinde ilk defa
1449
01:36:14,375 --> 01:36:17,500
kendilerini ikisinin de istemediği
bir şeyi çekerken buldular,
1450
01:36:17,708 --> 01:36:20,208
eskimiş bir klasiğin yeni versiyonunu.
1451
01:36:20,500 --> 01:36:23,500
Kimse sana yardım edemez,
devletin de dahil.
1452
01:36:25,583 --> 01:36:26,875
Ne diyeceksin buna?
1453
01:36:31,250 --> 01:36:32,958
Her şeyi düşünmüş gibisin.
1454
01:36:34,375 --> 01:36:36,208
Bana söyleyecek tek bir şey kaldı...
1455
01:36:39,125 --> 01:36:40,250
Tebrikler...
1456
01:36:41,375 --> 01:36:42,792
Çok incesiniz Sör Percy.
1457
01:36:43,167 --> 01:36:47,292
Klişe Pimpernel öyküsüyle yapabilecekleri
tek şeyin şu olduğuna karar verdiler:
1458
01:36:47,542 --> 01:36:50,542
Filmi komedi ve müzikle doldurup
1459
01:36:50,750 --> 01:36:53,375
taşkın bir eğlenceliğe çevirmek.
1460
01:37:00,500 --> 01:37:03,125
Cyril Cusack'ın durmadan
hapşırdığı sahnede
1461
01:37:03,208 --> 01:37:05,333
cüretkar bir sinematik şaka var.
1462
01:37:05,375 --> 01:37:07,542
Ne zaman hapşırsa
kamera havai fişekleri gösteriyor.
1463
01:37:08,125 --> 01:37:10,167
İnsanı afallatan bir görüntü ve kurgu,
1464
01:37:10,208 --> 01:37:11,667
hikayeyle hiçbir ilgisi yok.
1465
01:37:11,708 --> 01:37:12,750
Demek istediğim, filmde
1466
01:37:12,792 --> 01:37:14,917
dışarıda bir yerlerde havai fişekler
patlıyor filan değil.
1467
01:37:14,958 --> 01:37:18,000
Damdan düşer gibi ortaya çıkan
görsel bir metafor sadece.
1468
01:37:18,375 --> 01:37:21,167
Bence bunu---
Aslında bunun kökleri
1469
01:37:21,500 --> 01:37:23,708
ilk sessiz filmlere dayanıyor,
1470
01:37:23,917 --> 01:37:27,000
bu filmlerde bir kişinin
duyduklarını görebiliyorsun.
1471
01:37:36,875 --> 01:37:38,750
Ya da görsellerle her şeyin yapılabileceği
1472
01:37:38,792 --> 01:37:41,000
avangart film denemelerinde
görülen bir şey.
1473
01:37:41,042 --> 01:37:43,458
Ama Michael ve Emeric'in bunu
1474
01:37:43,792 --> 01:37:45,042
bir dramanın ortasında yapması
1475
01:37:45,625 --> 01:37:49,167
bence film yapmanın katıksız
keyfini temsil ediyor.
1476
01:37:51,125 --> 01:37:52,792
Ama 1950'de
1477
01:37:53,000 --> 01:37:55,750
bir macera filminde hikayenin
kendisiyle dalga geçilemezdi.
1478
01:37:56,083 --> 01:37:58,500
Sam Goldwyn bu yüzden
onlara çok sinirlendi.
1479
01:37:58,750 --> 01:38:03,000
Tek istediği, orijinal filmin
renkli versiyonuydu.
1480
01:38:03,750 --> 01:38:07,917
Bu yüzden yeniden çekim ve kurgu yaptılar
ve ortaya çıkan şey kimseyi
1481
01:38:07,958 --> 01:38:10,708
memnun etmeyen tatsız bir
taviz ürünü oldu.
1482
01:38:15,833 --> 01:38:18,417
Bu aksaklığın ardından,
yine 1950 yılında
1483
01:38:18,458 --> 01:38:21,625
bir başka büyük Hollywood yapımcısı olan
David Selznick ile
1484
01:38:21,708 --> 01:38:23,125
ortak bir yapıma girdiler.
1485
01:38:24,333 --> 01:38:27,125
Gone to Earth
adlı bu film,
1486
01:38:27,750 --> 01:38:30,708
Shropshire halkını merkeze alan
ve Mary Webb'in romanına dayanan
1487
01:38:30,750 --> 01:38:32,625
tutkulu bir hikayeydi.
1488
01:38:34,167 --> 01:38:37,083
Selznick'in bu filmle vitrine
çıkarmak istediği
1489
01:38:37,125 --> 01:38:38,708
yeni eşi Jennifer Jones,
1490
01:38:38,750 --> 01:38:40,500
muazzam bir oyuncu olduğunu kanıtladı.
1491
01:38:41,500 --> 01:38:44,083
Jennifer Jones ile çalışmaktan
çok memnunduk.
1492
01:38:44,250 --> 01:38:46,542
Selznick'ten pek memnun değildik.
1493
01:38:47,125 --> 01:38:48,792
Eşine deli gibi aşıktı.
1494
01:38:49,292 --> 01:38:51,792
Ve ayrıca çok kıskançtı.
1495
01:38:52,292 --> 01:38:54,708
Ayrıca eşi oradayken
sete gelmeye de korkuyordu
1496
01:38:54,750 --> 01:38:56,708
çünkü kadının ona bir şey
fırlatma ihtimali vardı.
1497
01:38:56,917 --> 01:38:58,958
Yani demem o ki
1498
01:38:59,000 --> 01:39:02,875
setin arkasından dik dik bakan
gözleri hissederdik hep.
1499
01:39:03,417 --> 01:39:06,542
Kayboldu!
1500
01:39:06,667 --> 01:39:09,417
Gone to Earth,
bir nevi
gotik başyapıttı.
1501
01:39:09,833 --> 01:39:12,375
Michael'ın ülkesine, doğal aleme
1502
01:39:12,583 --> 01:39:16,583
ve İngiliz kırsalının ritüellerine yönelik
derin hisleriyle doluydu.
1503
01:39:42,042 --> 01:39:43,667
"Gece yarısı yaklaştığında
1504
01:39:44,583 --> 01:39:48,167
Tanrı'nın küçük dağındaki
en sarp kayalara tırman.
1505
01:39:50,500 --> 01:39:52,833
Eşarbını Şeytan'ın sandalyesine koy
1506
01:39:54,083 --> 01:39:55,375
ve etrafından dolaş.
1507
01:39:58,667 --> 01:39:59,875
Dileğini dile."
1508
01:40:01,125 --> 01:40:03,250
Eğer "Hunters Spinney'ye"
gidecek olursam...
1509
01:40:04,458 --> 01:40:05,750
Eğer gidersem...
1510
01:40:06,958 --> 01:40:08,833
Peri müziğini duymak istiyorum.
1511
01:40:55,125 --> 01:40:58,375
Jennifer Jones'un oynadığı
Hazel karakteri,
1512
01:40:58,417 --> 01:41:01,542
tuzaklar ve kapanlarla dolu
bir dünyada vahşi bir canlı.
1513
01:41:04,208 --> 01:41:05,458
Peşimizdeler Foxy.
1514
01:41:13,167 --> 01:41:14,250
Hangi yöne gidiyorlar?
1515
01:41:14,333 --> 01:41:15,958
"Hunters Spinney"! Buradan!
1516
01:41:16,125 --> 01:41:18,542
- Seni yok edecekler!
- Bırak onu, seni yok edecekler!
1517
01:41:19,208 --> 01:41:21,167
Onu bana ver, aptallık etme,
bana ver!
1518
01:41:21,875 --> 01:41:27,375
Kayboldu!
1519
01:41:27,458 --> 01:41:31,833
Sorun şu ki Selznick,
yaptıkları filmi kabul etmedi.
1520
01:41:32,208 --> 01:41:35,208
Neticede kafasındaki film
1521
01:41:36,167 --> 01:41:37,167
farklıydı.
1522
01:41:37,542 --> 01:41:40,208
Bazı değişiklikler yapmamızı istedi
ama yapmadık.
1523
01:41:40,292 --> 01:41:42,792
Kuzey Amerika hakları ondaydı.
1524
01:41:42,833 --> 01:41:45,375
Jennifer'la ekstra sahneler çekti,
1525
01:41:45,458 --> 01:41:47,667
Rouben Mamoulian çekmişti sanırım.
1526
01:41:48,708 --> 01:41:54,333
Selznick onları dava edip
Wild Heart
adıyla kendi versiyonunu çıkardı.
1527
01:41:54,833 --> 01:41:56,333
Yani The Archers'ın
1528
01:41:56,375 --> 01:41:59,125
Hollywood yapımcılarıyla ticari film
yapma girişimlerinin ikisi de
1529
01:41:59,167 --> 01:42:03,125
karşılıklı suçlamalar ve davalarla
sonuçlandı.
1530
01:42:04,208 --> 01:42:07,875
Savaş dönemi idealizminden
barış dönemi tüccarlığına geçişin
1531
01:42:08,083 --> 01:42:10,250
epey zor olduğunu gördüler.
1532
01:42:11,583 --> 01:42:14,500
Yaratıcılık açısından
her şey ters gidiyordu
1533
01:42:14,792 --> 01:42:19,625
ve ikilinin acilen kendi üsluplarında
filmlere dönmeleri gerekiyordu.
1534
01:42:24,042 --> 01:42:27,042
Orkestra şefi Thomas Beecham;
Offenbach'ın,
1535
01:42:27,083 --> 01:42:30,833
Hoffmann'ın Sihirli Masalları
operasını film yapmayı önerdi.
1536
01:42:31,625 --> 01:42:33,542
Emeric hemen atladı bu fikre.
1537
01:42:34,417 --> 01:42:36,833
Müzik ilk aşkı, en sevdiği sanattı.
1538
01:42:37,750 --> 01:42:42,375
Emeric ayrıca Alman yazar Hoffmann'la
benzer bir ruha sahip olduğunu gördü.
1539
01:42:42,500 --> 01:42:47,292
İkisi de büyülü, marazi ve fantastik
şeylerden hoşlanıyordu.
1540
01:42:49,500 --> 01:42:54,625
İlk hikayede Hoffmann, mekanik bir
bebek olan Olympia'ya aşık oluyor.
1541
01:42:56,208 --> 01:42:58,458
Şu delikanlı, sana yemin ederim,
1542
01:42:58,500 --> 01:43:00,542
yakında evlenme teklifi edecek
1543
01:43:00,583 --> 01:43:04,583
Bittabi dostum
1544
01:43:27,667 --> 01:43:29,292
Burada Michael'ı heyecanlandıran
1545
01:43:29,583 --> 01:43:33,292
operayı dansa dönüştürerek
sinemaya taşıma
1546
01:43:33,875 --> 01:43:36,208
fikrinin radikalliğiydi.
1547
01:43:36,375 --> 01:43:39,667
Ağaçlık yollardaki kuşlar
Kanat çırpıyor
1548
01:43:39,708 --> 01:43:42,708
Önemli rollere şarkıcılardan ziyade
dansçıları seçti.
1549
01:43:43,542 --> 01:43:45,667
Böylece hikayeler görsel olarak
can buldu
1550
01:43:46,083 --> 01:43:49,667
ve her şeyin koreografili
olduğu bir yapım çıktı ortaya
1551
01:43:49,750 --> 01:43:52,292
ki Michael'a göre mükemmel film
böyle olmalıydı.
1552
01:44:11,208 --> 01:44:13,250
Tüm çekimler sessiz film gibi yapıldı,
1553
01:44:13,292 --> 01:44:15,333
müzikler sette çalıyordu.
1554
01:44:15,500 --> 01:44:17,458
Böylece sanatçılar ve ekip
1555
01:44:17,917 --> 01:44:19,625
müziğin büyüsüne kapıldı.
1556
01:44:23,458 --> 01:44:27,500
Tabii ki hareket de sinema
sanatının asli bir unsuru.
1557
01:44:27,750 --> 01:44:29,708
Kameranın hareketlerine bayılıyorum.
1558
01:44:30,292 --> 01:44:32,458
Bir hareketten diğerine
kesmeye bayılıyorum.
1559
01:44:33,208 --> 01:44:36,875
Ve her şeyin tam istediğim gibi
hareket ettiği o özel anlarda,
1560
01:44:38,250 --> 01:44:40,792
ister sette olsun
ister de kurgu odasında,
1561
01:44:41,000 --> 01:44:43,792
çok güçlü bir enerjinin
seni ele geçirdiğini hissediyorsun.
1562
01:44:47,167 --> 01:44:50,333
İzlediğin tüm filmler içinde en sevdiğin
sahne ne diye soruluyor bazen.
1563
01:44:50,917 --> 01:44:53,375
Her defasında aklıma
Hoffmann'daki
gondolda geçen
1564
01:44:53,417 --> 01:44:55,750
kılıç dövüşü sahnesi geliyor.
1565
01:45:06,708 --> 01:45:09,000
O kadar kıvrak ve akıcı ki.
1566
01:45:10,167 --> 01:45:13,458
Her şeyiyle fiziksel
ve baştan sonra rüya gibi.
1567
01:45:16,167 --> 01:45:17,625
Hiçbir ses efekti yok.
1568
01:45:19,208 --> 01:45:20,583
Hem çok dolaysız
1569
01:45:21,792 --> 01:45:22,792
hem çok mesafeli.
1570
01:45:29,542 --> 01:45:32,042
Başka hiçbir sanat türünün
başaramayacağı bir şey bu.
1571
01:45:33,000 --> 01:45:34,042
Pür film.
1572
01:45:50,833 --> 01:45:55,208
Hoffmann'da
neredeyse bilinen
tüm sinema teknikleri kullanılıyor
1573
01:45:55,375 --> 01:45:59,708
ve geleneksel anlamda devamlılığa
hiç önem verilmiyor.
1574
01:46:06,167 --> 01:46:09,333
Görsellerinin gerçeküstü
ve şaşırtıcı yapısıyla
1575
01:46:09,375 --> 01:46:10,583
film kendini aşıyor sürekli.
1576
01:46:11,292 --> 01:46:16,000
Klasik tiyatro efektleri, mükemmel
sinematik detaylarla birleşiyor.
1577
01:46:16,833 --> 01:46:19,167
Mesela burada Olmypia'nın
gözlerinin hareketi gibi.
1578
01:46:23,375 --> 01:46:26,125
Her şey gibi gözlerin bile
koreografisi var.
1579
01:46:28,458 --> 01:46:31,542
Bu hep dikkatimi çekti,
bilhassa Robert Helpmann'ın gözleri.
1580
01:46:32,250 --> 01:46:33,292
Tek bir bakışla
1581
01:46:33,750 --> 01:46:35,750
beş adım dans etmiş
hissi uyandırıyor.
1582
01:46:39,208 --> 01:46:42,625
Michael'ın en sevdiği mantralardan
biri şuydu: "Tüm sanatlar bir bütündür."
1583
01:46:43,458 --> 01:46:45,000
Çünkü bir filmde edebiyatı,
1584
01:46:45,208 --> 01:46:49,458
müziği, dansı, tiyatroyu
ve tasarımı bir araya getirerek
1585
01:46:49,875 --> 01:46:54,667
geleneksel sanatları aşan bir nevi
salt sinema yaratılabileceğine inanıyordu.
1586
01:46:57,500 --> 01:47:00,708
Buna en çok yaklaştığı film
Hoffmann'ın Sihirli Masalları'ydı.
1587
01:47:04,000 --> 01:47:08,917
Ayrıca en iddialı fikirlerini
hayata geçirişini temsil ediyordu.
1588
01:47:09,875 --> 01:47:13,000
Yani film hem
Siyah Nergis'teki
1589
01:47:13,292 --> 01:47:16,208
on dakikalık deneme gibi
kompoze bir filmdi
1590
01:47:16,542 --> 01:47:21,333
hem de
Kırmızı Pabuçlar'daki
bale gibi
gerçeküstü bir psikolojik dramdı.
1591
01:47:23,542 --> 01:47:26,792
Sonuç, senfoni gibi icra edilen
bir film oldu.
1592
01:47:26,833 --> 01:47:29,125
Defalarca izleyip
1593
01:47:29,292 --> 01:47:31,667
her izlemede yeni bir şey
keşfedebilirsiniz.
1594
01:47:34,417 --> 01:47:37,750
Sinema katıksız dışavuruma
ancak bu kadar yaklaşabilir.
1595
01:47:37,958 --> 01:47:39,750
Art arda sıralanan görüntüler
1596
01:47:39,833 --> 01:47:43,542
duyguları apaçık bir şekilde
iletmek için tasarlanmış.
1597
01:48:06,083 --> 01:48:08,250
Geçen hafta New York'ta
tarih yazıldı,
1598
01:48:08,292 --> 01:48:10,792
zira Metropolitan Opera House
tarihinde ilk kez
1599
01:48:10,833 --> 01:48:12,250
sinema salonuna dönüştürüldü.
1600
01:48:12,792 --> 01:48:14,875
Hoffmann'ın Sihirli Masalları
vesilesiyle
.
1601
01:48:15,083 --> 01:48:17,792
London Films yapımı bu yeni İngiliz filmi
1602
01:48:17,833 --> 01:48:21,542
prömiyerini Kızıl Haç yararına yapılan
bir galada gerçekleştirdi.
1603
01:48:24,292 --> 01:48:26,250
New York'taki büyük prömiyerin ardından
1604
01:48:26,875 --> 01:48:31,083
Powell ve Pressburger, idollerinden
biri olan Cecil B DeMille'den
1605
01:48:31,292 --> 01:48:32,458
bir tebrik mektubu aldı.
1606
01:48:32,500 --> 01:48:34,625
MUAZZAM CESARETİNİZ VE SANATINIZ İÇİN
SİZE TEŞEKKÜR EDİYORUM
1607
01:48:36,875 --> 01:48:40,125
Ama film Cannes'da gösterildiğinde
tatsız bir tartışma patlak verdi.
1608
01:48:40,875 --> 01:48:44,375
Alex Korda, yavaş ve
sıkıcı bulduğu üçüncü perdenin
1609
01:48:44,417 --> 01:48:46,292
filmden atılması gerektiğini
düşünüyordu.
1610
01:48:46,667 --> 01:48:48,625
Michael buna şiddetle karşı çıksa da
1611
01:48:49,000 --> 01:48:51,000
Emeric'in Korda'ya
katıldığı hissine kapıldı.
1612
01:48:51,500 --> 01:48:52,625
Ve buna çok alındı.
1613
01:48:53,333 --> 01:48:55,875
Michael bir daha Korda'yla
çalışmayacaktı.
1614
01:48:56,708 --> 01:48:57,792
Daha da fenası,
1615
01:48:58,417 --> 01:49:03,333
Emeric'le arasındaki güvenin
temellerini sarstı bu olay.
1616
01:49:07,292 --> 01:49:09,708
Bunun ardından üç yıllık
bir durgunluk dönemi yaşandı.
1617
01:49:09,750 --> 01:49:12,750
İkili bu süreçte birlikte
tek bir film bile yapmadı.
1618
01:49:14,250 --> 01:49:16,708
Michael'ın bir sürü
iddialı fikri vardı
1619
01:49:16,917 --> 01:49:18,958
ama yaratıcı özgürlük talep ediyordu.
1620
01:49:20,292 --> 01:49:22,625
Ama Korda ve Rank'le
köprüleri yaktığından
1621
01:49:22,667 --> 01:49:24,417
bunu nereden bulacaktı?
1622
01:49:29,417 --> 01:49:33,792
Sıkkın ve huzursuz bir şekilde
dünyayı dolaşarak geçirdi zamanını.
1623
01:49:35,333 --> 01:49:37,417
Ünlü bir isimdi, önemli biriydi
1624
01:49:37,458 --> 01:49:40,917
ama ne yapacağını da
şaşırmış durumdaydı.
1625
01:49:42,083 --> 01:49:44,792
Michael, büyük sanatçılarla
maceracı yapımların hayalini kuruyordu,
1626
01:49:44,833 --> 01:49:46,708
televizyonlar finanse edebilirdi
bunları.
1627
01:49:46,958 --> 01:49:49,208
Fikirlerden biri,
Odisseia'dan
bir hikayeydi.
1628
01:49:49,292 --> 01:49:52,333
Başrolde Orson Welles olacaktı,
opera metnini Dylan Thomas yazacak,
1629
01:49:52,375 --> 01:49:54,292
müziklerini de Stravinsky
yapacaktı.
1630
01:49:56,292 --> 01:49:58,708
İkili arasında her zaman daha
pratik düşünen Emeric'ti.
1631
01:49:58,750 --> 01:50:01,458
Kendi başına bir film çekmek için
Korda'ya döndü.
1632
01:50:01,667 --> 01:50:04,917
Twice Upon a Time
adlı bir çocuk masalıydı bu.
1633
01:50:05,750 --> 01:50:07,208
Ama film başarılı olmadı.
1634
01:50:09,583 --> 01:50:13,417
Sarsılıp hasar alan ortaklıklarını
envaiçeşit projeyle
1635
01:50:13,708 --> 01:50:15,333
yeniden canlandırmaya çalıştılar.
1636
01:50:16,250 --> 01:50:18,083
Ama hiçbir işe ele atamadılar.
1637
01:50:22,083 --> 01:50:24,542
1950'lerin başında İngiliz
filmleri yapmak için yeterli
1638
01:50:24,625 --> 01:50:26,958
para yoktu ve
bağımsızlıklarını kaybetmeden
1639
01:50:27,000 --> 01:50:29,417
herhangi bir anlaşma yapmak çok zordu.
1640
01:50:29,708 --> 01:50:32,292
Yani film yapmak için
sana para versinler istiyorsan
1641
01:50:32,375 --> 01:50:35,542
her yere gidersin, herkesle konuşursun,
elinden geleni yaparsın.
1642
01:50:35,583 --> 01:50:38,625
Ama Michael ve Emeric
bu şekilde çalışmaya alışık değildi.
1643
01:50:39,375 --> 01:50:41,333
Bağımsızlıklarını kaybetmek istemediler
1644
01:50:41,542 --> 01:50:42,917
ve bu yüzden çile çektiler.
1645
01:50:45,125 --> 01:50:48,917
Stres ve gerginlik yüzünden
zıt yönlere gidiyor gibilerdi,
1646
01:50:49,208 --> 01:50:52,583
Michael daha idealist
ve hırçın hale gelirken
1647
01:50:52,625 --> 01:50:56,750
Emeric'in hüsranı giderek
derinleşiyordu.
1648
01:50:58,750 --> 01:51:02,958
Nihayetinde
Oh... Rosalinda!!
filmini
çekecek kaynağı buldular.
1649
01:51:03,458 --> 01:51:05,542
Günümüz Viyana'sında geçen
1650
01:51:05,708 --> 01:51:07,875
bir
Die Fledermaus
yorumu.
1651
01:51:08,500 --> 01:51:12,042
Filmin sloganı, o dönemki
ruh hallerine uyuyordu:
1652
01:51:12,375 --> 01:51:15,250
"Durum umutsuz ama ciddi değil."
1653
01:51:15,708 --> 01:51:16,792
Bence
1654
01:51:17,750 --> 01:51:18,792
affınıza sığınarak
1655
01:51:18,958 --> 01:51:21,750
böyle oldu!
1656
01:51:29,167 --> 01:51:32,958
Film, son derece
farklı tasarımı ve ikiliye özgü
1657
01:51:33,000 --> 01:51:36,250
iddialı fikirlerle umut vaat eden
bir başlangıç yapıyor.
1658
01:51:38,708 --> 01:51:41,458
Ama bu vaadi tam olarak
yerine getiremiyor.
1659
01:51:58,250 --> 01:51:59,667
Rosalinda!
1660
01:52:00,500 --> 01:52:04,042
En iyi müzikal işlerinin aksine
kompoze bir film değil bu,
1661
01:52:04,500 --> 01:52:06,958
daha serbest ve hafif bir iş.
1662
01:52:07,292 --> 01:52:09,625
Bence fikirlerini istedikleri gibi
uygulamalarına
1663
01:52:09,667 --> 01:52:12,542
yetecek kadar paraları
yoktu aslında
1664
01:52:15,417 --> 01:52:19,500
ve filmin vaat ettiği şampanyanın
1665
01:52:19,708 --> 01:52:20,958
gazı kaçmış gibiydi.
1666
01:52:24,417 --> 01:52:26,750
İngiliz kamuoyu, Emeric'in
son derece Avrupai operet sevgisine
1667
01:52:26,792 --> 01:52:29,917
ortak olmayarak, onu cidden
hayalkırıklığına uğratmıştı.
1668
01:52:30,875 --> 01:52:34,833
Ve ikilinin artık gerçekten
bir başarıya ihtiyacı vardı.
1669
01:52:36,917 --> 01:52:40,250
Bir sonraki işleri,
River Plata Muharebesi
adlı
1670
01:52:40,708 --> 01:52:42,167
eski usül bir savaş filmiydi.
1671
01:52:43,958 --> 01:52:46,708
Michael bu filmi çekmekten
büyük zevk aldı çünkü denizdeki gemileri
1672
01:52:46,750 --> 01:52:49,042
gösteren fevkalade kareleri
yakalamak için büyük bir
1673
01:52:49,333 --> 01:52:52,792
savaş gemisi filosunu kumanda
etmesine izin verilmişti.
1674
01:53:03,208 --> 01:53:06,500
Bu görüntülerin ekrana bu kadar
iyi yansımasının sebebi
1675
01:53:06,917 --> 01:53:10,458
VistaVision'ın yeni geniş ekran
formatında çekilmiş olmalarıydı,
1676
01:53:10,583 --> 01:53:12,667
o dönemin IMAX'iydi bu teknoloji.
1677
01:53:13,708 --> 01:53:16,000
Sinemada otururken
insan kendini o gemilerin
1678
01:53:16,000 --> 01:53:17,292
güvertesindeymiş gibi
hissediyordu.
1679
01:53:20,208 --> 01:53:22,625
Ölçek ve netlik inanılmazdı.
1680
01:53:29,667 --> 01:53:33,250
Ve böylece ikili birdenbire
bir gişe başarısına daha imza attı.
1681
01:53:33,583 --> 01:53:37,042
Leicester Meydanı'ndaki Empire Theater,
Royal Film Performance'a gelenleri
1682
01:53:37,125 --> 01:53:39,542
görmek isteyen çok sayıda
Londralıyı
1683
01:53:39,583 --> 01:53:41,583
bir mıknatıs gibi kendine çekti.
1684
01:53:41,917 --> 01:53:44,083
Mesela genç Fransız oyuncu
Brigitte Bardot.
1685
01:53:46,000 --> 01:53:49,917
Ayrıca muhtemelen Marilyn Monroe olarak
tanıdığınız Bayan Arthur Miller.
1686
01:53:51,292 --> 01:53:53,208
Kraliçe, Bayan Monroe ile sohbet ediyor,
1687
01:53:53,292 --> 01:53:55,375
Windsor'da komşu olduklarından
bahsediyor.
1688
01:53:56,000 --> 01:53:58,292
Drama açısından bakılırsa,
ilk kez
1689
01:53:58,875 --> 01:54:00,917
son derece geleneksel
bir film çekmişlerdi.
1690
01:54:01,917 --> 01:54:04,208
Şaşırtıcı veya yeni bir öğe yoktu.
1691
01:54:06,417 --> 01:54:09,958
...intihar bu.
Kendini parçalıyor!
1692
01:54:11,292 --> 01:54:13,250
Tanrıların alacakaranlığı.
1693
01:54:15,917 --> 01:54:17,625
Ama
River Plata'nın
başarısı
1694
01:54:17,875 --> 01:54:20,792
endüstride yeniden itibar kazandıkları
anlamına geliyordu
1695
01:54:21,083 --> 01:54:24,417
ve Rank onlara yedi filmi kapsayan
beş yıllık bir anlaşma önerdi.
1696
01:54:25,542 --> 01:54:28,250
Emeric kabul etmeye can atsa da
Michael vasat oyuncularla
1697
01:54:28,292 --> 01:54:31,750
vasat filmler yapmak zorunda
kalacaklarından korkuyordu.
1698
01:54:32,042 --> 01:54:35,875
Hayallerinden ve özerkliklerinden vazgeçme
fikrini de hazmedemiyordu.
1699
01:54:37,167 --> 01:54:40,250
Sonunda Rank için
tek bir film yapmayı kabul etti,
1700
01:54:40,375 --> 01:54:43,375
bu da
Ill Met by Moonlight'tı.
1701
01:54:54,000 --> 01:54:56,458
Tam The Archers'lık bir konusu vardı.
1702
01:54:56,792 --> 01:54:59,542
Paddy Leigh Fermor'ın
gerçek hikayesine dayanıyordu.
1703
01:54:59,958 --> 01:55:01,333
Tam bir İngiliz kahramanı,
1704
01:55:01,958 --> 01:55:03,333
alaylı bir özel harekat görevlisi.
1705
01:55:04,167 --> 01:55:08,125
II. Dünya Savaşı sırasında Girit'te
Alman bir generali kaçırmayı başarıyor.
1706
01:55:14,792 --> 01:55:15,833
Hadi!
1707
01:55:23,208 --> 01:55:26,292
Filmle ilgili sorun şuydu:
Emeric hikayeyi sakin bir belgesel
1708
01:55:26,333 --> 01:55:28,167
diliyle aktarmak isterken
1709
01:55:28,208 --> 01:55:30,833
Michael büyük ve romantik
bir film hayal ediyordu.
1710
01:55:45,667 --> 01:55:50,250
VistaVision kamerası bir kez daha
muazzam görüntüler sağladı.
1711
01:55:50,500 --> 01:55:54,250
Ama özünde film karmakarışık
ve sönüktü.
1712
01:56:01,833 --> 01:56:05,208
Michael, Emeric'in yorulup
çekingenleştiğini
1713
01:56:05,458 --> 01:56:08,250
ve tüm ışığını ve hırsını
kaybettiğini düşünüyordu.
1714
01:56:08,958 --> 01:56:11,167
Emeric ise Michael'ın delirdiğini
1715
01:56:11,458 --> 01:56:14,583
her konuda mantıksız davranmaya
başladığını düşünüyordu.
1716
01:56:16,250 --> 01:56:20,583
Michael, Rank'in başrole Dirk Bogarde'ı
seçmesinden hiç hoşlanmamıştı.
1717
01:56:21,625 --> 01:56:22,958
Hadi, sinyali ver.
1718
01:56:23,000 --> 01:56:24,208
Şekerci.
1719
01:56:24,542 --> 01:56:25,792
Nasıl vereceğim "şekerci" sinyalini?
1720
01:56:27,583 --> 01:56:29,208
Mors alfabesini bilmiyor musun?
1721
01:56:29,250 --> 01:56:30,958
Ben mi? Ya sen?
1722
01:56:31,292 --> 01:56:32,292
Hayır.
1723
01:56:33,917 --> 01:56:34,917
Peki...
1724
01:56:36,417 --> 01:56:37,667
Mors alfabesini biliyor musun?
1725
01:56:38,167 --> 01:56:39,167
Tabii ki.
1726
01:56:40,875 --> 01:56:42,542
Eğitimli asker değil misiniz siz?
1727
01:56:42,833 --> 01:56:43,833
Çok şükür değiliz.
1728
01:56:44,333 --> 01:56:45,333
Ya binbaşı?
1729
01:56:45,792 --> 01:56:48,625
Hayır, o da amatör.
Rütbeli olsa da amatör yine de.
1730
01:56:49,667 --> 01:56:52,292
Michael'ın filmi Girit'te
çekmesine izin çıkmadı,
1731
01:56:52,500 --> 01:56:54,625
bu yüzden çekimleri Fransa'da
yapmak zorunda kaldı.
1732
01:56:57,250 --> 01:57:00,708
Tüm bu gelişmeler, kimsenin
inanmadığı yılgın
1733
01:57:00,917 --> 01:57:02,792
ve sorunlarla dolu bir yapımla
sonuçlandı.
1734
01:57:04,833 --> 01:57:07,042
Michael 30 yıl sonra
filmi izlediğinde
1735
01:57:07,208 --> 01:57:09,500
ne kadar kötü olduğuna
kendisi bile şaşırdı.
1736
01:57:10,250 --> 01:57:13,750
Oyunculuklar vasattı,
kamera tamamen yanlış kullanılmıştı.
1737
01:57:14,042 --> 01:57:18,667
1957 yılı için bile son derece
demode bir işti.
1738
01:57:18,792 --> 01:57:21,542
"Senaryo tam pişmemişti, aksiyon
yönünden zayıftı" ona göre.
1739
01:57:21,708 --> 01:57:23,167
"Espriler bayattı,
1740
01:57:23,333 --> 01:57:24,667
sürprizlerse
1741
01:57:24,708 --> 01:57:26,125
kimseyi şaşırtmıyordu."
1742
01:57:29,583 --> 01:57:32,458
Kurgu sürecinde
Powell-Pressburger ikilisi
1743
01:57:32,500 --> 01:57:36,167
artık aynı bakış açısına sahip olmadıkları
gerçeğiyle yüzleşerek
1744
01:57:36,375 --> 01:57:38,917
ortaklıklarını bitirme kararı aldı.
1745
01:57:42,667 --> 01:57:45,000
Gerçeklerle kısıtlanmak
hoşuma gitmemişti.
1746
01:57:45,375 --> 01:57:49,583
Evet, o tür bir gerçekçiliğine
karşı çıktığınızı okumuştum,
1747
01:57:49,750 --> 01:57:52,583
biraz daha hayalgücü istediğinizi.
- Evet. Yani...
1748
01:57:52,875 --> 01:57:55,875
Doğal olarak bu yüzden
giderek uzaklaştık birbirimizden.
1749
01:57:56,833 --> 01:57:58,417
Bu fikir yüzünden.
1750
01:57:58,500 --> 01:58:01,125
Şiddetli bir kavga olmadı ama...
1751
01:58:01,167 --> 01:58:02,250
Olmadı.
1752
01:58:02,375 --> 01:58:06,000
O gerçeklikten taviz vermiyor,
siz de hışımla çıkıp gidiyorsunuz gibi...
1753
01:58:06,333 --> 01:58:10,542
Hayır, daha ziyade üzücü
bir müşterek uçurum gibiydi.
1754
01:58:11,500 --> 01:58:13,375
Müşterek uçurum diye
bir şey yok, değil mi?
1755
01:58:13,417 --> 01:58:17,208
Birbirini seven iki insan arasında açılan
üzücü bir uçurum.
1756
01:58:18,292 --> 01:58:20,833
Emeric bir zamanlar ortaklıklarını
böyle tanımlamıştı:
1757
01:58:21,583 --> 01:58:25,250
"Profesyonellerin dünyasında bir çift
amatörmüşüz gibi hissettim hep.
1758
01:58:25,458 --> 01:58:28,458
Amatörler yaptıkları işle
çok daha yakın temas halindedir
1759
01:58:28,583 --> 01:58:30,292
ve hevesleri onlara yakıt sağlar
1760
01:58:30,667 --> 01:58:34,708
ki bu da profesyonellerin yakıtından
çok daha güçlü bir şeydir."
1761
01:58:36,542 --> 01:58:40,625
İnsanlar bize o kadar uzun süre birlikte
çalışmayı nasıl başardığımızı soruyor.
1762
01:58:40,667 --> 01:58:42,208
18 yıl gibi bir süre.
1763
01:58:43,500 --> 01:58:44,625
Cevap
1764
01:58:45,500 --> 01:58:46,542
sevgi.
1765
01:58:47,583 --> 01:58:49,333
Sevgi olmadan
1766
01:58:50,083 --> 01:58:51,125
hiçbir şekilde
1767
01:58:51,625 --> 01:58:52,708
işbirliği kurulamaz.
1768
01:58:55,000 --> 01:58:57,542
Emeric ve Michael'ın dostluğu
baki kaldı
1769
01:58:57,583 --> 01:59:00,833
ve hiçbir zaman birbirleri hakkında
tek bir kötü söz söylemediler.
1770
01:59:01,625 --> 01:59:06,583
Roman yazmaya başladım. Ama
çok az yazdım, sadece iki tane.
1771
01:59:06,750 --> 01:59:07,750
Ve...
1772
01:59:08,208 --> 01:59:10,833
Bence iyi romanlardı.
1773
01:59:16,750 --> 01:59:18,792
Mark, ne güzel bir çocuk.
1774
01:59:19,042 --> 01:59:20,042
Kim o?
1775
01:59:20,833 --> 01:59:21,833
Benim.
1776
01:59:23,500 --> 01:59:24,667
Tabii ya.
1777
01:59:25,000 --> 01:59:26,208
Videoyu kim çekti peki?
1778
01:59:28,250 --> 01:59:29,250
Babam.
1779
01:59:31,250 --> 01:59:34,500
Michael, Emeric olmadan harika
bir film daha çekti.
1780
01:59:34,958 --> 01:59:36,333
Ah, o ne?
1781
01:59:41,583 --> 01:59:43,375
Kadın Katili'ydi
bu film.
1782
01:59:44,208 --> 01:59:48,542
Bence Michael'ın yeni şeyler deneme
konusundaki kararlılığını temsil ediyor.
1783
01:59:51,125 --> 01:59:52,292
Mark, ne yapıyorsun?
1784
01:59:52,417 --> 01:59:54,250
İzlerken bir fotoğrafını
çekmek istedim.
1785
01:59:54,458 --> 01:59:55,458
Hayır, hayır!
1786
01:59:56,583 --> 01:59:58,958
Michael kendini de
hikayeye dahil etti.
1787
01:59:59,000 --> 02:00:02,042
Korkusunu incelemek için
kendi çocuğunun ödünü koparan
1788
02:00:02,083 --> 02:00:04,417
zorba baba rolünü üstlendi.
1789
02:00:08,292 --> 02:00:09,292
Ne yapıyor?
1790
02:00:11,583 --> 02:00:12,792
Bana hediye veriyor.
1791
02:00:14,417 --> 02:00:15,417
Ne peki?
1792
02:00:17,167 --> 02:00:18,292
Tahmin edebilirsin.
1793
02:00:21,917 --> 02:00:23,000
Kamera.
1794
02:00:27,375 --> 02:00:29,125
Çocuk büyüyünce katil oluyor.
1795
02:00:29,292 --> 02:00:31,542
En huzursuz edici şeyse
1796
02:00:31,667 --> 02:00:34,250
tabii ki bu adamın anlayışlı
bir bakışla resmedilmesi.
1797
02:00:34,375 --> 02:00:36,542
Utangaç ve acı çeken bir insan.
1798
02:00:36,625 --> 02:00:37,625
Kapat şunu Mark!
1799
02:00:40,125 --> 02:00:41,500
Mark, kapat şunu!
1800
02:00:41,750 --> 02:00:44,542
Sorunu, kendini bu dünyaya
ait hissetmemesi
1801
02:00:45,375 --> 02:00:49,208
ve kendini sadece başkalarının
mahvından yarattığı görüntülerde
1802
02:00:49,250 --> 02:00:52,042
canlı ve eksiksiz hissediyor.
1803
02:00:53,958 --> 02:00:57,250
Her akşam bu film makinesini açıyorsun.
1804
02:00:59,167 --> 02:01:02,833
İzlemeye can attığın bu filmler ne ki?
1805
02:01:04,750 --> 02:01:06,458
Şu an oynayan film hangisi?
1806
02:01:08,500 --> 02:01:10,583
Beni sinemana götür.
1807
02:01:11,375 --> 02:01:12,375
Olur.
1808
02:01:14,208 --> 02:01:16,708
Tüm filme hakim olan atmosfer,
1809
02:01:16,750 --> 02:01:19,125
bunaltıcı bir keder.
1810
02:01:22,042 --> 02:01:23,917
Bu izlediğim ne Mark?
1811
02:01:28,792 --> 02:01:30,125
Cevap versene.
1812
02:01:40,417 --> 02:01:41,417
Güzel değil.
1813
02:01:42,333 --> 02:01:44,167
Ben de bundan korkuyordum.
1814
02:01:44,875 --> 02:01:45,875
Ne?
1815
02:01:46,208 --> 02:01:47,875
Işıklar çok çabuk sönüyor.
1816
02:01:48,500 --> 02:01:51,125
Çok rahatsız edici ve
tahammülü zor bir film
1817
02:01:51,542 --> 02:01:53,458
ama bir yandan da çok dokunaklı
1818
02:01:53,625 --> 02:01:57,250
çünkü merkezinde
radikal bir şefkat var.
1819
02:01:58,208 --> 02:02:00,208
Aklını kaçırmış bir katile
1820
02:02:00,250 --> 02:02:02,000
üzülmenizi istiyor çünkü.
1821
02:02:02,042 --> 02:02:03,750
Neyi mahvettin sence?
1822
02:02:04,625 --> 02:02:05,708
Bir fırsatı.
1823
02:02:07,417 --> 02:02:09,167
Şimdi başka bir fırsat bulmam lazım.
1824
02:02:14,500 --> 02:02:15,583
İzle onları Helen.
1825
02:02:16,375 --> 02:02:17,750
Veda edişlerini izle,
1826
02:02:18,417 --> 02:02:19,458
birer birer.
1827
02:02:20,167 --> 02:02:21,750
Tek tek sıraladım hepsini.
1828
02:02:30,833 --> 02:02:31,708
Helen!
1829
02:02:31,875 --> 02:02:32,875
Helen!
1830
02:02:33,250 --> 02:02:34,250
Korkuyorum.
1831
02:02:34,875 --> 02:02:36,750
Hayır, hayır Mark!
1832
02:02:40,500 --> 02:02:41,583
Ve memnunum...
1833
02:02:42,583 --> 02:02:43,583
Korkarım.
1834
02:02:46,458 --> 02:02:50,250
"Bu kalibredeki bir yönetmenin
ekranı böylesine sapkın bir saçmalıkla
1835
02:02:50,292 --> 02:02:54,208
kirlettiğini görmek
beni şoke etti."
1836
02:02:54,542 --> 02:02:59,292
"Michael Powell imzalı
Kadın Katili'nin
dünyası tek kelimeyle iğrenç."
1837
02:02:59,625 --> 02:03:03,167
"
Kadın Katili
, İngiliz sinemasının
Bombay Canavarları'ndan
bu yana gördüğü
1838
02:03:03,208 --> 02:03:05,083
en berbat film."
1839
02:03:05,667 --> 02:03:09,042
"
Kadın Katili'nden
kurtulmanın
en tatmin edici yolu
1840
02:03:09,125 --> 02:03:12,625
kürekle alıp en yakın
lağıma atmak olacaktır."
1841
02:03:13,333 --> 02:03:15,583
Ben bu filme inanmıştım
ama onlar inanmadı.
1842
02:03:16,500 --> 02:03:18,500
20 yıl boyunca ortadan kayboldu.
1843
02:03:19,292 --> 02:03:20,667
Ben de onunla birlikte kayboldum.
1844
02:03:21,417 --> 02:03:23,042
Kâr garantili değildim artık.
1845
02:03:23,375 --> 02:03:24,917
Fazla bağımsızdım.
1846
02:03:25,458 --> 02:03:26,958
Bildiğimi okuyordum.
1847
02:03:28,125 --> 02:03:31,667
Michael'ın aleyhine işleyen
bir diğer durumsa
1848
02:03:32,167 --> 02:03:33,583
artık 60'lara gelinmiş olmasıydı.
1849
02:03:34,000 --> 02:03:35,542
Tony Richardson, Karel Reisz,
1850
02:03:35,583 --> 02:03:37,958
Lindsay Anderson,
belgesel geleneğinden
1851
02:03:38,083 --> 02:03:41,500
ve Avrupa Yeni Dalgasının fikirlerinden
ilham alan yepyeni ve enerjik
1852
02:03:41,708 --> 02:03:44,000
klasikler çekiyordu.
1853
02:03:45,333 --> 02:03:47,542
Ben Ron, seninle konuşmak istiyorum.
1854
02:03:47,583 --> 02:03:51,542
Michael bu genç adamların gözünde
çoktan tarih olmuştu.
1855
02:03:52,750 --> 02:03:54,792
- Paramı geri ver!
- Söyle!
1856
02:04:00,500 --> 02:04:01,500
Kestik!
1857
02:04:01,750 --> 02:04:03,792
Kareden çıktım, beni
hiç takip etmiyor musunuz?
1858
02:04:03,875 --> 02:04:06,542
- Seni takip etmiyoruz.
- Tamam o zaman, peki, iyi.
1859
02:04:06,583 --> 02:04:07,667
Özür dilerim...
1860
02:04:07,708 --> 02:04:11,625
Yok, ağzımı açtığım o sahnede
dudağımı biraz fazla yaladığım
1861
02:04:11,750 --> 02:04:15,542
hissine kapıldım. Birdenbire
öyle yaparken buldum kendimi.
1862
02:04:15,583 --> 02:04:17,667
- Evet, tekrar yap onu.
- Bir daha çekmek ister misin?
1863
02:04:17,708 --> 02:04:18,667
Motor!
1864
02:04:18,750 --> 02:04:21,167
Epey bir mücadelenin ardından
Avustralya'da iki tane
1865
02:04:21,208 --> 02:04:22,833
düşük bütçeli film çıkarmayı başardı.
1866
02:04:23,542 --> 02:04:25,708
Bayan Ryan, sizinle konuşmak istiyorum.
1867
02:04:25,875 --> 02:04:26,875
Konuşmak istiyorum...
1868
02:04:26,958 --> 02:04:28,042
Bu da onlardan biri,
1869
02:04:28,083 --> 02:04:31,167
Helen Mirren ve James Mason'ın
oynadığı
Çıplak Model.
1870
02:04:31,375 --> 02:04:34,167
- Paramı geri ver!
- Sen benden çaldın o parayı!
1871
02:04:38,292 --> 02:04:39,333
Kestik!
1872
02:04:39,417 --> 02:04:42,833
İkiniz de yeterince asılmadığınız için
gerçek bir çekişme olmadı.
1873
02:04:43,083 --> 02:04:47,500
Gerçek bir çekişme varsa
hayatın çantaya bağlı demektir.
1874
02:04:47,542 --> 02:04:49,875
Çantayı kaybedersen gidersin,
anladın mı?
1875
02:04:50,292 --> 02:04:51,292
Cora!
1876
02:04:52,042 --> 02:04:53,083
Motor.
1877
02:05:01,292 --> 02:05:02,292
Kestik!
1878
02:05:02,333 --> 02:05:03,708
Çok güzeldi tatlım.
1879
02:05:04,042 --> 02:05:05,208
Harika. İyi misin?
1880
02:05:05,625 --> 02:05:06,875
Çok iyiydi.
1881
02:05:10,667 --> 02:05:11,875
Herkes memnun mu?
1882
02:05:13,042 --> 02:05:16,458
Kendisi tabii ki farkında olmasa da
son uzun metrajlı filmiydi bu.
1883
02:05:17,625 --> 02:05:20,250
Yeni bir film çekecek parayı
bir daha asla denkleştiremeyecekti.
1884
02:05:23,000 --> 02:05:24,000
Ölmüş.
1885
02:05:27,958 --> 02:05:29,042
Büyükannem mi?
1886
02:05:31,208 --> 02:05:33,667
Tabii ki Michael'ın zorluklar çektiği
1887
02:05:33,750 --> 02:05:36,458
ve neredeyse tamamen unutulmaya
başladığı o yıllarda
1888
02:05:36,917 --> 02:05:40,042
Francis Coppola ve benim gibi insanlar
Atlas Okyanusu'nun öteki yakasında
1889
02:05:40,083 --> 02:05:41,875
onun işlerini keşfediyordu.
1890
02:05:43,750 --> 02:05:47,500
En büyük şansımız, Powell-Pressburger
filmlerini kültürel yükler olmadan
1891
02:05:47,625 --> 02:05:49,500
izliyor olmamızdı.
1892
02:05:49,875 --> 02:05:52,917
Yapıldıkları döneme veya nasıl
karşılandıklarına dayanan
1893
02:05:53,125 --> 02:05:54,708
önyargılarımız yoktu.
1894
02:05:54,875 --> 02:05:57,417
Sadece keyifli filmler ve bazen de
muhteşem sanat eserleri
1895
02:05:57,458 --> 02:05:59,000
olarak izledik bunları.
1896
02:05:59,833 --> 02:06:04,333
Her türden İngiliz filmini izledik,
Grierson, Jennings,
1897
02:06:04,833 --> 02:06:08,000
David Lean, Carol Reed,
Hitchcock, Powell ve Pressburger.
1898
02:06:08,167 --> 02:06:11,250
Ve hiçbir üslubun diğerinden
daha iyi olduğunu düşünmedik.
1899
02:06:11,458 --> 02:06:16,042
Bize göre aynı halkın farklı
yönlerini yansıtıyorlardı.
1900
02:06:16,750 --> 02:06:17,750
İngilizlerin.
1901
02:06:18,500 --> 02:06:20,375
Ve hepsine açıktık.
1902
02:06:22,208 --> 02:06:23,708
Michael'ı yakından tanıdığımda
1903
02:06:23,958 --> 02:06:28,500
İngiltere'nin ruhu ve kalbinin
içine işlediğini net bir şekilde gördüm.
1904
02:06:29,417 --> 02:06:32,375
1980'lerde onun ve Emeric'in
İngiltere'de nihayet
1905
02:06:32,583 --> 02:06:35,500
yeniden keşfedilip
değerlendirildiğini görmek
1906
02:06:35,833 --> 02:06:38,125
büyük bir şanstı benim için.
1907
02:06:39,333 --> 02:06:43,125
Bu gece, bu ödülü takdim etmenin
beni ne kadar mutlu ettiğini
1908
02:06:43,417 --> 02:06:47,583
kelimelerle anlatmam imkansız.
1909
02:06:48,000 --> 02:06:53,833
Çok ama çok gecikmiş olduğunu
düşündüğüm bir ödül.
1910
02:06:56,625 --> 02:06:58,167
20 yıl boyunca tamamen unutulmuş
1911
02:06:58,208 --> 02:07:01,333
bu iki sinema devi
nihayet hak ettikleri
1912
02:07:02,042 --> 02:07:05,667
takdir ve saygıyı kazanmıştı.
1913
02:07:07,542 --> 02:07:09,875
Michael 1984 yılında
1914
02:07:09,958 --> 02:07:12,833
uzun yıllardır birlikte çalıştığım,
Kızgın Boğa'dan
beri tüm filmlerimin
1915
02:07:12,875 --> 02:07:15,625
kurgusunu yapmış olan
Thelma Schoonmaker'la evlendi.
1916
02:07:16,167 --> 02:07:19,125
New York'ta yaşıyorlardı
ve Michael hem arkadaşım
1917
02:07:19,375 --> 02:07:21,500
hem de hayatımın daimi
bir parçası oldu.
1918
02:07:22,333 --> 02:07:25,208
25-30 yıldır film yapmamış birisiydi.
1919
02:07:25,250 --> 02:07:27,958
Ama her gün bir film tasarlıyordu.
1920
02:07:30,333 --> 02:07:35,042
Zor zamanlarımda bana
çok destek oldu.
1921
02:07:36,083 --> 02:07:38,500
Komedi Kralı'nı
bitirdiğim dönemde
1922
02:07:38,750 --> 02:07:41,000
dibe vurmuştum neredeyse.
1923
02:07:41,750 --> 02:07:45,083
Ama Michael yaşadığım her şeyi
anlıyordu bir şekilde.
1924
02:07:45,708 --> 02:07:46,792
Hiçbir zaman...
1925
02:07:47,167 --> 02:07:48,333
Müdahaleci olmadı.
1926
02:07:49,208 --> 02:07:51,458
Ama bir şeyler yaratarak geçirdiği
1927
02:07:51,792 --> 02:07:55,750
uzun yıllara dayanan deneyimiyle
benimle yürekten konuşabiliyordu.
1928
02:07:56,125 --> 02:07:58,333
Ve bakış açısı, o zamanlar
1929
02:07:58,708 --> 02:08:01,000
etrafımda olan insanlarınkinden
çok farklıydı.
1930
02:08:02,042 --> 02:08:05,083
Çok güçlü ve tavizsiz
1931
02:08:05,250 --> 02:08:06,542
bir ruhu vardı.
1932
02:08:07,250 --> 02:08:09,583
Unutulduğu dönemlerde bile böyleydi.
1933
02:08:10,458 --> 02:08:14,042
Şüpheye düştüğüm ve çaresiz
hissettiğim dönemlerde
1934
02:08:14,458 --> 02:08:15,500
o ruh beni ayakta tuttu.
1935
02:08:18,250 --> 02:08:19,667
Şimdi dönüp baktığımda
1936
02:08:19,708 --> 02:08:22,292
Michael Powell'la 16 yıllık
bir dostluğum olması
1937
02:08:22,333 --> 02:08:23,750
inanılmaz geliyor.
1938
02:08:23,792 --> 02:08:26,958
Sadece destekçim değil,
aynı zamanda rehberimdi de.
1939
02:08:27,208 --> 02:08:31,750
Beni teşvik etti, kendime güvenmemi
ve cesur filmler yapmamı sağladı.
1940
02:08:31,792 --> 02:08:33,167
Tamamdır millet, sorun değil.
1941
02:08:34,500 --> 02:08:37,208
Bu tamam. Ne?
Tamam, evet.
1942
02:08:37,958 --> 02:08:40,750
Benim için neden bu kadar değerli
olduğunu ve nasıl daima benimle
1943
02:08:41,542 --> 02:08:44,667
yaşayacağını tam olarak anlamam
veya anlatmam mümkün değil.
1944
02:08:48,875 --> 02:08:50,208
Ve aklım her zaman
1945
02:08:50,250 --> 02:08:53,167
Emeric'le yaptığı filmlere gidiyor.
1946
02:08:54,542 --> 02:08:56,000
Artık kapatıyorum June.
1947
02:08:56,042 --> 02:08:57,583
Hoşçakal, hoşçakal June.
1948
02:08:57,667 --> 02:09:00,583
Alo, George için G.
Alo, G-George.
1949
02:09:00,625 --> 02:09:01,667
Alo, G-George.
1950
02:09:01,750 --> 02:09:04,750
David Niven'in
Aşk ve Ölüm'de
telsizden Kim Hunter'a
1951
02:09:05,042 --> 02:09:07,042
veda edişi.
1952
02:09:14,458 --> 02:09:15,583
Çalsın.
1953
02:09:15,792 --> 02:09:20,250
Küçük Arka Oda'da
Kathleen Byron
ile David Farrar'ın inanılmaz derecede
1954
02:09:20,667 --> 02:09:22,125
erotik sahneleri.
1955
02:09:29,083 --> 02:09:33,667
Kahraman Subay'da
kameranın
yükselerek sahneden uzaklaşması.
1956
02:09:42,250 --> 02:09:45,792
İnsan bazı filmleri defalarca izler
ve onları içinde taşır.
1957
02:09:46,958 --> 02:09:49,625
Yaşın ilerledikçe daha da derinleşirler.
1958
02:09:50,583 --> 02:09:52,375
Nasıl olduğunu bilmiyorum ama
oluyor işte.
1959
02:09:54,458 --> 02:09:57,333
Benim için bu külliyat
muhteşem bir varlık,
1960
02:09:57,750 --> 02:09:59,625
daimi bir enerji kaynağı
1961
02:10:00,083 --> 02:10:02,250
ve hayatın ve sanatın
1962
02:10:02,375 --> 02:10:04,833
anlamına dair bir yadigar.
1963
02:10:22,500 --> 02:10:23,625
Geriye dönüp baktığınızda
1964
02:10:23,667 --> 02:10:26,042
İngilizlerin sizi bir şekilde
1965
02:10:26,625 --> 02:10:30,750
hak ettiğiniz gibi takdir etmediklerini
düşünüyor musunuz?
1966
02:10:33,250 --> 02:10:36,042
İngilizler büyük adamları
ne zaman takdir etti ki?
1967
02:10:40,000 --> 02:10:41,000
Kestik.
1968
02:10:41,083 --> 02:10:43,333
Umarım bu kısmı atarsınız.
1969
02:10:45,583 --> 02:10:48,833
MEYDİN İNGİLTERE