1 00:00:12,180 --> 00:00:14,348 Çok güzel bir sonbahar sabahıydı 2 00:00:14,432 --> 00:00:18,978 ve Pentagon'da personel toplantım olduğunu biliyordum. 3 00:00:20,313 --> 00:00:23,441 Pentagon çok büyük bir bina, kocaman. 4 00:00:23,524 --> 00:00:27,361 Dünyadaki en büyük ofis binalarından biri olduğunu biliyoruz. 5 00:00:27,945 --> 00:00:30,573 Beş tarafı, beş çemberi, beş katı var. 6 00:00:30,656 --> 00:00:35,787 Ben o zamanlarda Pentagon'un en dış çemberi olan 7 00:00:35,870 --> 00:00:38,831 E çemberinin ikinci katında çalışıyordum. 8 00:00:38,915 --> 00:00:44,003 Kocama "Geç kaldım. Gitmem gerek çünkü 9.00'da toplantım var" dedim. 9 00:00:44,087 --> 00:00:47,632 Herkesi öpüp "Gelince görüşürüz" dedim. 10 00:00:50,134 --> 00:00:55,348 Personel toplantısında yaklaşık 16 kişiydik 11 00:00:56,015 --> 00:00:57,433 ve bana geldiğinde 12 00:00:57,517 --> 00:01:01,896 o ana dek hiç duymadığım kadar yüksek bir ses duydum. 13 00:01:01,979 --> 00:01:03,231 Sonra her şey karardı. 14 00:01:10,071 --> 00:01:11,114 YEREL SAATLE 9.37 15 00:01:11,197 --> 00:01:15,284 İLK DÜNYA TİCARET MERKEZİ SALDIRISIDAN 51 DAKİKA SONRA 16 00:01:15,368 --> 00:01:17,370 Oda o kadar karanlıktı ki 17 00:01:18,538 --> 00:01:21,082 burnunun dibindeki elini göremiyordun. 18 00:01:21,707 --> 00:01:24,627 Masanın sağ tarafında olduğumu biliyordum. 19 00:01:24,710 --> 00:01:26,087 PENTAGON OFİSLERİ 20 00:01:26,170 --> 00:01:28,881 Kendime geldiğimde masanın sal tarafındaydım. 21 00:01:28,965 --> 00:01:33,344 Patlama mı beni diğer tarafa itti, bilmiyorum 22 00:01:33,427 --> 00:01:36,055 ama orada oturmadığımı biliyorum. 23 00:01:36,139 --> 00:01:38,266 Masanın sağ tarafında oturuyordum. 24 00:01:39,100 --> 00:01:40,101 YEREL SAATLE 9.43 25 00:01:40,184 --> 00:01:42,061 Aman tanrım. 26 00:01:42,145 --> 00:01:45,022 Washington'dan canlı görüntüler izliyoruz 27 00:01:45,106 --> 00:01:47,942 ve Pentagon'dan dumanlar çıkıyor. 28 00:01:49,360 --> 00:01:53,239 O an kafam çalışmaya başladı ve "Buradan çıkmalıyım" dedim. 29 00:01:54,448 --> 00:01:55,867 Gördüğümüz kadarıyla 30 00:01:55,950 --> 00:01:59,412 yangın, çarpmanın gerçekleştiği orta noktada başladı. 31 00:01:59,495 --> 00:02:00,955 Sürünmeye başladım. 32 00:02:01,455 --> 00:02:05,293 Ben kapıdan çıkarken biri pantolonumdan tuttu. 33 00:02:05,376 --> 00:02:08,045 "Sen kimsin?" dedim, "Ben Lois" dedi. 34 00:02:08,129 --> 00:02:11,048 "Hadi Lois. Ben buradayım. Yanımda kal" dedim. 35 00:02:11,132 --> 00:02:14,218 Lois'in arkasında insanlar olduğunu bilmiyordum. 36 00:02:14,719 --> 00:02:17,263 Pentagon'da sürünüyorum, 37 00:02:17,346 --> 00:02:18,639 bölmeler vardı. 38 00:02:18,723 --> 00:02:23,060 Bir bölmenin altına girip "Geri gitmemiz lazım" diyordum. 39 00:02:23,144 --> 00:02:26,272 Sürünürken durup "Daha fazla gidemeyeceğim" diyordu. 40 00:02:26,898 --> 00:02:30,651 "Lois, mecbursun. Seni bu binadan çıkarmalıyım" diyordu. 41 00:02:33,571 --> 00:02:34,405 Üzgünüm. 42 00:02:38,075 --> 00:02:38,951 Üzgünüm. 43 00:02:41,245 --> 00:02:42,788 "Seni bırakamam" dedim. 44 00:02:42,872 --> 00:02:45,833 "Çocuklarına seni burada bıraktığımı söyleyemem." 45 00:02:47,960 --> 00:02:49,712 "Artık gidemeyeceğim" dedi. 46 00:02:49,795 --> 00:02:54,508 Zemin çok sıcak olduğundan külotlu çorabı bacaklarına yapışıyormuş. 47 00:02:55,134 --> 00:02:57,887 "Sırtıma çık, ben seni taşırım" dedim. 48 00:02:58,888 --> 00:03:01,891 O zaman pes etmek istedim. 49 00:03:03,684 --> 00:03:07,230 Ama pes edemezdim çünkü yanımda başkaları vardı. 50 00:03:08,356 --> 00:03:11,525 "Tanrım, lütfen, bizi buradan çıkar" dedim. 51 00:03:11,609 --> 00:03:13,653 Aklımdan geçen tek düşünceyse 52 00:03:13,736 --> 00:03:16,614 "Bu insanları buraya ben getirdim. Öleceğiz" idi. 53 00:03:22,912 --> 00:03:25,498 Bir asker, ben ve albayım vardı. 54 00:03:25,581 --> 00:03:28,042 Pencereye vuruyorduk. 55 00:03:28,918 --> 00:03:30,711 Pencere açıldı 56 00:03:31,837 --> 00:03:36,550 ve aşağıda birilerini gördüm. "Atlayın! Biz tutarız!" dediler. 57 00:03:39,011 --> 00:03:42,932 Oradaki genç askeri albayla birlikte pencereden indirdik 58 00:03:43,015 --> 00:03:45,101 çünkü epey kötü yanmıştı. 59 00:03:45,184 --> 00:03:47,603 İndirdiğimiz ilk kişi oydu. 60 00:03:48,396 --> 00:03:52,316 Daha sonra Lois'i pencereden indirdik. 61 00:03:52,400 --> 00:03:55,111 Arkasında bir kadın daha vardı. 62 00:03:55,194 --> 00:03:56,862 Pencereye vardı ve… 63 00:03:56,946 --> 00:04:00,074 Doğruca gözlerimin içine bakıp "Albay, korkuyorum" dedi. 64 00:04:00,157 --> 00:04:02,576 "Ama seni buradan çıkarmalıyım" dedim. 65 00:04:02,660 --> 00:04:04,912 "Yapamam" dedi. "Yaparsın" dedim. 66 00:04:04,996 --> 00:04:10,293 Parmaklarını denizlikten kendim ayırdım düşmesi için. 67 00:04:12,169 --> 00:04:13,546 Onu yakaladılar, 68 00:04:13,629 --> 00:04:16,299 pencerede albayla ben kaldık. 69 00:04:16,924 --> 00:04:19,635 "Tamam. Gitme vakti" dedi. 70 00:04:20,094 --> 00:04:22,513 Ben de dedim ki "Eğer sessiz olursak 71 00:04:22,596 --> 00:04:26,392 belki başkasının sesini duyar, gidip onu getiririz." 72 00:04:26,475 --> 00:04:28,853 Pencerede oturduk 73 00:04:28,936 --> 00:04:32,481 ve öyle sessizdi ki… Hiçbir şey duyulmuyordu. 74 00:04:38,112 --> 00:04:40,406 İkimiz çığlık atıp bağırmaya başladık, 75 00:04:40,489 --> 00:04:44,160 cama vurduk ama kimse gelmedi. 76 00:04:47,246 --> 00:04:50,166 O zaman bana emir verdi. 77 00:04:50,666 --> 00:04:55,004 "Albay, hemen pencereden aşağı ineceksin" dedi. 78 00:04:55,504 --> 00:05:00,384 Askerlik kariyerimde uymak istemediğim tek emir. 79 00:05:01,052 --> 00:05:03,262 İçeride insanlar olduğunu biliyordum. 80 00:05:05,056 --> 00:05:06,849 Ama gitmem gerektiğini biliyordum. 81 00:05:09,268 --> 00:05:12,980 Pencereden çıktım, 82 00:05:13,064 --> 00:05:14,982 sonunda düştüm 83 00:05:15,483 --> 00:05:19,153 ve sonrasında ne olduğunu bilmiyorum. 84 00:05:20,279 --> 00:05:22,073 Çok fazla duman solumuştum. 85 00:05:22,156 --> 00:05:26,035 Sırtımda, kollarımda, bacaklarımda yanıklar vardı. 86 00:05:26,535 --> 00:05:30,414 Hemşireler ve diğerleri neler olduğunu bana anlattı. 87 00:05:32,291 --> 00:05:35,878 Bir hemşire dedi ki "Kurtulacağını düşünmemiştik." 88 00:05:35,961 --> 00:05:38,547 Bilincimi yitirmişim. 89 00:05:38,631 --> 00:05:42,093 "Seni Pentagon'un hemen dışındaki 90 00:05:42,176 --> 00:05:44,303 triyaj alanına götürdük" dedi. 91 00:05:44,387 --> 00:05:49,725 "Bu kurtulamayacak. Hastaneye götürmeliyiz" demiş. 92 00:05:51,936 --> 00:05:55,022 Oradan geçen bir kamyonete koyulmuşlar. 93 00:05:55,106 --> 00:05:58,442 Bir kamyoneti durdurup beni arkasına koymuşlar. 94 00:05:58,526 --> 00:05:59,652 Sıradan bir kamyonet mi? 95 00:05:59,735 --> 00:06:03,447 Pentagon'un oradan geçen sıradan bir kamyonet. 96 00:06:03,531 --> 00:06:06,117 Durdurup beni kamyonete koymuşlar, 97 00:06:06,200 --> 00:06:08,577 hemşire de benimle gelmiş. 98 00:06:08,661 --> 00:06:12,456 Kalp masajı yapmaya devam etmişler. 99 00:06:13,165 --> 00:06:15,501 Gözlerimi açtığımı hatırlıyorum, 100 00:06:15,584 --> 00:06:17,503 işte o zaman bitmişti. 101 00:06:24,885 --> 00:06:26,971 NETFLIX BELGESEL DİZİSİ 102 00:07:07,219 --> 00:07:11,432 2. KISIM TEHLİKELİ BİR YER 103 00:07:15,227 --> 00:07:17,855 Uçağın büyüklüğüne ilişkin çelişkili raporlar var. 104 00:07:17,938 --> 00:07:23,903 Bir tanık, 14. Cadde Köprüsü'nden geçerken küçük bir uçak gördüğünü söyledi. 105 00:07:23,986 --> 00:07:27,156 YEREL SAATLE 9.28 PENTAGON SALDIRISINDAN DOKUZ DAKİKA ÖNCE 106 00:07:27,656 --> 00:07:28,532 United 93, 107 00:07:28,616 --> 00:07:31,619 saat bir yönünde 19 kilometre doğuda 370 uçuş seviyesinde uçak var. 108 00:07:31,702 --> 00:07:33,746 Temas yok. Bekliyoruz, United 93. 109 00:07:33,829 --> 00:07:35,998 -Hey! -Hey! 110 00:07:36,790 --> 00:07:39,084 Hey! Kimse yok mu? 111 00:07:39,168 --> 00:07:40,586 Cleveland'ı mı aradılar? 112 00:07:44,507 --> 00:07:47,885 United 93'ün de yakıtı doluydu. 113 00:07:47,968 --> 00:07:49,678 San Francisco'ya gidecekti. 114 00:07:49,762 --> 00:07:53,432 Rötar yaptı ve American 11'in Kuzey Kule'ye çarpmasından 115 00:07:53,516 --> 00:07:55,976 yalnızca dakikalar önce kalkış yaptı. 116 00:07:56,810 --> 00:07:59,271 İmdat! Gidin buradan! 117 00:07:59,355 --> 00:08:01,941 Hepimiz burada öleceğiz! 118 00:08:03,817 --> 00:08:05,236 United 93'ü görüyor musun? 119 00:08:05,319 --> 00:08:07,821 United 93, Chardon'ın güneyi. İndi. 120 00:08:07,905 --> 00:08:09,823 -Ne? -İnmiş gibi duruyor. 121 00:08:09,907 --> 00:08:12,409 Sanmıyorum. United 93, 350 uçuş seviyesini doğrula. 122 00:08:12,493 --> 00:08:13,994 United 93, Cleveland. 123 00:08:15,329 --> 00:08:18,040 United 93, Cleveland. Merkezi duyuyorsan cevap ver. 124 00:08:18,123 --> 00:08:19,542 93 SEFER SAYILI UÇAK PITTSBURGH 125 00:08:19,625 --> 00:08:24,046 Pilot hava korsanları sesli iletişimlerini gönderdi aslında. 126 00:08:24,129 --> 00:08:25,714 FBI AJANI, NEW YORK OFİSİ 127 00:08:25,798 --> 00:08:29,969 İletişimi uçağın kabinine gönderdiklerine inandıklarını sanıyoruz. 128 00:08:30,052 --> 00:08:33,222 Ama aslında Hava Trafik Kontrol'e gönderiyorlardı. 129 00:08:34,181 --> 00:08:35,015 YEREL SAATLE 9.32 130 00:08:35,099 --> 00:08:36,725 SESİN TAHMİNÎ SAİHİBİ: HAVA KORSANI 131 00:08:36,809 --> 00:08:39,103 …oturun lütfen ve ayağa kalkmayın. 132 00:08:39,186 --> 00:08:41,897 Uçakta bomba var, o yüzden… 133 00:08:46,777 --> 00:08:51,031 Beyaz Saray'ın boşaltıldığına dair raporlar alıyoruz. 134 00:08:51,115 --> 00:08:55,369 Bu kararın verilmesine neyin sebep olduğunu bilmiyoruz. 135 00:08:55,452 --> 00:09:01,292 New York'taki Dünya Ticaret Merkezi'ndeki iki patlamanın üzerinden bir saat geçmedi. 136 00:09:03,210 --> 00:09:05,004 Büyük bir gelişme oldu. 137 00:09:05,087 --> 00:09:09,008 Federal Havacılık İdaresi ülke çapında tüm hava trafiğini durdurdu. 138 00:09:09,091 --> 00:09:11,635 NASA ANİMASYONU FHİ 11 EYLÜL VERİLERİYLE YARATILMIŞTIR 139 00:09:11,719 --> 00:09:13,137 Bu terörist saldırıları, 140 00:09:13,220 --> 00:09:15,639 ülkeyi hava yolculuğu bakımından felce uğrattı. 141 00:09:15,723 --> 00:09:17,099 Havaalanı boşaltılıyor. 142 00:09:17,182 --> 00:09:18,350 Eve gitmeliler. 143 00:09:19,560 --> 00:09:24,857 Uçak kaçırıp ünlü binalara doğru giden teröristler olabilir. 144 00:09:24,940 --> 00:09:26,775 Kim bilir? Belki başka şehirlerde. 145 00:09:28,068 --> 00:09:30,362 Kongre Binası'nda raporlar alıyoruz, 146 00:09:30,446 --> 00:09:32,948 hazine binası da boşaltılıyor. 147 00:09:33,449 --> 00:09:35,868 Sonradan öğrendik ki 93 sefer sayılı uçak 148 00:09:35,951 --> 00:09:38,454 ya Beyaz Saray'a ya Kongre Binası'na geliyordu. 149 00:09:38,537 --> 00:09:40,956 Çoğu kişi Kongre Binası olduğuna inanıyor. 150 00:09:42,791 --> 00:09:46,420 Kongre Binası polisi "Boşaltın!" diye bağırmaya başladı. 151 00:09:47,004 --> 00:09:48,631 Kongre Binası'ndan çıktık. 152 00:09:48,714 --> 00:09:52,134 Güvenliğe nereye gideceğimi sordum 153 00:09:52,217 --> 00:09:54,261 ve "Koşun" dediler. 154 00:09:55,721 --> 00:10:01,810 Arkama baktım ve Pentagon'dan dumanlar çıkıyordu. 155 00:10:13,322 --> 00:10:14,657 Tatlım, orada mısın? 156 00:10:16,116 --> 00:10:17,785 Jack, aç hadi canım. 157 00:10:17,868 --> 00:10:19,912 SESİN SAHİBİ: YOLCU UNITED 93 158 00:10:19,995 --> 00:10:22,206 Sana seni sevdiğimi söylemek istedim. 159 00:10:22,289 --> 00:10:24,792 Uçakta küçük bir sorun var. 160 00:10:27,252 --> 00:10:31,757 Seni sevdiğimi söylemek istiyorum. Çocuklarıma onları çok sevdiğimi söyle. 161 00:10:31,840 --> 00:10:33,759 Çok üzgünüm bebeğim. 162 00:10:33,842 --> 00:10:36,970 Umarım yüzünü tekrar görebilirim bebeğim. 163 00:10:38,222 --> 00:10:39,598 93 sefer sayılı uçakta 164 00:10:39,682 --> 00:10:44,978 yerde sevdiklerini arayabilen yolcular 165 00:10:45,062 --> 00:10:48,649 diğer uçaklarda olanları öğrendi. 166 00:10:50,859 --> 00:10:56,323 Bu yolculardan oluşan cesur bir grup kokpite saldırma kararı verdi. 167 00:10:58,867 --> 00:11:03,163 O uçak da Somerset County, Pensilvanya'da Shanksville yakınlarında düştü. 168 00:11:05,040 --> 00:11:06,709 40 yolcu da öldü. 169 00:11:07,626 --> 00:11:08,752 YEREL SAATLE 10.15 170 00:11:08,836 --> 00:11:11,088 United 93 hakkında bilginiz var mı? 171 00:11:11,171 --> 00:11:12,381 Evet. Yerde. 172 00:11:12,464 --> 00:11:13,924 -Yerde mi? -Evet. 173 00:11:14,007 --> 00:11:17,428 -Ne zaman indi? Doğrulama… -İnmedi. 174 00:11:17,511 --> 00:11:21,348 -Düştü mü yani? -Evet. Camp David'in kuzeydoğusunda. 175 00:11:21,432 --> 00:11:24,143 -Camp David'in kuzeydoğusunda. -Son rapor bu. 176 00:11:24,226 --> 00:11:25,853 Tam yerini bilmiyorlar. 177 00:11:30,190 --> 00:11:34,445 92 sefer sayılı uçaktakileri her zaman anar ve düşünürüm 178 00:11:34,528 --> 00:11:38,157 çünkü birçok açıdan o uçağı düşürerek benimki de dâhil olmak üzere 179 00:11:38,240 --> 00:11:39,575 çok hayat kurtardılar. 180 00:11:40,534 --> 00:11:43,287 O uçakta Wanda Green vardı. 181 00:11:43,370 --> 00:11:46,665 Benim özel kalemim Sandré Swanson'ın kuzeniydi kendisi. 182 00:11:47,750 --> 00:11:49,543 Bu benim için şahsi bir meseleydi 183 00:11:49,626 --> 00:11:53,630 çünkü Wanda, kontrolü ele alıp o uçağın Kongre Binası'na gitmesine 184 00:11:53,714 --> 00:11:56,550 engel olan kabin memurlarından biriydi. 185 00:11:57,760 --> 00:12:02,139 Çok özel ve trajik bir andı. 186 00:12:03,390 --> 00:12:04,933 Onlar kahramanlar. 187 00:12:05,017 --> 00:12:09,646 Onlar miraslarını ve hayatlarını her gün onurlandırdığım insanlar. 188 00:12:18,489 --> 00:12:23,827 Haberin parçaları bir araya gelmeye devam ediyor. 189 00:12:24,661 --> 00:12:27,498 Şunu söylemeliyim ki 30 yıllık gazetecilik kariyerimde 190 00:12:27,581 --> 00:12:30,709 hiç böyle bir şey görmedim. 191 00:12:30,793 --> 00:12:34,129 Hiç bu boyutta bir haber yapmadım. 192 00:12:35,672 --> 00:12:36,673 Durum şöyle. 193 00:12:36,757 --> 00:12:39,009 Sabah yerel saatle 9.00'dan hemen önce 194 00:12:39,092 --> 00:12:43,180 bir uçak, Dünya Ticaret Merkezi'nin İkiz Kuleleri'nden birine çarptı. 195 00:12:43,263 --> 00:12:44,431 GÜNEY KULE 196 00:12:44,515 --> 00:12:47,935 Birkaç dakika sonra ikinci bir uçak diğer kuleye çarptı. 197 00:12:48,018 --> 00:12:50,854 İki gökdelen de alevler içinde. 198 00:12:53,440 --> 00:12:54,566 -Olamaz. -Hadi. 199 00:12:55,317 --> 00:12:56,819 Yürümeye devam etmeliyiz. 200 00:12:56,902 --> 00:13:00,948 Tamam. İkinci Kule'de 48. katta Merdiven Boşluğu B'deyiz. 201 00:13:01,031 --> 00:13:02,115 SESİN SAHİBİ: İTFAİYECİ 202 00:13:02,199 --> 00:13:04,284 İmdat! 203 00:13:04,368 --> 00:13:06,286 GÜNEY KULE 204 00:13:06,370 --> 00:13:07,538 Kim dedi onu? 205 00:13:09,248 --> 00:13:12,626 Telsizden biri "İmdat! Binadan çıkın!" dedi. 206 00:13:12,709 --> 00:13:13,752 KUZEY KULE 207 00:13:13,836 --> 00:13:17,339 Bir anda Kuzey Kule hızla sarsılmaya başladı. 208 00:13:18,590 --> 00:13:20,133 Bir kükreme sesi geldi. 209 00:13:20,217 --> 00:13:21,718 Olduğumuz yer sallanıyordu. 210 00:13:21,802 --> 00:13:24,263 Gök gürültüsünden 20 kat daha yüksek bir sesti. 211 00:13:25,347 --> 00:13:28,559 Tuhaf, dehşet verici, korkunç bir sesti. 212 00:13:28,642 --> 00:13:31,436 KUZEY KULE 213 00:13:31,937 --> 00:13:34,898 Üstümüzdeki tavan kaplamalarının düştüğünü hatırlıyorum. 214 00:13:34,982 --> 00:13:37,943 Bulunduğumuz yer dumanla dolmaya başladı. 215 00:13:39,862 --> 00:13:43,407 Neler olduğunu bilmiyorduk ama olabildiğince hızlı koştuk. 216 00:13:43,907 --> 00:13:45,951 Her yer duman kaplıydı 217 00:13:46,034 --> 00:13:47,661 ve o kadar kalındı ki 218 00:13:47,744 --> 00:13:50,247 buradan sizi göremezdim. 219 00:13:51,039 --> 00:13:53,125 GÜNEY KULE 220 00:13:53,208 --> 00:13:57,337 Bilmiyorduk ama Güney Kule çöküyormuş. 221 00:13:57,421 --> 00:13:58,589 YEREL SAATLE 9.59 222 00:13:58,672 --> 00:14:02,301 İLK SALDIRIDAN BİR SAAT ON ÜÇ DAKİKA SONRA 223 00:14:05,846 --> 00:14:06,930 Aman tanrım! 224 00:14:13,437 --> 00:14:14,271 Ha siktir! 225 00:14:15,397 --> 00:14:16,398 Kaçalım. 226 00:14:17,608 --> 00:14:18,442 Ha siktir! 227 00:14:28,702 --> 00:14:31,538 Az önce büyük bir patlama yaşandı. 228 00:14:31,622 --> 00:14:35,667 Dalga dalga dumanın yükseldiğini görebiliyoruz. 229 00:14:36,793 --> 00:14:40,130 Size şunu söyleyeyim, ikinci kuleyi göremiyorum. 230 00:14:41,632 --> 00:14:43,675 Umarım kurtulurum. 231 00:14:43,759 --> 00:14:45,135 Üstüme geliyor. 232 00:14:46,470 --> 00:14:48,931 Geliyor. Arabanın arkasına geçiyorum. 233 00:14:54,853 --> 00:14:57,940 Darbe alan ikinci bina olmasına rağmen ilk çöken oydu. 234 00:14:59,942 --> 00:15:01,234 Koşmaya başladım 235 00:15:01,318 --> 00:15:05,906 ve bir anda beyaz bir duman bulutu çekirgeler gibi üstüme geldi. 236 00:15:05,989 --> 00:15:06,990 MÜHENDİS 237 00:15:21,338 --> 00:15:24,049 Hiçbir şey göremiyordum. Yere düştüm. 238 00:15:25,384 --> 00:15:26,802 Orada öylece kaldım. 239 00:15:28,679 --> 00:15:30,973 Hiçbir şey duyamıyor, göremiyordum. 240 00:15:35,227 --> 00:15:37,270 İnsanlar Liberty Street'te koşuyordu. 241 00:15:37,354 --> 00:15:40,857 Liberty Street, Maiden Lane'e bağlanıyor, bizim ofis de orada. 242 00:15:40,941 --> 00:15:43,026 Liberty Street'te koşuyorlardı. 243 00:15:46,029 --> 00:15:48,824 Peşlerinde bir çamur bulutu vardı 244 00:15:49,366 --> 00:15:51,034 ve sanki ağzı vardı. 245 00:15:51,118 --> 00:15:55,205 Bulut etraflarını sardı, sanki onları yutmuştu. 246 00:15:57,708 --> 00:15:58,583 Devam edin! 247 00:16:01,461 --> 00:16:03,714 Siktir! Tamam, henüz değil. 248 00:16:08,051 --> 00:16:10,053 -Anthony! İyi misin? -Evet. 249 00:16:10,554 --> 00:16:13,306 İçeri girebilir miyim lütfen? Aman tanrım. 250 00:16:14,057 --> 00:16:16,059 Aman tanrım! 251 00:16:16,643 --> 00:16:17,477 Dikkat edin. 252 00:16:19,396 --> 00:16:21,440 Üstüne doğru bir bulut geliyor 253 00:16:21,523 --> 00:16:24,109 ve aklından geçen tek şey "Ha siktir." 254 00:16:27,070 --> 00:16:30,866 Geri adım attım, ofisin girişine doğru gittiğimde 255 00:16:30,949 --> 00:16:33,618 bulut binaya çarptı ve tüm bina sallandı. 256 00:16:34,119 --> 00:16:35,537 Camın kırıldığı duyuluyordu. 257 00:16:35,620 --> 00:16:36,580 Ha siktir. 258 00:16:43,795 --> 00:16:47,466 Herkes bağırıyor, tam bir kargaşa var. 259 00:16:50,469 --> 00:16:53,138 Gizli görevdeki ekibimin yerini bilmediğimi fark ettim. 260 00:16:54,639 --> 00:16:57,309 Saldırıdan beri onlardan haber almamıştım. 261 00:16:58,018 --> 00:17:00,854 Pencereden dışarı bakıp şöyle dedim, 262 00:17:00,937 --> 00:17:04,149 "Neredeler, bilmiyorum. Biri ölmüş olmalı." 263 00:17:04,649 --> 00:17:09,404 Annelerine, eşlerine, kızlarına, çocuklarına ne diyecektim? 264 00:17:09,488 --> 00:17:12,574 Bunu yapmalarına ben müsaade etmiştim 265 00:17:12,657 --> 00:17:13,992 ve ölmüşlerdi. 266 00:17:14,076 --> 00:17:17,746 Belki de önceki hafta sonu onlarla mangal yapmıştık. 267 00:17:21,750 --> 00:17:22,793 Orada yatarken 268 00:17:22,876 --> 00:17:26,546 buluttan bir ışık demeti göründü. 269 00:17:27,047 --> 00:17:31,510 "Belki de öldüm ve Tanrı beni almaya geldi" dedim. 270 00:17:34,471 --> 00:17:37,307 Bir anda Kızıldeniz gibi yarılıverdi. 271 00:17:37,390 --> 00:17:42,771 İşte o zaman insanların "İmdat!" diye bağırdıklarını duydum. 272 00:17:43,605 --> 00:17:47,442 Mike! Mike, buradayım! 273 00:17:55,325 --> 00:17:56,993 Sonunda yüzümü temizledim. 274 00:17:57,494 --> 00:17:58,537 Sersemlemiştim. 275 00:18:09,214 --> 00:18:13,426 Şokta gibi duran iki kişiyi tutup yanımızda götürdük, 276 00:18:13,510 --> 00:18:17,889 baştan ayağa isle kaplıydılar. 277 00:18:20,600 --> 00:18:22,811 Nihayet Borders kitabevine vardım. 278 00:18:22,894 --> 00:18:27,566 Mağazaya girmek için baltayı kullandım ve Church Street'e çıktım. 279 00:18:34,990 --> 00:18:36,783 Gökyüzünü görebildiğimde 280 00:18:36,867 --> 00:18:38,618 arkama döndüm 281 00:18:39,619 --> 00:18:42,873 ve Güney Kule'yi görmedim. 282 00:18:43,999 --> 00:18:45,750 Ve ilk kez 283 00:18:45,834 --> 00:18:48,795 10-15 dakika öncesinde 284 00:18:48,879 --> 00:18:52,299 neler olduğun anlamaya başladım. 285 00:18:54,301 --> 00:18:57,554 İnsanların öldüğünü biliyordum. 286 00:18:58,263 --> 00:19:02,225 Benim sorumluluğumdaki dokuz kişinin ölmemiş olması için 287 00:19:03,393 --> 00:19:05,061 dua ettim. 288 00:19:07,105 --> 00:19:09,524 Benim kulem, Kuzey Kule hâlâ ayaktaydı. 289 00:19:10,150 --> 00:19:13,153 Ortasında büyük bir delik vardı 290 00:19:13,653 --> 00:19:16,156 ve içinden alev ve duman çıkıyordu. 291 00:19:19,993 --> 00:19:22,746 Binadan çıkma çağrısını duydum. 292 00:19:22,829 --> 00:19:26,625 Yani kulenin içinin tehlikeli bir yer olduğunu biliyordum. 293 00:19:27,751 --> 00:19:31,213 Tehlike ne, bilmiyordum ama dışarı çıkmamız gerektiğini 294 00:19:31,296 --> 00:19:34,216 ve artık kimsenin telsize cevap vermediğini biliyordum. 295 00:19:35,133 --> 00:19:38,595 19. katta bir itfaiyeci bizi durdurdu. 296 00:19:39,387 --> 00:19:40,805 Koridordan çıkıp dedi ki 297 00:19:40,889 --> 00:19:46,186 "Koridorun sonunda birkaç sivil var Gitmiyorlar. Gitmeleri için ikna ederim." 298 00:19:46,269 --> 00:19:48,021 Tommy, iyi dinle. 299 00:19:48,104 --> 00:19:51,191 40. kattaki yaralıları sana gönderiyorum. 300 00:19:51,274 --> 00:19:53,777 Onları asansörlere ulaştırman lazım. 301 00:19:53,860 --> 00:19:56,529 Yaklaşık 10-15 kişi senin yanına geliyor. 302 00:19:56,613 --> 00:19:57,822 Peki. Tamam. 303 00:19:58,782 --> 00:20:00,784 On sivil aşağı geliyor. 304 00:20:02,244 --> 00:20:07,874 Bazıları çok özverili şeyler yapıp 305 00:20:07,958 --> 00:20:12,045 "Ben burada kalıp herkesi çıkarmaya çalışacağım" diyordu. 306 00:20:16,049 --> 00:20:18,927 Ben yemin ettim ve o yemine inanıyorum. 307 00:20:19,010 --> 00:20:24,182 Yeminim, kendi hayatıma mal olacaksa bile insanlara yardım etmek. 308 00:20:25,809 --> 00:20:27,686 Hepimiz için yeni bir şeydi. 309 00:20:28,311 --> 00:20:29,688 Ne yapacağımızı bilmiyorduk. 310 00:20:31,064 --> 00:20:32,607 Koridora girdik. 311 00:20:32,691 --> 00:20:35,026 Hiçbir ışık yanmıyordu 312 00:20:35,110 --> 00:20:38,905 ama acil durum aydınlatması çalışıyordu, yani biraz görebiliyorduk. 313 00:20:39,531 --> 00:20:41,783 Yerde iri bir adam gördük. 314 00:20:42,284 --> 00:20:45,370 Memurlara ayaklarından tutmalarını söyledim, 315 00:20:45,453 --> 00:20:47,706 biz de kollarından tutup sürükleyecektik. 316 00:20:47,789 --> 00:20:48,707 Öyle de yaptık. 317 00:20:48,790 --> 00:20:50,709 Üç kat aşağı sürükleyip 318 00:20:50,792 --> 00:20:52,168 lobiye getirdik. 319 00:20:53,128 --> 00:20:55,463 Oraya vardığımızda birkaçı bekleyin, dedi. 320 00:20:55,547 --> 00:20:56,923 Aşağı atlayanlar vardı. 321 00:21:09,978 --> 00:21:12,439 Aşağı… Biri aşağı düşüyor. 322 00:21:13,148 --> 00:21:15,275 -Aman tanrım! -Aman tanrım! 323 00:21:26,328 --> 00:21:30,206 Yukarıda mahsur kalan, kurtulmaları imkânsız olduğundan 324 00:21:32,000 --> 00:21:36,421 aşağı atlamak ya da yanmaktan başka seçeneği olmayan insanlar. 325 00:21:42,260 --> 00:21:45,972 Bu, canımı sıkıyor. Hiç unutmuyorum… Anlatamam. 326 00:21:52,228 --> 00:21:55,106 Avluya vardığımızda hiçbir şey göremiyorduk. 327 00:21:55,190 --> 00:21:58,443 Belki 10-15 adım öteyi görebiliyordun ancak. 328 00:21:59,611 --> 00:22:02,864 Tipide yürümek gibiydi. 329 00:22:04,991 --> 00:22:08,244 Sonra yüksek bir ses daha duyduk. 330 00:22:14,834 --> 00:22:16,169 O kadar yüksekti ki 331 00:22:16,252 --> 00:22:20,256 bir uçak daha geliyor sandım. 332 00:22:21,591 --> 00:22:24,511 İki adım koştum, sonra her yer karardı 333 00:22:25,303 --> 00:22:28,973 ve kalın kara duman etrafımı sardı. 334 00:22:29,724 --> 00:22:35,146 YEREL SAATLE 10.28 335 00:22:42,028 --> 00:22:42,946 Yüce tanrım. 336 00:22:48,535 --> 00:22:49,911 Kelimelerle anlatılmaz. 337 00:22:53,373 --> 00:22:57,043 İki adım daha koşup cenin pozisyon aldım. 338 00:22:57,127 --> 00:22:58,711 O anda 339 00:22:58,795 --> 00:23:01,297 dumanın ardında ateş topu olur sandım 340 00:23:01,798 --> 00:23:04,384 ve hayatımın sona ermesini bekledim. 341 00:23:04,467 --> 00:23:06,302 Her şey bitecek sandım. 342 00:23:07,345 --> 00:23:10,849 Aklımdan hızlıca birkaç düşünce geçti, aileme veda ettim. 343 00:23:11,766 --> 00:23:16,229 Sanırım karıma "Elveda" dedim, 344 00:23:17,730 --> 00:23:20,650 sonra dua ettim. Duamda da 345 00:23:20,733 --> 00:23:22,527 çabuk ve acısız olsun dedim. 346 00:23:24,863 --> 00:23:27,782 Manhattan'ın ucunda bir felaket. 347 00:23:37,292 --> 00:23:41,171 Sonra "Telefon bul. Telefon bulmalıyım" dedim. 348 00:23:41,254 --> 00:23:42,922 Sonunda Canal Street'te 349 00:23:43,006 --> 00:23:47,135 terk edilmiş bir metro istasyonunda çalışan bir telefon buldum 350 00:23:47,218 --> 00:23:48,761 ve karıma ulaştım. 351 00:23:49,262 --> 00:23:52,849 DÜNYA TİCARET MERKEZİ - 1982 352 00:23:52,932 --> 00:23:54,476 Kendimi kaybettim. 353 00:23:57,270 --> 00:23:59,814 Telefonun diğer ucunda da öyle oldu sanırım. 354 00:24:00,690 --> 00:24:04,694 Muhtemelen uzunca bir süre birbirimize bir şey demedik. 355 00:24:04,777 --> 00:24:07,614 Tekrar bağlandığımızı bildiğimizden. 356 00:24:07,697 --> 00:24:09,574 Çok önemliydi. 357 00:24:29,969 --> 00:24:32,722 Yere kül düşüyordu. 358 00:24:32,805 --> 00:24:36,935 Neredeyse kara benziyordu çünkü yere aynı yumuşaklıkta düşüyordu. 359 00:24:37,018 --> 00:24:40,563 Şaşkınlık içinde ortalıkta dolaşan insanlar vardı. 360 00:24:44,817 --> 00:24:47,237 Onları bir şeye benzetecek olsam 361 00:24:47,320 --> 00:24:49,697 şu The Walkind Dead dizisi derdim 362 00:24:50,573 --> 00:24:54,077 çünkü insanlara kim olduklarını, nereye gittiklerini sorunca 363 00:24:54,160 --> 00:24:55,870 çoğu söyleyemezdi. 364 00:25:02,126 --> 00:25:04,671 Nefes almakta güçlük çekiyordum. 365 00:25:05,463 --> 00:25:08,633 Tüm o enkaz, boğazımda takılıp kalmıştı. 366 00:25:09,759 --> 00:25:13,096 Biri boğazıma çorap sokmuş gibiydi. 367 00:25:15,098 --> 00:25:18,851 Sonunda Güvenlik Birimi'nden bir şefe rastladık, 368 00:25:18,935 --> 00:25:21,771 artık yapabileceğimiz bir şey olmadığını söyledi. 369 00:25:21,854 --> 00:25:23,648 "İki kule çöktü" dedi. 370 00:25:23,731 --> 00:25:26,442 "Siz kurtuldunuz." 371 00:25:30,446 --> 00:25:33,199 Dünya Ticaret Merkezi altı numaradaki gümrük binasında 372 00:25:33,283 --> 00:25:35,994 bir çıkıntı var, ben oradaydım. 373 00:25:36,077 --> 00:25:40,456 Binanın ortası çöktü ama iki ucu sağlam kaldı 374 00:25:40,540 --> 00:25:42,709 ve ben uçlardan birinin altındaydım. 375 00:25:43,751 --> 00:25:47,380 Hemen arkamızda olan iki polis öldü. 376 00:25:58,224 --> 00:26:02,145 Bu felaketin boyutunu kavrayabilmek imkânsız. 377 00:26:07,483 --> 00:26:12,363 Çokça insanın oturup haberleri izlediği bir bar vardı. 378 00:26:12,447 --> 00:26:14,282 Oraya girdik. 379 00:26:14,365 --> 00:26:17,327 Sonra Başkan George Bush'u konuşurken gördük. 380 00:26:17,410 --> 00:26:19,746 Olanların görüntülerini o zaman gösterdiler. 381 00:26:19,829 --> 00:26:22,206 Uçakların Ticaret Merkezi'ne çarptığını. 382 00:26:24,667 --> 00:26:27,462 Uçak çarptığını gerçekten o zaman mı öğrendiniz? 383 00:26:27,545 --> 00:26:28,546 Evet. 384 00:26:29,255 --> 00:26:31,215 Bilmiyordum. Görmemiştim. 385 00:26:32,175 --> 00:26:33,593 Ne olduğunu bilmiyordum. 386 00:26:35,678 --> 00:26:36,721 12.36 387 00:26:37,639 --> 00:26:39,891 8.55 388 00:26:40,391 --> 00:26:42,477 SARASOTA, FLORIDA 389 00:26:44,562 --> 00:26:48,691 Emma E. Booker İlkokulu'na gitmiştik. 390 00:26:48,775 --> 00:26:51,611 Başkan orada ikinci sınıflarla görüşüp 391 00:26:51,694 --> 00:26:55,448 kitap okuyacak, sonra her çocuğun eğitim görmesi gerektiğini hakkında 392 00:26:55,531 --> 00:26:56,616 konuşma yapacaktı. 393 00:26:57,241 --> 00:26:59,285 Başkan ve müdürün gireceği sınıfın 394 00:26:59,369 --> 00:27:02,872 kapısının önünde duruyordum. 395 00:27:02,955 --> 00:27:05,583 Yanımda başkan ve müdür vardı. 396 00:27:05,667 --> 00:27:08,628 Donanma Kaptanı, Beyaz Saray Durum Odası Müdürü 397 00:27:08,711 --> 00:27:11,506 ve gezinin Millî Güvenlik Danışmanı olan 398 00:27:11,589 --> 00:27:14,717 Deb Loewer başkanın yanına gelip 399 00:27:14,801 --> 00:27:17,512 "Efendim, çift motorlu küçük bir pervaneli uçak 400 00:27:17,595 --> 00:27:21,683 New York'taki Dünya Ticaret Merkezi kulelerinden birine çarpmış" dedi 401 00:27:21,766 --> 00:27:25,228 Başkan da, müdür de ben de aynı tepkiyi verdik. 402 00:27:25,311 --> 00:27:26,729 "Ne kötü bir kaza. 403 00:27:26,813 --> 00:27:29,273 Pilot kalp krizi falan geçirdi herhâlde." 404 00:27:29,357 --> 00:27:30,191 Günaydın. 405 00:27:31,818 --> 00:27:35,988 Ondan sonra okul müdürü sınıfın kapısı açtı 406 00:27:36,072 --> 00:27:39,075 ve başkanla beraber sınıfa girdiler. 407 00:27:39,826 --> 00:27:41,744 Bir nanosaniye falan sürdü bu 408 00:27:41,828 --> 00:27:44,497 çünkü Kaptan Loewer yine yanıma gelip dedi ki, 409 00:27:44,580 --> 00:27:45,415 "Aman tanrım. 410 00:27:45,498 --> 00:27:49,335 Başka bir uçak, Dünya Ticaret Merkezi'nin diğer kulesine çarptı." 411 00:27:49,419 --> 00:27:51,421 …kelimenin tamamı, hazırlanın. 412 00:27:51,504 --> 00:27:53,005 -Koşmak! -Evet. "Koşmak." 413 00:27:53,089 --> 00:27:55,591 Ne diyeceğimi düşündüm. 414 00:27:55,675 --> 00:27:59,178 Sonra sınıfın kapısını açıp sınıfa girdim. 415 00:28:00,722 --> 00:28:04,142 Öğrenciler kitaplarını almak için sıraların altına uzanırken 416 00:28:04,225 --> 00:28:08,312 ilerleyip başkanın yanına gittim. 417 00:28:08,980 --> 00:28:10,273 Geldiğimi görmedi. 418 00:28:10,356 --> 00:28:12,984 Eğilip kulağına şunları fısıldadım: 419 00:28:13,067 --> 00:28:17,655 "İkinci bir uçak, ikinci kuleye çarptı. 420 00:28:17,739 --> 00:28:20,324 Amerika saldırı altında." 421 00:28:36,591 --> 00:28:38,509 SARASOTA-BRADENTON ULUSLARARASI HAVALİMANI 422 00:28:38,593 --> 00:28:42,472 Sarasota uçak pistine geldik, kapılar açıldı ve limuzinden indik. 423 00:28:42,555 --> 00:28:46,726 Çok büyük bir protokol ihlali dikkatimi çekti. 424 00:28:46,809 --> 00:28:50,271 Air Force One'ın motorları çalışıyordu. 425 00:28:50,938 --> 00:28:52,815 Normalde protokol şudur. 426 00:28:52,899 --> 00:28:56,110 Başkan sağ salim uçağa binmeden motorlar çalıştırılmaz. 427 00:28:56,611 --> 00:29:01,657 Bu uçaksa, kapı kapanıp başkan yerini almadan 428 00:29:01,741 --> 00:29:03,701 pistte ilerlemeye başladı. 429 00:29:03,785 --> 00:29:08,164 YEREL SAATLE 9.56 430 00:29:11,125 --> 00:29:16,798 Bu ya ABD Hava Kuvvetleri ya da Donanma savaş uçağı. 431 00:29:16,881 --> 00:29:21,511 Uçuşa yasak bölgede devriye geziyor. 432 00:29:21,594 --> 00:29:24,180 Her uçağa inmesi söylendi. 433 00:29:25,765 --> 00:29:28,851 Başkan Yardımcısı Cheney, başkanı arayıp 434 00:29:28,935 --> 00:29:32,355 ticari uçaklar olması gerekene uymadıkları takdirde 435 00:29:32,438 --> 00:29:37,985 savaş pilotlarımızın onları vurmasına izin verip vermeyeceğini sordu. 436 00:29:38,486 --> 00:29:41,656 AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ BAŞKAN YARDIMCISI 437 00:29:41,739 --> 00:29:42,573 10.31 438 00:29:42,657 --> 00:29:43,991 Başkan Yardımcısı onay verdi. 439 00:29:44,075 --> 00:29:46,786 Başkan yardımcısı, komuta merkezi uyarınca 440 00:29:46,869 --> 00:29:50,456 cevap vermedikleri takdirde ateş edilmesini onayladı. 441 00:29:52,625 --> 00:29:57,672 93 sefer sayılı uçağın Shanksville, Pensilvanya'da düştüğünü 442 00:29:57,755 --> 00:30:01,008 başkanın onayından hemen sonra öğrendik. 443 00:30:01,092 --> 00:30:04,595 Bazılarımız "Biz mi düşürdük?" diye düşündü. 444 00:30:04,679 --> 00:30:06,013 Tabii ki düşürmemiştik. 445 00:30:07,014 --> 00:30:11,185 Savaşın getirdiği belirsizlik had safhadaydı. 446 00:30:11,269 --> 00:30:13,229 Seslerden anlaşılıyordu. 447 00:30:13,813 --> 00:30:19,151 Başkan Air Force One'da bana çok kızgındı çünkü Washington'a gitmek istiyordu. 448 00:30:19,235 --> 00:30:20,570 "Sayın Başkan, 449 00:30:20,653 --> 00:30:22,697 bu kararı şu an vermeyin" dedim. 450 00:30:22,780 --> 00:30:25,783 Pilotla, Gizli Servis ajanlarıyla konuşurdum. 451 00:30:25,867 --> 00:30:27,994 Washington'a gitmeye hazır değildiler. 452 00:30:28,911 --> 00:30:31,581 Yanımızda iki askerî yaver olduğu için şanslıydık. 453 00:30:31,664 --> 00:30:32,874 "Seçenek istiyorum. 454 00:30:32,957 --> 00:30:37,962 Başkanı, karar alabileceğimiz güvenli bir yere götürmek istiyorum" dedim. 455 00:30:38,045 --> 00:30:41,090 Barksdale Hava Kuvvetleri Üssü'ne indik. 456 00:30:41,591 --> 00:30:45,595 Savaş uçaklarının bize yakınlığı bizi şaşırtmıştı. 457 00:30:45,678 --> 00:30:47,263 Karaya kadar eşlik ettiler, 458 00:30:47,346 --> 00:30:50,850 uçaklardaki pilotların yüzlerini görebiliyorduk. 459 00:30:52,018 --> 00:30:54,812 Amerikan halkının bana katılmasını istiyorum. 460 00:30:56,022 --> 00:30:57,315 Hep birlikte… 461 00:30:57,398 --> 00:30:58,274 YEREL SAATLE 12.36 462 00:30:58,357 --> 00:31:01,903 …yurttaşlarımızı kurtarmak için 463 00:31:01,986 --> 00:31:04,280 çabalayan insanlara teşekkür edelim 464 00:31:05,239 --> 00:31:09,869 ve kurbanlar ve aileleri için dua edelim. 465 00:31:09,952 --> 00:31:11,287 YEREL SAATLE 14.50 466 00:31:11,370 --> 00:31:15,291 Oradan Nebraska'daki Offutt Hava Kuvvetleri Üssü'ne gittik. 467 00:31:16,459 --> 00:31:18,210 Nebraska'ya vardığımızda 468 00:31:18,294 --> 00:31:21,964 yer altındaki derin bir tünele girip Stratejik Hava Komutanlığı'na gittik. 469 00:31:22,048 --> 00:31:24,675 Oda televizyonlarla doluydu. 470 00:31:24,759 --> 00:31:27,803 Amirallar, generaller birbiriyle konuşuyordu. 471 00:31:27,887 --> 00:31:31,265 FHİ ve ordunun iletişimi duyuluyordu. 472 00:31:31,349 --> 00:31:33,559 Başkan o grubu rahatsız etmiş oldu 473 00:31:33,643 --> 00:31:36,938 çünkü subaylar otursunlar mı, kalksınlar mı, bilemediler. 474 00:31:38,940 --> 00:31:42,693 Başka bir odaya gidip Washington'la video konferans yaptık. 475 00:31:42,777 --> 00:31:46,989 George Tenet, Don Rumsfeld ve Dick Cheney'yi dinledik. 476 00:31:47,823 --> 00:31:51,285 Washington'daki Andrews Hava Kuvvetleri Üssü'ne ilişkin 477 00:31:51,369 --> 00:31:53,829 durumu daha iyi kavrama şansımız oldu. 478 00:31:54,413 --> 00:31:55,831 YEREL SAATLE 16.33 479 00:31:55,915 --> 00:32:00,795 Sonra Air Force One'a binip Washington'a döndük. 480 00:32:01,796 --> 00:32:05,967 Air Force One'da Andrews Hava Kuvvetleri Üssüne yaklaşırken 481 00:32:06,050 --> 00:32:09,095 koltuğa dayanmış, pencereden dışarı bakarken 482 00:32:09,178 --> 00:32:12,473 Pentagon'dan yükselen dumanlar görünüyordu. 483 00:32:13,474 --> 00:32:15,226 Başkan yanı başımdaydı. 484 00:32:15,309 --> 00:32:17,937 "21. yüzyılda savaş böyle oluyor" dedi. 485 00:32:18,604 --> 00:32:22,733 YEREL SAATLE 18.54 486 00:32:24,652 --> 00:32:27,405 Başkomutan o akşam döndüğünde 487 00:32:27,488 --> 00:32:29,657 makamımda olma gereği hissettim. 488 00:32:30,241 --> 00:32:32,868 BEYAZ SARAY İLETİŞİM DİREKTÖRÜ 489 00:32:34,829 --> 00:32:36,580 Bush helikopterden indi, 490 00:32:37,081 --> 00:32:40,334 Karen ile yanımıza geldi. Onu selamladık ama tek kelime etmedi. 491 00:32:40,418 --> 00:32:44,130 Kafasını salladı, yanımızdan geçip Oval Ofis'e girdi. 492 00:32:44,213 --> 00:32:48,134 Oval Ofis, ulusa sesleniş için hazırlanıyordu. 493 00:32:49,301 --> 00:32:53,347 Terör saldırıları, en büyük binalarımızın temellerini sarsabilir 494 00:32:53,848 --> 00:32:56,225 ancak Amerika'nın temellerine dokunamaz. 495 00:32:56,308 --> 00:32:57,268 YEREL SAATLE 20.30 496 00:32:57,351 --> 00:32:59,186 Bu eylemler çeliği parçalayabilir 497 00:32:59,687 --> 00:33:02,648 ama Amerikan azmine hiçbir zarar veremez. 498 00:33:04,734 --> 00:33:07,153 Karşılık vereceğimiz konusunda çok netti. 499 00:33:07,236 --> 00:33:08,821 Bunu sineye çekemezdik. 500 00:33:08,904 --> 00:33:12,283 Başkanın aklında, askerî harekât gerektiğine dair 501 00:33:12,366 --> 00:33:13,868 hiçbir şüphe yoktu. 502 00:33:16,203 --> 00:33:18,497 Beyaz Saray Hukuk Danışmanı Alberto Gonzales 503 00:33:18,581 --> 00:33:21,584 savaşa girerken dikkate alınması gereken 504 00:33:21,667 --> 00:33:24,920 tüm sorunları araştırmaya başlamıştı bile. 505 00:33:25,796 --> 00:33:29,425 Terör saldırısı olduğunu ve El-Kaide'nin yaptığını biliyorduk. 506 00:33:33,888 --> 00:33:37,558 USAME BİN LADİN 507 00:33:37,641 --> 00:33:39,643 Beyaz Saray hukuk danışmanı olarak 508 00:33:39,727 --> 00:33:42,396 tüm Ulusal Güvenlik Konseyi toplantılarına katılırdım. 509 00:33:42,480 --> 00:33:46,525 El-Kaide'nin görkemli bir şey yapmak istediği söylenirdi. 510 00:33:46,609 --> 00:33:48,652 BAŞKANA GÜNLÜK ÖZET AĞUSTOS 2001 511 00:33:50,780 --> 00:33:53,949 Bunun bir savaş olduğunu hemen anladık. 512 00:33:55,493 --> 00:33:57,661 Bu mesele hukuki yaptırımla çözülmeyecekti. 513 00:33:57,745 --> 00:33:58,579 FBI DİREKTÖRÜ 514 00:33:58,662 --> 00:34:02,958 Buna karşılık vermek, bunu araştırmak için polisi, FBI'ı kullanmayacaktık. 515 00:34:03,042 --> 00:34:03,876 CIA DİREKTÖRÜ 516 00:34:03,959 --> 00:34:06,837 Orduyu, FBI'ı ve kolluk güçlerini kullanacaktık. 517 00:34:06,921 --> 00:34:08,380 YEREL SAATLE 21.00 518 00:34:08,923 --> 00:34:10,883 Tüm gücümüzü kullanacaktık. 519 00:34:10,966 --> 00:34:13,135 Ekonomik gücümüzü, 520 00:34:13,219 --> 00:34:15,763 dünyadaki dış ilişkilerimizi kullanacaktık. 521 00:34:15,846 --> 00:34:17,681 Bu şekilde yanıt verecektik. 522 00:34:21,811 --> 00:34:24,814 Tanrı Amerika'yı korusun 523 00:34:24,897 --> 00:34:26,023 11 EYLÜL AKŞAMI 524 00:34:26,107 --> 00:34:29,610 Benim güzel yuvam 525 00:34:29,693 --> 00:34:32,238 Hepimiz Kongre Binası'nın merdivenlerine gittik, 526 00:34:32,321 --> 00:34:35,407 hep beraber durup millî marşı söyledik. 527 00:34:35,491 --> 00:34:40,329 İnsanlar birliği hissetti ve orada olmak istedi. 528 00:34:43,082 --> 00:34:48,671 Ülke korku, matem, keder ve öfke içindeydi. 529 00:34:49,463 --> 00:34:55,803 Birçok karmaşık duygunun aynı anda hissedildiği bir andı. 530 00:34:55,886 --> 00:34:58,806 Çok inişli çıkışlıydı. 531 00:34:59,473 --> 00:35:02,935 Sevdiklerini kaybeden aileler ve toplulukların 532 00:35:03,018 --> 00:35:05,646 yası ve kederi büyüktü tabii. 533 00:35:06,147 --> 00:35:10,901 Korku, ileride ne olacağını bilmemek de çok baskındı. 534 00:35:11,527 --> 00:35:16,282 Kongre Binası'ndakiler olarak neler olduğunu ve olacağını bilmiyorduk. 535 00:35:16,365 --> 00:35:18,659 Yani herkes o korkuyu yaşıyordu. 536 00:35:19,994 --> 00:35:23,664 Bir de öfke vardı. Ne, kim, bilmiyorduk ama öfkeliydik. 537 00:35:23,747 --> 00:35:27,751 Ben de dâhil herkes bunu yapana öfkeliydi. 538 00:35:27,835 --> 00:35:31,005 Adalete teslim edilmeyi hak ediyorlardı. 539 00:35:32,298 --> 00:35:36,719 Yas tutuyorduk, kederliydik, öfkeliydik, acı çekiyorduk. 540 00:35:40,389 --> 00:35:47,062 SALDIRILARDAN ÜÇ GÜN SONRA 541 00:35:49,148 --> 00:35:53,152 Bugün Amerika dizleri üstünde, 542 00:35:53,944 --> 00:35:57,364 burada hayatını kaybeden insanlar için dua ediyor. 543 00:35:57,448 --> 00:35:58,657 Seni duyamıyoruz! 544 00:35:59,450 --> 00:36:00,826 Ben sizi duyuyorum! 545 00:36:06,999 --> 00:36:10,711 Ben sizi duyuyorum, dünyanın kalanı da duyuyor 546 00:36:10,794 --> 00:36:12,087 ve bu… 547 00:36:15,591 --> 00:36:18,385 Ve bu binaları yıkan insanlar 548 00:36:18,886 --> 00:36:20,554 yakında hepimizi duyacak. 549 00:36:27,436 --> 00:36:30,356 Ruh hâlini en iyi tanımlayacak kelime "kararlılık" idi. 550 00:36:30,439 --> 00:36:32,066 Yapacak bir işi vardı. 551 00:36:32,149 --> 00:36:35,611 Neden başkan seçildiğini biliyordu. Bu an için. 552 00:36:38,489 --> 00:36:43,661 Bu, masum ve saf insanları avlayıp sonra kaçan bir düşman. 553 00:36:46,080 --> 00:36:48,207 Ama sonsuza dek kaçamazlar. 554 00:36:51,669 --> 00:36:54,880 Taliban, El-Kaide'ye bu saldırıyı planlamak için 555 00:36:54,964 --> 00:37:00,135 Afganistan'da güvenli bir sığınak sağlamasaydı 556 00:37:00,219 --> 00:37:04,556 bunların mümkün olmayacağını başkan anlamıştı. 557 00:37:05,349 --> 00:37:08,060 Başkan, sadece saldırıdan sorumlu olanların değil, 558 00:37:08,143 --> 00:37:10,938 onları barındıran, plana yardım eden, 559 00:37:11,021 --> 00:37:15,276 bu saldırıları gerçekleştirmeleri için fırsat sağlayanların da 560 00:37:15,359 --> 00:37:18,529 peşine düşme kararını çok hızlı verdi. 561 00:37:19,029 --> 00:37:20,990 El-Kaide'den kurtulmak 562 00:37:21,073 --> 00:37:24,076 ya da en azından gücünü azaltmak için 563 00:37:24,159 --> 00:37:27,371 Taliban'a zarar vermenin önemli olduğunu düşündük. 564 00:37:27,871 --> 00:37:30,749 ARANIYOR - ÖLÜ YA DA DİRİ USAME BİN LADİN 565 00:37:31,834 --> 00:37:34,420 Duyduğum şey birçok açıdan intikamdı. 566 00:37:34,503 --> 00:37:36,005 Öfke ve intikamdı. 567 00:37:37,506 --> 00:37:40,050 ÖZGÜRLÜK SAVUNULACAK 568 00:37:40,134 --> 00:37:41,176 İntikam. 569 00:37:41,260 --> 00:37:42,720 Ödeşmek istiyorum. 570 00:37:42,803 --> 00:37:44,430 Bunu kim yaptı, biliyorlar. 571 00:37:44,513 --> 00:37:47,391 Bu insanları hangi ülke destekliyor, biliyorlar. 572 00:37:47,474 --> 00:37:51,645 Onları mat etmeleri lazım. Saçmalık bu. 573 00:37:51,729 --> 00:37:54,898 Bence biz de onları bombalamalıyız. Gerçekten. 574 00:37:54,982 --> 00:37:59,320 Düşmanın kökü kazınmalı, düşmanla konuşulmaz ki. 575 00:37:59,403 --> 00:38:00,654 Bizi itip kakamazlar. 576 00:38:00,738 --> 00:38:02,990 Bir numaralı milletiz biz. Bir şey yapalım. 577 00:38:03,073 --> 00:38:06,869 Karşılık vermek istiyoruz. Amerika'ya saldırı yanlarına kalmamalı. 578 00:38:06,952 --> 00:38:09,496 Sadece teröristleri barındıranlar değil, 579 00:38:09,580 --> 00:38:11,707 herhangi bir şekilde 580 00:38:11,790 --> 00:38:16,253 yardım edenler ya da konfor sağlayanlar da 581 00:38:17,296 --> 00:38:20,716 ülkemizin gazabıyla karşılaşacak. 582 00:38:20,799 --> 00:38:23,385 Sizce bu, terörle savaşın başlangıcı mı? 583 00:38:23,469 --> 00:38:26,388 Bence öyle. Tanrı'nın izniyle öyle de olacak. 584 00:38:26,472 --> 00:38:30,225 Konuşma zamanı bitti, faaliyete geçme zamanı. 585 00:38:35,773 --> 00:38:37,608 Beyaz Saray'daki avukatlar olarak 586 00:38:37,691 --> 00:38:41,236 John Ashcroft'la ve Adalet Bakanlığı avukatlarıyla çalıştık 587 00:38:41,320 --> 00:38:43,197 ve başkan bize şunu sordu: 588 00:38:43,280 --> 00:38:45,699 "Amerika'yı korumak için yapabileceğim bir şey var mı? 589 00:38:45,783 --> 00:38:48,160 Nefsi müdafaa olarak yapabileceğim bir şey var mı? 590 00:38:48,243 --> 00:38:50,829 Bu saldırıya karşılık olarak yapabileceğim bir şey var mı? 591 00:38:50,913 --> 00:38:53,082 Saldırıların sorumlularına saldırmak, 592 00:38:53,165 --> 00:38:56,293 onları cezalandırmak için yapabileceğim bir şey var mı?" 593 00:38:56,877 --> 00:38:59,838 Hemen başkanın acil durumdaki güçlerini araştırdık. 594 00:38:59,922 --> 00:39:02,424 Hem kanunlara göre hem de başkomutan olarak 595 00:39:02,508 --> 00:39:04,718 anayasal otoritesini araştırdık. 596 00:39:04,802 --> 00:39:07,596 Bu, başkana çok geniş kapsamlı otorite veriyor 597 00:39:07,679 --> 00:39:12,142 ama o gün ulusa saldırının ardından nefsi müdafaa yaparken. 598 00:39:13,769 --> 00:39:17,231 Başkan, askerî bir cevap vereceğini biliyordu. 599 00:39:17,815 --> 00:39:21,443 Soru şuydu, kongrenin izni gerekiyor mu? 600 00:39:22,194 --> 00:39:26,532 Bu, savaşın normal yapısının dışındaydı. 601 00:39:27,032 --> 00:39:29,993 Terörist gruba savaş açılabilir mi? 602 00:39:30,077 --> 00:39:35,624 Washington bunun ne demek olduğunu kurumsal açıdan anlıyor mu? 603 00:39:35,707 --> 00:39:40,295 Terörist bir gruba savaş ilan etmek için Kongre'yle görüşmeli miyiz? 604 00:39:41,296 --> 00:39:44,383 Başkan, Kongre'nin desteğini almak istedi. 605 00:39:44,466 --> 00:39:47,094 Bunun anlamıyla ilgili bir tartışma vardı. 606 00:39:47,177 --> 00:39:50,764 Desteklerine ihtiyacı olmadığını söyleyebilirdi 607 00:39:50,848 --> 00:39:54,393 ama desteklerini almak istedi, o yüzden Kongre'nin, 608 00:39:54,476 --> 00:39:58,647 hem Temsilciler Meclisi'nin hem Senato'nun cevap verebileceği bir şey hazırladık. 609 00:39:58,730 --> 00:40:01,650 Bu da güç kullanımıydı. 610 00:40:03,277 --> 00:40:06,280 Genel düşünce, askerî güç kullanma onayının 611 00:40:06,363 --> 00:40:11,618 hem siyasi hem maddi açıdan kongre desteğini göstereceği yönündeydi. 612 00:40:12,744 --> 00:40:17,416 Başkanın başkomutan olarak anayasal otoritesini de desteklerdi. 613 00:40:17,499 --> 00:40:18,500 ORTAK KARAR 614 00:40:18,584 --> 00:40:20,169 KAMU HUKUKU 107-40 AGKO 615 00:40:20,252 --> 00:40:24,298 AGKO'nun tasarısına liderlik edenin ve Kongre'de yaverlerle çalışanın 616 00:40:24,381 --> 00:40:27,718 yardımcım Tim Flanagan olmasına karar verdim. 617 00:40:28,385 --> 00:40:31,221 Başkanın başkomutan olarak güç kullanmak için 618 00:40:31,305 --> 00:40:35,017 anayasal yetkisi olmasını önemli bulduk. 619 00:40:35,851 --> 00:40:38,645 El-Kaide'ye ve saldırıları gerçekleştirmelerinde 620 00:40:38,729 --> 00:40:42,024 onlara yardım ve yataklık edenlere saldırmamıza müsaade edecek kadar 621 00:40:42,107 --> 00:40:43,192 geniş kapsamlıydı. 622 00:40:44,651 --> 00:40:47,362 Epey geniş kapsamlı bir yetki bahşedilmişti. 623 00:40:48,155 --> 00:40:51,158 Bugün kongre liderleri Pentagon'daki enkazı dolaştı 624 00:40:51,241 --> 00:40:54,453 ve başkanın ne isterse alacağına ant içti. 625 00:40:54,536 --> 00:40:57,414 Ama kapalı kapılar ardında bazı Demokrat ve Cumhuriyetçiler 626 00:40:57,498 --> 00:41:01,210 başkanın kapsamlı güç talebine ayak diriyor. 627 00:41:01,293 --> 00:41:05,172 Beyaz Saray'ın karar taslağı saldırıları planlayan, onaylayan 628 00:41:05,255 --> 00:41:08,550 yataklık eden, gerçekleştiren ya da yardım edenlere karşı 629 00:41:08,634 --> 00:41:11,553 ve gelecekteki tüm terör eylemlerini caydırma amacıyla 630 00:41:11,637 --> 00:41:14,264 silahlı kuvvetlerin kullanımına izin veriyor. 631 00:41:16,391 --> 00:41:18,560 Birçok Kongre üyesinin düşüncesi, 632 00:41:18,644 --> 00:41:22,356 "Ne yapacağız? Nasıl yapacağız? Nasıl bir karşılık uygun olur?" idi. 633 00:41:22,439 --> 00:41:27,694 Yönetimden güç kullanımına dair onay taslağını aldık. 634 00:41:27,778 --> 00:41:33,075 11 Eylül'den sonraki konuşmaların çoğu o onay üzerineydi. 635 00:41:34,826 --> 00:41:38,997 AGKO, Askerî Güç Kullanma Onayı. 636 00:41:39,081 --> 00:41:41,458 Bu sefer 60 kelime vardı. 637 00:41:41,542 --> 00:41:45,629 "Başkanın güç kullanma yetkisi vardır" yazıyordu. 638 00:41:46,129 --> 00:41:48,257 Nerede, ne zaman, nasıl yazmıyordu. 639 00:41:48,340 --> 00:41:53,720 "11 Eylül'le bağlantılı tüm uluslara, örgütlere 640 00:41:53,804 --> 00:41:57,015 ve ilgili güçlere karşı" diyordu sadece. 641 00:41:58,809 --> 00:42:00,936 Başkan savaşa girmeliyiz diyorsa 642 00:42:01,019 --> 00:42:04,565 o onayı Kongre'ye getirin, tartışalım, üzerinde çalışalım 643 00:42:04,648 --> 00:42:08,151 ve makul olduğuna, yapmamız gerekenin bu olduğuna, 644 00:42:08,235 --> 00:42:12,114 savaşa girmenin ABD millî güvenliğinin yararına olduğuna karar verirsek 645 00:42:12,197 --> 00:42:13,448 Kongre o şekilde oy verir. 646 00:42:13,532 --> 00:42:16,159 Ama AGKO çok geniş kapsamlıydı. 647 00:42:16,994 --> 00:42:19,621 El-Kaide'den hiç bahsetmiyordu. 648 00:42:20,497 --> 00:42:24,251 Toplantılarımızda "Hayır, kapsamı çok geniş" deyip durdum. 649 00:42:24,334 --> 00:42:27,796 Birçok üye "Evet ama böyle olmalı" dedi. 650 00:42:28,297 --> 00:42:31,091 Ben de "Mesele Anayasa'mız, 651 00:42:31,174 --> 00:42:34,386 hiçbir başkana öylece yetki veremeyiz" dedim. 652 00:42:35,053 --> 00:42:37,514 Bu tartışmalar yaşanırken 653 00:42:37,598 --> 00:42:41,059 Washington Ulusal Katedrali'nde anma töreni planlanıyordu. 654 00:42:41,143 --> 00:42:42,144 14 EYLÜL 2001 655 00:42:42,227 --> 00:42:44,521 Hiç unutmam, yağmurlu bir gündü. 656 00:42:47,816 --> 00:42:49,568 Katedrale gittim. 657 00:42:49,651 --> 00:42:53,989 Katedralin başpapazının adı Rahip Nathan Baxter idi. 658 00:42:54,573 --> 00:42:55,949 Anma konuşmasında 659 00:42:56,033 --> 00:42:59,119 "Kınadığımız kötülüğe dönüşmeyelim" dedi. 660 00:42:59,995 --> 00:43:03,540 İşte o an kararımı verdim. 661 00:43:05,083 --> 00:43:10,339 Hiçbir başkana böylesine açık uçlu bir güç kullanma yetkisi veremezdim. 662 00:43:14,635 --> 00:43:17,220 14 EYLÜL 2001 YEREL SAATLE 14.44 663 00:43:17,304 --> 00:43:20,098 Bugün bu kararı destekliyorum. 664 00:43:20,599 --> 00:43:24,436 Medeni toplumlar uzun süredir şiddet kullanımını durdurmak istiyor 665 00:43:24,519 --> 00:43:28,273 ama terör suçluları ve onlara yataklık edenler 666 00:43:28,357 --> 00:43:31,109 medeni toplumların düşmanlarıdır. 667 00:43:31,193 --> 00:43:34,029 Yalnızca güç kullanımını anlamaktadırlar 668 00:43:34,112 --> 00:43:37,908 ve anlayacakları dilden konuşma zamanı gelmiş bulunmaktadır. 669 00:43:37,991 --> 00:43:40,410 Önümüzdeki karar, başkana… 670 00:43:40,494 --> 00:43:42,621 MİLLETVEKİLİ TOM LANTOS (D) - KALİFORNİYA 671 00:43:42,704 --> 00:43:46,917 …Amerikan gücünü yurt dışında kullanma yetkisi veriyor. 672 00:43:47,000 --> 00:43:48,835 Peşinize düşeceğiz 673 00:43:49,670 --> 00:43:52,506 ve cehennemin hiddetini de yanımızda getireceğiz. 674 00:43:54,716 --> 00:43:56,968 Temsilciler Meclisi ve Senato'da 675 00:43:57,052 --> 00:44:00,722 11 Eylül kapsamında Askerî Güç Kullanma Onayı'na 676 00:44:00,806 --> 00:44:02,933 "hayır" oyu veren tek kişiydim. 677 00:44:03,016 --> 00:44:06,144 -Senato'da "hayır" diyen yok muydu? -Yoktu. 678 00:44:07,062 --> 00:44:10,899 Kaliforniya temsilcisi hanımefendiye bir buçuk dakika veriliyor. 679 00:44:11,400 --> 00:44:15,862 Sayın Meclis Başkanı ve sayın üyeler, bugün yüreğim üzüntü dolu. 680 00:44:16,697 --> 00:44:21,535 Bu hafta öldürülen ve yaralanan aileler ve sevdikleri için elem dolu. 681 00:44:22,744 --> 00:44:27,290 Halkımızın ve dünyadaki milyonlarca insanın yaşadığı bu kederi 682 00:44:27,374 --> 00:44:31,378 ancak aptal ve duygusuz insanlar anlamaz. 683 00:44:33,046 --> 00:44:35,424 11 Eylül dünyayı değiştirdi. 684 00:44:36,007 --> 00:44:38,176 En büyük korkularımız bize musallat oldu. 685 00:44:39,136 --> 00:44:40,637 Yine de eminim ki 686 00:44:41,179 --> 00:44:47,018 askerî harekât, ABD'ye karşı başka uluslararası terör eylemlerine 687 00:44:47,102 --> 00:44:48,645 engel olmayacak. 688 00:44:52,065 --> 00:44:55,193 Ofisime döndüğümde ölüm tehditleri ve… 689 00:44:55,277 --> 00:44:57,612 Ne olduğunu bilmek istemezsiniz. 690 00:44:57,696 --> 00:44:59,364 Uzun lafın kısası 691 00:44:59,448 --> 00:45:02,868 60.000'den fazla e-posta, arama ve mektup vardı. 692 00:45:02,951 --> 00:45:07,664 Yaklaşık yüzde 50'si kelimenin tam anlamıyla ölüm tehdidiydi, 693 00:45:07,748 --> 00:45:11,001 düşmanca yorumlar vardı, küfür etmişler 694 00:45:11,084 --> 00:45:15,255 ve bana hain demişlerdi, vatana ihanet etmişim, asılmalıymışım. 695 00:45:27,100 --> 00:45:30,937 Duygularımız olması normal. İnsanın doğasında var bu. 696 00:45:31,730 --> 00:45:35,484 Ama mantıklı düşünme yetimizle bunu dengelemeliyiz. 697 00:45:35,567 --> 00:45:36,902 NEW YORK POLİS TEŞKİLATI 698 00:45:36,985 --> 00:45:41,281 Duygularımızın yoğun olduğu bir zamanda 699 00:45:41,364 --> 00:45:43,867 mantıksız kararlar vermemeliyiz. 700 00:45:47,829 --> 00:45:50,916 Birçok kişi sanıyor ki katılmadığını söylersen 701 00:45:50,999 --> 00:45:53,835 ulusal güvenlik tehditleri olduğu bir dönemde 702 00:45:53,919 --> 00:45:55,629 vatana ihanet ediyorsun. 703 00:45:55,712 --> 00:46:00,133 Ben de diyorum ki "Bir dakika. Tam da o zaman biri hayır demeli." 704 00:46:00,217 --> 00:46:02,552 Seçimle gelmiş yetkililer işte o zaman 705 00:46:02,636 --> 00:46:05,013 öfkelerini aşıp, 706 00:46:05,096 --> 00:46:08,183 mantıklı düşünüp tepki vermeliler. 707 00:46:08,266 --> 00:46:11,645 O birlikleri sonsuza dek tehlikeye atamazsın. 708 00:46:15,524 --> 00:46:19,486 Başkanın önündeki askerî senaryolar çok kapsamlı. 709 00:46:21,238 --> 00:46:26,368 Üst düzey bir askerî yetkili, ABC News'a kara birliklerinin bile olduğunu söyledi. 710 00:46:30,163 --> 00:46:31,456 14 Eylül'de 711 00:46:31,540 --> 00:46:33,875 ben sabah Oval Ofis'teyken 712 00:46:33,959 --> 00:46:37,587 herkes odadan çıkarken başkan yanıma gelip 713 00:46:37,671 --> 00:46:42,300 "Andy, yarın harp konseyini Camp David'de toplamanı istiyorum" dedi. 714 00:46:42,384 --> 00:46:45,846 FREDERICK COUNTY, MARYLAND 715 00:46:48,431 --> 00:46:49,474 15 EYLÜL 2001 716 00:46:49,558 --> 00:46:52,519 Temel insanlar oradaydı. Bunlar arasında avukatlar, 717 00:46:53,353 --> 00:46:56,064 FBI direktörü, tabii ki savunma bakanlığı, 718 00:46:56,147 --> 00:46:58,567 Dışişleri Bakanlığı, başkan yardımcısı. 719 00:46:59,776 --> 00:47:03,446 Savaşa girmeye hazır olduğumuza dair hiçbir şüphe yoktu. 720 00:47:05,156 --> 00:47:06,950 Bunun anlamı nedir? 721 00:47:07,033 --> 00:47:11,621 Başkan "Milyon dolarlık seyir füzesiyle beş dolarlık çadıra vurmak istemiyorum 722 00:47:11,705 --> 00:47:14,374 Vermek istediğimiz karşılık bu değil" dedi. 723 00:47:14,457 --> 00:47:17,669 Zorlu bir tartışmayla bunun anlamı konuşuldu. 724 00:47:20,171 --> 00:47:22,799 Başkan dünyadaki tüm liderleri davet etmişti. 725 00:47:22,883 --> 00:47:26,344 "Bizimle ya da bize karşı olma şansınız bu" dedi. 726 00:47:27,012 --> 00:47:29,431 Bizimle değilseniz düşmanımızsınız. 727 00:47:30,307 --> 00:47:36,646 Gözyaşlarımızın altında Amerika'nın bu savaşı kazanmak için 728 00:47:37,689 --> 00:47:39,065 güçlü kararlılığı var. 729 00:47:39,691 --> 00:47:40,817 Kazanacağız da. 730 00:47:42,152 --> 00:47:44,863 20 EYLÜL 2001 731 00:47:44,946 --> 00:47:48,450 Amerikalılar "Ülkemize kim saldırdı?" diye soruyor. 732 00:47:48,950 --> 00:47:50,952 Topladığımız kanıtlar 733 00:47:51,036 --> 00:47:52,662 El-Kaide olarak bilinen 734 00:47:52,746 --> 00:47:56,708 genel hatlarıyla birbirine bağlı bir grup terör örgütünü gösteriyor. 735 00:47:59,711 --> 00:48:02,964 El-Kaide liderliğinin Afganistan'da nüfuzu büyük 736 00:48:03,465 --> 00:48:08,094 ve ülkenin büyük bir kısmını kontrol eden Taliban rejimini destekliyor. 737 00:48:09,471 --> 00:48:12,682 Afganistan'da El-Kaide'nin dünya için vizyonunu görüyoruz. 738 00:48:15,185 --> 00:48:18,647 Savaşta başarılı olacağımıza herkes inanıyordu. 739 00:48:18,730 --> 00:48:22,525 Buna şüphe yoktu, asıl mesele ne kadar süreceğiydi. 740 00:48:30,700 --> 00:48:34,454 Afganistan, ABD ordusu için çok karmaşık bir imtihandı. 741 00:48:35,080 --> 00:48:37,791 Dünyanın öbür ucunda, karayla çevrili bir ülke. 742 00:48:37,874 --> 00:48:39,000 ESKİ SAVAŞ MUHABİRİ 743 00:48:39,834 --> 00:48:41,795 Coğrafi açıdan çok zorlayıcı. 744 00:48:41,878 --> 00:48:45,173 Ülkenin yarısını saran sıradağlar var. 745 00:48:46,466 --> 00:48:50,011 ABD'yle ya ilişkisi olmayan ya da gergin ilişkileri olan 746 00:48:50,095 --> 00:48:51,972 ülkeler var sınırında. 747 00:48:53,306 --> 00:48:55,809 Pakistan, İran, 748 00:48:55,892 --> 00:48:59,938 Tacikistan, Çin gibi eski Sovyetler Birliği cumhuriyetleri. 749 00:49:00,981 --> 00:49:04,567 Askerleri nasıl içeri sokacaksın? 750 00:49:05,735 --> 00:49:08,697 Terörizme karşı tek savunma, saldırıdır. 751 00:49:09,698 --> 00:49:12,450 Savaşı onlara götürmen gerek. 752 00:49:13,451 --> 00:49:14,869 Bunu nasıl yapacaksın? 753 00:49:14,953 --> 00:49:18,540 Basmakalıp imkânlarla değil. 754 00:49:18,623 --> 00:49:20,625 Alışılmadık imkânlarla. 755 00:49:29,300 --> 00:49:34,431 Ülkeyi El-Kaide'den ve Taliban'dan 756 00:49:34,514 --> 00:49:38,476 kurtarmaya can atan güçler var. 757 00:49:40,186 --> 00:49:45,233 Pentagon'da, CIA'de yerleşmeye başlayan şey 758 00:49:45,316 --> 00:49:50,321 Kuzey ittifakı adı verilen Afgan direniş güçlerinden 759 00:49:52,157 --> 00:49:54,117 faydalanmaya çalışma planı. 760 00:49:57,037 --> 00:50:01,499 KUZEY İTTİFAKI EĞİTİM KAMPI 761 00:50:03,460 --> 00:50:05,211 O akımın lideri 762 00:50:05,295 --> 00:50:08,882 Sovyet işgaline karşı savaşmış, Ahmed Şah Mesud adındaki 763 00:50:08,965 --> 00:50:11,009 cesur bir savaşçıydı. 764 00:50:11,885 --> 00:50:15,889 Müritleri Mesud'a ünlü gözüyle bakıyordu ama boş yere değil. 765 00:50:16,473 --> 00:50:19,517 Harp meydanında müthiş bir komutandı. 766 00:50:20,435 --> 00:50:25,190 Kuzey Afganistan'ın birçok kısmında Taliban'ı uzak tutmayı başarmıştı. 767 00:50:27,400 --> 00:50:28,485 AHMED ZİYA MESUD 768 00:50:28,568 --> 00:50:31,863 ESKİ AFGANİSTAN CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI AHMED ŞAH MESUD'UN KARDEŞİ 769 00:50:32,947 --> 00:50:38,661 Abinizle çalışmak nasıldı? 770 00:50:39,537 --> 00:50:43,166 Abimi gerçek bir kahraman olarak görüyordum. 771 00:50:43,792 --> 00:50:49,380 Hep onurlu davranır, insanlara güven verirdi. 772 00:50:49,464 --> 00:50:55,261 Hiç yenilmeyecek bir şampiyonumuz vardı sanki. 773 00:50:56,846 --> 00:51:02,060 Abim çok vicdanlı biriydi 774 00:51:02,769 --> 00:51:05,522 ve çok dindar bir adamdı. 775 00:51:06,356 --> 00:51:09,567 Hep Afganistan'ın özgürlüğünü düşünürdü. 776 00:51:12,112 --> 00:51:16,407 Taliban zamanında yoksulluk yayılmıştı 777 00:51:16,491 --> 00:51:18,409 ve eğitim yoktu. 778 00:51:18,493 --> 00:51:22,455 Ne insanlar için sağlık hizmeti ne ekonomi vardı. 779 00:51:22,539 --> 00:51:24,374 Hiçbir yönetim yoktu. 780 00:51:27,252 --> 00:51:29,504 Tek yaptıkları insanları bastırmaktı. 781 00:51:30,255 --> 00:51:32,799 Dini çok yanlış anlamışlardı. 782 00:51:35,218 --> 00:51:38,596 Bahsettikleri tek şey kadınları bastırmak 783 00:51:38,680 --> 00:51:41,182 ve kimseyi konuşturmamaktı. 784 00:51:41,641 --> 00:51:44,269 Diktatör bir dinî sistemdi. 785 00:51:45,186 --> 00:51:49,607 Bunun yüzünden Afganistan krize doğru yol alıyordu 786 00:51:49,691 --> 00:51:52,652 ve uluslararası terörizm merkezi hâline gelmişti. 787 00:51:53,319 --> 00:51:55,905 Özellikle de uyuşturucu kaçakçılığı. 788 00:51:58,283 --> 00:52:00,743 Kuzey'deki birkaç kişiyle birlikte abim 789 00:52:00,827 --> 00:52:06,291 bir koalisyon kurup Taliban'la savaşmaya karar verdi. 790 00:52:10,420 --> 00:52:13,089 11 EYLÜL 2001 791 00:52:14,424 --> 00:52:15,884 9 EYLÜL 2001 792 00:52:19,971 --> 00:52:22,765 11 Eylül saldırılarından birkaç gün önce 793 00:52:22,849 --> 00:52:27,103 Batı gazetecisi kılığındaki iki El-Kaide canlı bombası 794 00:52:27,187 --> 00:52:29,272 Mesud'la röportaj yapmaya gitti. 795 00:52:32,483 --> 00:52:36,112 Kameralarında kocaman bir bomba vardı 796 00:52:36,613 --> 00:52:38,656 ve Mesud suikasta kurban gitti. 797 00:52:41,326 --> 00:52:44,454 Usame bin Ladin ve El-Kaide liderliğinin asıl düşmanı… 798 00:52:44,537 --> 00:52:46,497 EYMEN EZ-ZEVAHİRİ KIDEMLİ EL-KAİDE LİDERİ 799 00:52:46,581 --> 00:52:50,043 …ve savaş meydanında Taliban ile Molla Ömer'in hükûmetine 800 00:52:50,126 --> 00:52:53,546 asıl tehdidi ortadan kaldırması taktiksel olarak dâhiceydi. 801 00:52:54,172 --> 00:52:58,551 Amerikalılar, Afganistan'a saldıracak olursa 802 00:52:58,635 --> 00:53:03,223 Mesud gibi birinin onlar için önemli bir müttefik olacağını anlamışlardı. 803 00:53:07,936 --> 00:53:10,730 El-Kaide ve Taliban 804 00:53:10,813 --> 00:53:15,818 Afganistan'ı uluslararası terörizm merkezine çevirmenin önündeki 805 00:53:15,902 --> 00:53:19,822 en büyük engelin abim Ahmed Şah Mesud olduğuna inanıyordu. 806 00:53:19,906 --> 00:53:23,201 Bu yüzden onu ortadan kaldırmaya karar verdiler. 807 00:53:28,915 --> 00:53:31,167 11 Eylül 2001'de 808 00:53:31,251 --> 00:53:34,504 Afganistan'ın yüzde 90'ını Taliban kontrol ediyordu. 809 00:53:34,587 --> 00:53:36,339 Geriye yüzde onu kalıyordu… 810 00:53:36,422 --> 00:53:37,674 KUZEY İTTİFAKI TOPRAKLARI 811 00:53:37,757 --> 00:53:39,801 …Afganistan'ın kuzeyinde minicik bir bölge. 812 00:53:41,177 --> 00:53:43,179 Saldırılar gerçekleştiğinde 813 00:53:43,263 --> 00:53:45,807 The New York Times'daki editörüm 814 00:53:45,890 --> 00:53:48,643 "Kuzey Afganistan'a, isyancıların yanına git" dedi. 815 00:53:48,726 --> 00:53:50,728 "Nasıl gidilir, bilmiyorum." "Git işte." 816 00:53:50,812 --> 00:53:53,022 Uçakla Tacikistan'a gittim 817 00:53:53,690 --> 00:53:58,444 ve Kuzey İttifakı'nın kontrol ettiği küçük bir bölgeye girdim. 818 00:53:58,945 --> 00:54:03,533 Birinci Dünya Savaşı'ndan çıkmış gibi duran bir cephe hattı vardı. 819 00:54:04,367 --> 00:54:07,996 Cepheden karşıya baktığında 275 metre ötede Taliban görünüyordu 820 00:54:08,496 --> 00:54:10,290 ve siperlerde oturuyorlardı. 821 00:54:14,377 --> 00:54:15,837 Sonra B-52'ler geldi. 822 00:54:18,214 --> 00:54:21,509 Pencereleri olduğundan kasabadaki güzel kulübelerden olan 823 00:54:21,592 --> 00:54:24,429 çamurdan bir kulübe kiralamıştım. 824 00:54:24,512 --> 00:54:27,765 Saat sabahın beşiydi 825 00:54:27,849 --> 00:54:34,647 ve pencerelerin sallantısına uyandım, titriyorlardı. Deprem oluyor gibiydi. 826 00:54:34,731 --> 00:54:38,526 Hatta ben deprem sandım. Aktif deprem bölgesi çünkü. 827 00:54:39,277 --> 00:54:40,403 Sebebi bombalarmış. 828 00:54:44,824 --> 00:54:47,452 Taliban'ın siperlerine baktım 829 00:54:47,535 --> 00:54:52,665 ve B-52'ler siperleri ufuk boyunca bombaladı. 830 00:54:52,749 --> 00:54:56,711 Kocaman siyah çemberler görünüyordu. 831 00:54:58,087 --> 00:55:03,343 B-52'lerin yoğunlaşma izleri tüm gökyüzünü taramıştı. 832 00:55:03,426 --> 00:55:05,636 Modern sanat eserine benziyordu. 833 00:55:06,137 --> 00:55:10,016 Uzun süre dolaşıp 900 kiloluk bombayı salıyorlardı. 834 00:55:13,394 --> 00:55:16,022 Birkaç gün boyunca her gün böyle bombaladılar 835 00:55:16,105 --> 00:55:18,358 ve nihayet Taliban saffı bozuldu. 836 00:55:20,026 --> 00:55:21,235 13 KASIM 2001 837 00:55:21,903 --> 00:55:26,824 KUZEY İTTİFAKI KABİL'İ ALIR 13 KASIM 2001 838 00:55:26,908 --> 00:55:30,286 Taliban pickup'larına bindi, hafif silahlarını aldı 839 00:55:30,370 --> 00:55:33,873 ve güneye, Kandahar'daki ruhani üslerine doğru yola koyuldu. 840 00:55:37,418 --> 00:55:39,712 Taliban rejimi, Kandahar'a sığınmıştı. 841 00:55:39,796 --> 00:55:41,798 KUZEY İTTİFAKI TOPRAKLARI TALİBAN TOPRAKLARI 842 00:55:41,923 --> 00:55:44,008 Son savunmalarını orada yapacaklar. 843 00:55:48,262 --> 00:55:49,806 Aralık 2001'de 844 00:55:49,889 --> 00:55:53,976 ABD, bin Ladin'i Tora Bora Dağları'nda köşeye sıkıştırdığını düşünmüştü. 845 00:55:55,436 --> 00:55:59,732 İstihbarat ABD birliklerine ve Afgan birliklerine ulaşıyor. 846 00:55:59,816 --> 00:56:04,487 Ama nedense ABD, bin Ladin'i yakalamak ya da öldürmek için 847 00:56:05,113 --> 00:56:09,700 büyük bir grup özel kuvvetler askeri göndermedi. 848 00:56:10,201 --> 00:56:13,621 Bu iş, Afgan savaşçıların olduğu bir ayaktakımına 849 00:56:13,704 --> 00:56:16,791 ve az sayıda Amerikalı danışmana bırakıldı. 850 00:56:16,874 --> 00:56:18,918 Şaşırtıcı bir karar. 851 00:56:19,585 --> 00:56:25,133 11 Eylül saldırılarının fikir babası ve El-Kaide'nin lideri 852 00:56:25,216 --> 00:56:28,970 neredeyse ABD birliklerinin avucunun içindeyken 853 00:56:29,053 --> 00:56:33,141 onları yakalamak için daha büyük bir çaba göstermememiz 854 00:56:33,224 --> 00:56:35,852 birçok açıdan tam bir muamma. 855 00:56:39,730 --> 00:56:43,609 Dünyada Usame bin Ladin'i bulmaktan 856 00:56:43,693 --> 00:56:46,863 daha mühim bir görev, daha önemli bir av yoktu. 857 00:56:47,738 --> 00:56:51,868 Bir numaralı hedefti, dünyada en çok aranan adamdı. 858 00:56:53,035 --> 00:56:54,162 Tekrar olabileceği, 859 00:56:54,245 --> 00:56:57,707 tekrar benzer bir saldırıyla karşılaşabileceğimiz 860 00:56:57,790 --> 00:57:00,001 bilinciyle yaşadık sürekli. 861 00:57:01,836 --> 00:57:04,130 Mağarada diyenler var, 862 00:57:04,714 --> 00:57:06,132 öldü diyenler var, 863 00:57:07,008 --> 00:57:09,051 Pakistan'da diyenler var. 864 00:57:09,135 --> 00:57:12,805 Tek bildiğim, kaçıyor olduğu. 865 00:58:18,829 --> 00:58:21,207 Alt yazı çevirmeni: Yasemin Memiş