1 00:00:09,634 --> 00:00:13,894 Amerika deyince aklınıza neler geliyor? 2 00:00:18,560 --> 00:00:20,730 Top neredeyse parçalanacaktı. 3 00:00:31,239 --> 00:00:32,659 Hangi sözcükler geliyor? 4 00:00:33,324 --> 00:00:34,244 Adalet mi? 5 00:00:34,325 --> 00:00:36,235 Özgürlük mü? Eşitlik mi? 6 00:00:36,327 --> 00:00:38,457 Peki ya vatandaşlık? 7 00:00:38,538 --> 00:00:40,958 Yurttaşlarım, en yeni Amerikalılarımız, 8 00:00:41,041 --> 00:00:45,551 hepiniz olağanüstü bir yolculuğu geride bıraktınız. 9 00:00:45,628 --> 00:00:51,468 Amerika'nın çatısını ayakta tutan bu güçlü fikirlerdir. 10 00:00:52,218 --> 00:00:56,558 Bu sözcüklerin tanımları uğruna insanlar savaştı ve hayatlarını kaybetti. 11 00:00:56,639 --> 00:00:58,929 İyi ama gerçek anlamları ne? 12 00:01:00,685 --> 00:01:02,395 -Ne istiyoruz? -Adalet! 13 00:01:02,479 --> 00:01:03,899 -Ne zaman? -Şimdi! 14 00:01:03,980 --> 00:01:08,690 Amerikalılar olarak her gün bu mücadelenin mirasının üzerinde duruyoruz. 15 00:01:08,777 --> 00:01:13,987 Ve bu idealleri yaşatabilmek için aralıksız bir çaba göstermemiz gerekiyor. 16 00:01:14,074 --> 00:01:16,494 Anayasa'daki 14. Değişiklik… 17 00:01:16,576 --> 00:01:19,496 14. Değişikliğin kadınları kapsamasını istiyoruz. 18 00:01:19,579 --> 00:01:25,089 Tüm değişikliklerin içinde davalarda en çok anılanı, 14. Değişiklik. 19 00:01:25,168 --> 00:01:29,838 Arz ettiği önem onaylanmasından günümüze dek hiç azalmadı 20 00:01:29,923 --> 00:01:32,223 ama var olduğunu neredeyse bilmiyoruz. 21 00:01:32,717 --> 00:01:36,217 Beni en çok hayrete düşüren, sıradan Amerikalıların 22 00:01:36,304 --> 00:01:39,144 1. Değişiklik haklarından çekinmeden söz etmesi. 23 00:01:39,224 --> 00:01:43,944 Bazı Amerikalılar var ki onlar için en önemlisi 2. Değişiklik. 24 00:01:44,020 --> 00:01:47,900 Ama kendimizi Amerikalı olarak görmemizin sebepleri, 25 00:01:47,982 --> 00:01:50,572 en çok gurur duyduğumuz şeyler 26 00:01:50,652 --> 00:01:55,532 ve özgür olduğumuzu farklı açılardan düşünmemizi sağlayan şeyler 27 00:01:55,615 --> 00:01:58,115 büyük ölçüde 14. Değişiklik'te yer alıyor. 28 00:01:58,201 --> 00:02:01,451 Bunu öğrendiğimde size anlatmam gerektiğini düşündüm. 29 00:02:01,538 --> 00:02:02,998 Bunun için buradayız. 30 00:02:03,081 --> 00:02:03,921 Hazır. 31 00:02:05,875 --> 00:02:06,915 Motor! 32 00:02:07,627 --> 00:02:10,797 Hikâyemizi anlatmak için. Hikâyesini anlatmak için. 33 00:02:10,880 --> 00:02:14,180 14. Değişikliğin hikâyesini. 34 00:02:14,259 --> 00:02:15,799 MADDE XIV 35 00:02:21,766 --> 00:02:24,516 MADDE XIV 36 00:02:24,602 --> 00:02:25,982 14. Değişiklik. 37 00:02:26,062 --> 00:02:27,902 Ezbere bilmemeniz önemli değil 38 00:02:27,981 --> 00:02:31,901 ama vadedilen Amerika'nın temelini o oluşturuyor. 39 00:02:31,985 --> 00:02:33,645 Şöyle bir şey: 40 00:02:33,736 --> 00:02:37,116 ABD'de doğduysanız vatandaşsınızdır. 41 00:02:37,198 --> 00:02:38,158 Basit, değil mi? 42 00:02:38,241 --> 00:02:44,291 Ve yasalara göre Amerika'daki herkes eşit koruma denen bir hakka sahip. 43 00:02:44,372 --> 00:02:48,382 Yani hepimiz aynı haklara ve aynı yasal korumaya sahibiz 44 00:02:48,459 --> 00:02:53,009 ve yasal gerekler yerine getirilmeden onları kimse elimizden alamaz. 45 00:02:53,089 --> 00:02:54,589 Bunlar sizin haklarınız. 46 00:02:54,674 --> 00:03:00,184 Esasen 14. Değişiklik aynı takımdaki eşit oyuncular olduğumuzu söylüyor. 47 00:03:00,263 --> 00:03:04,273 Her ne kadar basit gibi dursa da devrim niteliğinde. 48 00:03:04,350 --> 00:03:07,060 Amerikan Rüyası'nı var eden şey o. 49 00:03:10,315 --> 00:03:14,435 14. Değişiklik olmasaydı ben ABD vatandaşı olamazdım. 50 00:03:15,862 --> 00:03:20,662 14. Değişiklik olmasaydı evlilik eşitliği muhtemelen var olmazdı. 51 00:03:20,742 --> 00:03:23,082 Beyaz bir adamla evliyim, 52 00:03:23,161 --> 00:03:26,831 ve 14. Değişiklik olmasaydı bu asla mümkün olmazdı. 53 00:03:27,415 --> 00:03:34,125 14. Değişiklik'te bize esas vadedilen, eşit bireylerden oluşan bir toplum. 54 00:03:35,089 --> 00:03:40,299 Benim ailem de çocukluğumun geçtiği Philadelphia'da eşitsizliğe maruz kaldı. 55 00:03:40,386 --> 00:03:44,636 Ama çektikleri sıkıntılara rağmen annem, babam, büyükannem ve büyükbabam 56 00:03:44,724 --> 00:03:48,774 vadedilen Amerika'ya canıgönülden inanıyorlardı 57 00:03:48,853 --> 00:03:54,363 ve 14. Değişikliğin Amerikan Rüyası'nı mümkün kıldığını ben şahsen gördüm. 58 00:03:54,943 --> 00:04:00,663 14. Değişikliğin özünde Amerika'daki vatandaşlığın tanımı yatar. 59 00:04:01,824 --> 00:04:06,874 Değer verdiğimiz tüm haklar bu tanım sayesinde verilir ve savunulur. 60 00:04:06,955 --> 00:04:09,995 VATANDAŞ 61 00:04:10,083 --> 00:04:11,583 Bu hikâyeyi anlatmak için 62 00:04:12,377 --> 00:04:15,957 14. Değişikliğin ve Amerika'da köleliğin kaldırılışının 63 00:04:16,047 --> 00:04:18,587 öncesine gitmemiz gerekiyor. 64 00:04:19,550 --> 00:04:20,890 Bir adamla başlıyoruz: 65 00:04:21,719 --> 00:04:22,849 Frederick Douglass. 66 00:04:24,138 --> 00:04:25,768 Adını duymuş olabilirsiniz 67 00:04:25,848 --> 00:04:29,348 ama kendisi havalı Afro saçından çok daha fazlası. 68 00:04:32,021 --> 00:04:34,691 Frederick Douglass köleliğin hemen 200 yıldır 69 00:04:34,774 --> 00:04:39,324 bu topraklarda hüküm sürdüğü bir dönemde dünyaya gelir. 70 00:04:44,867 --> 00:04:48,957 Devrim önderliği şöyle dursun, özgürlüğünü kazanması bile beklenmezdi. 71 00:04:50,164 --> 00:04:52,834 Dayak veya daha ciddi risklere rağmen 72 00:04:52,917 --> 00:04:56,167 kendi kendine okumayı öğrenerek yasayı çiğner. 73 00:04:56,921 --> 00:04:59,801 Kölelikten ilk kaçma denemeleri başarısız olsa da 74 00:05:00,967 --> 00:05:02,467 pes etmez. 75 00:05:02,552 --> 00:05:04,512 20 yaşında geldiğinde 76 00:05:05,221 --> 00:05:07,811 New York City'e kaçmayı başarır. 77 00:05:09,100 --> 00:05:10,440 Karşımıza orada çıkar. 78 00:05:10,518 --> 00:05:12,268 DOUGLASS KAÇAR, 1838 79 00:05:12,854 --> 00:05:19,404 KÖLELİK KARŞITI, 1838 80 00:05:19,944 --> 00:05:22,534 "Muhteşem şehir New York'a sağ salim geldim. 81 00:05:24,741 --> 00:05:29,001 Aceleci kalabalığın içinde, Broadway'in harikalarına baka baka yürüyorum. 82 00:05:31,164 --> 00:05:33,174 Çocukluk hayallerim gerçek oldu. 83 00:05:35,460 --> 00:05:38,170 Çevremdeki eyalet, altımdaki toprak özgür. 84 00:05:41,049 --> 00:05:42,049 Ne güzel bir an." 85 00:05:42,550 --> 00:05:46,050 Frederick Douglass aşağı Manhattan'ın caddelerine vardığında 86 00:05:46,137 --> 00:05:51,347 bir köle kaçağı olarak ilk önce tarifi imkânsız bir coşku hissine kapılır. 87 00:05:51,434 --> 00:05:54,524 Hayatında ilk kez özgürce nefes almaktadır. 88 00:05:54,604 --> 00:05:56,564 Kaçmayı daha önce de denemiştir 89 00:05:56,647 --> 00:06:00,107 ve şimdi özgürlüğüne nihayet kavuşmuş gibi görünmektedir. 90 00:06:03,196 --> 00:06:06,736 Maryland'den tanıdığı 91 00:06:06,824 --> 00:06:11,334 ve orada kendisi gibi köleleştirilmiş olan biriyle karşılaşır. 92 00:06:11,412 --> 00:06:13,622 Douglass onu Jake olarak tanıyordur. 93 00:06:13,706 --> 00:06:16,826 Adam "Artık ben o değilim." der. 94 00:06:16,918 --> 00:06:19,588 "New York'ta William Dixon'ım." der. 95 00:06:19,670 --> 00:06:24,380 O Bay Dixon ona "Kimseye güvenme. Bana güvenme. Ben sana güvenmiyorum." der. 96 00:06:25,385 --> 00:06:27,175 "Burada herkes hain olabilir." 97 00:06:30,556 --> 00:06:34,346 Dixon, Douglass'a "Köle avcılarına karşı tetikte ol." der. 98 00:06:34,435 --> 00:06:36,055 "Gözünü dört aç." 99 00:06:36,896 --> 00:06:40,976 Geçmişte Siyah ve Beyaz köle avcısı şebekeler de var. 100 00:06:41,984 --> 00:06:43,074 Çok basit. 101 00:06:43,152 --> 00:06:45,032 Douglass çok para etmektedir. 102 00:06:45,613 --> 00:06:47,533 Kanunen sahipleri var. 103 00:06:47,615 --> 00:06:49,985 Onların üzerinde hak iddia edebiliyor 104 00:06:50,076 --> 00:06:53,366 ve köle avcılarını mülklerinin peşine takabiliyorlar. 105 00:06:53,454 --> 00:06:55,254 Bedenlerine biçilen bir fiyat. 106 00:06:55,331 --> 00:06:57,631 Varlıklarına biçilen bir fiyat. 107 00:06:59,085 --> 00:07:00,995 Özgür kaldığı andan itibaren 108 00:07:02,296 --> 00:07:04,256 özgür olmadığını fark eder. 109 00:07:07,135 --> 00:07:12,135 Şimdi, toplumunuzun ve yasaların sizi vatandaş olarak tanımaması 110 00:07:12,223 --> 00:07:17,733 bir insanın o haklara sahip olduğunu iddia edemeyeceği anlamına gelmiyor. 111 00:07:18,938 --> 00:07:23,608 Douglass, bu ülkenin yasalarınca tanınmamalarına rağmen 112 00:07:23,693 --> 00:07:27,283 vatandaş olarak tüm haklarını talep edenlerden biridir. 113 00:07:27,822 --> 00:07:30,412 14. Değişikliğe gelmeden önce 114 00:07:30,491 --> 00:07:33,741 sorulması gereken açık ve meşhur bir soru var: 115 00:07:33,828 --> 00:07:35,958 Bireyleri ABD vatandaşı yapan nedir? 116 00:07:39,000 --> 00:07:43,500 Afrikalı Amerikalılar için vatandaşlık son derece tartışmalı 117 00:07:44,046 --> 00:07:47,626 ve yanıtlanması güç bir sorudur. 118 00:07:48,384 --> 00:07:51,054 Vatandaşlık, haklara sahip olma hakkıdır. 119 00:07:51,137 --> 00:07:54,517 Katılım hakkınız vardır, oy verme hakkınız vardır, 120 00:07:54,599 --> 00:07:59,559 hükûmete talepte bulunma, ayrıca hükûmete karşı korunma hakkınız vardır. 121 00:07:59,645 --> 00:08:02,765 Doğal olduğunu kanıksadığımız her şey, 122 00:08:02,857 --> 00:08:06,187 tüm yasaların sunduğu faydalar, şiddetten korunma… 123 00:08:06,903 --> 00:08:09,363 Bize bir şey yaptıklarında insanlar dava açardı. 124 00:08:09,447 --> 00:08:13,777 Vatandaş değilseniz bunlardan faydalanamazsınız. 125 00:08:15,536 --> 00:08:20,666 "Bugünü çiçek toplayıp onlardan çelenk yaparak geçirdim. 126 00:08:20,750 --> 00:08:24,380 Bu esnada babamın ölü bedeni bir mil ötemde uzanıyordu. 127 00:08:25,421 --> 00:08:27,921 Sahiplerimin umurunda mıydı bu? 128 00:08:28,883 --> 00:08:30,803 O bir mülk parçasıydı sadece. 129 00:08:31,886 --> 00:08:35,096 Dahası, onun çocuklarını şımarttığını düşünüyorlardı. 130 00:08:36,182 --> 00:08:38,982 İnsan olduklarını hissetmeyi öğretti diye. 131 00:08:39,936 --> 00:08:42,856 Bir kölenin öğretemeyeceği kâfirce bir şeydi bu. 132 00:08:43,856 --> 00:08:45,476 O bir küstahtı 133 00:08:46,275 --> 00:08:48,235 ve efendileri için tehlikeliydi. 134 00:08:49,570 --> 00:08:52,490 Köleliğin nasıl bir şey olduğunu bilemezdiniz. 135 00:08:53,449 --> 00:08:56,789 Hukuk da gelenekler de sizi tamamen sahipsiz bırakmıştır. 136 00:08:58,079 --> 00:09:01,039 Yasalarda bir eşya mertebesine alçaltılmışsınızdır. 137 00:09:02,208 --> 00:09:05,628 Tamamen başka birinin iradesine tabi bir eşya mertebesine." 138 00:09:09,257 --> 00:09:13,587 "Vatandaşlık sadece Beyazlara aittir." diyen insanlar vardı. 139 00:09:13,678 --> 00:09:16,508 Amerika Birleşik Devletleri 140 00:09:16,597 --> 00:09:20,807 siyahilerin bu tanıma dâhil edilmesini istemedi. 141 00:09:22,061 --> 00:09:26,821 Kurucuların vatandaşlığa pek kafa yormaması dikkate değerdir. 142 00:09:27,858 --> 00:09:32,278 İlk Anayasa vatandaşlık konusunda pek bir şey söylemiyor. 143 00:09:32,363 --> 00:09:36,333 Birinin nasıl vatandaş olacağına, kimin vatandaş olduğuna 144 00:09:36,409 --> 00:09:38,739 kimin olmadığına dair bir açıklama yok. 145 00:09:38,828 --> 00:09:42,668 Vatandaşlık teriminin tanımsız oluşunun getirdiği bu boşluk 146 00:09:42,748 --> 00:09:45,418 ırkçılığın gelişmesine alan açtı. 147 00:09:45,501 --> 00:09:51,971 "Tüm insanlar eşit yaratılmıştır." ifadesi ABD Anayasası'nın bir kuruluş idealidir. 148 00:09:52,049 --> 00:09:56,849 Bugün bunun Anayasa'da yer alan bir ideal olduğunu 149 00:09:56,929 --> 00:09:59,059 ama gerçek olmadığını biliyoruz. 150 00:10:00,141 --> 00:10:02,981 Anayasa'da özgürlüğe dair büyük laflar ediliyor. 151 00:10:03,060 --> 00:10:05,980 Özgürlük, daha kusursuz bir birlik falan filan. 152 00:10:06,063 --> 00:10:08,523 Ama Beşte Üç Uzlaşması'nı da içeriyor. 153 00:10:09,108 --> 00:10:10,108 Başları iyi. 154 00:10:10,192 --> 00:10:14,242 Toplam özgür kişi sayısına göre temsilciler belirleniyor. Gayet iyi. 155 00:10:14,322 --> 00:10:16,912 Yerliler hariç. Bu iyi değil. 156 00:10:17,575 --> 00:10:20,075 Tüm "diğer kişilerin" beşte üçü de hariç. 157 00:10:21,287 --> 00:10:25,207 "Diğer kişiler" "şehirli" demenin anayasal yoludur. 158 00:10:25,291 --> 00:10:27,751 Düşünsenize. Bir kişinin beşte üçü mü? 159 00:10:27,835 --> 00:10:30,545 Mühim bir şey yok, insanlığı bölüyoruz sadece. 160 00:10:30,630 --> 00:10:31,800 Bu nasıl oldu? 161 00:10:31,881 --> 00:10:34,591 Şöyle ki, Güney daha fazla temsilci istedi 162 00:10:34,675 --> 00:10:39,175 ve kölelerin temsil edilmeyi hak edip haklara layık olmadığını ileri sürdü. 163 00:10:40,348 --> 00:10:44,978 Bu keşmekeş uğruna daha yeni devrimci bir savaş vermişsiniz. İroniye baksanıza. 164 00:10:45,061 --> 00:10:48,231 İlk 16 başkanın çoğu köle sahibiydi. 165 00:10:49,607 --> 00:10:52,317 Köleliğin kendi kendine kalkmamasına şaşmamalı. 166 00:10:52,401 --> 00:10:57,491 Ve bu nedenle köle sahipleri Anayasa'nın köleliği onayladığını, 167 00:10:57,573 --> 00:11:00,993 kanunen insanların mülk sayılabileceğini iddia edebildi. 168 00:11:01,077 --> 00:11:04,367 Ülkenin temellerinde hem Bağımsızlık Bildirgesi 169 00:11:04,455 --> 00:11:08,665 hem de kölelik kavramı var. Yani köleleştirilmiş insanlar ahlaki değer 170 00:11:08,751 --> 00:11:12,211 ve haysiyet sahibi insanlar olmak bakımından vatandaştılar 171 00:11:12,296 --> 00:11:14,376 ama kanunen vatandaş değildiler. 172 00:11:16,425 --> 00:11:19,425 Frederick Douglass gibi bazı kölelik karşıtları 173 00:11:19,512 --> 00:11:21,812 köleleştirilmiş insanların 174 00:11:21,889 --> 00:11:25,769 aslında vatandaş olduğuna ilişkin tehlikeli bir görüşe sahiptir. 175 00:11:28,562 --> 00:11:29,562 Sonra ne mi olur? 176 00:11:31,399 --> 00:11:35,359 Bu görüş için halkın desteğini almak üzere yola çıkarlar. 177 00:11:35,986 --> 00:11:39,366 Frances Harper gibi Kuzey'de özgür doğan Siyahlar 178 00:11:39,448 --> 00:11:43,198 deneme yazıları ve şiirlerle zulüm hikâyelerini paylaşırlar. 179 00:11:43,953 --> 00:11:47,833 "Hepimiz tek bir insanlık demeti hâlinde birbirimize bağlıyız 180 00:11:47,915 --> 00:11:51,285 ve toplum, en zayıf mensuplarını ruhu lanetlenmeksizin 181 00:11:51,794 --> 00:11:54,424 ayakları altında çiğneyemez." 182 00:11:54,505 --> 00:11:59,085 Maria Stewart gibi, kölelik karşıtı konuşmalarla halka seslenirler. 183 00:11:59,176 --> 00:12:02,136 "İnsanı insan yapan teninin rengi değil, 184 00:12:02,805 --> 00:12:05,975 ruhunun içinde biçimlenen ilkelerdir." 185 00:12:06,600 --> 00:12:08,890 Harriet Jacobs ve kardeşi John Jacobs 186 00:12:08,978 --> 00:12:14,068 Amerikalıları harekete geçirmek için kölelikle ilgili tecrübelerini anlatırlar. 187 00:12:14,817 --> 00:12:17,237 "Tüm insanlar özgür ve eşit yaratılmıştır 188 00:12:17,319 --> 00:12:19,569 ve devredilemez haklara sahiptir. 189 00:12:20,406 --> 00:12:22,866 Bugün ABD'de Siyahların hakları nerede?" 190 00:12:24,910 --> 00:12:28,580 Kölelik karşıtı hareket Amerikan tarihindeki müthiş bir olaydır 191 00:12:28,664 --> 00:12:31,884 ama çok yönlü olduğundan insanlar onu tam anlamamıştır. 192 00:12:34,503 --> 00:12:41,093 Kölelik karşıtlarının bir cenahına göre Anayasa art niyetli ve kölelik yanlısıdır. 193 00:12:41,177 --> 00:12:45,847 "ABD Anayasası ölümle bir anlaşma ve cehennemle bir mutabakattır." dediler. 194 00:12:45,931 --> 00:12:49,691 Anayasa'nın ortadan kaldırılması gerektiğini söylediler. 195 00:12:50,227 --> 00:12:51,557 "Birliği dağıtalım." 196 00:12:52,563 --> 00:12:54,193 Ama bir cenah daha vardı. 197 00:12:54,273 --> 00:12:58,323 Ve o cenahın en ünlü üyesi Frederick Douglass'tı. 198 00:12:58,903 --> 00:13:04,703 Douglass'ın ilk otobiyografisi şüphesiz riskli bir çalışma. 199 00:13:04,784 --> 00:13:11,084 Köleleştirilmiş biri kişinin, bir kaçağın kendisini tanıtması risk içeriyordu. 200 00:13:11,665 --> 00:13:15,375 Kendisi hâlâ hukuk nezdinde resmen bir köledir. 201 00:13:15,878 --> 00:13:19,668 Özgür bir adam değil fiyat biçilmiş bir insandır. 202 00:13:21,008 --> 00:13:23,838 Bir çırpıda klasik oldu. Hâlâ da öyledir. 203 00:13:25,054 --> 00:13:26,394 Tüm dünyada okunuyor. 204 00:13:27,932 --> 00:13:29,892 Frederick Douglass gibi 205 00:13:30,851 --> 00:13:34,731 kölelikten gelen bir Siyah'ın kölelik tecrübelerini anlatması 206 00:13:34,814 --> 00:13:37,944 ve konuyu insani bir yönden ele alarak bunu yapması 207 00:13:38,025 --> 00:13:40,145 o dönemde çok eleştirildi. 208 00:13:40,736 --> 00:13:44,446 Bedeninden ziyade zihninin tehlike altında olmasının 209 00:13:44,532 --> 00:13:48,872 kölelik sırasındaki en büyük korkusu olduğunu sıklıkla dile getirdi. 210 00:13:48,953 --> 00:13:51,793 Korkusu, bazı insanların her nasılsa özgür 211 00:13:51,872 --> 00:13:57,212 diğerlerinin köle olarak doğduğu düşüncesinin içselleşmesiydi. 212 00:14:00,297 --> 00:14:05,467 İlk otobiyografisinde bir yerde aniden durup şöyle soruyor: 213 00:14:06,303 --> 00:14:07,513 "Ben neden köleyim?" 214 00:14:09,682 --> 00:14:12,482 Eski zamandan kalma bir varoluş sorusu. 215 00:14:12,560 --> 00:14:13,770 "Ben neden köleyim? 216 00:14:14,645 --> 00:14:19,775 Beyaz olan diğer çocuklara bakıyorum, büyümekte, kitaplara sahip olmakta 217 00:14:19,859 --> 00:14:22,859 eğitim görmekte, dolaşıp seyahat etmekte özgürler. 218 00:14:23,571 --> 00:14:24,861 Ben neden köleyim?" 219 00:14:30,786 --> 00:14:35,416 Köleleştirilme ve sömürü gaddarlığının nasıl bir şey olduğunu hissetmiştir. 220 00:14:35,499 --> 00:14:38,789 Mücadele etmeye karar verir. 221 00:14:42,339 --> 00:14:46,139 Dünyanın dört bir yanını gezip bir köle olarak yaşadıklarını, 222 00:14:46,218 --> 00:14:48,848 Siyahların özgürlük gereksinimini anlatır. 223 00:14:48,929 --> 00:14:52,019 Ömrünü adadığı dava budur. 224 00:14:52,099 --> 00:14:54,599 Yetenekliydi. Hitabete yatkındı. 225 00:14:54,685 --> 00:14:57,265 19. yüzyılın en iyi hatibiydi muhtemelen. 226 00:15:00,482 --> 00:15:04,242 O kadar etkileyiciydi ki Güneyliler onun hiç köle olmadığına, 227 00:15:04,320 --> 00:15:07,030 başka bir ülkeden getirildiğine, 228 00:15:07,114 --> 00:15:11,164 numaracının teki olduğuna dair söylentiler çıkarıp duruyorlardı. 229 00:15:11,243 --> 00:15:13,453 Eseri onun yazdığına şüphe yok. 230 00:15:16,332 --> 00:15:20,502 1848'den itibaren halkın gözündeki profilini kuvvetlendirir. 231 00:15:20,586 --> 00:15:22,086 The North Star'ı basar. 232 00:15:22,171 --> 00:15:26,341 Gazete, kölelik karşıtı Beyazlar arasında büyük ün yapar. 233 00:15:26,425 --> 00:15:28,635 Douglass'ın öne sürdüğü 234 00:15:28,719 --> 00:15:33,639 ve öne sürmeye devam edeceği tez kölelikten vatandaşlığa geçişti. 235 00:15:36,769 --> 00:15:38,519 1852'de Frederick Douglass 236 00:15:38,604 --> 00:15:42,074 muhtemelen dünyanın en ünlü Siyah insanıdır. 237 00:15:45,027 --> 00:15:48,737 Sözlerinin, kölelik karşıtı hareketin izleyeceği stratejiyi 238 00:15:48,822 --> 00:15:52,492 muazzam ölçüde etkileyeceğini anlamıştı. 239 00:15:53,953 --> 00:15:58,543 Onun iddiasına göre Anayasa kölelik karşıtı bir belgeydi. 240 00:15:59,416 --> 00:16:00,746 Özgürlük yanlısıydı. 241 00:16:00,834 --> 00:16:04,964 Bağımsızlık Bildirgesi'yle ve devrimci geleneğiyle 242 00:16:05,047 --> 00:16:10,677 Amerika'nın köleliğe tahammül etmemesi gerektiğini düşünüyordu. 243 00:16:11,762 --> 00:16:18,602 Douglass'a göre Kurucular, köleliği güvence altına alan bir belge değil, 244 00:16:18,686 --> 00:16:24,856 her insana öz yönetim hakkı, özgürlük hakkı ve insan haklarının 245 00:16:25,442 --> 00:16:28,072 garanti edildiği bir belge hazırlamıştı. 246 00:16:28,153 --> 00:16:30,863 Onun gibi insanların 247 00:16:31,365 --> 00:16:35,905 ulusal toplumun bir parçası olduğuna inanıyor ve inanmak istiyordu. 248 00:16:45,170 --> 00:16:48,590 New York'taki Rochester Kadınlar Kölelikle Mücadele Derneği 249 00:16:48,674 --> 00:16:52,184 Frederick Douglass'ı 4 Temmuz'da konuşma yapmaya davet etti. 250 00:16:52,845 --> 00:16:57,385 Bu etkinlik için 600 kişi Corinthian Hall'a geldi. 251 00:17:00,853 --> 00:17:04,523 Ama o günkü dinleyicileri 600 kişiden ibaret değildi. 252 00:17:04,606 --> 00:17:06,686 Dinleyicileri bizdik. 253 00:17:06,775 --> 00:17:08,605 Dinleyicileri gelecekti. 254 00:17:09,486 --> 00:17:10,816 Size tarif edeyim. 255 00:17:10,904 --> 00:17:15,994 O 600 dinleyicinin çoğu Beyaz erkek ve kadınlardır. 256 00:17:16,076 --> 00:17:18,826 Genel anlamda Douglass'la hemfikirlerdir. 257 00:17:18,912 --> 00:17:23,382 Ama Douglass teoride hemfikir olmakla sahadaki gerçekliği 258 00:17:23,459 --> 00:17:27,249 derinden derine anlamak arasında fark olduğunu bilir. 259 00:17:28,213 --> 00:17:30,973 Bu farkı görmelerini sağlamak için 260 00:17:31,675 --> 00:17:35,635 onlara kendileriyle ilgili hakikati söylemek zorundadır. 261 00:17:37,181 --> 00:17:38,561 1852'de. 262 00:17:40,267 --> 00:17:41,687 İşte bu ilginç olabilir. 263 00:17:47,191 --> 00:17:48,531 "Yurttaşlarım, 264 00:17:49,985 --> 00:17:53,195 Bağımsızlık Bildirgesi'ni imzalayanlar cesur adamlardı. 265 00:17:53,697 --> 00:17:55,237 Atalarınız başarılı oldu. 266 00:17:55,949 --> 00:17:59,449 Bugün de bu başarının meyvelerini topluyorsunuz." 267 00:17:59,953 --> 00:18:03,963 Douglass 4 Temmuz konusunda dinleyicilerini rahat hissettirir. 268 00:18:04,041 --> 00:18:06,631 Kurucuların birer dâhi olduğunu söyler. 269 00:18:06,710 --> 00:18:10,340 Amerika Cumhuriyeti denen bu güzelim şeyi yarattılar, der. 270 00:18:10,923 --> 00:18:12,513 Çok sakin bir açılış. 271 00:18:14,635 --> 00:18:17,385 Bir yerde de şöyle der: "Affedersiniz. 272 00:18:18,430 --> 00:18:20,930 Bugün burada konuşmak için neden çağrıldım? 273 00:18:23,143 --> 00:18:27,943 Benim veya benim temsil ettiğim kişilerin ulusal bağımsızlığınızla ne ilgisi var? 274 00:18:29,900 --> 00:18:33,240 4 Temmuz sizin, benim değil. Bayram edebilirsiniz. 275 00:18:34,822 --> 00:18:36,242 Ben yas tutmalıyım. 276 00:18:37,741 --> 00:18:42,451 Yurttaşlar, benden bugün burada konuşmamı isteyerek benimle alay mı ediyorsunuz?" 277 00:18:45,040 --> 00:18:47,670 Sonra dinleyicilerine avaz avaz bağırarak 278 00:18:47,751 --> 00:18:51,381 Amerika'nın güneyindeki köle ticaretinin, köle müzayedelerinin 279 00:18:51,463 --> 00:18:54,133 korku ve dehşeti üzerine bir nutuk çeker. 280 00:18:56,969 --> 00:18:59,599 Dinleyicilerinin duyularına hitap eder. 281 00:19:00,305 --> 00:19:03,225 Bir köle gemisinin ambarının kokusunu anlatır. 282 00:19:04,977 --> 00:19:09,647 Çocuğu satılırken ağlayan bir annenin seslerini ve hislerini anlatır. 283 00:19:10,566 --> 00:19:15,066 Köleliğin gerçek yüzünü onlara gösterir. 284 00:19:15,154 --> 00:19:18,324 "Özgürlüklerini ellerinden almak, ücretsiz çalıştırmak 285 00:19:18,407 --> 00:19:21,617 sopalarla dövmek, kırbaçla derilerini yüzmek, 286 00:19:21,702 --> 00:19:24,162 dişlerini dökmek, etlerini yakmak. 287 00:19:24,246 --> 00:19:26,826 Özgürlük ve eşitlik naralarınız, 288 00:19:26,915 --> 00:19:29,995 vaazlarınız ve ettiğiniz şükürler safi ikiyüzlülük. 289 00:19:30,085 --> 00:19:32,415 An itibarıyla dünyada ABD halkı dışında 290 00:19:32,504 --> 00:19:37,094 böylesi iğrenç ve kanlı icraatlardan sorumlu başka bir halk daha yoktur." 291 00:19:43,682 --> 00:19:45,732 Hitap ettiği insanlar 292 00:19:46,852 --> 00:19:49,982 ondan yanadır ama o "Yeterince benden yana değilsiniz. 293 00:19:50,063 --> 00:19:54,033 Kölelikle savaşmak için elinizden geleni yapmıyorsunuz. 294 00:19:54,109 --> 00:20:00,119 1852'deyiz, 14 yıldır özgürüm ama bu hâlâ devam ediyor. 295 00:20:00,199 --> 00:20:03,579 Bu ülkenin özgürlük ve insan eşitliğini 296 00:20:04,369 --> 00:20:06,999 merkeze alan bir ülke olması gerekiyor. 297 00:20:08,207 --> 00:20:11,417 Kölelik devam ettiği sürece bu ulus palavradır." diyor. 298 00:20:11,501 --> 00:20:14,171 "Amerika geçmişine, bugününe ihanet etmekte, 299 00:20:14,254 --> 00:20:17,344 kendisini geleceğine de ihanet etmeye adamaktadır." 300 00:20:22,012 --> 00:20:23,562 Şunu söyleyerek bitireyim, 301 00:20:24,223 --> 00:20:25,893 bu ülkeden ümidimi kesmedim. 302 00:20:27,809 --> 00:20:32,059 Köleliğin kıyameti kaçınılmaz. Bu sebeple başladığım şekilde bitiriyorum. 303 00:20:35,150 --> 00:20:35,980 Umutla." 304 00:20:47,162 --> 00:20:49,962 Bence kendisini vatandaş olarak görüyor. 305 00:20:50,040 --> 00:20:53,250 Mesele, devletin onu vatandaş olarak görüp görmediği. 306 00:20:53,335 --> 00:20:54,995 Püf noktası burası. 307 00:20:55,087 --> 00:20:58,587 Ben ve benim gibi birçok Afrikalı Amerikalı 308 00:20:58,674 --> 00:21:03,804 kendimizi hep vatandaş olarak görüp hep Amerika'nın ülkemiz olduğunu düşündük. 309 00:21:03,887 --> 00:21:07,097 Ama soru şu: "Ülke de bizim hakkımızda böyle düşünüyor mu?" 310 00:21:07,182 --> 00:21:11,442 ABD Yüce Mahkemesi bu görkemli, beyaz mermer binada bulunuyor. 311 00:21:11,520 --> 00:21:13,480 Kanun önünde eşit adalet. 312 00:21:14,231 --> 00:21:18,651 Anayasa'nın dili her zaman çok net değildir. 313 00:21:19,152 --> 00:21:21,782 Yüce Mahkeme de bu sebeple var. 314 00:21:21,863 --> 00:21:24,493 Yüce Mahkemenin bazı görevleri 315 00:21:24,574 --> 00:21:27,414 Anayasa'nın anlaşılmasını sağlamak, yorumlamak 316 00:21:27,494 --> 00:21:30,004 ve bizi onun karşısında sorumlu kılmaktır. 317 00:21:30,080 --> 00:21:34,960 Devletimizin üçüncü dalı ve yargı sistemimizin en yetkili kurumudur. 318 00:21:35,460 --> 00:21:38,170 Bakalım Yüce Mahkeme 319 00:21:38,255 --> 00:21:41,755 kimin Amerikan vatandaşı olup olmadığı konusunda ne dedi? 320 00:21:43,719 --> 00:21:47,559 Sene 1857. Dred Scott, Sanford'a karşı. 321 00:21:48,056 --> 00:21:51,016 Dred Scott tarihteki en kötü Yüce Mahkeme kararı. 322 00:21:51,101 --> 00:21:53,601 Taş çatlasın en kötü ikinci karar olabilir. 323 00:21:54,521 --> 00:21:57,361 Dred Scott bir cerrahın kölesidir. 324 00:21:57,441 --> 00:22:02,321 Cerrah, Scott'ı köle eyaleti Missouri'den 325 00:22:02,404 --> 00:22:05,164 özgür bir eyalet olan Wisconsin'e getirmiştir. 326 00:22:05,240 --> 00:22:07,910 Sonraları doktor Missouri'de ölür. 327 00:22:07,993 --> 00:22:11,003 Sonunda Scott Yüce Mahkemeye gider 328 00:22:11,079 --> 00:22:15,039 ve bir zamanlar özgür bir eyalette yaşamış olduğundan 329 00:22:15,125 --> 00:22:18,625 artık mülk değil özgür bir vatandaş olduğunu iddia eder. 330 00:22:18,712 --> 00:22:21,722 Mahkeme Dred Scott'ın lehinde bir karar verirse 331 00:22:21,798 --> 00:22:26,138 köleleştirilmiş insanların özgür vatandaşlar olmalarının yolu açılacaktır. 332 00:22:26,219 --> 00:22:29,219 Aleyhinde bir karar çıkarsa kapı kapanacaktır. 333 00:22:29,848 --> 00:22:31,848 ABD YÜCE MAHKEME YARGICI, 1836-1864 334 00:22:31,933 --> 00:22:35,693 "Anayasa'daki 'vatandaş' sözcüğünün zencileri kapsamadığı 335 00:22:35,771 --> 00:22:38,611 ve kapsamasının amaçlanmadığı görüşündeyiz. 336 00:22:38,690 --> 00:22:42,990 Dolayısıyla zenciler bu belgenin ABD vatandaşlarına sağladığı 337 00:22:43,070 --> 00:22:45,570 hiçbir hak ve imtiyazdan faydalanamazlar." 338 00:22:45,655 --> 00:22:49,985 Mahkeme şöyle der: "Anayasa'nın düzenlenişine geri dönüp 339 00:22:50,077 --> 00:22:54,247 kendimize 'Bu insanlar 1787'de neyi amaçlıyordu?' diye soracağız." 340 00:22:54,331 --> 00:22:55,871 Roger B. Taney der ki 341 00:22:56,792 --> 00:23:00,752 "Siyahları ülkelerinin bir parçası olarak istemedikleri açık. 342 00:23:00,837 --> 00:23:04,547 Anayasa'ya sokmadılar çünkü kimsenin, Amerikan siyasal yapısına 343 00:23:04,633 --> 00:23:07,143 Beyaz olmayanların girmesine göz yumacak kadar 344 00:23:07,219 --> 00:23:09,639 aptal olabileceğini düşünmediler bile." 345 00:23:09,721 --> 00:23:14,481 "Bir asırdan uzun süredir aşağı dereceden ve Beyaz ırkla ilişki kurmak bakımından 346 00:23:14,559 --> 00:23:17,479 uygun olmadıkları düşünüldü. 347 00:23:17,562 --> 00:23:22,442 Öyle aşağılardı ki Beyazların itibar edeceği hiçbir hakları yoktu." 348 00:23:25,654 --> 00:23:28,994 Retoriği insanın tüylerini ürpertiyor. 349 00:23:29,074 --> 00:23:32,164 "Afrikalı Amerikalılar aslında vatandaş değildir. 350 00:23:32,244 --> 00:23:34,254 Asla olmadılar, olamazlar da." 351 00:23:36,706 --> 00:23:39,576 İster köle ister özgür statüsünde olsunlar, 352 00:23:39,668 --> 00:23:43,418 Siyahların Beyazlarla eşit olmadığı fikri onaylanmış oldu. 353 00:23:43,505 --> 00:23:46,465 Tam olarak insan değillerdi. Evrim geçirmemişlerdi. 354 00:23:47,634 --> 00:23:52,814 Dred Scott davasıyla Siyahların asla ABD vatandaşı olamayacağı ilan edildi. 355 00:23:52,889 --> 00:23:56,099 Dred Scott'ın şahsen dava açma hakkı bile yoktu. 356 00:24:01,189 --> 00:24:03,609 Douglass ısrarla şunu söylemişti: 357 00:24:03,692 --> 00:24:07,742 Kölelik karşıtı politikalar Anayasa'yla uyumlu olabilirdi. 358 00:24:09,406 --> 00:24:12,196 Oysa anlaşılan Mahkeme açık kapı bırakmıyordu. 359 00:24:13,326 --> 00:24:16,076 Anayasa büsbütün kölelik yanlısıdır, dediler. 360 00:24:16,163 --> 00:24:20,333 Hatta Anayasa bütünüyle Douglass'a karşıdır bile diyebiliriz. 361 00:24:21,460 --> 00:24:25,050 Vatandaşlık, hakların özüdür. 362 00:24:25,964 --> 00:24:27,174 Dred Scott'tan sonra 363 00:24:27,799 --> 00:24:30,389 Douglass bu topluluğun asla bir parçası, 364 00:24:30,969 --> 00:24:33,099 asla bir Amerikan vatandaşı olamaz. 365 00:24:35,724 --> 00:24:37,434 Sonra soru şuna dönüştü: 366 00:24:38,101 --> 00:24:39,351 "Sıradaki adım ne?" 367 00:24:45,066 --> 00:24:47,396 ABD'NİN 16. BAŞKANI 368 00:24:49,029 --> 00:24:53,369 Güney, kölelik için ulus çapında resmî onay istiyor. 369 00:24:54,826 --> 00:24:56,326 Alamazlar. 370 00:24:56,411 --> 00:25:00,251 Lincoln o davayı kınıyordu. Tanınmasını kısmen buna borçluydu. 371 00:25:00,332 --> 00:25:03,462 Çoğu insan, Dred Scott davasına tepkisini koymasa 372 00:25:03,543 --> 00:25:06,463 onun başkan olmayacağını düşünüyor. 373 00:25:06,546 --> 00:25:10,006 Ve tarihimizin en önemli başkanı olacaksınız. 374 00:25:11,676 --> 00:25:13,636 Lincoln ülkenin, 375 00:25:13,720 --> 00:25:18,230 köleliğin yasallığı üzerine bir kavgaya sürüklendiğini de gördü. 376 00:25:18,308 --> 00:25:19,518 BİRLİK DAĞILDI! 377 00:25:26,066 --> 00:25:28,026 LINCOLN BAŞKAN SEÇİLİR, 1860 378 00:25:28,109 --> 00:25:29,689 İÇ SAVAŞ BAŞLAR, 1861 379 00:25:30,862 --> 00:25:33,872 Lincoln köleliğin kötü bir şey olduğunu kabul eder. 380 00:25:33,949 --> 00:25:36,029 Bu iyi bir başlangıç. Ama… 381 00:25:37,661 --> 00:25:43,121 "ABD'yi tek bir köleye özgürlük vermeden kurtarabilecek olsam bunu yapardım." der. 382 00:25:44,668 --> 00:25:48,048 İç Savaş kölelik yüzünden olduysa 383 00:25:48,129 --> 00:25:52,509 Lincoln neden Güney'deki köleleştirilmiş insanları hemen özgür bırakmaz? 384 00:25:53,677 --> 00:25:56,927 Çünkü amacı Birliği korumaktır. 385 00:25:57,013 --> 00:25:59,313 Güney yeni ayrılmıştır. 386 00:25:59,391 --> 00:26:01,731 Artık Konfederasyon adını almışlardır. 387 00:26:01,810 --> 00:26:06,480 Lincoln ülkenin yarısını kaybeden başkan olmayacaktır. 388 00:26:06,565 --> 00:26:08,645 Güney'i geri almak zorundadır 389 00:26:09,359 --> 00:26:12,569 ve bu noktada Siyah Amerikalıların pahasına olsa bile 390 00:26:12,654 --> 00:26:16,164 kazanmak için ne gerekiyorsa yapacaktır. 391 00:26:16,741 --> 00:26:19,201 Abraham Lincoln bütün bu kaosun ortasında 392 00:26:19,286 --> 00:26:24,326 Afrikalı Amerikalı liderlerden oluşan küçük bir grubu Beyaz Saray'a davet etti. 393 00:26:24,958 --> 00:26:28,128 Kâtiplere ve basına görüşmeyi kayıt altına aldırdı 394 00:26:28,211 --> 00:26:31,011 ve işin aslı, Lincoln onlarla görüşmedi. 395 00:26:31,089 --> 00:26:32,219 Onlara nutuk çekti. 396 00:26:33,383 --> 00:26:38,353 "Kanaatimce ırkınız bir halkın uğrayabileceği en büyük haksızlığa uğradı 397 00:26:38,430 --> 00:26:40,640 ama köleliğiniz sona erdiğinde bile 398 00:26:41,224 --> 00:26:46,614 Beyaz ırkla eşit bir konuma gelmekten çok uzak olacaksınız. 399 00:26:48,607 --> 00:26:50,397 Bu gidişat hoşuma gitmedi. 400 00:26:51,735 --> 00:26:53,395 "Bildiklerimizi gerçek addedin. 401 00:26:53,486 --> 00:26:56,816 Ama sizin ırkınız yüzünden aramızda bir savaş olamaz." 402 00:26:56,906 --> 00:27:02,326 Temelde İç Savaş'ın suçunu Amerika'daki varlıklarından dolayı Siyahlara yüklüyor, 403 00:27:03,204 --> 00:27:05,624 sonra da özgürleştirilmiş Siyahların 404 00:27:05,707 --> 00:27:11,377 ABD'nin dışarısında koloni hâline getirilmesine yönelik bir planı 405 00:27:11,463 --> 00:27:13,013 onlara onaylatmak istiyor. 406 00:27:13,089 --> 00:27:16,969 "Ne kadar nahoş olsa da halkımızda, siz özgür siyahilerin 407 00:27:17,052 --> 00:27:20,142 bizimle kalması konusunda bir gönülsüzlük söz konusu. 408 00:27:20,221 --> 00:27:23,021 Ayrılmamız iki taraf için de daha iyi." 409 00:27:23,099 --> 00:27:24,639 Bir dakika. Mola. 410 00:27:24,726 --> 00:27:28,516 Sen Abraham Lincoln'sın, değil mi? Paranın üzerindeki adam. 411 00:27:29,856 --> 00:27:31,146 Peki, devam et. 412 00:27:31,650 --> 00:27:37,410 Yani bu ülkede eşitliğin büyük önem taşıması gerektiğini hepimiz biliyoruz 413 00:27:37,489 --> 00:27:40,909 ama gerçekte ırk eşitliği asla olmayacak. 414 00:27:40,992 --> 00:27:42,952 Siz programı kabul edin, diyor. 415 00:27:43,036 --> 00:27:47,616 "Koloni kurmayı düşündüğüm yer Orta Amerika." 416 00:27:47,707 --> 00:27:48,537 Ne? 417 00:27:48,625 --> 00:27:55,505 Bir dakika. En sonunda köleliğe son veren aydın, ilerici başkan 418 00:27:55,590 --> 00:27:59,140 başta Siyah Amerikalıları Kosta Rika'ya göndermek mi istemiş? 419 00:28:00,387 --> 00:28:01,347 Por que? 420 00:28:02,305 --> 00:28:06,305 Douglass öfkeden deliye döner. 421 00:28:06,393 --> 00:28:08,523 Lincoln'ın kısmen yapmaya çalıştığı 422 00:28:08,603 --> 00:28:13,153 aslında bu ülkeye ait olamayacağız diye düşünen Siyahların 423 00:28:13,233 --> 00:28:17,283 kafasını kurcalayan bu belirsizliği ortadan kaldırmak. 424 00:28:17,362 --> 00:28:21,452 Afrikalı Amerikalılar şayet vatandaş değillerse 425 00:28:22,033 --> 00:28:24,243 kaderlerinin bu olmasından korkuyorlardı. 426 00:28:24,744 --> 00:28:28,294 Douglass şöyle yanıtladı: "Hayır, Siyahların varlığı değil, 427 00:28:28,373 --> 00:28:35,303 kölelik, köle sahiplerinin elindeki güç ve bunun toplumu çarpıklaştırması 428 00:28:35,380 --> 00:28:37,050 İç Savaş'ın sebebidir." 429 00:28:41,511 --> 00:28:46,351 Unutmayalım ki bunlar topyekûn İç Savaş sırasında olup bitiyordu. 430 00:28:51,730 --> 00:28:55,150 Ve o yaz, savaşı kazanmakta olan kendi tarafı değildir. 431 00:28:58,945 --> 00:29:02,865 Öylesi bir savaşta bulabileceğiniz her asker size lazımdır. 432 00:29:02,949 --> 00:29:06,239 Ama devlet Siyahların milis veya düzenli ordu mensubu 433 00:29:06,327 --> 00:29:08,037 olamayacağında ısrarcıydı. 434 00:29:10,081 --> 00:29:12,291 "Onlar vahşi. Sağa sola saldırırlar. 435 00:29:12,375 --> 00:29:15,335 Silah verdin mi gördükleri her Beyazı katlederler." 436 00:29:21,509 --> 00:29:23,469 "Devlet Zenci'yi niye reddediyor? 437 00:29:25,346 --> 00:29:26,506 İnsan değil mi o? 438 00:29:29,601 --> 00:29:33,771 Generallerimiz erkekleri çağırıyor. Bağırıyorlar: 'Erkekleri gönderin.' 439 00:29:35,732 --> 00:29:41,112 Tehlike altındaki ulustan, düşmana karşı o kuvvetli Siyah elini çözmesini diledim. 440 00:29:41,196 --> 00:29:43,696 Beyazların kazanacağı özgürlük sönük kalır. 441 00:29:44,365 --> 00:29:47,285 Özgürlüğünü kim kazanacaksa darbeyi o vurmalıdır." 442 00:29:47,368 --> 00:29:51,208 SİYAHİLER, SAVAŞA! YA ŞİMDİ YA HİÇ YENİLGİ IRKIMIZIN SONU OLUR 443 00:29:51,289 --> 00:29:52,869 Douglass şunu demektedir: 444 00:29:53,750 --> 00:29:56,840 Siyahlar savaşa katılıp kan dökerse 445 00:29:56,920 --> 00:30:00,920 vatandaşlığın getirdiği haklardan asla mahrum bırakılamayacaktır. 446 00:30:01,007 --> 00:30:02,677 Bunu açıkça belirtir. 447 00:30:03,760 --> 00:30:06,390 Ülkeyi gezerek konuşmalar yaptı. 448 00:30:06,471 --> 00:30:09,391 Kölelik kaldırılmadan savaş kazanılamazdı. 449 00:30:09,474 --> 00:30:12,234 Siyah askerler İç Savaş için 450 00:30:12,310 --> 00:30:15,100 Birlik Ordusu'na alınmadan savaş kazanılamazdı. 451 00:30:16,105 --> 00:30:19,275 Lincoln'ı, köle sahiplerine karşı verilen savaşa 452 00:30:19,359 --> 00:30:21,649 Siyahları davet ettirmeye çalışır. 453 00:30:23,112 --> 00:30:26,912 Douglass onların vatandaş olduklarını, haklara ve yasal eşitliğe 454 00:30:26,991 --> 00:30:31,451 sahip olmaya layık olduklarını kanıtlayacaklarından emindir. 455 00:30:33,748 --> 00:30:38,628 Bu aşamada ABD'yi iki ırklı bir toplum olarak görememektedir 456 00:30:39,212 --> 00:30:43,802 ama fikirleri çarpıcı bir şekilde ilerlemeye başlayacaktır. 457 00:30:44,717 --> 00:30:47,927 Frederick Douglass'ın gayreti nihayet sonuç verir. 458 00:30:48,429 --> 00:30:52,979 Askerlere muhtaç olan Lincoln Özgürlük Bildirgesi'ni imzalayarak 459 00:30:53,059 --> 00:30:55,769 Güney eyaletlerindeki köleleri özgürleştirir. 460 00:30:56,271 --> 00:30:58,771 Siyahlar Birlik Ordusuna katılabilecektir. 461 00:30:59,274 --> 00:31:03,284 Siyah askerler Douglass'ın hep söylediği şeyi kanıtlama şansı bulur. 462 00:31:03,778 --> 00:31:06,198 Özgürlükleri için savaşmak istiyorlardır. 463 00:31:14,080 --> 00:31:15,920 SİYAHİLER! SAVAŞA! YA ŞİMDİ YA HİÇ 464 00:31:17,417 --> 00:31:21,747 Özgürlük Bildirgesi savaşta önemli bir dönüm noktasıdır. 465 00:31:22,547 --> 00:31:27,837 Sonuç itibarıyla 200.000 Siyah erkek Birlik Ordusuna katılır. 466 00:31:29,679 --> 00:31:34,479 Küçük muharebelerden oluşan ve bir düzenli ordu savaşı değildi. 467 00:31:34,559 --> 00:31:37,229 Kuzey de Güney de kitlesel ordulardı. 468 00:31:38,605 --> 00:31:42,145 Özgürlük Bildirgesi askerî bir emir olarak düzenlenmiştir. 469 00:31:42,233 --> 00:31:43,823 Savaşı kazanmak içindir. 470 00:31:45,445 --> 00:31:50,065 Hesapta tembeldik. Hesapta korkak ve başıbozuktuk. 471 00:31:50,158 --> 00:31:54,698 Dolayısıyla Afrikalı Amerikalıların orduda yiğitçe görev alması 472 00:31:54,787 --> 00:31:58,997 söylenenlere karşı verilen çok kuvvetli bir cevaptı. 473 00:32:03,129 --> 00:32:06,259 BÜYÜK BİRLİK ZAFERİ! 474 00:32:07,967 --> 00:32:09,217 BİR BİRLİK ZAFERİ DAHA! 475 00:32:09,302 --> 00:32:14,472 Siyahların cephede yer alıp kan dökmesi büyük etki yarattı. 476 00:32:17,936 --> 00:32:22,646 Orduda Siyahların görev almasıyla Beyaz ırkın tutumu değişmeye başladı. 477 00:32:22,732 --> 00:32:26,992 Siyahları vatandaş olarak hiç görmemiş birçok Kuzeyli 478 00:32:27,070 --> 00:32:30,450 ordudaki hizmetlerinden ötürü 479 00:32:30,531 --> 00:32:35,831 onların eşit ABD vatandaşı olmaya hak kazandıklarına inanırlar. 480 00:32:35,912 --> 00:32:40,422 Douglass'ın iki oğlu 54. Massachusetts Piyade Birliğinde görev alır. 481 00:32:42,502 --> 00:32:46,342 Kendi deyişiyle, Siyah askerlerin kemerlerine ABD arması takmasını 482 00:32:46,881 --> 00:32:51,761 son derece gerçek ve sembolik bir güç olarak gördü. 483 00:32:53,262 --> 00:32:57,562 "Bağımsızlık Bildirgesi'ni yalan olarak damgalamayacak bir ülke istiyoruz. 484 00:32:58,559 --> 00:33:01,809 Bu savaşın göreceği görev ulusal yenilenmedir." 485 00:33:01,896 --> 00:33:02,936 ULUSAL YENİLENME 486 00:33:03,022 --> 00:33:04,272 Savaşın başından beri 487 00:33:04,357 --> 00:33:09,027 Douglass savaşın Siyahların hayatını değiştirmekle kalmayıp 488 00:33:09,112 --> 00:33:11,572 Amerika'yı tümden dönüştüreceğini söyler. 489 00:33:11,656 --> 00:33:16,786 "Biz eski Birlik değil, ondan 10.000 kat değerli bir şey uğruna savaşıyoruz. 490 00:33:16,869 --> 00:33:20,959 O şey de çok kati bir şekilde tesis edilecek ulusal birliktir. 491 00:33:21,833 --> 00:33:24,593 Köleliğin ve sınıf üstünlüğünün değil 492 00:33:24,669 --> 00:33:27,919 özgürlük ve eşitliğin mihenk taşı olduğu bir birlik." 493 00:33:28,006 --> 00:33:31,626 İç Savaş'ın tanımını yapıyor. Ülkenin kaderi tayin edilmiştir. 494 00:33:31,718 --> 00:33:37,178 Ülkenin, kuruluş belgesindeki amentüyü yerine getirmesi elzemdir. 495 00:33:37,265 --> 00:33:39,345 KÖLELERE ÖZGÜRLÜK 496 00:33:39,434 --> 00:33:43,024 Savaş yalnızca Konfederasyon'un yenilgisiyle değil 497 00:33:43,104 --> 00:33:47,114 artık eşitliğe dayanan yeni bir ulusun oluşmasıyla sona ermelidir. 498 00:33:50,778 --> 00:33:53,408 İç Savaş'ın zorluklarından biri 499 00:33:53,489 --> 00:33:57,449 gözünüzün önünde çok sayıda insanın hayatını kaybetmesidir 500 00:33:58,286 --> 00:34:02,826 ve Lincoln "Neden?" sorusuyla boğuşmak zorunda kalmıştır. 501 00:34:02,915 --> 00:34:04,915 ÖZGÜRLÜK BİLDİRGESİ, 1863 502 00:34:05,626 --> 00:34:07,336 GETTYSBURG KONUŞMASI, 1863 503 00:34:07,420 --> 00:34:12,220 "87 yıl önce bu kıtada bütün insanların 504 00:34:13,301 --> 00:34:14,341 özgürlük içinde 505 00:34:15,511 --> 00:34:19,181 eşit yaratıldığı ilkesine inanarak yeni bir ulus yarattılar." 506 00:34:20,892 --> 00:34:26,772 Gettysburg'ü Douglass'ın sözlerinin bir yankısı olarak düşünebilirsiniz. 507 00:34:27,356 --> 00:34:31,106 Özgürleşme, savaş uğruna harcanan gayretin tanımıdır. 508 00:34:31,944 --> 00:34:35,784 Tanrı'nın şahitliğindeki bu ülke yeni bir özgürlük doğuşu yaşasın. 509 00:34:36,449 --> 00:34:39,579 Lincoln'ın en ünlü sözü: "Yeni bir özgürlük doğuşu." 510 00:34:40,328 --> 00:34:43,918 Savaşın başından beri Douglass'ın söylediği bir şeydi bu. 511 00:34:44,415 --> 00:34:50,875 Bu ifade Douglass'ın dile getirdiği "ulusal yenilenme"den çok da farklı değil. 512 00:34:50,963 --> 00:34:53,093 "Yeni bir özgürlük doğuşu". 513 00:34:53,174 --> 00:34:56,804 Artık ikisi de İç Savaş'la yeni bir şeyin oluşacağı görüşünde. 514 00:34:57,345 --> 00:35:02,055 "Ve halkın, halk tarafından halk için yönetimi olduğu bu devlet 515 00:35:03,476 --> 00:35:05,386 yeryüzünden silinmesin." 516 00:35:06,979 --> 00:35:08,439 Gettysburg'de yaptığı, 517 00:35:08,523 --> 00:35:12,943 savaşın insani bedelinin yaşattığı trajediyle boğuşmaya çalışmak. 518 00:35:13,027 --> 00:35:15,947 Eğer bu Birlik'le ilgili bir savaşsa 519 00:35:16,030 --> 00:35:19,240 o zaman belki de çok fazla insan ölmüştür. 520 00:35:19,325 --> 00:35:23,575 Ama özgürleşmeyle ilgili, Siyahların özgürlüğü uğruna verilen bir savaşsa 521 00:35:24,163 --> 00:35:26,713 belki de Gettysburg buna değecektir. 522 00:35:30,002 --> 00:35:34,052 Burada Lincoln çok ilgi çekici bir süreçten geçiyor. 523 00:35:34,132 --> 00:35:35,972 Bir insanın ne kadar 524 00:35:37,301 --> 00:35:39,551 değişebileceğini görüyorsunuz. 525 00:35:40,346 --> 00:35:43,516 Lincoln'ın koloni kurma ısrarından 526 00:35:43,599 --> 00:35:46,889 Siyahların geleceği hakkında konuşmaya geçişi inanılmaz. 527 00:35:48,646 --> 00:35:52,016 Bence birbirlerine çok büyük bir saygı duymaya başladılar. 528 00:35:54,986 --> 00:35:57,196 İkisi de kendi kendini yetiştirmişti. 529 00:35:57,280 --> 00:36:00,370 Lincoln bir yıl örgün eğitim almıştı. Douglass hiç almamıştı. 530 00:36:02,243 --> 00:36:07,713 İkisi de aklıyla, zekâsıyla sivrilmişti. 531 00:36:07,790 --> 00:36:10,960 Her kim oldularsa kendi kendilerine başardılar 532 00:36:11,043 --> 00:36:14,923 ve bence bu bakımdan bir nevi kafadarlardı. 533 00:36:15,673 --> 00:36:20,303 Douglass, bir Siyah Amerikan geleceği için Lincoln'la birlikte çalışabileceği 534 00:36:20,386 --> 00:36:22,716 konusunda çok iyimserdir. 535 00:36:25,850 --> 00:36:27,600 İÇ SAVAŞ (1861-1865) 536 00:36:28,144 --> 00:36:31,484 İÇ SAVAŞ SONA ERER, 1865 537 00:36:31,564 --> 00:36:34,194 9 Nisan 1865'te 538 00:36:34,275 --> 00:36:37,485 Konfederasyon'dan General Lee Birliğe teslim olur 539 00:36:38,279 --> 00:36:40,909 Bu, İç Savaş'ın sonunun başlangıcıdır. 540 00:36:43,075 --> 00:36:47,865 Bazen tarih Douglass gibi belli insanları bir hareketin sesi olarak tayin eder. 541 00:36:48,789 --> 00:36:53,669 Lincoln gibi dinlemeye ve değişmeye hevesli bir destekçi bulabildiklerinde de 542 00:36:53,753 --> 00:36:56,963 birlikte başarabileceklerini görmek inanılmazdır. 543 00:36:57,465 --> 00:37:02,965 Ne yazık ki tarih bu ilişkileri trajik bir şekilde kısa kesebilir de. 544 00:37:04,889 --> 00:37:10,389 Lee'nin teslim oluşunun kutlamasında Lincoln bir konuşma yaptı 545 00:37:10,478 --> 00:37:13,938 ve Birlik'te görev yapmış olan Afrikalı Amerikalı askerlere 546 00:37:14,023 --> 00:37:16,073 oy hakkı verilmeli, dedi. 547 00:37:16,150 --> 00:37:20,280 O günkü konuşmayı dinleyenlerin arasında John Wilkes Booth da vardı. 548 00:37:21,155 --> 00:37:25,195 Eşit vatandaşlık düşüncesi Booth'u sinirlendirmişti 549 00:37:25,284 --> 00:37:28,964 ve Booth arkadaşına dönüp şöyle dedi: 550 00:37:29,038 --> 00:37:31,418 "Bu, yapacağı son konuşma." 551 00:37:31,499 --> 00:37:35,039 BAŞKAN HAYATINI KAYBETTİ! 552 00:38:00,236 --> 00:38:05,066 Lincoln'ın suikastından sekiz ay sonra 13. Değişiklik onaylanarak 553 00:38:05,866 --> 00:38:07,736 nihayet kölelik kalkar 554 00:38:07,827 --> 00:38:11,657 ve Amerika'daki tüm köleleştirilmiş insanlar temelli özgür kalır. 555 00:38:11,747 --> 00:38:14,167 Fakat özgürlük hikâyenin sonu değildir. 556 00:38:15,209 --> 00:38:19,129 Lincoln'ın suikastını büyük bir facia olarak görüyoruz, ki öyle 557 00:38:19,213 --> 00:38:24,763 ama asıl facia, onun suikastıyla başkanlığın Andrew Johnson'a geçmesi. 558 00:38:29,056 --> 00:38:31,266 "Bu ülke Beyazlar içindir 559 00:38:31,350 --> 00:38:36,480 ve Tanrı şâhidimdir, Başkan olduğum sürece Beyazlar için bir devlet olacak." 560 00:38:38,149 --> 00:38:41,609 Gerici, ırkçı, bağnaz biridir. 561 00:38:41,694 --> 00:38:44,614 Lincoln'la aralarında dağlar kadar fark vardır. 562 00:38:45,448 --> 00:38:47,738 Büyük mitinglere bayılıyordu. 563 00:38:47,825 --> 00:38:51,155 Kendisiyle ilgili uzun uzun konuşmaya bayılırdı. 564 00:38:51,245 --> 00:38:55,325 Kanımca tarihin çeşitli noktalarında böyle siyasi figürler gördük. 565 00:38:57,126 --> 00:39:00,126 Başkan olduktan sonra hemen hemen peşinen 566 00:39:00,212 --> 00:39:04,682 amacının vatandaşlık kavramının sulandırılmasını önlemek olduğunu söyler. 567 00:39:05,259 --> 00:39:09,509 Frederick Douglass, Başkan'ı ziyaret etmek için Beyaz Saray'a gitti. 568 00:39:09,597 --> 00:39:10,807 Korkunç bir andı. 569 00:39:10,890 --> 00:39:15,850 Andrew Johnson, Douglass'ı kendisinden aşağı gördüğünü açıkça belirtir. 570 00:39:15,936 --> 00:39:18,186 Siyahlar ona minnettar olmalıydı. 571 00:39:18,272 --> 00:39:20,652 "Köle sahibi oldum ve köle satın aldım 572 00:39:20,733 --> 00:39:22,533 ama hiç köle satmadım. 573 00:39:22,610 --> 00:39:25,820 Fiilen kölelerle olan bağlantım ortadan kalktığına göre 574 00:39:25,905 --> 00:39:29,115 onlar benim kölem olmamış, ben onların kölesi olmuşum. 575 00:39:29,700 --> 00:39:33,870 Frederick Douglass'la görüştükten sonra Johnson sekreterine şöyle dedi: 576 00:39:33,954 --> 00:39:35,924 "O kahrolası Douglas'ı tanıyorum. 577 00:39:37,333 --> 00:39:39,003 Diğer zencilerden farkı yok. 578 00:39:39,627 --> 00:39:42,127 İlk fırsatta bir Beyaz'ın boğazını keser." 579 00:39:43,130 --> 00:39:45,130 Andrew Johnson'ın 580 00:39:45,216 --> 00:39:49,346 eski kölelerin haklarının uygulanmasına destek vermesini beklemek güç. 581 00:39:49,428 --> 00:39:51,098 Zaten elbette bunu yapmadı. 582 00:39:53,933 --> 00:39:56,063 Anlıyorum, Johnson bir ırkçı. 583 00:39:56,143 --> 00:40:00,023 Ama kölelik kaldırılmış. Irkçı bir başkan Siyahları incitememeli. 584 00:40:00,106 --> 00:40:03,436 Siyahlardan nefret ediyorsan Birlik'e katılmasaydın. 585 00:40:03,526 --> 00:40:04,356 Artık çok geç. 586 00:40:05,236 --> 00:40:08,816 Ama bir dakika. Özgür olunca vatandaş olmuyorsunuz. 587 00:40:08,906 --> 00:40:13,536 Vatandaş olmayınca da Güneyliler Siyah özgürlüğüne rahatça saldırabiliyordu. 588 00:40:13,619 --> 00:40:15,409 13. Değişiklik geçer geçmez 589 00:40:15,496 --> 00:40:18,916 Güney'deki eyalet meclisleri Siyahiler Yasaları'nı onaylar. 590 00:40:18,999 --> 00:40:22,709 Siyahiler Yasası güzel bir Shonda Rhimes programını andırsa da 591 00:40:23,212 --> 00:40:24,132 hiç öyle değil. 592 00:40:24,880 --> 00:40:26,340 Yasalardan bahsediyoruz. 593 00:40:26,424 --> 00:40:29,434 Bu yasaların çoğu sadece ve sadece Siyahların 594 00:40:29,510 --> 00:40:32,720 Beyaz işverenlerle yıllık iş akdi yapmasını 595 00:40:32,805 --> 00:40:35,345 ve çiftçi veya hizmetçi harici çalışanlar olarak 596 00:40:35,433 --> 00:40:38,103 100 dolara kadar vergi vermesini şart koşuyor. 597 00:40:38,644 --> 00:40:44,614 Hatta Siyah çocuklara mecburi çıraklık yaptırıyorlar. Çocuklara! 598 00:40:45,484 --> 00:40:46,994 Kuzey öfkelenir. 599 00:40:47,069 --> 00:40:51,699 Güneyli meclislerse "Ne alakası var? Siyahiler Yasası kölelik değildir." 600 00:40:51,782 --> 00:40:53,582 Apayrı bir sözcük bu." der. 601 00:40:54,076 --> 00:40:55,406 "Hatta iki sözcük. 602 00:40:55,494 --> 00:40:57,504 Hem bakın, artık para alıyorlar." 603 00:40:58,164 --> 00:40:59,004 Tabii ya! 604 00:40:59,081 --> 00:41:02,841 Ama bir Siyah bu yeni kısıtlamaları reddeder, 605 00:41:02,918 --> 00:41:05,458 özgürlüğünü ifa etmeye çalışırsa ne oluyordu dersiniz? 606 00:41:05,546 --> 00:41:08,296 Hapse atılabiliyorlardı, 607 00:41:08,382 --> 00:41:11,262 ve sürprize bakın, zorla çalıştırılabiliyorlardı. 608 00:41:11,343 --> 00:41:12,553 Ücretsiz olarak. 609 00:41:13,137 --> 00:41:15,557 The New York Herald Tribune dahi şu manşeti atar: 610 00:41:16,348 --> 00:41:19,938 "Güney Carolina Köleliği Yeniden Tesis Ediyor." 611 00:41:20,019 --> 00:41:21,229 Bir düşünsenize. 612 00:41:21,312 --> 00:41:25,152 Siyahlar özgürlükleri için savaşıp galip gelmişler 613 00:41:25,232 --> 00:41:26,732 ve gördükleri muamele bu. 614 00:41:29,945 --> 00:41:31,855 13. Değişiklik kâfi gelmez. 615 00:41:31,947 --> 00:41:34,067 Soru, neyin kâfi geleceğidir. 616 00:41:35,868 --> 00:41:39,708 Sahneye bir Ohio Kongre Üyesi olan John Bingham çıkar. 617 00:41:40,539 --> 00:41:43,039 Bingham herkes için özgürlüğe inanmaktadır. 618 00:41:43,542 --> 00:41:44,842 Gerçek özgürlüğe. 619 00:41:44,919 --> 00:41:48,669 "'Zenci' sözcüğünün kullanılmasına itirazım var. 620 00:41:49,173 --> 00:41:51,803 Bana göre bu sözcük ten rengini belirtmiyor, 621 00:41:52,343 --> 00:41:57,103 daha ziyade bir varlıklar sınıfını ruhlarının rengine göre isimlendiriyor. 622 00:41:58,349 --> 00:42:00,889 Savunmasız insanlara zulmedip 623 00:42:00,976 --> 00:42:04,146 onları 'köle' denen şeye dönüştüren bir sınıf bu. 624 00:42:04,730 --> 00:42:06,730 Bu insan hırsızları 625 00:42:06,815 --> 00:42:09,645 derileri sütten çıkmış ak kaşık kadar Beyaz'sa da 626 00:42:10,236 --> 00:42:11,486 gerçek zencilerdir." 627 00:42:13,948 --> 00:42:18,618 Güney'de olup bitenlere bakıp "Orada durum iyi durmuyor." diyor. 628 00:42:19,203 --> 00:42:24,333 "Bir şeyler yapmalıyız. Anayasa'yı değiştirmeliyiz." diyor. 629 00:42:25,000 --> 00:42:27,670 "Onlara eşit vatandaşlık vermeliyiz." 630 00:42:28,254 --> 00:42:30,924 John Bingham ve onun gibilerin önderliğinde 631 00:42:31,006 --> 00:42:36,006 14. Değişikliğin esası savunuldu ve meydana getirildi. 632 00:42:38,264 --> 00:42:42,104 Bingham tam olarak Douglass'ın 4 Temmuz konuşmasındaki çağrısını 633 00:42:42,184 --> 00:42:43,894 yerine getirmek istemektedir. 634 00:42:44,520 --> 00:42:47,570 Amerika'nın sözünü yerine getirmesini, 635 00:42:48,357 --> 00:42:51,937 vatandaşlığın Anayasa'daki kapsamının genişletilmesini, 636 00:42:52,027 --> 00:42:54,237 Scott haksızlığının düzeltilmesini 637 00:42:54,738 --> 00:42:58,908 ve kimse asla geri alamasın diye herkes için eşitliğin 638 00:42:59,660 --> 00:43:02,000 kâğıda dökülerek güvence altına alınmasını. 639 00:43:02,079 --> 00:43:06,329 Bunun için Bingham ve bir grup radikal Cumhuriyetçi 640 00:43:06,417 --> 00:43:11,337 Siyah Amerikalıların mahrum bırakıldığı çoğu hakkı 14. Değişiklik'te birleştirir 641 00:43:11,422 --> 00:43:15,222 ve onun anayasal bir değişiklik olması için mücadele ederler. 642 00:43:15,884 --> 00:43:19,644 Bu önemlidir çünkü daima yönetimde kalmayacaklarını bilirler. 643 00:43:19,722 --> 00:43:21,722 Sonrakiler kaldırmaya çalışabilir. 644 00:43:21,807 --> 00:43:25,097 Değişikliklerin meclisten geçmesi son derece zordur 645 00:43:25,185 --> 00:43:28,225 ama onlardan kurtulmak da çok zordur. 646 00:43:28,314 --> 00:43:29,904 KONGRE 14. DEĞİŞİKLİĞİ SUNAR, 1866 647 00:43:32,610 --> 00:43:34,990 DEĞİŞİKLİĞİN GEÇMESİ İÇİN 28 EYALETİN ONAYI LAZIMDIR. 648 00:43:35,613 --> 00:43:37,533 28 EYALETİN ALTISI ONAYLAR, 1866 649 00:43:38,324 --> 00:43:39,834 22 EYALET ONAYLAR, 1867 650 00:43:40,492 --> 00:43:42,372 28 EYALET ONAYLAR, 1868 651 00:43:42,453 --> 00:43:44,463 Ve Bingham başarıya ulaşır. 652 00:43:44,538 --> 00:43:49,998 1868'de 14. Değişiklik resmen Anayasa'ya dâhil edilir. 653 00:43:52,546 --> 00:43:59,216 Böylelikle ABD'nin herkes için eşitlik vazifesini üstlendiği kanıtlanmış olur. 654 00:44:03,432 --> 00:44:07,602 "ABD'de doğmuş veya ABD uyruğuna geçmiş 655 00:44:07,686 --> 00:44:10,646 ve ABD yetkisine tabi olan herkes 656 00:44:10,731 --> 00:44:15,151 ABD'nin ve ikamet etmekte oldukları eyaletin vatandaşıdır." 657 00:44:15,944 --> 00:44:18,864 Dile bakarsanız çok dikkat çekicidir. 658 00:44:18,947 --> 00:44:21,327 ABD'de doğmuş bir insan, deniyor. 659 00:44:22,034 --> 00:44:23,994 Ve başka hiç kısıtlama yok. 660 00:44:24,078 --> 00:44:26,958 ABD'de doğmuş Beyaz bir insan, denmiyor. 661 00:44:27,039 --> 00:44:32,089 Sonuç olarak Afrika asıllı insanlar birer vatandaştır. 662 00:44:34,088 --> 00:44:36,378 "Hiç bir eyalet ABD vatandaşlarının 663 00:44:36,465 --> 00:44:40,585 imtiyaz ve bağışıklıklarını kısıtlayacak yasa yapmayacak veya uygulamayacaktır." 664 00:44:40,678 --> 00:44:45,638 Bunun anlamı şu: ABD Anayasası'ndaki ilk sekiz değişikliğe 665 00:44:45,724 --> 00:44:47,354 yani Haklar Bildirgesine göre 666 00:44:47,434 --> 00:44:50,854 tüm vatandaşlar eyalet ve federal hükûmetlerin karşısında 667 00:44:50,938 --> 00:44:52,558 bu haklara sahiptir. 668 00:44:52,648 --> 00:44:57,148 "Hiç bir eyalet yasal gerekler yerine getirilmeden bir kişiyi yaşamından, 669 00:44:57,736 --> 00:44:59,736 özgürlüğünden veya malından yoksun edemez." 670 00:45:00,531 --> 00:45:02,621 Siyahlar İç Savaş öncesi dönemden beri 671 00:45:02,700 --> 00:45:05,660 istediklerini almak için hukuki yolları denemiştir. 672 00:45:05,744 --> 00:45:09,374 Kendilerini şiddete karşı savunabilmek istiyorlar. 673 00:45:09,456 --> 00:45:11,576 Ve şimdi 14. Değişiklik şöyle diyor: 674 00:45:12,209 --> 00:45:14,589 "Bir şey olursa dava açabilirsiniz." 675 00:45:15,796 --> 00:45:18,716 "Ya da kendi yargı yetkisi içindeki bir kişiyi 676 00:45:19,299 --> 00:45:21,799 yasaların eşit koruması dışında bırakamaz." 677 00:45:29,351 --> 00:45:32,601 Vatandaşlık son derece açık bir şekilde tarif edilir. 678 00:45:32,688 --> 00:45:34,308 Vatandaşlık otomatiktir. 679 00:45:34,398 --> 00:45:37,778 Koşullu, beşte üç vatandaşlık değil. Tam vatandaşlık. 680 00:45:37,860 --> 00:45:41,450 Amerika'da ilk nefesinizi aldığınız anda Amerikalısınızdır. 681 00:45:41,530 --> 00:45:46,660 Burada doğduysanız Amerikan vatandaşlığının sağladığı 682 00:45:47,619 --> 00:45:50,499 tüm özgürlük ve korumalara sahip olursunuz. 683 00:45:51,498 --> 00:45:55,588 Doğum yerleri ne olursa olsun, isterse nesillerdir burada olsunlar 684 00:45:55,669 --> 00:45:58,959 Siyahları vatandaş görmeyen Scott kararı bozulmuş olur. 685 00:45:59,465 --> 00:46:02,545 14. Değişiklik bizi Beyaz, erkek bir ulustan 686 00:46:02,634 --> 00:46:06,974 demokrasimizde çeşitliliğin mümkün olduğu 687 00:46:07,556 --> 00:46:13,016 bir geleceğe taşıması açısından kesinlikle son derece önemlidir. 688 00:46:14,062 --> 00:46:18,402 Ayrıca 14. Değişiklik Anayasa'da "eşit" sözcüğünün 689 00:46:18,984 --> 00:46:21,614 ilk defa kullanıldığı yerdir. 690 00:46:24,364 --> 00:46:26,914 Ve Anayasamızda güvence altına alınmış olur. 691 00:46:27,910 --> 00:46:30,910 Birçok açıdan ülkemiz 1776'da kurulmadı. 692 00:46:30,996 --> 00:46:34,916 John Bingham ve Kongre 14. Değişikliği onaylatınca kuruldu. 693 00:46:35,000 --> 00:46:36,920 Çünkü modern anayasa bu. 694 00:46:37,002 --> 00:46:41,552 MADDE XIV 695 00:46:42,508 --> 00:46:45,588 Douglass ve arkadaşları 14. Değişikliğin 696 00:46:45,677 --> 00:46:48,887 ülkenin yasalarının işleyişini değiştireceğini anlar. 697 00:46:48,972 --> 00:46:51,182 Eleştirilmiyor değil 698 00:46:51,266 --> 00:46:54,186 ama muazzam bir kutlamayı beraberinde getirir. 699 00:46:56,980 --> 00:46:59,070 İnanılmaz bir iyimserlik anı bu. 700 00:46:59,983 --> 00:47:05,663 Afrikalı Amerikalılar tam vatandaş olmanın heyecanını yaşar. 701 00:47:06,281 --> 00:47:08,281 14. Değişiklik geçtikten sonra 702 00:47:08,367 --> 00:47:12,957 kötü yönetilmiş bir projede yeniden başlatma düğmesine bastığımıza 703 00:47:13,580 --> 00:47:16,460 ve Amerika'nın artık doğru yolda olduğuna yönelik 704 00:47:16,959 --> 00:47:20,339 bir inanç ve heyecan oluşur. 705 00:47:20,420 --> 00:47:24,090 En büyük başarılardan biri Siyahların eğitiminin gelişimidir. 706 00:47:24,925 --> 00:47:31,595 Güney'dekiler okuryazarlığın önemini kavrayıp eğitim kurumları kurarlar. 707 00:47:31,682 --> 00:47:36,982 Siyahlar eğitim için kendi paralarından birkaç milyon dolar harcar 708 00:47:37,062 --> 00:47:40,522 ve bunlar Güney'deki hiç parası olmayan insanlardır. 709 00:47:47,281 --> 00:47:48,411 Frederick Douglass. 710 00:47:48,907 --> 00:47:51,787 Adını duyduğumda dua işitmiş kadar oluyorum. 711 00:47:52,828 --> 00:47:57,748 Zapt edilmesi mümkün olmayan doğuştan bir yeteneği vardı. 712 00:47:57,833 --> 00:48:01,673 Siyahların sırf kölelikten kurtulmasını istemedi. 713 00:48:01,753 --> 00:48:04,093 Tam vatandaş olmalarını da istedi. 714 00:48:04,172 --> 00:48:07,052 Ne olağanüstü bir insan. 715 00:48:11,138 --> 00:48:13,268 "Yeni bir dünyada yaşıyor gibiyim. 716 00:48:16,977 --> 00:48:19,147 Olanları kim hayal edebilirdi ki? 717 00:48:20,606 --> 00:48:24,436 Bu adalet ve özgürlük zaferi sadece özgürleşen köleler için değil. 718 00:48:24,943 --> 00:48:27,573 Medeni Haklar yasası geçti, oy hakkı alındı. 719 00:48:28,530 --> 00:48:32,700 Hepsi de, kısa süre önce değersiz birer mal ve mülk olarak damgalanmış 720 00:48:33,535 --> 00:48:36,325 ama artık hukuk nezdinde insan olarak görülen 721 00:48:37,372 --> 00:48:39,292 ve tanınan bir sınıf için." 722 00:48:44,671 --> 00:48:45,801 Frederick Douglass. 723 00:48:47,799 --> 00:48:49,339 Köleleştirilmiş bir insan, 724 00:48:49,927 --> 00:48:50,757 kaçak, 725 00:48:51,303 --> 00:48:52,853 özgür ama vatandaş değil, 726 00:48:53,680 --> 00:48:54,510 vatandaş. 727 00:48:55,599 --> 00:48:58,139 Ama bu inanılmaz yolculuğu orada bitmez. 728 00:48:58,226 --> 00:49:02,056 Uzun ömrü boyunca Frederick Douglass Siyah Amerikalıların, 729 00:49:02,147 --> 00:49:05,437 kadınların ve göçmenlerin haklarını savunmaya devam eder 730 00:49:05,525 --> 00:49:09,235 ve mücadelesinin yankıları sonraki nesillere kadar ulaşmıştır. 731 00:49:11,073 --> 00:49:11,913 Günümüze bile. 732 00:49:22,042 --> 00:49:24,752 Ekrana gelen görüntüler Cuma sabahı 733 00:49:24,836 --> 00:49:29,626 Roger B. Taney'in heykelini sökmekte olan bir vinç ve açık kasa kamyona ait. 734 00:49:39,476 --> 00:49:44,896 Siyahların, Beyazların itibar edeceği hiçbir hakkının olmadığını söylemişti. 735 00:49:44,982 --> 00:49:48,152 YÜCE MAHKEME YARGICI ROGER B. TANEY'İN TORUNU 736 00:49:48,235 --> 00:49:50,985 O akşam kendilerinden af diledik ve 737 00:49:51,989 --> 00:49:53,819 Scott ailesi de bizi affetti. 738 00:49:53,907 --> 00:49:55,117 DRED SCOTT'IN TORUNU 739 00:49:55,200 --> 00:49:58,410 "Onlarla görüşmek istediğimden emin değilim." 740 00:49:59,079 --> 00:50:01,119 diyenler vardı ailemde. 741 00:50:01,206 --> 00:50:06,706 Sonra beklenmedik ve bizi hazırlıksız yakalayan o özür dilendi. 742 00:50:07,629 --> 00:50:10,339 Bazı kuzenlerim gözyaşlarına boğuldu. 743 00:50:10,424 --> 00:50:14,264 Bu yola girildiğinde ve bir anlayış ve ilişki geliştiğinde 744 00:50:14,803 --> 00:50:17,933 başka şeyler de mümkün olur. Bunu hepimiz yapabiliriz. 745 00:50:19,224 --> 00:50:20,644 NEFES ALAMIYORUZ 746 00:50:20,726 --> 00:50:21,596 SİYAHLARI DUYUN 747 00:50:23,979 --> 00:50:24,939 BEN AMERİKALIYIM 748 00:50:25,022 --> 00:50:25,982 EŞİT HAKLARA EVET 749 00:50:29,026 --> 00:50:32,776 Scott'lar ve Taney'ler uzlaşabiliyorsa siz de uzlaşamaz mısınız? 750 00:50:36,116 --> 00:50:38,786 Amerika'da eşitlik hakkında çok konuşuyoruz. 751 00:50:38,869 --> 00:50:40,539 Adalet hakkında konuşuyoruz. 752 00:50:42,664 --> 00:50:45,714 Bağlılık Yeminimiz bu sözcükleri içeriyor. 753 00:50:46,793 --> 00:50:51,423 14. Değişiklik'le de bu hayali gerçekleştirmek amaçlanıyordu. 754 00:50:51,506 --> 00:50:53,546 Hesaba katmadığımız şey 755 00:50:54,134 --> 00:50:59,474 gerçek eşitliği tam anlamıyla benimsemeye hazır olmadığımız. 756 00:51:00,223 --> 00:51:04,983 Tüm ırklar eşit veya aynıdır diyen hiçbir öğretiyi kabul etmeyeceğime ant içerim. 757 00:51:06,897 --> 00:51:08,817 -Adalet yok! -Barış yok! 758 00:51:11,526 --> 00:51:15,526 Amerika'ya tek sözümüz şu: "Kâğıda döktüklerinize sadık olun." 759 00:51:20,368 --> 00:51:24,118 14. Değişiklik onaylanır onaylanmaz saldırıya uğrar. 760 00:51:24,206 --> 00:51:27,286 Mahkemelerde, sokaklarda, hatta tarih kitaplarımızda. 761 00:51:28,126 --> 00:51:31,126 14. Değişikliğin hikâyesini neden öğrenmedik? 762 00:51:31,963 --> 00:51:36,553 Çünkü hiç bilmemeniz için canla başla mücadele eden çok kişi var. 763 00:54:27,389 --> 00:54:32,139 Alt yazı çevirmeni: Arda Barişta