1 00:00:14,160 --> 00:00:17,640 Soğukkanlılıkla birini öldürmüşüm gibi göstermeye çalıştılar. 2 00:00:17,640 --> 00:00:19,120 Ama öyle olmadı. 3 00:00:19,880 --> 00:00:21,520 Ben nefret suçu kurbanıyım. 4 00:00:23,360 --> 00:00:29,840 ABD'DE HER YIL 12.000'DEN FAZLA NEFRET SUÇU İŞLENİYOR 5 00:00:30,360 --> 00:00:32,960 AMERİKAN YERLİLERİ ŞİDDET SUÇLARINA 6 00:00:32,960 --> 00:00:36,600 DİĞER ABD VATANDAŞLARINDAN İKİ KAT FAZLA MARUZ KALIYOR 7 00:00:40,400 --> 00:00:42,760 Onun öldüğünü öğrenince içim parçalandı. 8 00:00:46,640 --> 00:00:49,440 O da benim gibi Amerikan yerlisi bir kardeşimdi. 9 00:00:54,760 --> 00:00:58,240 Sanki biyolojik kardeşimi öldürmüşüm gibi hissettim. 10 00:01:04,040 --> 00:01:09,320 BU 3015941 NUMARALI MAHKÛMUN HİKÂYESİDİR 11 00:01:11,360 --> 00:01:13,960 Bence hepimiz tehlikeli insanlar olabiliriz. 12 00:01:13,960 --> 00:01:16,440 İnsanlar "Sen canavarsın" diyor. 13 00:01:17,560 --> 00:01:19,480 Masum olduğumu söylemiyorum ki. 14 00:01:19,960 --> 00:01:22,240 Soğukkanlılıkla birini öldürdüm. 15 00:01:28,080 --> 00:01:33,240 ACIMASIZ BİR KARAR 16 00:01:33,880 --> 00:01:37,480 MONTANA EYALET HAPİSHANESİ ÇİFTLİĞİ 17 00:01:41,400 --> 00:01:47,680 2013'TE MAKUEEYAPEE WHITFORD, JOHN PIERRE JR.'I BIÇAKLAMASININ ARDINDAN 18 00:01:47,680 --> 00:01:49,800 KASTEN CİNAYETLE SUÇLANDI 19 00:01:50,320 --> 00:01:52,120 MAHKÛM ZİYARETÇİ GİRİŞİ 20 00:01:52,120 --> 00:01:53,680 Montana'da doğdum. 21 00:01:54,200 --> 00:01:56,920 1980'de. 13 Kasım 1980. 22 00:01:59,320 --> 00:02:02,600 Beni Karaayak Rezervasyonu'na karton kutuda getirmişler 23 00:02:02,600 --> 00:02:07,160 çünkü bebek koltuğu falan alacak paramız yokmuş yani. 24 00:02:08,720 --> 00:02:11,760 Herkes Amerika'yı zengin bir yer sanıyor. 25 00:02:13,280 --> 00:02:16,560 Ama anlamadıkları şey Amerikan yerlisi rezervasyonlarında 26 00:02:16,560 --> 00:02:18,480 üçüncü dünya ülkesi gibiyiz. 27 00:02:25,760 --> 00:02:28,200 Dedem Şef Koşan Turna'ydı, 28 00:02:28,200 --> 00:02:31,160 Karaayak Yerlileri'nin son şefiydi. 29 00:02:34,840 --> 00:02:36,760 Babam özbeöz yerliydi. 30 00:02:38,000 --> 00:02:40,600 Ben de bu mirasın bir parçası olarak büyüdüm. 31 00:02:42,720 --> 00:02:44,840 Ama anne tarafımın hepsi beyazdı. 32 00:02:46,400 --> 00:02:49,160 Çocukluğum epey maceralıydı, evet. 33 00:02:51,720 --> 00:02:58,040 WHITFORD'IN ANNE BABASI O DAHA BİR YAŞINDA YOKKEN AYRILDI 34 00:02:58,720 --> 00:03:00,280 ONU ANNESİ BÜYÜTTÜ 35 00:03:00,280 --> 00:03:02,680 VE ÇOCUKLUĞUNUN BÜYÜK BÖLÜMÜNÜ 36 00:03:02,680 --> 00:03:06,520 AMERİKAN YERLİSİ REZERVASYONLARINDAN UZAKTA GEÇİRDİ 37 00:03:08,920 --> 00:03:12,880 Annemin yedisi de farklı babalardan yedi çocuğu vardı. 38 00:03:14,360 --> 00:03:17,360 Sürekli oradan oraya taşınırdı. 39 00:03:19,240 --> 00:03:22,000 Montana'da yaşadım, Idaho'da yaşadım, 40 00:03:22,000 --> 00:03:27,400 Washington'da, Kaliforniya'da, Oregon'da, tüm kuzeybatıyı gezdim. 41 00:03:30,440 --> 00:03:32,520 Hayatımda en mutlu olduğum dönem 42 00:03:32,520 --> 00:03:36,400 sekiz yaşlarındayken Idaho'da üvey babamla yaşadığım zamandı. 43 00:03:38,880 --> 00:03:40,400 Bir çiftlikte yaşıyordu. 44 00:03:40,400 --> 00:03:43,320 Onunla beraber çitleri falan tamir ederdik. 45 00:03:43,320 --> 00:03:44,960 Kır kurtlarını kovalardık. 46 00:03:50,400 --> 00:03:55,320 Ama sonra annemi dövmeye başladı ve annem de bu yüzden onu terk etti. 47 00:03:58,320 --> 00:04:03,000 Ben de yine annemle bir maceraya atılıp amcamların yanına taşındım. 48 00:04:04,080 --> 00:04:08,080 ERGENLİK YILLARINDA WHITFORD TACOMA, WASHINGTON'A TAŞINIP 49 00:04:08,080 --> 00:04:11,960 BABA TARAFINDAN AKRABALARIYLA YAŞAMAYA BAŞLADI 50 00:04:13,000 --> 00:04:14,160 Epey acayipti. 51 00:04:14,920 --> 00:04:19,000 Tacoma'nın doğu tarafı Washington eyaletinin en kötü bölgesiydi. 52 00:04:19,000 --> 00:04:22,880 En yüksek cinayet oranına sahipti. Şehirde çeteler kol geziyordu. 53 00:04:25,280 --> 00:04:27,640 Ben de o suç hayatının bir parçasıydım. 54 00:04:29,160 --> 00:04:31,000 Amcalarım tam zamanlı çalışıyordu 55 00:04:31,000 --> 00:04:34,200 ve o dönem benim ne yaptığıma aldırmazlardı. 56 00:04:37,320 --> 00:04:43,040 Uyanır, o evden o eve dolanmaya başlardım ve evet, gırtlağıma kadar suça batmıştım. 57 00:04:44,320 --> 00:04:50,360 WHITFORD 18'İNE GİRDİĞİNDE KARAAYAK KABİLESİ'NDEN BİR PARA ALDI 58 00:04:52,200 --> 00:04:56,720 18'ime girince paramı aldım, kendime bir araba falan aldım. 59 00:04:57,600 --> 00:04:59,680 Parayı harcamaya başladım, 60 00:04:59,680 --> 00:05:03,920 içki içiyor, kafayı buluyor, parti yapıp keyfime bakıyordum. 61 00:05:03,920 --> 00:05:06,800 Sonra param bitti tabii. 62 00:05:07,320 --> 00:05:10,520 Başka ne yapacağımı da bilmiyordum. 63 00:05:11,800 --> 00:05:13,880 Ben de bir otel soydum. 64 00:05:13,880 --> 00:05:16,120 Biraz tuhaftı aslında. 65 00:05:17,240 --> 00:05:19,600 O soygundan hiçbir şey almadım. 66 00:05:19,600 --> 00:05:21,160 Yaşlı bir kadın vardı. 67 00:05:21,160 --> 00:05:23,640 "Bu kadını soymayacağım" dedim. 68 00:05:23,640 --> 00:05:27,160 Ama çoktan içeriye girmiş ve silahımı falan çekmiştim. 69 00:05:27,160 --> 00:05:31,200 Silahı kadına doğrultmuştum, ona bakıyordum ve "Yapmayacağım" dedim. 70 00:05:31,200 --> 00:05:34,280 WHITFORD OTELDEN KAÇTI 71 00:05:34,280 --> 00:05:39,120 AMA POLİS PEŞİNE DÜŞTÜ VE KOVALAMACADAN SONRA YAKALANDI 72 00:05:43,160 --> 00:05:45,160 Birinci derece soygunla suçlandım, 73 00:05:45,160 --> 00:05:47,320 üç tane de ikinci derece saldırı, 74 00:05:47,320 --> 00:05:49,880 polisten kaçma, nitelikli hâl de var. 75 00:05:49,880 --> 00:05:53,160 Çünkü ikinci dereceden üç saldırı 76 00:05:53,160 --> 00:05:55,920 güya araçları yolun dışına sürdüğüm içindi. 77 00:05:59,720 --> 00:06:02,760 ARALIK 1998'DE, WHITFORD 10 YIL HAPİS CEZASI ALDI 78 00:06:02,760 --> 00:06:06,760 HENÜZ 18 YAŞINDAYDI 79 00:06:09,200 --> 00:06:12,760 Babam "Hapisteki günleri üniversite fırsatı olarak gör" dedi. 80 00:06:12,760 --> 00:06:15,480 Ben de öyle yaptım, hayvan gibi çalıştım. 81 00:06:16,000 --> 00:06:18,760 O zamanlar doğru dürüst bir eğitimim de yoktu, 82 00:06:18,760 --> 00:06:21,320 yedinci sınıfta okulu bırakmıştım çünkü. 83 00:06:22,360 --> 00:06:24,880 Ama bir kitabı bitirip öbürüne başladım. 84 00:06:24,880 --> 00:06:26,800 Yazılarım bu sayede güzelleşti. 85 00:06:27,440 --> 00:06:32,640 WHITFORD HAPSE GİRDİKTEN ALTI AY SONRA LİSE DENKLİK BELGESİNİ ALDI 86 00:06:32,640 --> 00:06:36,360 AYRICA BİR AMERİKAN YERLİLERİ HAPİSHANE GRUBUNA KATILIP 87 00:06:36,360 --> 00:06:39,240 KÖKLERİYLE İLK KEZ BAĞ KURMAYA BAŞLADI 88 00:06:40,760 --> 00:06:44,040 İçeriye düştüğümde, avludaki en genç kişi bendim. 89 00:06:44,720 --> 00:06:46,040 Kardeşlerim beni gördü 90 00:06:46,040 --> 00:06:49,880 ve beni geleneksel yaşam tarzımızla ilgili eğitmeye başladılar. 91 00:06:51,680 --> 00:06:53,760 Adı "Tüm Kabilelerin Yerlileri"ydi. 92 00:06:54,880 --> 00:06:56,880 Yerli olmanın gururunu taşıyorduk. 93 00:06:57,720 --> 00:06:59,080 Yaptıkları ilk şey de 94 00:06:59,080 --> 00:07:02,080 beni davulcu tayin edip elime davul vermek oldu. 95 00:07:05,440 --> 00:07:07,320 Çünkü bu, insanların kalp atışıydı. 96 00:07:11,280 --> 00:07:12,760 Kendimi bulmuştum. 97 00:07:18,480 --> 00:07:24,760 WHITFORD 28 YAŞINA GELDİĞİNDE, 10 YIL HAPİS YATTIKTAN SONRA TAHLİYE OLDU 98 00:07:30,640 --> 00:07:35,880 SONRASINDA MONTANA'DAKİ KARAAYAK REZERVASYONU'NA YERLEŞTİ 99 00:07:37,400 --> 00:07:41,600 O andan itibaren tüm hayatımı düzene sokmaya başlamıştım. 100 00:07:44,120 --> 00:07:47,440 Çıktıktan iki ay sonra evladımın annesiyle tanıştım 101 00:07:47,440 --> 00:07:49,480 ve çok iyi anlaşmıştık. 102 00:07:51,800 --> 00:07:55,080 Ondan bir ay sonra da oğluma hamile kalmıştı. 103 00:07:56,640 --> 00:08:01,120 Oğlum doğduktan 10 ay sonra da kızımı kucağıma almıştım. 104 00:08:03,800 --> 00:08:07,280 Çok seviyordum. Çocuklarım gurur ve neşe kaynağımdı. 105 00:08:07,800 --> 00:08:08,880 KARAAYAK KOLEJİ 106 00:08:08,880 --> 00:08:10,880 Tam gün üniversiteye gidiyordum. 107 00:08:10,880 --> 00:08:14,000 Derslerim de gayet iyiydi, not ortalamam 4,0'dı. 108 00:08:14,000 --> 00:08:17,720 Karaayak Koleji'nde onur listesindeydim. 109 00:08:17,720 --> 00:08:22,040 Doktoramı Amerikan yerlileri hukuku ve araştırmalarında yapmak istiyordum. 110 00:08:22,040 --> 00:08:25,720 {\an8}Özellikle de anlaşma hakları ve kumarhane hakları falan. 111 00:08:25,720 --> 00:08:26,880 {\an8}2012 ULUSAL KONFERANSI 112 00:08:26,880 --> 00:08:28,400 WHITFORD'IN AMACI, 113 00:08:28,400 --> 00:08:32,640 TÜM AMERİKAN YERLİLERİNİN HAKLARI İÇİN MÜCADELE ETMEKTİ 114 00:08:33,160 --> 00:08:35,440 {\an8}KARAAYAK TOPRAKLARINA HOŞ GELDİNİZ 115 00:08:35,440 --> 00:08:37,920 {\an8}Hayat tarzım Karaayak Yerlileri gibi. 116 00:08:39,560 --> 00:08:42,600 Ama halkımızın birliğine de inanıyorum. 117 00:08:43,200 --> 00:08:45,520 Farklı kabilelerden şarkılar biliyorum. 118 00:08:45,520 --> 00:08:47,280 Herkesin şarkısını söylerim. 119 00:08:48,080 --> 00:08:51,600 Bazıları diğer kabilelere karşı kendi kabilesini kayırır, 120 00:08:51,600 --> 00:08:53,640 bu kabile daha iyi falan der. 121 00:08:54,240 --> 00:08:57,680 Halkımız birlik olmalı, bölünmemeliyiz. 122 00:08:57,680 --> 00:08:59,680 Kabilecilik de 123 00:08:59,680 --> 00:09:03,400 bu cinayete neden olan sebeplerden bir tanesiydi. 124 00:09:05,480 --> 00:09:09,320 WHITFORD'IN KARAAYAK REZERVASYONU'NDAN YAKIN BİR ARKADAŞI VARDI 125 00:09:09,320 --> 00:09:13,120 VE BU ARKADAŞI SALİŞ KABİLESİ'NDEN BİR KADINLA EVLİYDİ 126 00:09:14,680 --> 00:09:16,760 Arkadaşım Adrian Afterbuffalo 127 00:09:17,360 --> 00:09:19,600 karısıyla sorun yaşıyordu 128 00:09:20,360 --> 00:09:22,800 ve karısıyla arasını düzeltmek istiyordu. 129 00:09:23,440 --> 00:09:25,960 Karısı Polson, Montana'daydı. 130 00:09:28,160 --> 00:09:31,480 Bir araç arıyordu, "Seni Polson'a ben götürürüm" dedim. 131 00:09:31,480 --> 00:09:33,840 "Karını ve çocuklarını bulursun." 132 00:09:36,320 --> 00:09:38,600 Beraber arabaya atlayıp gittik. 133 00:09:45,520 --> 00:09:49,680 POLSON, SALİŞ VE KOOTENAI KABİLELERİNE EV SAHİPLİĞİ YAPAN 134 00:09:49,680 --> 00:09:52,760 FLATHEAD REZERVASYONU'NA BAĞLI BİR YERDİR 135 00:09:56,920 --> 00:09:58,560 Bir otel falan ayarladık. 136 00:10:00,920 --> 00:10:02,760 30 kutu Budweiser aldım. 137 00:10:04,960 --> 00:10:08,080 Ona "Arabayı sen sür, ben biraz keyif yapayım" dedim. 138 00:10:08,720 --> 00:10:09,920 Öyle de yaptık. 139 00:10:10,600 --> 00:10:14,880 Dolaşmaya başladık, bir yerden diğerine gidiyorduk. 140 00:10:16,080 --> 00:10:17,560 Birkaç bara baktık. 141 00:10:18,680 --> 00:10:19,680 AÇIK 142 00:10:19,680 --> 00:10:24,080 Mekân kapanmadan hemen önce bizi bir ev partisine davet ettiler. 143 00:10:34,200 --> 00:10:36,480 Sonra partinin yapılacağı eve geçtik, 144 00:10:36,480 --> 00:10:40,480 "Şuraya park et de bagajı açar, biraz müzik dinleriz" dedim. 145 00:10:45,840 --> 00:10:47,120 Keyfim yerindeydi. 146 00:10:49,320 --> 00:10:53,400 Ama parti içeride, dışarıda olduğundan daha hareketliydi. 147 00:10:53,400 --> 00:10:57,600 Ben de "İçeri mi girsem acaba?" dedim. 148 00:11:00,960 --> 00:11:06,720 İçeri girdiğimde, samimiyet kurmak için bir şaka yapmaya niyetlendim. 149 00:11:06,720 --> 00:11:09,200 "Dostum, Karaayaklar nerede ya?" dedim. 150 00:11:09,200 --> 00:11:10,800 Elimle de şöyle yaptım. 151 00:11:10,800 --> 00:11:15,640 Tabii burası Flathead Rezervasyonu'ydu, Karaayaklar burada ne arasın sonuçta. 152 00:11:17,320 --> 00:11:22,160 Gruba kendimi böyle ufak bir şaka yaparak tanıtmak istemiştim yani. 153 00:11:23,000 --> 00:11:26,200 Yanımda duran bir adam, bir çocuk hatta... 154 00:11:27,800 --> 00:11:29,520 Bana doğru bakıp 155 00:11:29,520 --> 00:11:32,320 "Burada böyle konuşan şerefsizleri... 156 00:11:33,320 --> 00:11:36,520 Böyle saçma konuşan şerefsizleri siker atarlar" dedi. 157 00:11:39,160 --> 00:11:43,680 Bu adamların, yani Saliş ve Kootenai'lerin Karaayaklarla sorunları varmış. 158 00:11:44,600 --> 00:11:49,040 Ta 1800'lere dayanan bir rekabetleri varmış meğer. 159 00:11:49,880 --> 00:11:52,520 Ama benim bundan hiç haberim yoktu. 160 00:11:52,520 --> 00:11:56,600 Saliş ve Kootenai'lerle böyle bir sorun olduğunu bilmiyordum. 161 00:11:56,600 --> 00:11:59,240 İstemsizce "Oha" dedim. 162 00:11:59,240 --> 00:12:03,320 Bilmediğim bir evde, tanımadığım bir grup insanlayım 163 00:12:04,080 --> 00:12:07,080 ve bana saldırmaktan mı bahsediyorsun? 164 00:12:07,080 --> 00:12:08,800 Hiçbir şey dememiştim. 165 00:12:10,160 --> 00:12:15,040 Küçük düşürücü olduğunu düşündüğüm bir şey söylememiştim yani. 166 00:12:16,240 --> 00:12:19,280 Hapiste öğrendiğim bir şey korkunu belli etmemektir. 167 00:12:19,280 --> 00:12:23,160 Korkunu belli etme çünkü korktuğunu belli ettiğin an 168 00:12:23,160 --> 00:12:24,800 bu herifler sana saldırır. 169 00:12:24,800 --> 00:12:29,440 Bıçağım vardı çünkü rezervasyonlarda kendimizi bununla koruruz. 170 00:12:30,040 --> 00:12:32,440 Ben de bıçağımı çekip 171 00:12:32,440 --> 00:12:36,840 "Bak dostum, bana saldırmaya kalkan olursa kendimi savunurum" dedim. 172 00:12:39,240 --> 00:12:41,880 Diğer adam da bana doğru dönüp 173 00:12:41,880 --> 00:12:44,360 "Burada hepimizde bıçak var" dedi. 174 00:12:46,760 --> 00:12:47,960 O da bıçağını çekti. 175 00:12:47,960 --> 00:12:50,760 Onun bıçağı şöyle bir şeydi. Sapı hariç tabii. 176 00:12:52,760 --> 00:12:54,560 Onlara baktım ve dedim ki... 177 00:12:56,360 --> 00:12:59,760 "Tamam. Hepimizin bıçağı var. Biraz sakin olun." 178 00:13:01,320 --> 00:13:03,360 Arkamı dönüp dışarı çıktım. 179 00:13:04,920 --> 00:13:09,240 Dışarı çıkınca rahat bir nefes aldım. Şöyle yaptım... "Tamam, dışarıdasın." 180 00:13:10,480 --> 00:13:11,480 "İyisin" dedim. 181 00:13:17,920 --> 00:13:21,200 Bu adam, John Pierre Jr. bir anda karşıma dikildi, 182 00:13:21,200 --> 00:13:24,200 bana bulaşacakmış gibi bana doğru gelmeye başladı. 183 00:13:25,480 --> 00:13:27,160 "Hey, baksana" dedi. 184 00:13:27,160 --> 00:13:30,360 "Karaayaklar, Saliş ve Kootenai'lerin can düşmanıdır." 185 00:13:31,840 --> 00:13:35,040 "Bilmiyordum bile. Ben tüm yerlilerden yanayım" dedim. 186 00:13:35,040 --> 00:13:36,640 "Bunlardan bana ne?" 187 00:13:37,320 --> 00:13:38,880 Bana şöyle bir baktı. 188 00:13:40,120 --> 00:13:42,760 Ben de arabama doğru yürümeye başladım. 189 00:13:43,880 --> 00:13:46,240 Sonra içeriden bir sürü insan çıktı. 190 00:13:49,880 --> 00:13:51,120 Etrafımı sardılar. 191 00:13:53,960 --> 00:13:56,440 John Pierre Jr. üstüme doğru geldi. 192 00:13:57,920 --> 00:13:59,560 İşte o zaman bıçağımı çekip 193 00:14:00,840 --> 00:14:02,200 bu adama sapladım. 194 00:14:07,000 --> 00:14:10,040 WHITFORD, JOHN PIERRE JR.'I BIÇAKLADIKTAN SONRA 195 00:14:10,040 --> 00:14:13,000 ARKADAŞIYLA BİRLİKTE ARABASINA ATLAYIP KAÇTI 196 00:14:14,960 --> 00:14:17,800 Bir nefret suçuna karşı meşru müdafaaydı. 197 00:14:19,240 --> 00:14:21,880 O adamı sadece bir kere bıçakladım, o kadar. 198 00:14:25,440 --> 00:14:27,360 Bıçakları olduğunu biliyordum. 199 00:14:28,880 --> 00:14:30,960 Bana saldıracaklarını düşündüm. 200 00:14:32,520 --> 00:14:36,520 Bu adamlar beni Karaayak olduğum için hedef almıştı. 201 00:14:36,520 --> 00:14:37,880 Bu nefret suçu işte. 202 00:14:39,440 --> 00:14:41,000 Konu o noktaya geldi. 203 00:14:51,360 --> 00:14:56,920 WHITFORD KAÇTIKTAN BİRKAÇ DAKİKA SONRA POLİS OLAY YERİNE GELDİ 204 00:15:04,800 --> 00:15:06,360 O gece devriyedeydim. 205 00:15:09,520 --> 00:15:13,080 {\an8}Bir partideki gürültüden şikâyet geldiği için 206 00:15:13,080 --> 00:15:16,920 {\an8}başka bir memur arkadaşla ikimiz görevlendirilmiştik. 207 00:15:17,840 --> 00:15:19,840 Sessiz olmalarını söyleyecektik. 208 00:15:21,520 --> 00:15:26,040 Malum adrese varmamıza iki üç sokak kalmıştı ki 209 00:15:26,560 --> 00:15:30,160 bize bir bıçaklama olayı yaşandığı söylendi. 210 00:15:32,960 --> 00:15:36,720 LAKE İLÇESİ ŞERİFİ 211 00:15:36,720 --> 00:15:38,280 Yer burası. 212 00:15:39,200 --> 00:15:44,400 Garaj yolunun oradan koşarak kaçan genç kız ve erkekler vardı, 213 00:15:44,400 --> 00:15:46,280 araçlarımıza doğru koştular. 214 00:15:51,080 --> 00:15:52,760 Yaklaşınca bir grup insanın 215 00:15:52,760 --> 00:15:57,440 burada yerde oturan bir erkeğin etrafında toplandığını gördüm. 216 00:15:59,920 --> 00:16:01,400 O kişi John Pierre'di. 217 00:16:03,080 --> 00:16:05,960 Onu uzun zamandır tanırdım, ailesini de öyle. 218 00:16:06,480 --> 00:16:10,680 Yanına gidip John'la konuştuğumda 219 00:16:10,680 --> 00:16:13,600 bana karşılık vermedi. 220 00:16:15,200 --> 00:16:18,200 Bana kalırsa çoktan şoka girmişti bile. 221 00:16:18,720 --> 00:16:24,640 Gömleğinden çok az miktarda kan geldiğini görünce 222 00:16:24,640 --> 00:16:29,720 çok ciddi bir iç kanaması olduğunu düşündüm. 223 00:16:30,560 --> 00:16:35,320 Sonunda bilincini kaybettiği ana kadar onunla durmadan konuştum. 224 00:16:35,320 --> 00:16:39,040 Sonra onu yatırıp nabzını kontrol ettik 225 00:16:39,040 --> 00:16:40,920 ve kalp masajına başladık. 226 00:16:46,600 --> 00:16:51,960 JOHN PIERRE JR.'IN AORT VE AKCİĞER ATARDAMARI ZARAR GÖRMÜŞTÜ 227 00:16:51,960 --> 00:16:54,880 VE DAKİKALAR İÇİNDE DE ÖLDÜ 228 00:16:55,400 --> 00:17:01,200 HENÜZ 26 YAŞINDAYDI 229 00:17:09,400 --> 00:17:12,240 İşimiz böyle kötü şeylerle uğraşmak tabii 230 00:17:12,240 --> 00:17:16,560 ama ne zaman tanıdığımız biri böyle boşu boşuna ölüp gitse 231 00:17:16,560 --> 00:17:19,120 bize ağır gelir yani. 232 00:17:31,000 --> 00:17:36,000 GÖRGÜ TANIKLARI, POLİSE WHITFORD'IN ARACININ TARİFİNİ VERDİ 233 00:17:39,960 --> 00:17:44,880 BIÇAKLAMADAN BİRKAÇ SAAT SONRA, ARAÇ İLÇEDEKİ BİR MOTELDE TESPİT EDİLDİ 234 00:17:46,000 --> 00:17:48,080 Motelin etrafını sardık. 235 00:17:54,480 --> 00:17:59,680 Sonra kapıyı çaldık ve kapıyı bize Bay Whitford açtı. 236 00:18:02,800 --> 00:18:04,520 Oda epey dağınıktı. 237 00:18:04,520 --> 00:18:07,600 Yerde çöpler, battaniyeler falan vardı. 238 00:18:08,120 --> 00:18:11,560 İlk başta partide bulunduğunu bile inkâr etti. 239 00:18:13,280 --> 00:18:16,000 Daha sonra orada olduğunu itiraf etti 240 00:18:16,000 --> 00:18:20,080 ama herhangi bir kavgaya karışmadığını iddia etti. 241 00:18:23,360 --> 00:18:29,040 Konuştuğumuz biri ifadesini değiştirince "Bu ne saklamaya çalışıyor acaba?" deriz. 242 00:18:29,040 --> 00:18:31,840 Bunu niye yapasın? Sıradan biri bir şey saklamaz. 243 00:18:34,720 --> 00:18:38,920 Ama beladan kurtulmaya çalışırken bazı insanların aklı böyle çalışır. 244 00:18:50,360 --> 00:18:53,560 Polisler odama geldi, onları kandırmaya çalıştım. 245 00:18:53,560 --> 00:18:54,520 Öyle yani. 246 00:18:54,520 --> 00:18:55,680 Dürüst olayım, 247 00:18:55,680 --> 00:18:59,120 onlara tek kelime etmeye bile acayip korkuyordum. 248 00:19:00,000 --> 00:19:02,240 Ben böyle yetiştirilmişim sonuçta. 249 00:19:02,240 --> 00:19:04,920 "Polislerle konuşma. Ağzını bile açma." 250 00:19:05,400 --> 00:19:08,720 Bizde polislere karşı çok derin bir güvensizlik vardır. 251 00:19:08,720 --> 00:19:13,720 David amcamı, Tacoma Polisi vurup öldürdü. 252 00:19:14,920 --> 00:19:17,280 Polislere güvenmememiz boşuna değil. 253 00:19:21,920 --> 00:19:24,920 Başka bir yerdeki başka biri 254 00:19:24,920 --> 00:19:27,760 kolluk kuvvetlerinden kötü muamele gördü diye 255 00:19:29,320 --> 00:19:33,760 bizim burada işimizi doğru yapmayacağımızı düşünmek yanlış. 256 00:19:33,760 --> 00:19:36,120 Bence motivasyonu buydu, 257 00:19:36,120 --> 00:19:41,720 o gece yaptıklarının sonuçlarından yalan söyleyerek kaçmaya çalışıyordu. 258 00:19:45,080 --> 00:19:47,560 Bence herhangi bir pişmanlık göstermiyor. 259 00:19:48,800 --> 00:19:51,520 Sadece yakalanmış olmaktan memnun değil 260 00:19:51,520 --> 00:19:56,320 ve yaptıklarından sorumlu tutulmayı hiç istememişti. 261 00:20:05,800 --> 00:20:11,200 ARALIK 2014'TE WHITFORD KASTEN CİNAYETTEN MAHKEMEYE ÇIKTI 262 00:20:20,440 --> 00:20:22,880 Savcılığın görüşü, 263 00:20:22,880 --> 00:20:27,720 o gecenin tek saldırganı olarak Whitford'ı ortaya koymaktı. 264 00:20:29,360 --> 00:20:32,920 Ama çizilen bu tablo pek makul görünmüyordu. 265 00:20:34,600 --> 00:20:36,720 Haklı olsun yahut olmasın, 266 00:20:36,720 --> 00:20:40,160 her tartışmada ya da kavgada 267 00:20:40,160 --> 00:20:42,560 {\an8}olaya dâhil olan iki kişi vardır. 268 00:20:42,560 --> 00:20:45,120 {\an8}Aralarında bir şeyler geçmiş olmalı. 269 00:20:46,760 --> 00:20:49,320 O yüzden ben olayın Mak'in anlattığı şeklini 270 00:20:49,320 --> 00:20:51,480 daha inandırıcı bulmuştum. 271 00:20:54,840 --> 00:20:59,000 Adım Jennifer Streano, Bay Whitford'ın avukatıydım. 272 00:21:03,120 --> 00:21:06,240 22 ARALIK 2014'TE ALTI GÜNLÜK BİR DURUŞMADAN SONRA, 273 00:21:06,240 --> 00:21:10,040 MAKUEEYAPEE WHITFORD SUÇLU BULUNDU VE 60 YIL HAPSE MAHKÛM EDİLDİ 274 00:21:11,000 --> 00:21:13,720 Cezanın dörtte birini yatınca şartlı tahliye hakkı var. 275 00:21:13,720 --> 00:21:15,840 60 yıl hapis cezası almıştı, 276 00:21:15,840 --> 00:21:19,160 yani 15 yıl sonra şartlı tahliye hakkı doğacaktı. 277 00:21:19,840 --> 00:21:22,840 Ama yargıç şartlı tahliyeye 25 yıl şartı koydu, 278 00:21:22,840 --> 00:21:26,320 yani 100 yıl hapis cezası almış muamelesi gördü. 279 00:21:27,360 --> 00:21:29,480 Acımasız bir karar. 280 00:21:31,440 --> 00:21:37,600 Yetişkin hayatı boyunca geri kazanmaya çalıştığı her şey gitti. 281 00:21:39,680 --> 00:21:43,400 Bunların hepsi de iki üç saniyelik bir karar yüzünden oldu. 282 00:21:43,400 --> 00:21:45,280 Gerçekten içler acısı. 283 00:22:02,680 --> 00:22:06,280 Hukuki açıdan Mak cinayet işledi, evet. 284 00:22:06,880 --> 00:22:09,080 Buna hiç şüphe yok. 285 00:22:10,000 --> 00:22:12,880 Bu kararından pişman olduğuna da eminim. 286 00:22:12,880 --> 00:22:16,960 Bir can gitti, bundan daha büyük bir trajedi olamaz. 287 00:22:20,000 --> 00:22:25,840 Ama hayatınızdan endişe duyuyorsanız yasa size cinayet işleme hakkı tanıyor. 288 00:22:26,640 --> 00:22:30,640 Zaten bütün mesele de bu soruda düğümleniyor aslında. 289 00:22:30,640 --> 00:22:36,600 Mak o bir anlık kararı hayatından endişe duyduğu için mi verdi 290 00:22:37,360 --> 00:22:40,880 yoksa öfkeli ya da savunmacı olduğu için mi yaptı 291 00:22:40,880 --> 00:22:44,200 ya da sadece aşırı tepki mi verdi? 292 00:22:52,160 --> 00:22:55,200 Mak'in o şartlar altında fevri davranmış olması 293 00:22:55,200 --> 00:22:58,320 tamamen anlaşılabilir bir durum aslında. 294 00:22:59,880 --> 00:23:03,400 Epey zor bir çocukluk geçirmiş 295 00:23:04,160 --> 00:23:09,280 ve yaşadığı travmaların da o geceki tepkisinde rolü olduğu aşikâr. 296 00:23:29,040 --> 00:23:31,480 Şiddet bazen o kadar şoke edici oluyor ki 297 00:23:31,480 --> 00:23:36,560 tüm güzel şeyleri gölgede bırakabiliyor sanırım. 298 00:23:41,120 --> 00:23:44,000 Mak, Washington'da hapisten çıktıktan sonra 299 00:23:44,960 --> 00:23:47,960 kendine harika bir hayat kurma yolundaydı. 300 00:23:52,120 --> 00:23:56,680 {\an8}Hayatını düzene sokmak için elinden geleni yapıyordu. 301 00:23:56,680 --> 00:24:01,920 {\an8}Yerlilerin savunuculuğunu yapmak için de gerçekten çok uğraşıyordu. 302 00:24:01,920 --> 00:24:06,040 Bu onun için çok önemliydi. Çok büyük bir şeydi. 303 00:24:10,000 --> 00:24:12,880 İşe yaramamış olması bana göre bir şanssızlık. 304 00:24:13,640 --> 00:24:17,200 Ama bana kalırsa Mak o anda 305 00:24:17,200 --> 00:24:20,520 bildiği tek şekilde tepki gösterdi. 306 00:24:23,280 --> 00:24:26,800 Adım Amie, Makueeyapee'nin ablasıyım. 307 00:24:31,080 --> 00:24:36,400 Mak'in babası Karaayak'tı, benim babamsa Çeroki. 308 00:24:37,960 --> 00:24:39,520 Anne bir kardeşiz. 309 00:24:41,640 --> 00:24:47,440 Annem çok zor bir hayat yaşamış, hayatı gerçekten çok zormuş. 310 00:24:51,440 --> 00:24:54,240 Çok küçük yaşta, daha 12 yaşında hamile kalmış. 311 00:24:54,240 --> 00:24:56,240 Beni de 16'sında doğurmuş. 312 00:24:58,880 --> 00:25:01,360 AMIE VE MAKUEEYAPEE'NİN ANNESİ 313 00:25:01,360 --> 00:25:06,120 AMIE İKİ YAŞINDAYKEN ONU EVLATLIK VERMEYE ZORLANMIŞ 314 00:25:06,120 --> 00:25:08,160 GÜNEY OGDEN 315 00:25:08,160 --> 00:25:12,520 O dönem devlet gelip çocukları alabiliyormuş 316 00:25:12,520 --> 00:25:14,560 ve bu tamamen yasalmış. 317 00:25:18,000 --> 00:25:21,640 Bizim evlatlık verilmemiz annemi ruhen mahvetti. 318 00:25:22,600 --> 00:25:25,880 Ondan sonra da bir daha asla toparlayamadı zaten. 319 00:25:25,880 --> 00:25:30,200 Gidişimiz onda yerini dolduramadığı koca bir boşluk bıraktı. 320 00:25:30,720 --> 00:25:34,120 Hiçbir şey düzenli ya da normal olmadı. 321 00:25:35,560 --> 00:25:40,040 Erkek tercihleri konusunda ister istemez çok korkunç tercihler yaptı. 322 00:25:40,560 --> 00:25:43,080 Bir sürü alkol, uyuşturucu, 323 00:25:43,600 --> 00:25:47,400 çokça fiziksel şiddet ve sözlü istismar da cabası. 324 00:25:51,120 --> 00:25:52,560 Mak bunlarla büyüdü. 325 00:26:05,720 --> 00:26:09,080 İlk kez şiddete tanık olduğumda üç yaşındaydım. 326 00:26:09,840 --> 00:26:12,920 Bizim sokağın karşısında oturan iki tane çocuk vardı, 327 00:26:12,920 --> 00:26:16,000 çamur birikintilerinde falan oynardık hep. 328 00:26:22,960 --> 00:26:24,280 Kolay değil. 329 00:26:25,360 --> 00:26:26,840 Konuşması kolay değil. 330 00:26:32,000 --> 00:26:36,560 Sonra bütün bunlar komşumuzun kapısının önünde son buldu. 331 00:26:36,560 --> 00:26:40,280 Sanırım adamın annemle ilişkisi varmış, benim haberim yoktu. 332 00:26:41,800 --> 00:26:45,600 Oraya gitmiştik, kardeşimle beni aldı, sonra evde tartışma çıktı. 333 00:26:47,640 --> 00:26:52,320 Adam karısının göğsüne beş el ateş etti. 334 00:26:52,320 --> 00:26:54,720 357 Magnum'la. 335 00:26:57,080 --> 00:26:59,600 Kadın, annemin kollarında öldü. 336 00:27:00,880 --> 00:27:04,080 Adam nereye kaçtı bilmem ama polisler onu yakaladığında 337 00:27:04,080 --> 00:27:08,080 çocuklarını karnından vurup ikisini de öldürmüştü. 338 00:27:08,760 --> 00:27:10,480 Sonra da kendini vurdu. 339 00:27:10,480 --> 00:27:12,080 Kendi kafasına sıktı. 340 00:27:12,840 --> 00:27:14,280 Ve... 341 00:27:14,280 --> 00:27:18,800 Tek yapabildiğim kardeşimin üstüne kapanıp onu tutmak oldu ve... 342 00:27:20,880 --> 00:27:25,360 Başka şiddet hikâyeleri de anlatabilirim ama hayatım böyle başladı. 343 00:27:27,520 --> 00:27:30,160 Hiç aklımdan çıkmayan bir anı bu. 344 00:27:38,520 --> 00:27:43,160 Mak böyle bir çocukluk yaşadığı, bunlara maruz kaldığı için üzülüyorum. 345 00:27:44,240 --> 00:27:46,040 Kesinlikle korkunç olmalı. 346 00:27:48,800 --> 00:27:51,480 Daha çok küçük yaştan itibaren 347 00:27:51,480 --> 00:27:56,720 bu adamların seni öldürebileceği gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kaldı. 348 00:27:56,720 --> 00:28:01,720 Bence bu ona hiç unutamadığı bir hayat dersi oldu. 349 00:28:02,240 --> 00:28:05,840 Başının belada olduğunu hissettiği bir durumda 350 00:28:05,840 --> 00:28:09,600 bu kadar sert tepki vermesinin nedeninin de 351 00:28:09,600 --> 00:28:13,640 kesinlikle bu olay olduğunu düşünüyorum. 352 00:28:15,760 --> 00:28:17,760 Biri sana zarar vermeye çalışınca 353 00:28:17,760 --> 00:28:22,520 bir anda çocukluğuna dönüp kendini korumaya alıyorsun. 354 00:28:27,160 --> 00:28:30,520 Pierre ailesi Mak'e kızmakta sonuna kadar haklı. 355 00:28:31,400 --> 00:28:33,480 John Pierre hiç ölmemeliydi. 356 00:28:35,960 --> 00:28:39,000 Ama Mak'in onu öldürmek istediğini sanmıyorum. 357 00:28:39,680 --> 00:28:43,000 Bence zarar görmeden oradan uzaklaşmak istedi sadece. 358 00:28:51,120 --> 00:28:56,520 {\an8}FLATHEAD REZERVASYONU PABLO, MONTANA 359 00:28:56,520 --> 00:28:59,120 {\an8}Böyle içeriye doğru işte. 360 00:29:00,680 --> 00:29:02,360 - Evet. At onu. - İşte böyle. 361 00:29:02,360 --> 00:29:05,600 Aferin. Göm hadi onu. Hazır mısın? Hadi. 362 00:29:05,600 --> 00:29:11,400 JOHN PIERRE JR.'IN AİLESİ BU FİLMDE YER ALMAYI REDDETTİ 363 00:29:11,400 --> 00:29:13,000 Çok şık oldu dostum. 364 00:29:13,760 --> 00:29:14,760 Evet. 365 00:29:16,000 --> 00:29:19,440 MAGNUS HARLOW JOHN PIERRE JR.'IN ARKADAŞIYDI 366 00:29:19,440 --> 00:29:25,400 VE ÖLDÜĞÜ GECE O DA O PARTİDEYDİ 367 00:29:28,160 --> 00:29:31,600 Gecenin üçünde kalkıp o partiye gitmiştim. 368 00:29:33,840 --> 00:29:36,160 Herkes dışarıda parti yapıyordu. 369 00:29:36,160 --> 00:29:38,440 Herkes gülüp eğleniyordu. 370 00:29:40,360 --> 00:29:44,000 Tam eve girerken Whitford'la karşılaştım. 371 00:29:44,600 --> 00:29:46,960 MAGNUS, WHITFORD'I TANIMIYORDU 372 00:29:46,960 --> 00:29:50,640 AMA KISA BİR SOHBETLERİ OLDU 373 00:29:51,560 --> 00:29:55,000 Whitford biraz gergin gibiydi. 374 00:29:58,440 --> 00:30:00,760 Karaayak Rezervasyonu ve bu rezervasyon 375 00:30:01,680 --> 00:30:05,200 {\an8}birbirinden tamamen farklı... 376 00:30:06,920 --> 00:30:08,520 {\an8}...iki dünya gibi âdeta. 377 00:30:09,560 --> 00:30:14,000 Kabilelerimiz arasında hâlâ bir güvensizlik var mı? 378 00:30:16,880 --> 00:30:17,880 Evet. 379 00:30:19,960 --> 00:30:24,520 Konuşmaya başladık, bana "Buradaki insanları tanıyor musun?" dedi. 380 00:30:25,000 --> 00:30:28,240 Ben de "Evet. Hepsini tanıyorum" dedim. 381 00:30:30,200 --> 00:30:35,640 Sonra birdenbire konuşmanın ortasında durdu 382 00:30:37,000 --> 00:30:40,640 ve benimle hislerini paylaşmaya karar verip şöyle dedi, 383 00:30:40,640 --> 00:30:42,520 "Tehdit altında hissediyorum." 384 00:30:46,520 --> 00:30:49,680 Sanki böyle bir anda değişmiş gibiydi. 385 00:30:51,360 --> 00:30:53,000 Sonra da şey dedi... 386 00:30:53,000 --> 00:30:56,920 Cebinden bir bıçak çıkardı, küçük bir bıçaktı. 387 00:30:56,920 --> 00:31:01,480 Bıçağın sapı beyaz koli bandı gibi bir şeyle sarılıydı. 388 00:31:02,000 --> 00:31:05,720 "Saçma sapan konuşmaya kalkan ve bana bulaşan olursa 389 00:31:05,720 --> 00:31:08,240 bunun tadına bakar" dedi. 390 00:31:08,880 --> 00:31:11,840 Ben de "Kaldır şunu!" dedim. 391 00:31:11,840 --> 00:31:14,760 "Buradaki herkes ailem ve arkadaşım." 392 00:31:15,520 --> 00:31:17,880 "Buradaki herkes iyidir" dedim. 393 00:31:19,160 --> 00:31:22,000 Kafasından neler geçiyordu kim bilir. 394 00:31:22,760 --> 00:31:24,960 Herif kötü şeyler yaşamış gibiydi. 395 00:31:27,440 --> 00:31:33,000 SONRASINDA MAGNUS VE WHITFORD DIŞARI ÇIKTI 396 00:31:33,000 --> 00:31:38,080 WHITFORD'IN ARKADAŞI ADRIAN AFTERBUFFALO VE JOHN PIERRE JR.'IN DA OLDUĞU 397 00:31:38,080 --> 00:31:39,920 BİR GRUBA KATILDILAR 398 00:31:41,640 --> 00:31:43,920 Konuşmaya başlamıştık. 399 00:31:44,760 --> 00:31:48,560 Whitford ya da Adrian "Piikani" dedi. 400 00:31:49,640 --> 00:31:54,040 O kelimeyi duyunca John bir anda beyninden vurulmuşa dönmüştü. 401 00:31:58,520 --> 00:32:01,000 "Piikani" Karaayak dilinde kardeş demek. 402 00:32:01,520 --> 00:32:04,320 Sonra John onlara dönüp 403 00:32:05,160 --> 00:32:06,880 "Siz Karaayak mısınız?" dedi. 404 00:32:07,480 --> 00:32:11,320 O da "Evet" dedi, John da "Ben Kootenai'yim" dedi. 405 00:32:11,320 --> 00:32:16,120 "Kootenai'ler ve Karaayaklar yüzlerce yıldır can düşmanıdırlar." 406 00:32:17,440 --> 00:32:22,720 Bence John'un yaptığı üstünlük kurmaya çalışmaktı. 407 00:32:23,320 --> 00:32:26,120 "Burası benim rezervasyonum 408 00:32:27,000 --> 00:32:29,760 ve bir derdiniz varsa da çözeriz" der gibiydi. 409 00:32:31,040 --> 00:32:34,360 Kavgalar oluyor yani. Bazen dayak yiyenler olabiliyor. 410 00:32:34,360 --> 00:32:36,560 Aklıma ilk gelen şey 411 00:32:36,560 --> 00:32:39,360 "Bu işin daha ileri gitmesine izin verme" oldu. 412 00:32:41,320 --> 00:32:43,520 Ortamı yatıştırmaya çalıştım. 413 00:32:43,520 --> 00:32:47,640 "O, yüzlerce yıl önceydi dostum. Artık devir değişti" falan dedim. 414 00:32:48,240 --> 00:32:54,320 DURUMUN YATIŞTIĞINI DÜŞÜNEN MAGNUS İÇERİYE GERİ DÖNDÜ 415 00:32:56,000 --> 00:32:59,040 İçeri gireli daha bir buçuk dakika falan olmamıştı, 416 00:32:59,880 --> 00:33:01,080 en fazla iki dakika. 417 00:33:01,960 --> 00:33:06,080 Arkadaşım eve doğru koşup "John'u bıçakladılar" dedi. 418 00:33:06,080 --> 00:33:09,160 "John'u bıçakladılar! Hemen buradan kaçın!" 419 00:33:10,080 --> 00:33:12,600 Ben de koşarak dışarı çıktım. 420 00:33:14,600 --> 00:33:16,520 Çıktığımda John yerde yatıyordu. 421 00:33:17,120 --> 00:33:19,680 Hiçbir şeye tepki vermiyordu. 422 00:33:19,680 --> 00:33:22,560 Hâlâ nefes alıyordu ama... 423 00:33:28,120 --> 00:33:30,160 Yapabileceğimiz hiçbir şey yoktu. 424 00:33:42,120 --> 00:33:44,640 John işleri kavgayla çözmeye inanırdı. 425 00:33:44,640 --> 00:33:46,480 Biraz itiş kakış falan işte, 426 00:33:46,480 --> 00:33:49,520 muhtemelen o gece de tek istediği buydu. 427 00:33:51,200 --> 00:33:54,480 Ama ölmeyi hak etmemişti. 428 00:33:57,360 --> 00:33:59,240 John tam bir aile babasıydı. 429 00:34:00,680 --> 00:34:02,800 İki oğluyla ilgilenirdi. 430 00:34:04,480 --> 00:34:06,560 Onların etrafında pervane olurdu. 431 00:34:07,440 --> 00:34:11,880 Hâlâ burada olmalıydı, ailesi ve sevdikleriyle olmalıydı. 432 00:34:13,120 --> 00:34:14,200 Ama yok. 433 00:34:18,120 --> 00:34:19,960 Bence Whitford paranoyaktı. 434 00:34:22,240 --> 00:34:25,880 Onunla 15 dakika görüştük ve birçok insanın arkadaşının, 435 00:34:25,880 --> 00:34:29,200 bir kardeşin, bir babanın, bir amcanın canını aldı. 436 00:34:30,240 --> 00:34:33,480 O yüzden Whitford benim zerre kadar umurumda değil. 437 00:34:47,720 --> 00:34:52,640 {\an8}LAKE İLÇE ADLİYESİ 438 00:34:52,640 --> 00:34:55,160 GÖZALTINA ALINDIKTAN SONRA 439 00:34:55,160 --> 00:35:01,920 WHITFORD, LAKE İLÇE HAPİSHANESİ'NDE 18 AYDAN FAZLA TUTUKLU KALDI 440 00:35:09,040 --> 00:35:14,200 Bay Whitford kendi kafasında yanlış bir şey yapmadığına inanıyor. 441 00:35:14,880 --> 00:35:18,760 Herkesin ona garezi olduğunu ya da ona zarar vereceğini sanıyor. 442 00:35:19,840 --> 00:35:23,520 Bu düşünce küçüklüğünden beri onun içine işlemiş. 443 00:35:23,520 --> 00:35:25,280 İDARİ TECRİT 1 444 00:35:28,920 --> 00:35:30,040 AMİR JOHN TODD 445 00:35:30,040 --> 00:35:31,600 Adım John Todd. 446 00:35:31,600 --> 00:35:35,080 {\an8}Polson'daki Lake ilçesi hapishane amirlerinden biriyim. 447 00:35:36,880 --> 00:35:41,720 {\an8}Bay Whitford'ın burada olduğu dönemde kıdemli memurlardan biriydim. 448 00:35:42,760 --> 00:35:45,160 Bay Whitford saldırganlaşabiliyordu, 449 00:35:46,160 --> 00:35:47,520 çoğu zaman öyleydi de. 450 00:35:48,560 --> 00:35:51,760 İstediği olmadı mı hemen şiddete başvururdu. 451 00:35:52,640 --> 00:35:54,640 Dakikası dakikasını tutmazdı, 452 00:35:54,640 --> 00:35:59,520 bizimle kavga edip yerde mi yuvarlanacak yoksa iş birliği mi yapacak bilmezdik. 453 00:36:03,720 --> 00:36:06,200 Zorba gibi bir şeydi diyebilirim. 454 00:36:07,520 --> 00:36:10,080 Kendinden küçük ve zayıf adamlara bulaşır, 455 00:36:10,080 --> 00:36:13,960 onlar bir yerde patlayana kadar onlarla uğraşırdı. 456 00:36:14,760 --> 00:36:17,200 Sonra da onlara zarar vermeye kalkışırdı. 457 00:36:17,200 --> 00:36:19,280 Ama asla onun suçu olmazdı. 458 00:36:19,280 --> 00:36:22,080 "Onlar başlattı. Onların suçu" derdi. 459 00:36:22,080 --> 00:36:25,640 Onlarla uğraşan ve onları kışkırtan o olmasına rağmen. 460 00:36:25,640 --> 00:36:28,880 LAKE İLÇE ADLİYESİ 461 00:36:28,880 --> 00:36:31,240 Hep "Ben Karaayak'ım" derdi. 462 00:36:32,160 --> 00:36:35,240 "Burası da Saliş ve Kootenai rezervasyonuna bağlı." 463 00:36:36,680 --> 00:36:42,680 Karşısında kim varsa da anında savunmaya geçerdi. 464 00:36:45,880 --> 00:36:50,680 Her zaman baskı gördüğüne ve ona sataşıldığına inanırdı 465 00:36:50,680 --> 00:36:54,360 ve tepkisi de kavga etmek olurdu. 466 00:36:56,040 --> 00:36:57,720 Bay Whitford böyle biriydi. 467 00:37:03,240 --> 00:37:06,360 İLK RÖPORTAJINDAN DÖRT AY SONRA, 468 00:37:06,360 --> 00:37:11,800 MAKUEEYAPEE WHITFORD'IN İKİNCİ RÖPORTAJA KATILMA İZNİ REDDEDİLDİ 469 00:37:12,360 --> 00:37:17,360 DEVAM EDEN DAVRANIŞ SORUNLARI NEDENİYLE 470 00:37:17,360 --> 00:37:21,480 HÜCRE HAPSİNE ATILMIŞTI 471 00:37:33,880 --> 00:37:39,040 Whitford nefret suçu kurbanı olduğunu iddia ediyordu aslında. 472 00:37:39,920 --> 00:37:44,680 Ama olayın onun anlattığı gibi geliştiğini kanıtlayacak pek bir şey yoktu. 473 00:37:46,640 --> 00:37:50,000 Diğer tüm tanıklar, diğer tüm kanıtlar vesair 474 00:37:50,000 --> 00:37:55,240 onun meşru müdafaa iddiasının aksini söylüyordu. 475 00:37:56,520 --> 00:38:02,360 JAMES MANLEY, WHITFORD'IN DAVASINI YÖNETEN VE CEZASINA KARAR VEREN YARGIÇTI 476 00:38:05,640 --> 00:38:09,400 {\an8}Karaayaklar ve Salişler tarih boyunca savaştaydılar 477 00:38:09,400 --> 00:38:11,800 {\an8}ama bu 170 yıl önceydi. 478 00:38:11,800 --> 00:38:16,800 Hâlâ aralarında bazen rekabet ya da gerilim olsa da 479 00:38:16,800 --> 00:38:19,880 birbirleriyle evlenip ilişkiler de kurdular. 480 00:38:19,880 --> 00:38:25,440 Bir sürü Karaayak da buraya üniversite okumaya ya da iş bulmaya gelir. 481 00:38:25,440 --> 00:38:26,920 {\an8}DURUŞMA SALONU MONTANA 482 00:38:26,920 --> 00:38:31,160 {\an8}Whitford'ın, etrafını Salişlerin sardığını söylemesi 483 00:38:31,160 --> 00:38:34,120 ve bu nefret suçuna karşı kendini savunduğu iddiası 484 00:38:34,120 --> 00:38:36,880 pek ikna edici bir argüman değildi. 485 00:38:37,520 --> 00:38:39,760 Bu yaşananlar için bir sebep değildi. 486 00:38:43,280 --> 00:38:46,440 Whitford'a 60 yıl hapis cezası verdim. 487 00:38:47,160 --> 00:38:53,240 Şartlı tahliyeye başvurabilmesi için de minimum 25 yıl sınırlaması koydum. 488 00:38:54,400 --> 00:38:57,480 Bunun adil bir ceza olduğunu düşünmüştüm. 489 00:38:59,680 --> 00:39:03,320 John Pierre'in başına gelenler de çok ciddiydi. 490 00:39:21,960 --> 00:39:24,840 Bana kalırsa ben hiç ceza bile almamalıydım. 491 00:39:24,840 --> 00:39:27,640 O duruşma salonundan çıkıp gidebilmeliydim. 492 00:39:28,160 --> 00:39:29,800 Bu meşru müdafaaydı. 493 00:39:30,960 --> 00:39:35,440 Karaayak olmaktan bahsetmemden hiç hoşlanmamışlardı. 494 00:39:37,560 --> 00:39:40,240 Benim kökenim yüzünden bu bir nefret suçuydu. 495 00:39:40,240 --> 00:39:43,720 Onların kökeni Kootenai'ydi, 496 00:39:43,720 --> 00:39:46,280 bense Karaayak Kabilesi'ndendim. 497 00:39:47,160 --> 00:39:48,640 Mesele bundan ibaret. 498 00:39:55,640 --> 00:40:00,280 Onun böyle konuştuğunu duymak rahatsız edici aslında. 499 00:40:00,280 --> 00:40:03,320 O kendi kafasında yanlış yapmadığını düşünüyor. 500 00:40:05,280 --> 00:40:07,920 Çoğu insan, hatta dürüst insanlar dahi 501 00:40:08,680 --> 00:40:12,680 kendi psikolojik ihtiyaçlarıyla tutarlı olması için 502 00:40:12,680 --> 00:40:17,000 farkında olmadan olayı zihinlerinde farklı canlandırırlar. 503 00:40:17,680 --> 00:40:20,320 Bu durumda da öyle olduğundan şüpheleniyorum. 504 00:40:22,560 --> 00:40:25,160 Bay Whitford ve birlikte yolculuk ettiği adam 505 00:40:25,160 --> 00:40:30,040 bu partiye gelmeden önce 30 bira falan içmişlerdi. 506 00:40:30,880 --> 00:40:35,760 Duygularını, gerekçelerini ya da neyi neden yaptığını 507 00:40:35,760 --> 00:40:38,240 tam olarak hatırladığından şüpheliyim. 508 00:40:44,680 --> 00:40:50,920 Bay Whitford'ın hapisteki davranışlarından anladığım kadarıyla da pek değişmemiş. 509 00:40:52,080 --> 00:40:54,800 Kendi iyiliği için umarım bir noktada değişir. 510 00:40:54,800 --> 00:40:58,240 Aksi hâlde belki de hayatının kalanını hapiste geçirecek. 511 00:41:01,560 --> 00:41:03,640 Ona tek bir şey soracak olsam 512 00:41:03,640 --> 00:41:07,400 "Bütün bunlardan sonra hiçbir şey öğrenmedin mi?" derdim. 513 00:41:07,400 --> 00:41:10,640 "Bu trajediden hiçbir ders almadın mı?" 514 00:41:11,720 --> 00:41:15,840 Bir insanı öldürdü ama bu onu hiç rahatsız etmiyor gibi. 515 00:41:15,840 --> 00:41:18,800 Sadece kendisi için üzülüyor. 516 00:41:26,200 --> 00:41:32,400 WHITFORD MEŞRU MÜDAFAAYLA HAREKET ETTİĞİ 517 00:41:32,400 --> 00:41:37,640 VE NEFRET SUÇU MAĞDURU OLDUĞU İDDİASINI SÜRDÜRMEYE DEVAM EDİYOR 518 00:42:08,040 --> 00:42:10,960 {\an8}Alt yazı çevirmeni: Reşat Bir