1
00:00:07,883 --> 00:00:12,387
2004'te Carolina Panthers,
New England Patriots'la karşılaştı.
2
00:00:13,013 --> 00:00:16,600
En iyi Super Bowl maçlarından biri olarak
kabul edilse de
3
00:00:17,267 --> 00:00:19,978
başka bir sebepten tarihe geçti.
4
00:00:20,812 --> 00:00:22,814
Maçı CBS'te izleyen birçok kişi
5
00:00:22,898 --> 00:00:26,777
şarkıcı Janet Jackson'ı açıkta bırakan
devre arası şovunda
6
00:00:26,860 --> 00:00:28,445
beklemediği bir şey gördü.
7
00:00:28,529 --> 00:00:33,283
Kaza, planlanmış şok gösterisi
veya giysi talihsizliği, her neyse…
8
00:00:33,367 --> 00:00:35,244
CBS'in sahibi Viacom'un
9
00:00:35,327 --> 00:00:38,705
550.000 dolar ödemesi gerekecek.
10
00:00:38,789 --> 00:00:42,251
Ertesi gün Janet Jackson özür diledi.
11
00:00:42,334 --> 00:00:48,131
Birilerini gücendirdiysem
çok özür dilerim. Niyetim bu değildi.
12
00:00:48,882 --> 00:00:51,385
Ama medya doyamıyordu.
13
00:00:51,468 --> 00:00:56,473
Justin Timberlake'in bir "arkadaş"ının
gazetelere anonim olarak söylediğine göre
14
00:00:56,557 --> 00:00:58,684
Jackson kariyerini canlı tutmak için
15
00:00:58,767 --> 00:01:01,353
ona yalan söylemiş ve ondan yararlanmıştı.
16
00:01:01,979 --> 00:01:06,066
Bu, suçlunun Janet Jackson olduğuna dair
yaftaların bir parçasıydı.
17
00:01:06,149 --> 00:01:07,985
JANET JACKSON BÖYLE BİRİ
18
00:01:08,068 --> 00:01:11,154
Ve Justin, ertesi hafta özür dilerken
19
00:01:11,238 --> 00:01:13,240
söze şakalı bir cümleyle başladı.
20
00:01:13,323 --> 00:01:16,577
Bakın, herkes için
zor bir hafta olduğunu biliyorum ve…
21
00:01:16,660 --> 00:01:18,704
Sırıtışını da tutamıyordu.
22
00:01:18,787 --> 00:01:20,706
Yaşanan şey kasıtlı değildi,
23
00:01:21,373 --> 00:01:25,252
tamamen talihsizdi
ve gücendiyseniz özür dilerim.
24
00:01:25,877 --> 00:01:28,463
Günümüzde bu, özür olarak kabul edilmezdi.
25
00:01:29,339 --> 00:01:31,133
Özür çağındayız.
26
00:01:31,216 --> 00:01:36,054
Yeni bir özür görmeden
haber okuyamaz olduk.
27
00:01:36,138 --> 00:01:38,807
Bu özürler siyasetçilerden, ünlülerden,
28
00:01:39,558 --> 00:01:43,103
hatta geçmişteki suçları için
devletlerden geliyor.
29
00:01:43,186 --> 00:01:45,814
Bence endişelerden biri şu olabilir,
30
00:01:45,897 --> 00:01:51,153
o kadar çok özür var ki
bu özürler belki de daha az etkili.
31
00:01:51,236 --> 00:01:53,530
Buna normatif seyreltme deniyor.
32
00:01:53,614 --> 00:01:55,824
Ne kadar çok özür dilenirse
33
00:01:55,907 --> 00:01:58,118
özrü o kadar çok bekliyoruz
34
00:01:58,201 --> 00:02:01,330
ama affetmeye de
o denli az gönüllü oluyoruz.
35
00:02:01,413 --> 00:02:04,833
İnsanlar, algıları gelişip
böyle özürleri daha çok gördükçe
36
00:02:04,916 --> 00:02:06,501
dahasını bekliyorlar.
37
00:02:06,585 --> 00:02:09,630
İçten olduğuna dair
bir işaret bekliyorlar.
38
00:02:09,713 --> 00:02:12,132
Peki iyi bir özür nasıl olur
39
00:02:12,215 --> 00:02:14,635
ve özürler gerçekte ne kadar güçlüdür?
40
00:02:15,927 --> 00:02:17,387
NETFLIX ORİJİNAL BELGESEL DİZİSİ
41
00:02:17,471 --> 00:02:18,972
O kadar üzgünüm ki.
42
00:02:19,640 --> 00:02:23,644
Niye böyle geciktiğine dair
çok iyi bir açıklaması vardır.
43
00:02:23,727 --> 00:02:26,104
-Sonra da özür diler.
-Özür!
44
00:02:27,105 --> 00:02:30,776
Bugün burada
ülkemiz adına özür dilemek için toplandık.
45
00:02:30,859 --> 00:02:33,487
Tüm eylemlerimin
sorumluluğunu üstlenmeliyim.
46
00:02:34,071 --> 00:02:36,114
Buraya özür dilemeye gelmedim.
47
00:02:36,198 --> 00:02:39,242
Fikrimi değiştirmeyeceğim
ve özür dilemeyeceğim.
48
00:02:40,911 --> 00:02:46,500
Geçmişi geride bırakmanız için
bir fırsattır bu.
49
00:02:47,459 --> 00:02:52,172
ÖZÜR DİLEMEK
50
00:02:54,257 --> 00:02:56,760
"Günah işledim, beni bağışla Tanrı'm."
51
00:02:56,843 --> 00:02:59,554
Bildiğimiz kadarıyla, binlerce yıl boyunca
52
00:02:59,638 --> 00:03:03,016
İngilizce konuşulan dünyada
bu tek özür biçimiydi.
53
00:03:03,600 --> 00:03:05,894
Üstün bir güçten dilenen özür.
54
00:03:06,895 --> 00:03:10,524
Mevcut tüm Eski İngilizce metinleri
inceleyen bir araştırmacı
55
00:03:10,607 --> 00:03:14,403
gerçek bir özrün geçtiği bir yer bulamadı.
56
00:03:15,237 --> 00:03:17,572
Ama sonra 1590'larda
57
00:03:17,656 --> 00:03:19,991
Shakespeare şu sözleri yazdı:
58
00:03:20,075 --> 00:03:23,078
"Lordum, özre gerek yok.
59
00:03:23,161 --> 00:03:25,914
Siz Ekselansları affedin beni."
60
00:03:26,707 --> 00:03:30,711
Burada özür
modern anlamıyla ilk kez kullanılıyordu
61
00:03:30,794 --> 00:03:35,966
ve insanlara pişmanlığımızı gösterdiğimiz
yepyeni bir ritüeldi.
62
00:03:36,800 --> 00:03:38,677
Özür dilemek
63
00:03:38,760 --> 00:03:41,763
ve içten, anlamlı bir biçimde
özür dilemek zordur.
64
00:03:42,347 --> 00:03:45,308
Ama genellikle birkaç temel unsur vardır.
65
00:03:45,934 --> 00:03:48,603
İlki, pişmanlık duyduğumuzu ifade etmek.
66
00:03:48,687 --> 00:03:51,732
Özrün ne olduğunu düşününce
aklımıza bu geliyor.
67
00:03:51,815 --> 00:03:55,902
"Üzgünüm. Özür dilerim.
Berbat hissediyorum." Böyle ifadeler.
68
00:03:56,486 --> 00:03:57,529
İkincisi.
69
00:03:57,612 --> 00:03:59,072
Eylemlerimizin sonucunda
70
00:03:59,156 --> 00:04:01,867
mağdurun yaşadığı zararı, acıyı
kabul etmek.
71
00:04:01,950 --> 00:04:03,952
Onaylanıp anlaşıldığını hisseder.
72
00:04:04,619 --> 00:04:07,289
Ayrıca sorumluluğu
kabul etmeniz gerekiyor.
73
00:04:07,372 --> 00:04:10,292
Mağdurun bunu duyması
psikolojik açıdan önemli.
74
00:04:10,375 --> 00:04:13,712
Davranışınızı açıklamanız da iyi olabilir.
75
00:04:14,212 --> 00:04:15,630
Bunlardan sonra da…
76
00:04:15,714 --> 00:04:18,592
Telafi teklifi
veya değişeceğinize söz vermek.
77
00:04:19,092 --> 00:04:22,053
Son olarak da af dilemek.
78
00:04:23,138 --> 00:04:24,639
Karina'nın araştırmasında
79
00:04:24,723 --> 00:04:26,641
insanlar gündelik özürlerinde
80
00:04:26,725 --> 00:04:29,853
bu ögelerin dört beş tanesini
kullandığını söylüyor.
81
00:04:29,936 --> 00:04:32,689
Ama aslında
genellikle ikisini kullanıyorlar.
82
00:04:33,231 --> 00:04:36,359
İki taraf arasında gidip geliyorsunuz.
83
00:04:36,443 --> 00:04:38,361
Bir taraftan doğru şeyi yapmak,
84
00:04:38,445 --> 00:04:42,824
ilişkiyi düzeltmek,
ona kendini iyi hissettirmek istiyorsunuz.
85
00:04:42,908 --> 00:04:46,286
Bir taraftan da
iyi biri olduğunuza dair imajı korumak.
86
00:04:46,369 --> 00:04:50,499
Hem onun gözünde hem kendi gözünüzde.
Bu çok rahatsızlık verebilir.
87
00:04:51,082 --> 00:04:54,878
Toplum karşısındaki özürlerse
daha zor bir performans olabiliyor.
88
00:04:54,961 --> 00:04:58,131
Milyonlarca seyirciyi tatmin etmek zor.
89
00:04:58,215 --> 00:05:02,177
Özür dileyip dilememe konusunda
karar verirken bir sürü etken var.
90
00:05:02,260 --> 00:05:05,597
En mühim etkenlerden biri
en önem verdiğiniz seyircidir.
91
00:05:05,680 --> 00:05:07,015
Matthew Hiltzik
92
00:05:07,098 --> 00:05:10,435
birçok yıldız müşterisi olan
bir kriz yöneticisi.
93
00:05:11,019 --> 00:05:12,646
Çok başarılı bir iş.
94
00:05:12,729 --> 00:05:16,900
Buna cevap vereceğim.
Birazdan telefonumu açmam lazım.
95
00:05:16,983 --> 00:05:19,277
Açıp sonra hemen döneceğim.
96
00:05:19,361 --> 00:05:22,197
Bir saniye durabilir miyiz? Üzgünüm. Bir…
97
00:05:22,280 --> 00:05:24,991
Aralar için özür dilerim. Çok sürmez.
98
00:05:25,075 --> 00:05:28,537
Düşündüğümden biraz daha yoğun.
Evet, yoğun bir gün.
99
00:05:28,620 --> 00:05:30,121
Şimdiden özür dilerim.
100
00:05:30,705 --> 00:05:35,377
Bir ünlünün koltukta oturup
açıklama yaptığı röportaj sayısında
101
00:05:35,460 --> 00:05:37,838
büyük bir azalma oldu.
102
00:05:37,921 --> 00:05:42,092
Bunu kabul etmek
ve özür dilemek için buradayım.
103
00:05:42,175 --> 00:05:43,760
Özür dilemek istiyorum.
104
00:05:43,844 --> 00:05:48,515
Üzgünüm ve affınızı
ne hak ediyorum ne de bekliyorum.
105
00:05:48,598 --> 00:05:52,561
Kendilerini başkalarından gelen
röportajlara maruz bırakmıyorlar.
106
00:05:52,644 --> 00:05:55,146
Geçmişte olmayan bir biçimde
107
00:05:55,230 --> 00:05:58,400
doğrudan kitleleriyle
konuşma fırsatları var.
108
00:05:58,483 --> 00:06:03,405
Doğrudan kameraya bakılan videolar
farklı bir performans biçimi.
109
00:06:03,488 --> 00:06:07,158
Gücenen herkesten çok özür dilerim.
110
00:06:07,242 --> 00:06:09,286
İncittiğim herkesten özür dilerim.
111
00:06:09,870 --> 00:06:10,996
Üzgünüm.
112
00:06:11,079 --> 00:06:16,042
Veya kişisel bir dokunuş için
iPhone'un Notlar uygulamasında yazılarak
113
00:06:16,126 --> 00:06:19,629
ekran görüntüsü alınıp
sosyal medyaya yüklenen açıklamalar.
114
00:06:20,213 --> 00:06:23,008
Bir yandan harika çünkü çok daha kolay.
115
00:06:23,091 --> 00:06:26,136
İstediğin şeyi
istediğin biçimde söyleyebiliyorsun.
116
00:06:26,219 --> 00:06:28,388
Ama bu ekstra kontrolle bile
117
00:06:28,471 --> 00:06:31,600
birçok kişi hâlâ
gerekenleri sağlamakta zorlanıyor.
118
00:06:32,434 --> 00:06:35,103
İnsanların özür dilerken yaptığı
en büyük hata
119
00:06:35,186 --> 00:06:38,899
itibarlarını, imajlarını
korumalarına yardımcı olacak,
120
00:06:38,982 --> 00:06:42,110
kendilerini savundukları
küçük kısımlar eklemek.
121
00:06:42,193 --> 00:06:46,323
Pek de pişmanlık göstermeyen
pişmanlık ifadeleri.
122
00:06:46,406 --> 00:06:49,159
İçtenlikle özür dilerim. Ben komedyenim.
123
00:06:49,242 --> 00:06:50,160
BİRAZ DEFANSİF
124
00:06:50,243 --> 00:06:52,287
Çizgiyi aştım, çok ileri gittim.
125
00:06:52,370 --> 00:06:53,538
GÖZLERİNİ DEVİRİYOR
126
00:06:53,622 --> 00:06:56,666
Veya fazla pişmanlık gösteren.
127
00:06:56,750 --> 00:06:58,126
Çok üzgünüm.
128
00:06:58,209 --> 00:06:59,502
GÜZELLİK BLOGGER'I
129
00:06:59,586 --> 00:07:01,796
Umarım bir gün…
130
00:07:01,880 --> 00:07:03,423
ÇOK FAZLA GÖZYAŞI
131
00:07:03,506 --> 00:07:05,967
…nasıl biri olduğumu görebilirsiniz.
132
00:07:06,051 --> 00:07:07,552
KENDİNE ODAKLANIYOR
133
00:07:07,636 --> 00:07:11,181
Laura Lee daha sonra
özrü için özür diledi.
134
00:07:11,264 --> 00:07:13,767
O videoda
daha çok mağdur gibi görünüyorum.
135
00:07:13,850 --> 00:07:18,688
Bu olayda
hiçbir biçim ve surette mağdur değilim.
136
00:07:19,564 --> 00:07:22,442
Suçu başka tarafa atma eğilimi de var.
137
00:07:22,525 --> 00:07:25,946
Mesela gerçek sorunun
tepkiler olduğunu ima ederek.
138
00:07:26,029 --> 00:07:28,657
Bu seyahatle ilgili bağırtıların,
139
00:07:28,740 --> 00:07:32,243
Teksaslıların önemsediğini düşündüğüm
gerçek problemlerden
140
00:07:32,327 --> 00:07:35,080
bir saniye bile rol çalmasını istemezdim.
141
00:07:35,163 --> 00:07:37,791
Veya "ben" demekten kaçınarak.
142
00:07:37,874 --> 00:07:41,044
Ona o şekilde muamele edildiği için
özür dilerim.
143
00:07:41,127 --> 00:07:46,007
Veya felaket Fyre Festivali'nin
organizatörlerinden Ja Rule gibi
144
00:07:46,091 --> 00:07:47,759
çok daha açık olabilirsiniz.
145
00:07:47,842 --> 00:07:49,386
BENİM HATAM DEĞİL AMA ÇOK ÜZGÜNÜM
146
00:07:49,469 --> 00:07:53,264
İnat edip "Davranışlarımın arkasındayım,
147
00:07:53,348 --> 00:07:56,267
bunun için özür dilemeyi
reddediyorum" demek
148
00:07:56,351 --> 00:07:59,187
bir güç ve öz güven patlaması getiriyor.
149
00:07:59,270 --> 00:08:04,317
Çünkü bu kişiler durumun kontrolünü
tekrar ele geçirdiklerini hissediyorlar.
150
00:08:04,901 --> 00:08:06,611
Ve bu doğal bir tepki,
151
00:08:06,695 --> 00:08:09,781
özellikle de durum pek bariz değilse.
152
00:08:10,323 --> 00:08:13,910
Hepimiz sıklıkla
biraz da olsa mağdur hissederiz.
153
00:08:14,577 --> 00:08:17,122
Ve özrü hak edenin
154
00:08:17,205 --> 00:08:19,708
aslında biz olduğumuzu düşünürüz.
155
00:08:19,791 --> 00:08:21,751
İşte bu yüzden bazı uzmanlar
156
00:08:21,835 --> 00:08:24,629
iyi bir özrün bir performans değil,
157
00:08:24,713 --> 00:08:26,965
diyalog olması gerektiğini söylüyor.
158
00:08:28,049 --> 00:08:31,052
Adım Donnell Penny.
Brooklyn, New York'luyum.
159
00:08:31,136 --> 00:08:33,263
Lafayette Gardens'lıyım, yakın.
160
00:08:33,847 --> 00:08:37,934
2011 yazında
Donnell sıradan bir gün yaşıyordu,
161
00:08:38,018 --> 00:08:40,353
kardeşi odaya dalana kadar.
162
00:08:40,854 --> 00:08:43,565
Gözü şişmişti, burnu kanıyordu.
163
00:08:43,648 --> 00:08:46,026
Çok kötü görünüyordu. "Ne oldu?" dedim.
164
00:08:46,526 --> 00:08:49,738
Otobüs durağında dayak yediğini söyledi.
165
00:08:49,821 --> 00:08:54,159
Bu arada o köşede
hep bir tür kötü enerji olmuştur
166
00:08:54,242 --> 00:08:57,787
çünkü iki rakip çetenin olduğu
mahalleye bakar.
167
00:08:58,288 --> 00:09:01,541
Donnell'in kardeşi
sessiz bir çocuktu, kitap kurduydu.
168
00:09:01,624 --> 00:09:08,256
"Dışarı çıkayım, kim olduğumu görsünler,
ne olduğuna bir bakalım" dedim.
169
00:09:08,882 --> 00:09:13,219
Donnell ve kardeşi oraya giderken
onlara katılanlar oldu.
170
00:09:13,303 --> 00:09:14,721
Durağa varınca
171
00:09:14,804 --> 00:09:17,849
olaya karıştığını düşündükleri
biriyle yüzleştiler.
172
00:09:18,349 --> 00:09:21,311
Bir çember oluşturmaya başladılar
173
00:09:21,394 --> 00:09:22,687
ve o gün otobüste
174
00:09:22,771 --> 00:09:27,567
arkadaşlarına neden
bir şey yaptığımı sordular.
175
00:09:27,650 --> 00:09:31,237
Ben de "Hayır.
Neden bahsettiğinizi bilmiyorum.
176
00:09:31,321 --> 00:09:33,156
O ben değilim" dedim.
177
00:09:33,239 --> 00:09:35,492
Ben olduğumu söyleyip durdular.
178
00:09:35,575 --> 00:09:37,327
Gerildim.
179
00:09:37,410 --> 00:09:39,662
Sonra Brandon bir jilet çıkardı,
180
00:09:39,746 --> 00:09:43,041
Donnell'in kardeşinin yüzünü kesip kaçtı.
181
00:09:43,124 --> 00:09:45,001
Ben de tabii çok sinirlendim.
182
00:09:45,085 --> 00:09:47,420
Brandon'ı bir şarküteriye dek kovaladılar.
183
00:09:47,504 --> 00:09:48,755
Kavgaya başladık.
184
00:09:48,838 --> 00:09:50,840
Yanımızdaki beylerden biri
185
00:09:50,924 --> 00:09:54,177
şarküteri tezgâhından bir bıçak alıp
onu bıçakladı.
186
00:09:54,677 --> 00:09:58,681
Neredeyse akciğerimi deliyordu.
160 zımba dikiş atıldı.
187
00:09:59,432 --> 00:10:03,394
Hem Donnell hem Brandon tutuklandı.
Yıllarca hapis ihtimali vardı.
188
00:10:05,396 --> 00:10:06,856
Adım Danielle Sered.
189
00:10:06,940 --> 00:10:09,901
Common Justice'in icra direktörüyüm.
190
00:10:09,984 --> 00:10:11,611
Bölge savcısı ve mahkeme,
191
00:10:11,694 --> 00:10:16,574
birisi tamamen Common Justice'e katılırsa
192
00:10:16,658 --> 00:10:20,078
sürecin sonunda
kişi hakkındaki suçlamaları düşüreceğini
193
00:10:20,161 --> 00:10:21,371
kabul ediyor.
194
00:10:21,454 --> 00:10:22,956
İşimizin özünde
195
00:10:23,039 --> 00:10:26,417
hapis cezasına alternatif
onarıcı bir adalet anlayışı var.
196
00:10:27,001 --> 00:10:28,920
"Onarıcı adalet" terimi
197
00:10:29,003 --> 00:10:33,174
ABD'de 1970'lerde popüler hâle geldi.
198
00:10:33,258 --> 00:10:37,178
Ama o dönemden çok öncesine ait
geleneklere dayanıyor.
199
00:10:38,221 --> 00:10:40,306
Ana fikir bir çember.
200
00:10:40,390 --> 00:10:43,309
Çemberde zarardan sorumlu kişi,
201
00:10:43,393 --> 00:10:45,019
zarar gören kişi,
202
00:10:45,103 --> 00:10:47,689
onların destekçileri,
sevdikleri bulunuyor.
203
00:10:47,772 --> 00:10:50,108
Biri annem, biri teyzemdi.
204
00:10:50,191 --> 00:10:53,695
Çembere annem ve kız arkadaşımla gittim.
205
00:10:53,778 --> 00:10:55,113
Bir de kolaylaştırıcı.
206
00:10:55,613 --> 00:10:58,908
Süreç, özrün adımlarının çoğunu içeriyor
207
00:10:58,992 --> 00:11:01,119
ama özür dilemek zorunlu değil.
208
00:11:01,202 --> 00:11:03,496
Açıklamayla başlıyorlar.
209
00:11:03,580 --> 00:11:05,665
Olaydaki tepkilerimizi anlamak için
210
00:11:05,748 --> 00:11:08,251
hikâyeyi bir araya getirmemiz gerekiyordu.
211
00:11:08,334 --> 00:11:11,921
Ve bilmedikleri kısımlar vardı.
212
00:11:12,547 --> 00:11:17,468
Penny'nin kardeşinin yüzünü kesmemden önce
bir silah çıkarılmıştı.
213
00:11:18,178 --> 00:11:19,304
Silah.
214
00:11:20,346 --> 00:11:23,808
Donnell, grubundan birinin
silah çıkardığını bilmiyordu.
215
00:11:23,892 --> 00:11:27,812
O anda dank etti,
"Tabii çıkarırsın sen" dedim.
216
00:11:27,896 --> 00:11:29,480
Öfkemin yönü değişti.
217
00:11:29,564 --> 00:11:31,900
Öfkem arkamdaki adama yöneldi
218
00:11:31,983 --> 00:11:34,861
ve böyle lanet tiplerle
olduğum için kendime.
219
00:11:34,944 --> 00:11:37,488
Sonra kelimeler
ağzımdan dökülmeye başladı,
220
00:11:37,572 --> 00:11:40,658
"Üzgünüm" dedim, tekrar tekrar.
221
00:11:40,742 --> 00:11:45,246
Kardeşimi korumaya çıktım
ve bir kardeşime zarar verdim.
222
00:11:45,788 --> 00:11:47,707
Bu zarar için üzgünüm.
223
00:11:48,291 --> 00:11:51,753
Zorunlu olmayan özrü dilemeye
gönüllü oldular.
224
00:11:52,295 --> 00:11:56,049
Penny'nin özrünü,
özrün samimiyetini hatırlıyorum.
225
00:11:56,132 --> 00:11:58,092
Çok doğaldı.
226
00:11:58,176 --> 00:11:59,802
Ben de özür diledim,
227
00:11:59,886 --> 00:12:03,306
yıllardır tanışıyormuşuz gibi hissettim.
228
00:12:03,389 --> 00:12:05,225
Birçok açıdan
229
00:12:05,308 --> 00:12:08,728
travmanın özünde güçsüzlük yatıyor.
230
00:12:08,811 --> 00:12:12,065
Yani travmanın zıddı yardım değil.
231
00:12:12,148 --> 00:12:14,567
Travmanın zıddı güç.
232
00:12:15,151 --> 00:12:17,070
Telafiye yaklaşımları da bu.
233
00:12:17,153 --> 00:12:18,988
Çember, bir beyin fırtınasıyla
234
00:12:19,072 --> 00:12:21,991
durumu düzeltebilecek eylemleri sıralıyor
235
00:12:22,075 --> 00:12:25,787
ve mahkemelerin görebileceği
bağlayıcı bir sözleşme yazıyor.
236
00:12:25,870 --> 00:12:28,957
Oğluma, olanları açıkladığım
237
00:12:29,040 --> 00:12:34,295
ve almasını istediğim dersi içeren
bir mektup yazmam istendi.
238
00:12:34,879 --> 00:12:38,549
Donnell ve Brandon
birlikte olay yerine de gitti.
239
00:12:38,633 --> 00:12:40,301
O otobüs durağına gittik,
240
00:12:40,385 --> 00:12:43,388
sabah çok erkenden, kimse yokken.
241
00:12:43,471 --> 00:12:46,057
Çiçek ve bir ayıcık götürdüler.
242
00:12:46,140 --> 00:12:49,102
Balon da götürüp gökyüzüne uçurduk.
243
00:12:49,185 --> 00:12:50,603
Anıt gibi.
244
00:12:50,687 --> 00:12:53,690
Mahallende anıt gördüğünde
245
00:12:53,773 --> 00:12:57,902
"Birisi artık daha iyi bir yerde
ama negatif bir olay olmuş" diyorsun.
246
00:12:59,445 --> 00:13:02,532
Bazı devletler de
onarıcı adalet modellerini aldı.
247
00:13:02,615 --> 00:13:05,785
Güney Afrika'nın
Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu,
248
00:13:05,868 --> 00:13:08,871
kısa adıyla HUK, bunun en ünlü örneği.
249
00:13:09,455 --> 00:13:12,000
Başpiskopos Desmond Tutu başkanlığında
250
00:13:12,083 --> 00:13:14,627
apartheid ertesinde
bir iyileşme çabasıydı.
251
00:13:14,711 --> 00:13:19,173
İşlenen suçlara dair
mağdurların ifadeleri alınacak,
252
00:13:19,257 --> 00:13:20,633
ifadeye gelip
253
00:13:20,717 --> 00:13:24,429
gerçeği eksiksiz olarak anlatan
suçlular affedilecekti.
254
00:13:25,638 --> 00:13:27,765
İlk mağdurların ifadelerini
255
00:13:27,849 --> 00:13:31,060
Güney Afrikalıların
yaklaşık yüzde 40'ı izledi.
256
00:13:31,686 --> 00:13:34,856
Mağdurlardan biri
Nomonde adlı bir kadındı.
257
00:13:35,356 --> 00:13:41,654
Eşimi öldürenin
Devlet Güvenlik Polisi olduğunu
258
00:13:41,738 --> 00:13:43,740
çok uzun zamandır biliyordum.
259
00:13:43,823 --> 00:13:46,951
Bunu toplum karşısında söylemeyi
çok istiyordum.
260
00:13:47,535 --> 00:13:48,619
1985'te
261
00:13:48,703 --> 00:13:51,122
Nomonde'nin eşi Fort Calata,
262
00:13:51,205 --> 00:13:54,208
apartheid karşıtı
başka üç aktivistle birlikte
263
00:13:54,792 --> 00:13:56,794
dövülmüş, bıçaklanmış
264
00:13:57,378 --> 00:13:59,547
ve yanmış bir arabada bırakılmıştı.
265
00:14:00,048 --> 00:14:02,425
Bundan kimse sorumlu tutulmamıştı.
266
00:14:07,221 --> 00:14:08,973
Başpiskopos Desmond Tutu
267
00:14:09,057 --> 00:14:13,019
onun çığlığına
"HUK'nin tanımlayıcı sesi" dedi.
268
00:14:13,644 --> 00:14:15,813
Dayanamıyordum.
269
00:14:16,939 --> 00:14:18,232
Evliliğimizde
270
00:14:19,025 --> 00:14:24,447
eşimle yeterince zaman geçiremedim.
271
00:14:25,031 --> 00:14:27,200
Çok hızlı ve çok kısaydı.
272
00:14:27,283 --> 00:14:30,870
Her gün sanki dün olmuş gibi geliyor.
273
00:14:31,454 --> 00:14:33,706
Bir sonuç anına ulaşamayan
274
00:14:33,790 --> 00:14:40,046
tüm kadınları temsil ediyordu.
275
00:14:40,630 --> 00:14:44,592
Birkaç ay sonra
HUK, Nomonde'yle iletişime geçti.
276
00:14:44,675 --> 00:14:46,427
Birisi ifadeye gelmişti.
277
00:14:46,511 --> 00:14:48,846
Eric Taylor adlı biri.
278
00:14:49,347 --> 00:14:52,683
Fort Calata cinayetinin
279
00:14:52,767 --> 00:14:54,894
bütün sorumluluğunu üstleniyordu.
280
00:14:55,478 --> 00:14:59,607
Eric Taylor ifade verirken Nomonde izledi.
281
00:15:00,149 --> 00:15:02,443
Ağır, metal bir cisimle
282
00:15:02,527 --> 00:15:04,529
Bay Calata'ya arkadan vurdum.
283
00:15:05,029 --> 00:15:08,241
Sonra iki cesedi de ateşe verdim.
284
00:15:10,368 --> 00:15:13,079
Cinayetleri işlemesi emredilmişti
285
00:15:13,162 --> 00:15:15,415
ama emrin kimden geldiğini söylemedi.
286
00:15:15,998 --> 00:15:19,168
Onu affedip affetmeyeceğimi sordu.
287
00:15:19,752 --> 00:15:23,047
Kalbimde affetmeye yer var
288
00:15:23,131 --> 00:15:26,759
ama sen hâlâ yalan söylüyorken
289
00:15:26,843 --> 00:15:29,929
seni nasıl affedebilirim?
290
00:15:30,596 --> 00:15:33,599
HUK, Eric Taylor'ın af talebini reddetti
291
00:15:33,683 --> 00:15:36,102
ama sonra hakkında dava açılmadı.
292
00:15:36,686 --> 00:15:39,730
Önce herkesin önünde
293
00:15:39,814 --> 00:15:41,649
gerçeği söylediğin gün gelecek,
294
00:15:41,732 --> 00:15:45,278
eşimi öldürmekten cezanı yiyeceksin,
295
00:15:45,361 --> 00:15:49,157
affetmeyi ancak o zaman düşünürüm.
296
00:15:50,366 --> 00:15:53,953
Her kişilikte insanın
297
00:15:54,662 --> 00:15:59,000
iyileşebilmek için
affetmeye ihtiyaç duyduğunu söyleyemeyiz.
298
00:15:59,083 --> 00:16:01,627
Bazısı kin duyarak daha çok iyileşebilir.
299
00:16:01,711 --> 00:16:03,588
Bazısı düşünmekten kaçınıp
300
00:16:03,671 --> 00:16:09,051
hafızasından ve günlük yaşamından
olabildiğince uzağa iterek
301
00:16:09,135 --> 00:16:11,554
daha çok iyileşebilir.
302
00:16:12,638 --> 00:16:14,807
Gerçeğin özü şifamız olacak.
303
00:16:14,891 --> 00:16:17,101
Ortalıkta dolaşıp
304
00:16:17,768 --> 00:16:20,980
bizi bu gerçekten mahrum eden herkes
305
00:16:22,190 --> 00:16:25,151
hayatımızdaki travmayı devam ettiriyor.
306
00:16:25,234 --> 00:16:28,070
Travmayı atlatmamıza
yardımı olan bir şey de
307
00:16:28,154 --> 00:16:30,448
tutarlı bir anlatının oluşması.
308
00:16:30,531 --> 00:16:33,034
Örneğin yaşananlarla ilgili,
309
00:16:33,117 --> 00:16:36,496
içinde yaşayabileceğimiz
bir dünyayı anlatan bir hikâye.
310
00:16:36,579 --> 00:16:40,208
Hikâyeyi konuşmaya başladığımızda
ben Don'a anlattım,
311
00:16:40,291 --> 00:16:43,794
onlar da bana
kendi bakış açılarından anlattılar.
312
00:16:43,878 --> 00:16:45,838
Samimi olduğunu o zaman anladım.
313
00:16:45,922 --> 00:16:48,966
Anlatı her zaman herkes için aynı olmaz.
314
00:16:49,050 --> 00:16:51,302
Bazen içindeki boşluklar dolmaz,
315
00:16:51,385 --> 00:16:55,765
gerginlikler gitmez
ama yükünüzü alabilecek kadar gerçektir.
316
00:16:55,848 --> 00:16:57,266
GÜNEY AFRİKA'YA ÖZGÜRLÜK
317
00:16:57,350 --> 00:17:00,144
Toplumlar olarak, kime yanlış yapıldığına
318
00:17:00,228 --> 00:17:04,273
ve neyin düzeltilmesi gerektiğine dair
hikâyelerimiz sürekli değişir.
319
00:17:05,274 --> 00:17:06,901
Sadece son birkaç yılda
320
00:17:06,984 --> 00:17:08,778
kadınlara yönelik cinsel taciz
321
00:17:08,861 --> 00:17:13,241
yaygın, ciddi bir problem olarak
geniş kitlelerce tanındı.
322
00:17:13,741 --> 00:17:17,453
2020 yazında George Floyd'un
polis tarafından öldürülmesi,
323
00:17:17,537 --> 00:17:20,873
dünya çapında tetiklediği
eylem ve diyaloglar
324
00:17:20,957 --> 00:17:23,793
milyonlarca Amerikalıyı daha
325
00:17:23,876 --> 00:17:27,421
ırk ayrımcılığının
ülkede büyük bir sorun olduğuna ikna etti.
326
00:17:28,130 --> 00:17:30,758
Buna özür çağı diyenler olabilir
327
00:17:30,841 --> 00:17:34,679
ama The New York Times'ta 2020 yılında
328
00:17:34,762 --> 00:17:38,057
yaklaşık 2010'daki kadar özür vardı.
329
00:17:38,140 --> 00:17:42,019
Asıl değişen
insanların özür diledikleri konulardı.
330
00:17:42,103 --> 00:17:43,020
Bunlar arasında
331
00:17:43,104 --> 00:17:46,232
yakın zamana dek
yanlış görmedikleri şeyler de vardı.
332
00:17:46,315 --> 00:17:49,652
O zamanlar bunu
ırkçı bir hareket olarak görmüyordum.
333
00:17:49,735 --> 00:17:53,489
Ama artık bilinçlendik.
Kabul edilemezdi ve evet, ırkçıydı.
334
00:17:53,573 --> 00:17:56,284
Sohbetlerde insanlarla,
cinsiyet kimliğiyle
335
00:17:56,367 --> 00:17:59,829
ve cinsel yönelimle ilgili
bazı konuşmalarıma bakıyorum da,
336
00:17:59,912 --> 00:18:01,289
kendimi tanıyamıyorum.
337
00:18:01,372 --> 00:18:02,373
Şimdi anladım ki
338
00:18:02,456 --> 00:18:05,167
sokaktaki polis durdurmalarını
bitirmek için
339
00:18:05,251 --> 00:18:08,045
daha erken
harekete geçebilirdik, geçmeliydik.
340
00:18:08,129 --> 00:18:10,381
Bunu yapmadığımız için üzgünüm.
341
00:18:10,464 --> 00:18:14,135
Söylenen veya yapılan bir şeyden
incinenlerin olduğu
342
00:18:14,218 --> 00:18:18,139
köklü, kriz türünde bir durumla
karşı karşıyayken
343
00:18:18,222 --> 00:18:23,644
müşterinizin ve hatta kendinizin
ders çıkarmanızı sağlayacak
344
00:18:23,728 --> 00:18:27,607
bir yol bulmanın mümkün olduğunu umuyoruz.
345
00:18:28,608 --> 00:18:31,569
Toplum karşısındaki özürler
bir performans olabilir
346
00:18:31,652 --> 00:18:34,572
ama aynı zamanda değerlerimizi gösterir
347
00:18:34,655 --> 00:18:37,325
ve onların yayılmasına faydaları olabilir.
348
00:18:37,867 --> 00:18:40,411
Justin Timberlake ve Janet Jackson'ın
349
00:18:40,494 --> 00:18:43,164
Amerika'dan özür dilemesinden 17 yıl sonra
350
00:18:43,789 --> 00:18:47,168
Justin Timberlake, Janet Jackson'dan
351
00:18:47,251 --> 00:18:50,463
kadın düşmanlığına
ve ırkçılığa göz yuman bir sistemden
352
00:18:50,546 --> 00:18:52,340
faydalandığı için özür diledi.
353
00:18:53,549 --> 00:18:55,926
Özürler zaman alabilir.
354
00:18:56,010 --> 00:18:59,221
Muhtemelen dilemeye hazır olmadığınız
bir özür vardır
355
00:18:59,305 --> 00:19:02,391
çünkü özür,
tamamlanacak adımlardan fazlasıdır.
356
00:19:02,892 --> 00:19:04,018
İnsanların bunu
357
00:19:04,101 --> 00:19:07,688
kendi yöntemleriyle
kaderlerini yönetmelerine imkân veren
358
00:19:07,772 --> 00:19:10,191
bir eylem olarak düşünmelerini isterim.
359
00:19:10,274 --> 00:19:12,401
Aslında çok cesurca bir şey.
360
00:19:12,485 --> 00:19:13,569
Hissettiğim bağ
361
00:19:13,653 --> 00:19:16,072
ve onun da benim gibi seven, hayal kuran,
362
00:19:16,155 --> 00:19:18,866
güzel şeyler isteyen
bir insan olduğunu bilmek
363
00:19:18,949 --> 00:19:20,660
özür dilememi sağladı.
364
00:19:20,743 --> 00:19:23,120
"Üzgünüm" diyecek kadar yakın hissettim.
365
00:19:23,204 --> 00:19:25,873
"Sebep olduğum, yaptığım şey için üzgünüm.
366
00:19:25,956 --> 00:19:28,709
Ailene olan etkileri için üzgünüm."
367
00:19:28,793 --> 00:19:31,295
Hemen kabul ettim çünkü istiyordum.
368
00:19:31,379 --> 00:19:33,798
Hazır ve istekliydim.
369
00:19:33,881 --> 00:19:36,342
O gün benim için hem hediye hem lanetti
370
00:19:36,425 --> 00:19:39,970
çünkü olayı başka biriyle yaşayabilirdim
371
00:19:40,054 --> 00:19:42,014
ve böyle sonuçlanmazdı.
372
00:19:42,098 --> 00:19:44,350
Bunlar beni çok olgunlaştırdı.
373
00:19:44,433 --> 00:19:45,935
O artık benim kardeşim.
374
00:19:46,018 --> 00:19:49,021
Olay iki yabancıyı bir araya getirdi.
375
00:19:49,689 --> 00:19:50,731
Süper bir şey.
376
00:20:14,463 --> 00:20:19,468
Alt yazı çevirmeni: Hazal Ünlüçay